Tweet
Efsane vali bu akşam ekranda Süper Vali olarak tanınan Recep Yazıcıoğlu’nun hayatından kesitleri konu alan dizi bu akşam ekranlara geliyor. Dizi daha çekim aşamasında ilgi odağı olmuştu... 04 Aralık 2006 12:53
Bu akşam 22.20’de Star TV’de ilk bölümüyle ekrana gelecek olan Köprü adlı dizi, Süper Vali olarak tanınan Recep Yazıcıoğlu’nun hayatından kesitleri konu almasıyla daha çekim aşamasında ilgi odağı oldu. Ayşe Kulin’in aynı adlı kitabından uyarlanan Köprü’de Yazıcıoğlu’nu Erdal Beşikçioğlu canlandırıyor.
Yapımcılığını Koliba Film’in, yönetmenliğini Sadullah Şentürk’ün üstlendiği, Ayşe Kulin’in ’Köprü’ romanından Ahmet Yurdakul tarafından aynı adla senaryolaştırılan dizinin çekimleri Eskişehir Odunpazarı ve Beypazarı Belediyesi civarında sürüyor.
İlk bölümü bu akşam Star TV’de yayınlanacak dizide, Erdal Beşikçioğlu ve Ayşegül Ünsal başrolleri paylaşıyor. Beşikçioğlu dizide Recep Yazıcıoğlu’nu yani Faruk Yazıcı karakterini canlandırırken, Ayşegül Ünsal ise Yazıcıoğlu’nun eşi Melek rolüyle izleyici karşısına çıkacak. Odunpazarı Belediye Başkanı Burhan Sakallı’nın desteğiyle çekilen dizide, Sakallı’nın belediye binasındaki makamı Yazıcıoğlu’nun valilik makamı olarak kullanılıyor.
SÜPER VALİ’YE BENZEMEK YETMEZ
Yazıcıoğlu’na benzerliği ile dikkat çeken Erdal Beşikçioğlu, "Tip olarak benzemek iyi oldu... Ancak bu benzerlik yetmez, Vali’nin anısına yakışacak bir oyunculuk sergilemek daha önemli. Böyle bir kimliği oynamak, Yazıcıoğlu’nun düşüncelerini halka aktarmak benim için büyük mutluluk. Umarım Recep Yazıcıoğlu’nun halkla sağladığı empatiyi ben de dizide sağlayabilirim" dedi.
Vali Yazıcıoğlu’nun halkın dilinden anlayan ve halkla çok iyi anlaşan bir siyasetçi olmasının, oynayacağı role daha çok keyif kattığını söyleyen Erdal Beşikçioğlu, yazar Ayşe Kulin’in kitapta çok başarılı bir portre çizdiğine inanıyor.
Recep Yazıcıoğlu’nun sivri dilinden dolayı merkeze alınması hatırlatılınca gülüyor Beşikçioğlu. "Hayatta sizin de böyle sert çıkışlarınız oldu mu" sorusuna ise şu yanıtı veriyor;
"Kendisi merkeze alınmasını tatil olarak nitelendiriyordu. Ben de bu projeye başlamadan önce Devlet Tiyatroları’nda bir istifa krizi yaşadım. Belki de Yazıcıoğlu’yla aynı suyun insanı olduğumuz için olaylara biraz daha hararetli ve sıcakkanlı bakıyoruz. Sanıyorum Recep Bey’le ruhen örtüştüğümüz nokta bu. Ama engin bir deha, hayatını adamış bir insan Recep Yazıcıoğlu."
AİLESİYLE TANIŞMAK İSTEMEDİM
Recep Yazıcıoğlu’nun sporcu kimliğinin diziye yansıyıp yansımayacağı sorusu üzerine, "İlerleyen bölümlerde senaryoda olursa onu da yaparız. Çünkü ben bir sporla 2-3 saat uğraşırsam yaparım, gençliğimde iyi sporcuydum" diyen Erdal Beşikçioğlu, Recep Yazıcıoğlu’nun ailesiyle de özellikle tanışmak istememiş. Role hazırlanırken etkilenmek istemediği için böyle bir karar aldığını belirten Beşikçioğlu, dizi başladıktan sonra Yazıcıoğlu Ailesi’nden bir teşekkür almanın kendisi için en büyük mutluluk olacağını söyledi.
Beşikçioğlu rol arkadaşını ise şöyle yorumladı: "Bu projede yer alan herkes müthiş. Özellikle Ayşegül çok eğlenceli, leb demeden leblebiyi anlıyor. İyi ki Ayşegül var, başkası bu rolde nasıl olurdu bilemiyorum ama benim gözümde Ayşegül gibi bir kimlik vardı. Ayşegül süper."
