bilim-eğitim

Kapat
X
 
  • Zaman
  • Gösterim
Clear All
yeni mesajlar
  • erciyesboran
    Banned
    • 29-12-2005
    • 4110

    #31
    Konu: bilim-eğitim


    2011 Gençlik Olimpik Yaz Festivali
    BRÜKSEL (AA)- Avrupa Olimpiyat Komiteleri Genel Kurulu kapsamındaki 2011 Gençlik Olimpik Yaz Festivali, Trabzon'da yapılacak.

    Trabzonspor'un eski teknik direktörü Belçikalı Urbain Braems, yaptığı tanıtım konuşmasında, Trabzon'un kazanması nedeniyle dünyadaki en mutlu insanlardan birisi olduğunu ifade ederek, ''Hollanda'nın oyunları alacağını düşünmüştüm. Gerçekten adaylar çok güçlüydü. Trabzon'un buradan birinci çıkması çok büyük başarı. Oylama sırasında heyecandan titremeye başladım. Oylama tamamlanınca da kendimden geçerek bir an ayağa kalkarak bağırdım'' diye konuştu.

    Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi Başkanı Togay Bayatlı ise Avrupa'nın çok güçlü 5 kentiyle mücadele ettiklerini vurgulayarak, ''Bizim için onur verici olan oyunları almak için çok reklam yapmıştık, şimdi de kazandık. Fransa bile bize oy verdi, bizim yanımızda oldular. Sözlerinde durdular ''dedi.

    Gençlik ve Spor Genel Müdürü Mehmet Atalay da oylama sırasında çok büyük heyecan yaşadıklarını kaydederek, ''Her turda Türkiye'nin kazanacağına daha çok inandık ve sonunda kazandık. Çok başarılı çalışmalar yaptık, sonunda da bunu ispat ettik. 2016 olimpiyatları için daha sıkı bir çalışma yapacağız ve 2016'yı da alacağımıza inanıyorum'' diye konuştu.

    Bu arada Avrupa Olimpiyat Komitesinin Denetleme Kurulu, açıkladığı raporunda Trabzonspor'un oyunları kazanmasındaki avantajlarını da belirtti.

    Raporda, Trabzon'daki oyunlara 14 ile 17 yaş arası yaklaşık 3500 sporcunun katılacağı belirtildi.

    Yorum

    • erciyesboran
      Banned
      • 29-12-2005
      • 4110

      #32
      Konu: bilim-eğitim



      Bilgisayar el yazısını unutturuyor
      Tokyo - Japonya'da yapılan bir araştırmada, 35-40 yaşlarındaki Japonların yüzde 90'ının bilgisayar kullanma alışkanlıkları nedeniyle el yazısıyla yazarken kullandıkları ''Kanji'' adı verilen karakterleri unutmaya başladıkları ortaya çıktı.

      Kanji Öğretme Derneğinin araştırmasında, 35-40 yaşlarındaki 400 kişinin yazma alışkanlıklarının incelendiği ve bu kişilerin yüzde 93'ünün ''son yıllarda eskisi kadar el yazısıyla yazma fırsatı bulamadığı'' ve yüzde 85'inin yazma kabiliyetinin azaldığı tespit edildi.

      Uzmanlar, bu karakterlerin yazımının unutulmaya başlamasını, insanların daha seyrek olarak kalemle yazmaya, bilgisayar ve cep telefonunun giderek daha yoğun
      olarak kullanılmasına bağlıyor.

      Simgelerin farklı anlamlara gelmesi nedeniyle Kanji karakterlerini okumanın yazmaktan daha kolay olduğu belirtiliyor.

      Japonca yazmanın ne kadar zor olduğunu anlatmak için bir Japon profesör şu örneği veriyor: ''Size bir kedi fotoğrafı gösterildiğinde ve bu hayvanın ne olduğu sorulduğunda, hiç şüpheniz olmadan hangi hayvan olduğunu söylersiniz. Ama o hayvanın resmini çizmeniz istendiğinde yapabileceğiniz kesin değildir.''
      Kanji alfabesinde on binlerce simge bulunuyor. Bunların 1945'i resmi olarak kullanılıyor ve devlet okullarında öğretiliyor.

      Yorum

      • erciyesboran
        Banned
        • 29-12-2005
        • 4110

        #33
        Konu: bilim-eğitim


        Antartika'da yavru deniz dinozoru fosili bulundu
        Arjantinli ve ABD'li bilim adamları, Antarktika'da 70 milyon yıl önce yaşamış yavru bir deniz dinozoru (pleziozor) fosili buldu.

        Antarktika Müzesi Müdürü Mariano Memolli, fosilin son derece iyi korunmuş durumda bulunduğunu, yalnızca kafatasının hava koşulları nedeniyle zarar görmüş olduğunu söyledi.

        Memolli, bu sürüngenin İskoçya'daki efsanevi Loch Ness Gölü canavarına çok benzediğini, su üzerinde uçmasını sağlayan küçük kanatları olduğunu ve günümüzdeki penguenlerle de benzerlik gösterdiğini bildirdi.

