Tweet
evet arkadaşlar sizinle başımızdan geçen bir olayı paylaşmak istiyorum. lütfen çevrenizdeki arkadaşlarınıza eşinize dotunuza bu konuda bilgi verin.
evet 3 yıllık evliliğimizi bir bebekle güzelleştirmek istedik ve 18 mart 2006 da bir kızım dünya ya geldi herşeyi ile sağlıklı dünyaya gelen kızım 2. gün sonuda hastahaneden taburcu oldu. eve gelirken eşimin karşı ısrarlarına rağmen. özel hastahanede dünyaya gelen kızımı semtimize bakan sağlık ocağına da götürmeye karar verdim ve gittik havalar soğuktu ve eşim de haliyle bebeği hasta ederiz die sonra geliriz diye tutturdu sıra gelmek bilmiyordu yaklaşık 1 1 buçuk saat bekledik sonunda sıra geldi topuk kanı testi ve bir aşı yapıldı. biz de evimize geldik herkes merakla bizi bekliyordu ailemiz 3 kişi olmuştu artık. kızım günden güne büyüyor güxelleşiyor şekilden şekile giriyordu. kızım tam 30 günlük olmuştu ve ben işteydim eşim telefon açıp sağlık bakanlığından aradıklarını ve kızımızın kan değerlerinden şüphelendikleri için tekrar testi istediklerini söyledi. ilk başta endilşelenmemiz gereken bir şey olmadığı söylendi hastalık ne diye sorduk önemli değil zaten doğrulama yapılacak dendi. ama biraz zorlayınca PKU testi dediler. hemen internetten bu konuyla ilgili araştırmaya başladık ve moralmiz sıfıra düştü 30 günlük kızımıza bu hastalığı yakıştıramıyrduk. saat 16 yı geçtiği için sağlık ocakları açık olmadığından özel bir kuruluşa gidip testi tekrar lattık ama sonuç 1 hafta sonra çıkacaktı. ertesi gün sağlık ocağına da gittik ora da da test yaptırdık işi sağlama almak için. her gün hastahaneyi arayıp tahlil sonuçlarını soruyordum bir yandan da dua ediyordum Türk filmi mucizesi bekliyordum testler karışmış olsun die. ama maalesef sonuç + di ve kızımız hasta idi biz tabi eşimle panik ve hıçkıra hıçkıra ağlayarak test sonuçlarını aldık o an doktorların bizi teselli etmek için söylediği telkinlere kızıyorduk. sonuç olarak kızım PKU hastası idi.... ne idi bu hastalık ve neden bizi bulmuştu......
Hikayeyi uzun tutmamın sebenine de gelince;
Dünyada görülme oranı en yüksek olan ( 1/3500 son verilere göre) ülkemizde bu hastalığın tam olarak bilinmemesi ve özen gösterilmemesi.
kızımızı hastahaneye yatırdığımızda biz dünyaya lanetler okuyup isyanlar içindeydik. ama sonradan yavaş yavaş bilinçlenince bu metabolizmal rahatsızlığın tam olarak bir hastalık değil diet gerektiren bir durum olduğunu öğrendik kızımız ilaç kullanmayacak yediklerine dikkat edecekti. kızımız şu an 5 ayını bitirdi çok sağlıklı sürekli kontrol altında tutuyoruz özel üretilmiş düşük proteinli mama anne sütü ve porsiyonları belirlenmiş sebze meyve yiyor. ve ileriki dönemlerde de bu şekilde devam edecek.
gelelim bu denli uzun bir hikaye yazmamın sebebine
Allah dan en büyük dileğim, ailenizin sevdiklerinizin sağlıklı olmasıdır. ama kaçınılmaz olan genetik hastalıklara karşı da bilinçli olmamız lazım lütfen bu konuda çevrenzi bilinçlendirin evleneceklere evlenmişlere çocuk sahibi olacaklara muhakkak hatırlatın.
çünkü ben dünyanın en şanlı ve en şanssız babasıyım; şanssızım kızım ömrü boyunca diet yapmak zorunda, şanlıyım çünkü çok erken bir dönemde kızıma bu teşhis koyuldu.
daha çok anlatabilirim ama bu kadar yeter sabrınıza sığınıyorum.
