BU MU TURKcell OLMAK

Konu: BU MU TURKcell OLMAK

Habercilik, tarafsız olmak, habere yorum katmamak ....

Can Dündar'dan 'Turkcell' açıklaması

Can Dündar'ın yazıp yönettiği Mustafa filmiyle ilgili bir sponsorluk skandalı iddiası gündeme bomba gibi düşmüştü.


Turkcell'in 'Mustafa' filmine sponsor olmama sebebinin kullanılarını rahatsız etmemek olarak iddia edilirken konuyla ilgili olarak Turkcell'den de bir açıklama gelmişti.

Tüm bu gelişmelerin yanında 'Mustafa' filminin yönetmeni Can Dündar da bugün Milliyet'teki köşesinde şunları yazdı...

“Mustafa” dün vizyona girdi. Ama gün boyu bunun ***fini sürmek yerine “filmin sponsoru”na dair sorularla uğraşmak zorunda kaldım. İş dallanıp budaklanınca “En iyisi her şeyi bütün açıklığıyla anlatmak” diye düşünerek bu yazıyı yazmaya karar verdim. Kişisel bir mevzu gibi görünürse kusura bakmayın.

Son dakikada...
Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv’le bir uçak yolculuğu sırasında tesadüfen tanışmıştım. Belgesellerimi ilgiyle izlediğini söylemişti.
“Mustafa” henüz tamamlanmadan filme bir sponsor arayışı gündeme gelince kendisine bu konuyla ilgilenip ilgilenmeyeceğini sordum. Atatürk’e olan büyük saygı ve hayranlığından söz edip derhal kabul etti.

Turkcell yetkilileri de projenin heyecanı içine girdiler. Şirketin logosuyla afişler basıldı; fragmanlar sinemalara dağıtıldı. Savarona’da yapılacak bir basın toplantısıyla projenin duyurulması kararlaştırıldı.

O ana kadar ilişkiler karşılıklı güven esasına dayalı gittiği için henüz ne bir sözleşme imzalamıştık, ne bir kuruşluk destek almıştık.
Basın toplantısına birkaç gün kala, Turkcell filmin içeriğiyle ilgili bilgi istedi.
Hemen bir toplantı yaptık. Onlara filmi anlattım. Hatta bitmemiş filmin hazır olan sahnelerinden birkaç örnek gösterdim.

Ve filmde verdiğimiz bazı bilgilerin onları yadırgattığını fark ettim.

Film, Atatürk’ün imza attığı büyük devrimi belgelemekle birlikte özel hayatına da giriyor, sofrasından, yalnızlığından dem vuruyor, dinin toplumsal hayattan tasfiye edilmesi gereğine ilişkin radikal görüşlerine yer veriyordu.

Uzun tartışmalar
“Acaba bunlardan bahsetmek zorunlu muydu?”
Bu soru ile yıllardır o kadar çok karşılaşmıştım ki...

Bir lider portresinde onun hayatının bütün unsurlarının yer alması gerektiğini anlattım uzun uzun... Konu Atatürk olunca daha fazla hassasiyet gösterilmesi gerektiğini anladığımı, ama anlatılanlarda Atatürk adına gocunulacak bir şey olmadığını, tersine onun daha iyi anlaşılmasına yardımcı olacağını söyledim.

Turkcell ise oradaki mesajların yanlış anlaşılmasından, Atatürk üzerine bir spekülasyon açılmasından endişeleniyordu. Bu tartışmaların Atatürk’e zarar vermesinden, inanç sahibi insanları rencide edebilecek yanlış anlamalara yol açmasından kuşkulanıyorlardı.

Aynı kaygıları benim de taşıdığımı, böyle olmasın diye de azami dikkati gösterdiğimi, ele aldığım her konuyu belgelendirdiğimi anlattım.

7 saatlik bir toplantı sonunda hem Atatürk’e asla zarar vermemek, hem de onu gizlememek esasında anlaştık.

“Biz vazgeçtik”
Ancak ertesi günkü (daha geniş katılımlı ve daha uzun) toplantıda konu biraz daha derinleşti. Çıkacak filmin, Turkcell’in beklentileriyle tam çakışmayacağı gibi bir izlenim oluştu.
Ertesi gün de (basın toplantısına 24 saat kala) Turkcell’den (hem de bana da değil, büroma) “Biz vazgeçtik” notu iletildi.