YAZICIOÐLU’NUN KIZIYLA GÖRÜŞTÜM
Dizide Recep Yazıcıoğlu’nun eşini canlandıracak olan Ayşegül Ünsal ise rolünü, "Kendini adamış bir insana kendini adamış bir kadın" olarak tanımlıyor. Ünsal, Erdal Beşikçioğlu’nun aksine Yazıcıoğlu Ailesi’yle görüşmekten kaçınmamış. Yazıcıoğlu’nun kızıyla görüşen Ünsal, kızının Yazıcıoğlu’yla benzerliğinin olmadığını belirterek "Çok özel bir kadın. Eşiyle görüşmedik ama en yakın zamanda onunla da görüşmek isterim" dedi. Melek’in, Yazıcıoğlu’nun arkasında gözükse de her zaman yanında ve tek beden gibi hareket ettiğini söyleyen Ayşegül Ünsal, siyasetle ilgisinin ise "Gerektiği zamanda kullanacak kadar" diyerek özetledi.
GERÇEK KURŞUN KULLANILDI
Dizinin çekimlerinde yağmur ve sel çekimi için bir saat içinde 17 ton su harcandı...
* Başbağlar Katliamı baskını için gündüz ve akşam çekimlerinde profesyonel ve amatör oyunculardan oluşan tam 150 kişi rol aldı.
* Bu sahnenin çekiminde 70 gerçek kurşun ve 250 fünye harcandı.
* Sette 50’ye yakın ekip çalışıyor.
GENÇ BİR TİLKİYE BENZİYORDU
-Köprü romanınızın içinde yer alan Recep Yazıcıoğlu’yla tanışmanız ve köprüyü görmeniz nasıl oldu?
- Köprü’yü keşfetmem bir Anadolu gezim sırasında oldu. Erzincan’da Vali Recep Yazıcıoğlu’nun odasında sehpada bir albüm gördüm. Köprüye ait fotoğraflardı. Bir küçük tekne üzerine köprüyü koymuşlar... Benim babam mühendis ve çok köprü yaptı. Çok garibime gitti. Ben hayatımda tekneyle çekilen bir köprü görmemiştim. Vali, "O köprüyü biz imece usulü yaptık" dedi...
-Nasıl imece usulü?
- Benim ilgilendiğimi görünce, "Ben size o köprüyü göstereyim" dedi. Köprüye bakmak için tekneye bindik ve kendisi de teknenin arkasından su kayağı yaparak geldi. Sulardan çıktı mayosuyla, tırmandı taşların üzerine, ben de indim tekneden. Çok değişik bir adamdı.
-Nasıl bir adamdı kendisi?
- Enteresan bir adamdı. Enerji doluydu. Sivri ve keskin bakışlarıyla genç bir tilkiye benzettim onu. Köprünün hikayesini anlattı sonra gelip. Lego gibi Ankara’da yapılmış, sökülmüş, buraya getirilmiş, burada takılmış. Buraya getirmeleri zor olmuş. Bütün bunları heyecanla anlattı. 30 yıl yapılamayan köprünün hikayesiydi bu. Ben dönüş yolunda bunun romanı yazılmalı dedim. Ben İstanbul’a dönünce telefon etti sayın Yazıcıoğlu ve bana, "Ayşe Hanım bu köprü romanını yazacaksanız bir an önce gelin. Beni buradan sürecekler, gitmeden sizi bu köprüyü yapan insanlarla tanıştırayım. Çünkü ben gittiğimde aynı ortamı size sağlayamayabilirler" dedi. Ben gittim hemen ve orada herkesle görüştüm.
- Roman ile bire bir duyguyu veriyor mu sizce senaryo? Biraz önce teaser’ı izliyordunuz ve "Burasını böyle yazmamıştım, düşündüğüm gibi olmamış" gibi bir cümleniz oldu?
- Onu normal karşılamak lazım. Daha önce de bir hikayemi film olsun diye vermiştim. Filmlerde biraz daha titiz ve istenen şekilde olabilir ama dizilerin bölümleri uzun. Onun için hikaye yan hikayelerle besleniyor. Olmayan karakterler bile giriyor. Benim artık elimde olan bir şey yok, kızımı kocaya verdim... Benim hassas olduğum tek konu, bu sayın vali Recep Yazıcıoğlu’nun hayatı değil. Kızına da bunu ilettim zaten.
-Köprü neden Erzincan yerine Eskişehir’de çekiliyor?