Allah kimseye kaldıramayacağı yük vermez. sabır ve şükür en büyük destekdir insana.
hastalıkla ilgili link: http://www.saglik-info.com/HASTAOKUL...ilketonuri.asp
evet 3 yıllık evliliğimizi bir bebekle güzelleştirmek istedik ve 18 mart 2006 da bir kızım dünya ya geldi herşeyi ile sağlıklı dünyaya gelen kızım 2. gün sonuda hastahaneden taburcu oldu. eve gelirken eşimin karşı ısrarlarına rağmen. özel hastahanede dünyaya gelen kızımı semtimize bakan sağlık ocağına da götürmeye karar verdim ve gittik havalar soğuktu ve eşim de haliyle bebeği hasta ederiz die sonra geliriz diye tutturdu sıra gelmek bilmiyordu yaklaşık 1 1 buçuk saat bekledik sonunda sıra geldi topuk kanı testi ve bir aşı yapıldı. biz de evimize geldik herkes merakla bizi bekliyordu ailemiz 3 kişi olmuştu artık. kızım günden güne büyüyor güxelleşiyor şekilden şekile giriyordu. kızım tam 30 günlük olmuştu ve ben işteydim eşim telefon açıp sağlık bakanlığından aradıklarını ve kızımızın kan değerlerinden şüphelendikleri için tekrar testi istediklerini söyledi. ilk başta endilşelenmemiz gereken bir şey olmadığı söylendi hastalık ne diye sorduk önemli değil zaten doğrulama yapılacak dendi. ama biraz zorlayınca PKU testi dediler. hemen internetten bu konuyla ilgili araştırmaya başladık ve moralmiz sıfıra düştü 30 günlük kızımıza bu hastalığı yakıştıramıyrduk. saat 16 yı geçtiği için sağlık ocakları açık olmadığından özel bir kuruluşa gidip testi tekrar lattık ama sonuç 1 hafta sonra çıkacaktı. ertesi gün sağlık ocağına da gittik ora da da test yaptırdık işi sağlama almak için. her gün hastahaneyi arayıp tahlil sonuçlarını soruyordum bir yandan da dua ediyordum Türk filmi mucizesi bekliyordum testler karışmış olsun die. ama maalesef sonuç + di ve kızımız hasta idi biz tabi eşimle panik ve hıçkıra hıçkıra ağlayarak test sonuçlarını aldık o an doktorların bizi teselli etmek için söylediği telkinlere kızıyorduk. sonuç olarak kızım PKU hastası idi.... ne idi bu hastalık ve neden bizi bulmuştu......
Hikayeyi uzun tutmamın sebenine de gelince;
Dünyada görülme oranı en yüksek olan ( 1/3500 son verilere göre) ülkemizde bu hastalığın tam olarak bilinmemesi ve özen gösterilmemesi.
kızımızı hastahaneye yatırdığımızda biz dünyaya lanetler okuyup isyanlar içindeydik. ama sonradan yavaş yavaş bilinçlenince bu metabolizmal rahatsızlığın tam olarak bir hastalık değil diet gerektiren bir durum olduğunu öğrendik kızımız ilaç kullanmayacak yediklerine dikkat edecekti. kızımız şu an 5 ayını bitirdi çok sağlıklı sürekli kontrol altında tutuyoruz özel üretilmiş düşük proteinli mama anne sütü ve porsiyonları belirlenmiş sebze meyve yiyor. ve ileriki dönemlerde de bu şekilde devam edecek.
gelelim bu denli uzun bir hikaye yazmamın sebebine
Allah dan en büyük dileğim, ailenizin sevdiklerinizin sağlıklı olmasıdır. ama kaçınılmaz olan genetik hastalıklara karşı da bilinçli olmamız lazım lütfen bu konuda çevrenzi bilinçlendirin evleneceklere evlenmişlere çocuk sahibi olacaklara muhakkak hatırlatın.
çünkü ben dünyanın en şanlı ve en şanssız babasıyım; şanssızım kızım ömrü boyunca diet yapmak zorunda, şanlıyım çünkü çok erken bir dönemde kızıma bu teşhis koyuldu.
daha çok anlatabilirim ama bu kadar yeter sabrınıza sığınıyorum.
Allah kimseye kaldıramayacağı yük vermez. sabır ve şükür en büyük destekdir insana.
hastalıkla ilgili link: http://www.saglik-info.com/HASTAOKUL...ilketonuri.asp
Yorum