Elbette haklarıydı. Ama afişler asılmış, fragmanlar sinemalarda dönmeye başlamış, basın toplantısı için bütün gazetelere davetiyeler gitmişti.

Afişleri asmadan güven esası içinde (biraz da acemilikten) bir sözleşme de yapmadığımızdan zor durumda kalmıştık.

“Sağlık olsun”dan başka diyecek bir şey yoktu.
Öyle dedik; geçtik.

Basın toplantısını iptal ettik. Afişleri, fragmanları tek tek sinemalardan toplattık.
Turkcell bir süre sonra “Afiş ve fragmanlar yüzünden üstlendiğiniz zararı biz karşılamak isteriz” dedi. Üstlendiler. Konu kapandı.

Yapımcımız NTV’nin desteğiyle filmi bitirdik.
Artık bir projeden değil, bitmiş bir eserden söz ediyorduk ve yapmaya çalıştığımız şeyi anlatmam gerekmiyordu; göstermem yeterliydi.
Filmden Güler Sabancı’ya söz ettim. Hemen ilgilendi. “Mustafa”yı ilk kez Sabancı grubunun yetkilileri izledi. Beğendiler.
Ve birkaç gün içinde “Biz varız” dediler.
Böylece film, Sabancı’nın sponsorluğunda vizyona girdi.

Film ayrı, kahramanı ayrı
Bütün bunlarla sizi meşgul etmemin amacı, hem “Mustafa”yı bu tartışmaların, hem kendimi mesnetsiz iddiaların dışında tutmaktı.
Son söz olarak şunu yazmak isterim:

Bir filme verilen desteğin filmin kahramanına verilmiş sayılması kadar, verilmeyen desteğin ona karşı tavır olarak algılanması da hata olur.
Atatürk’ü başka bir filmin kahramanıyla ya da bir reklam karakteriyle kıyaslamak da ona zarar verir.
Atatürk’ü yaptıklarıyla, yaşadıklarıyla, söyledikleriyle tartışalım, ama lütfen onu bu polemiklerin dışında tutmaya özen gösterelim.
(Milliyet)

Konu: BU MU TURKcell OLMAK

Olay gayet açık,Türkcell içeriğini yanlış bulduğu filme destek vermemiş bu da normal.

Konu: BU MU TURKcell OLMAK

Sabancı Grubu her zamanki gibi toplumun nabzını tutmuş...
ileri görüşlü davranmış...
-----------------------------------------------

kırmızı yazılı kısım en önemli kısım..tamam da...

bu konu, Sabancı grubunun "vizyon'unun (ileriyi görme) Tcell'den daha iyi olduğu" gerçeğini değiştirmiyor ki....

Konu: BU MU TURKcell OLMAK

Ben ask...deyken bize gelen haber Turcselin pkkya hizmet ettiği için bu kartları almayın derlerdi başka bişey demiyorum . Sonuçta demek adamlar biliyor kendileri Mustafa filmine destek verirlerse ; Kemalist düşünce hariçi kesimler onları bırakırlar diye korkmuşlardır

Konu: BU MU TURKcell OLMAK

Tam tersi bir düşünce içerisinde de olunabilirdi.

Konu: BU MU TURKcell OLMAK

bu filme bir beklenti ile sponsor olmak yada düşündüklerimizi karşılamıyorla hareket etmek yanlış sonuçta sıradan bir hikaye değildi takdir kamuoyunun

Konu: BU MU TURKcell OLMAK

stupidprv destek vermek zorunda mı acaba?

Konu: BU MU TURKcell OLMAK

Doğan Grubu'ndan 'Atatürk' lü şantaj
Doğan Grubu, reklam ambargosu yediği Turkcell'i dize getirmek için "Atatürk"lü şantaj başlattı. İşte belaltı vuruşun ayrıntıları.

Doğan grubu, reklam pazarlığında Atatürk'ü kullanmaktan çekinmedi. Grup gazeteleri, Turkcell'le reklam anlaşmazlıklarını, Can Dündar'ın Mustafa filmine sponsorluk tartışmasını kullanarak "çözmeye" yöneldi. Turkcell, uzun yıllardır reklam vermedği Doğan grubuna reklam vermeye Atatürk'ün kullanıldığı şantajla mecbur bırakılmak isteniyor.