- Evet, Eskişehir’de Erzincan diye çekeceğiz... Tarihi doku olarak Eskişehir’i verebiliriz, çünkü Erzincan çok soğuk.
Hürriyet
Bu akşam 22.20’de Star TV’de ilk bölümüyle ekrana gelecek olan Köprü adlı dizi, Süper Vali olarak tanınan Recep Yazıcıoğlu’nun hayatından kesitleri konu almasıyla daha çekim aşamasında ilgi odağı oldu. Ayşe Kulin’in aynı adlı kitabından uyarlanan Köprü’de Yazıcıoğlu’nu Erdal Beşikçioğlu canlandırıyor.
Yapımcılığını Koliba Film’in, yönetmenliğini Sadullah Şentürk’ün üstlendiği, Ayşe Kulin’in ’Köprü’ romanından Ahmet Yurdakul tarafından aynı adla senaryolaştırılan dizinin çekimleri Eskişehir Odunpazarı ve Beypazarı Belediyesi civarında sürüyor.
İlk bölümü bu akşam Star TV’de yayınlanacak dizide, Erdal Beşikçioğlu ve Ayşegül Ünsal başrolleri paylaşıyor. Beşikçioğlu dizide Recep Yazıcıoğlu’nu yani Faruk Yazıcı karakterini canlandırırken, Ayşegül Ünsal ise Yazıcıoğlu’nun eşi Melek rolüyle izleyici karşısına çıkacak. Odunpazarı Belediye Başkanı Burhan Sakallı’nın desteğiyle çekilen dizide, Sakallı’nın belediye binasındaki makamı Yazıcıoğlu’nun valilik makamı olarak kullanılıyor.
SÜPER VALİ’YE BENZEMEK YETMEZ
Yazıcıoğlu’na benzerliği ile dikkat çeken Erdal Beşikçioğlu, "Tip olarak benzemek iyi oldu... Ancak bu benzerlik yetmez, Vali’nin anısına yakışacak bir oyunculuk sergilemek daha önemli. Böyle bir kimliği oynamak, Yazıcıoğlu’nun düşüncelerini halka aktarmak benim için büyük mutluluk. Umarım Recep Yazıcıoğlu’nun halkla sağladığı empatiyi ben de dizide sağlayabilirim" dedi.
Vali Yazıcıoğlu’nun halkın dilinden anlayan ve halkla çok iyi anlaşan bir siyasetçi olmasının, oynayacağı role daha çok keyif kattığını söyleyen Erdal Beşikçioğlu, yazar Ayşe Kulin’in kitapta çok başarılı bir portre çizdiğine inanıyor.
Recep Yazıcıoğlu’nun sivri dilinden dolayı merkeze alınması hatırlatılınca gülüyor Beşikçioğlu. "Hayatta sizin de böyle sert çıkışlarınız oldu mu" sorusuna ise şu yanıtı veriyor;
"Kendisi merkeze alınmasını tatil olarak nitelendiriyordu. Ben de bu projeye başlamadan önce Devlet Tiyatroları’nda bir istifa krizi yaşadım. Belki de Yazıcıoğlu’yla aynı suyun insanı olduğumuz için olaylara biraz daha hararetli ve sıcakkanlı bakıyoruz. Sanıyorum Recep Bey’le ruhen örtüştüğümüz nokta bu. Ama engin bir deha, hayatını adamış bir insan Recep Yazıcıoğlu."
AİLESİYLE TANIŞMAK İSTEMEDİM
Recep Yazıcıoğlu’nun sporcu kimliğinin diziye yansıyıp yansımayacağı sorusu üzerine, "İlerleyen bölümlerde senaryoda olursa onu da yaparız. Çünkü ben bir sporla 2-3 saat uğraşırsam yaparım, gençliğimde iyi sporcuydum" diyen Erdal Beşikçioğlu, Recep Yazıcıoğlu’nun ailesiyle de özellikle tanışmak istememiş. Role hazırlanırken etkilenmek istemediği için böyle bir karar aldığını belirten Beşikçioğlu, dizi başladıktan sonra Yazıcıoğlu Ailesi’nden bir teşekkür almanın kendisi için en büyük mutluluk olacağını söyledi.
Beşikçioğlu rol arkadaşını ise şöyle yorumladı: "Bu projede yer alan herkes müthiş. Özellikle Ayşegül çok eğlenceli, leb demeden leblebiyi anlıyor. İyi ki Ayşegül var, başkası bu rolde nasıl olurdu bilemiyorum ama benim gözümde Ayşegül gibi bir kimlik vardı. Ayşegül süper."