Dün Doğan grubu gazetelerinden Vatan, Turkcell'in "bizim her kesimden müşterimiz var, bu filme sponsor olursak bir kesimi karşımıza alabiliriz" diyerek Mustafa filmine sponsor olmaktan vazgeçtiğini iddia etmişti. Grubun diğer gazetesi Hürriyet, bu iddiayı büyüterek internet sitesinini manşetine taşıdı.

Doğan grubu, Turkcell'in, muhtemel "Atatürk sevmez" müşterileri uğruna Mustafa filmine sponsor olmadığı iddiasıyla, ticari bir karara ideolojik kılıf giydirdi. Grup böylece yıllardır reklam alamadığı Turkcell'i "şantaj"la dize getirmeyi hayal ediyor.

Vatan gazetesi, iddiasını bugüne de taşıyarak bir kampanya haline getirdi. Gazete bugün birinci sayfadan "Recep'e var, Mustafa'ya yok" şeklinde bir haber yayınladı. Turkcell'in Recep İvedik filmine sponsor olurken, Mustafa filmine 350 bin Euro desteği vermediğini ileri sürdü.

Turkcell kaynakları ise iddiaları kesin bir dille reddediyor ve Dündar'ın projesinin beğenilmediği, yeterince sağlam bulunmadığı için sponsor olunmadığını bildiriyor.

Öte yandan Doğan grubunun ticari rekabette bel altına çalışmayı sevdiği de biliniyor. Hatırlanacağı üzere, Ergenekon soruşturması sırasında, Turkcell'in sahibi Çukurova grubuna ait Pamukbank'a el konulması için Aydın Doğan'ın lobi yaptığı ortaya çıkmıştı. Doğan grubu, şimdi de Turkcell'le "hesaplaşmak" peşinde ve bu uğurda Atatürk'ü "şantaj" aracı olarak kullanmaktan çekinmiyor.

kaynak: skytürk

Konu: BU MU TURKcell OLMAK

bu aydın doğan akıllı durmayacak, demek ki aydın doğan kan kaybediyor aydın doğanın çöküşü muhteşem olacak.

Konu: BU MU TURKcell OLMAK

Ertuğrul Özkök, 'Turkcell'in reklamına ihtiyacımız yok' dedi sonra da 'Dinci gazeteye veriyorsun, bize niye vermiyorsun' diye sitem etti.

CNN Türk'te soruları cevaplayan Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök, Turkcell ile yaşanan sorunu anlattı ve sponsorluk polemiğine açıklık getirdi.
Oldukça sinirli olduğu gözlenen Ertuğrul Özkök, Hürriyet'in Turkcell'in reklamlarına ihtiyacı olmadığını söyledi. Turkcell'in Akşam gazetesi ve bağlı kuruluşlara reklam vererek para aktardığını ve buna ekonomide 'emzirme' dendiğini dile getiren Özkök, "Turkcell Akşam'a para emziriyor" dedi. Özkök küçük yatırımcının bu durumdan zarar ettiğini de sözlerine ekledi.

GAZETECİLİK REFLEKSİYLE
Turkcell'e karşı herhangi bir önyargısının bulunmadığını da söyleyen Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni, 3 yıldır reklam almadıklarını ama leyhte/aleyhte yüzlerce haber yaptıklarını vurguladı.
Sponsorlukla ilgili haberlerin internet siteleri başta olmak üzere her yerde yayınlandığını hatırlatan Özkök, gazetecilik refleksiyle haberi verdiklerini ancak manşette çıkarmadıklarını dile getirdi.

'ŞANTAJ İDDİASI ŞEREFSİZCE'
Şantaj iddiaları için ağır konuşan Özkök, "Şantaj lafı şerefsizce bir suçlama" dedi.
Turkcell'in bu süreçte iletişim ve yönetim hatası yaptığını söyleyen Ertuğrul Özkök, "Neden ilan vermediğini bilmiyorum. Sahibi bize kızdığı için ilan vermiyormuş. Dinci gazeteye veriyorsan, en etkili mecraya vermiyorsan bunu açıklamak zorundasın. Onları besleme basın haline getiriyorsun." diyerek Hürriyet'e ilan verilmemesini eleştirdi.
Haber 7