YAZICIOÐLU’NUN KIZIYLA GÖRÜŞTÜM
Dizide Recep Yazıcıoğlu’nun eşini canlandıracak olan Ayşegül Ünsal ise rolünü, "Kendini adamış bir insana kendini adamış bir kadın" olarak tanımlıyor. Ünsal, Erdal Beşikçioğlu’nun aksine Yazıcıoğlu Ailesi’yle görüşmekten kaçınmamış. Yazıcıoğlu’nun kızıyla görüşen Ünsal, kızının Yazıcıoğlu’yla benzerliğinin olmadığını belirterek "Çok özel bir kadın. Eşiyle görüşmedik ama en yakın zamanda onunla da görüşmek isterim" dedi. Melek’in, Yazıcıoğlu’nun arkasında gözükse de her zaman yanında ve tek beden gibi hareket ettiğini söyleyen Ayşegül Ünsal, siyasetle ilgisinin ise "Gerektiği zamanda kullanacak kadar" diyerek özetledi.
GERÇEK KURŞUN KULLANILDI
Dizinin çekimlerinde yağmur ve sel çekimi için bir saat içinde 17 ton su harcandı...
* Başbağlar Katliamı baskını için gündüz ve akşam çekimlerinde profesyonel ve amatör oyunculardan oluşan tam 150 kişi rol aldı.
* Bu sahnenin çekiminde 70 gerçek kurşun ve 250 fünye harcandı.
* Sette 50’ye yakın ekip çalışıyor.
GENÇ BİR TİLKİYE BENZİYORDU
-Köprü romanınızın içinde yer alan Recep Yazıcıoğlu’yla tanışmanız ve köprüyü görmeniz nasıl oldu?
- Köprü’yü keşfetmem bir Anadolu gezim sırasında oldu. Erzincan’da Vali Recep Yazıcıoğlu’nun odasında sehpada bir albüm gördüm. Köprüye ait fotoğraflardı. Bir küçük tekne üzerine köprüyü koymuşlar... Benim babam mühendis ve çok köprü yaptı. Çok garibime gitti. Ben hayatımda tekneyle çekilen bir köprü görmemiştim. Vali, "O köprüyü biz imece usulü yaptık" dedi...
-Nasıl imece usulü?
- Benim ilgilendiğimi görünce, "Ben size o köprüyü göstereyim" dedi. Köprüye bakmak için tekneye bindik ve kendisi de teknenin arkasından su kayağı yaparak geldi. Sulardan çıktı mayosuyla, tırmandı taşların üzerine, ben de indim tekneden. Çok değişik bir adamdı.
-Nasıl bir adamdı kendisi?
- Enteresan bir adamdı. Enerji doluydu. Sivri ve keskin bakışlarıyla genç bir tilkiye benzettim onu. Köprünün hikayesini anlattı sonra gelip. Lego gibi Ankara’da yapılmış, sökülmüş, buraya getirilmiş, burada takılmış. Buraya getirmeleri zor olmuş. Bütün bunları heyecanla anlattı. 30 yıl yapılamayan köprünün hikayesiydi bu. Ben dönüş yolunda bunun romanı yazılmalı dedim. Ben İstanbul’a dönünce telefon etti sayın Yazıcıoğlu ve bana, "Ayşe Hanım bu köprü romanını yazacaksanız bir an önce gelin. Beni buradan sürecekler, gitmeden sizi bu köprüyü yapan insanlarla tanıştırayım. Çünkü ben gittiğimde aynı ortamı size sağlayamayabilirler" dedi. Ben gittim hemen ve orada herkesle görüştüm.
- Roman ile bire bir duyguyu veriyor mu sizce senaryo? Biraz önce teaser’ı izliyordunuz ve "Burasını böyle yazmamıştım, düşündüğüm gibi olmamış" gibi bir cümleniz oldu?
- Onu normal karşılamak lazım. Daha önce de bir hikayemi film olsun diye vermiştim. Filmlerde biraz daha titiz ve istenen şekilde olabilir ama dizilerin bölümleri uzun. Onun için hikaye yan hikayelerle besleniyor. Olmayan karakterler bile giriyor. Benim artık elimde olan bir şey yok, kızımı kocaya verdim... Benim hassas olduğum tek konu, bu sayın vali Recep Yazıcıoğlu’nun hayatı değil. Kızına da bunu ilettim zaten.
-Köprü neden Erzincan yerine Eskişehir’de çekiliyor?
- Evet, Eskişehir’de Erzincan diye çekeceğiz... Tarihi doku olarak Eskişehir’i verebiliriz, çünkü Erzincan çok soğuk.
Hürriyet