        Vega Adası'nda, bilim adamlarının zorlu uğraşları sonucu deniz düzeyinin 200 metre üzerinde bulunan kalıntıların Dakota Müzesi'ne yollandığı, burada fosilin yavru deniz dinozoruna ait olduğunun anlaşıldığı, ilk kez bu türün yavrusuna rastlanması nedeniyle fosilin ayrı bir önem taşıdığı vurgulandı.

        Araştırmacılar, bölgede kül katmanlarının bulunması nedeniyle yavru dinozorun bir yanardağ patlaması sonucu telef olduğu olasılığı üzerinde duruyor.

        Yorum

        • erciyesboran
          Banned
          • 29-12-2005
          • 4110

          #34
          Konu: bilim-eğitim



          "Hayat iksiri" bulundu mu?
          Taşkent - Özbek bilim adamlarının, insan ömrünü uzatan ilaç geliştirdiği bildirildi.

          Özbekistan Bilimler Akademisi, bağımsız medya organlarının "dalga geçtiği" buluşu savundu. Özbek bilim adamlarına göre, kaplumbağa kanından elde edilen "Tortezin" adlı ilaç, ömrü uzatıyor. En az 100 yıl yaşama imkanı vereceği öne sürülen "hayat iksiri" radyasyondan da koruyor.

          İnternette de yayımlanan akademi açıklamasında, Orta Asya kaplumbağalarının radyasyona dayanıklı olduğunun 1970'lerde kanıtlanmış olduğu belirtildi.

          Açıklamada, "Tortezin'i ümit veren bilimsel bir çalışma olarak görüyoruz. Yine de işe yarayıp yaramayacağı klinik deneyleriyle anlaşılacaktır" denildi. Özbek bilim adamlarının, daha önce de hayvana zarar vermeden kaplumbağanın kanını alabilen teknoloji geliştirdikleri bildirilmişti.

          Yorum

          • erciyesboran
            Banned
            • 29-12-2005
            • 4110

            #35
            Konu: bilim-eğitim

            Renault, elektrikli motor üzerinde çalışıyor
            İSTANBUL (İHA) - Renault, araç seyir halindeyken CO2 yayımlarının ortadan kaldırılmasını sağlayacak, elektrik enerjisine dayalı bir motor çözümü üzerinde çalışıyor. Bu teknolojiyle ilgili geliştirme çalışmaları, İttifak çerçevesinde Nissan ile birlikte yürütülüyor. Çalışma sonucunda varılacak çözümün 2010 yılına kadar araçlara fiilen uygulanması planlanıyor


            Yapılan açıklamaya göre, şirket, Renault 2009 Kontratı çerçevesinde, sera etkili gaz yayımlarının azaltılmasına yönelik iddialı bir çevre planı belirledi. Plan, 3 temel hedef doğrultusunda hazırlandı: CO2 emisyonları bakımından dünyanın en iyi üç otomobil üreticisi arasında yer almak; biyo-yakıtlarla (biyo-etanol ve biyo-dizel) çalışan bir araç gamına sahip olmak ve aralarında elektrik enerjisi de olmak üzere, müşterilerin ekonomik olarak erişebileceği nitelikte bir dizi yeni teknolojiyi geliştirmek. Renault, bu bağlamda, araç seyir halindeyken CO2 yayımlarının ortadan kaldırılmasını sağlayacak, elektrik enerjisine dayalı bir motor çözümü üzerinde çalışıyor. Bu teknolojiyle ilgili geliştirme çalışmaları, İttifak çerçevesinde Nissan ile birlikte yürütülüyor. Çalışma sonucunda varılacak çözümün 2010 yılına kadar araçlara fiilen uygulanması planlanıyor.


            Renault, Renault 2009 Kontratı stratejik planı çerçevesinde, sera etkili gaz yayımlarının azaltılmasına katkıda bulunmak için araçlarının CO2 emisyonlarını büyük ölçüde düşürmeyi hedefliyor. Bu bağlamda, "120/140" planıyla, 2008 için net bir hedef belirlenmiş durumda : Kilometrede 140 g'ın altında CO2 yayımı yapan 1 milyon araç satılması ve bunların üçte birinin de 120 g'ın altında CO2 yayımı yapması. Renault, bu amaçla, müşterilerin ekonomik olarak erişebilecekleri nitelikte ve geniş çaplı olarak yaygınlaştırılabilecek bir dizi alternatif teknoloji üzerinde çalışıyor. Bu teknolojiler arasında, elektrik enerjisine dayanan bir motor çözümü de yer alıyor.
            Renault, Nissan'la birlikte yürüttüğü araştırmalar çerçevesinde, araç seyir halindeyken bütün CO2 yayımlarının ortadan kaldırılmasını sağlayacak, özellikle şehir içi kullanıma uyarlanmış bir çözüm üzerinde çalışıyor. Halen araştırma sürecinin ileri bir aşamasında bulunan Renault ve Nissan, aracın bileşenlerinin bütünü üzerinde çalışıyorlar. Nissan ile işbirliği halinde, Lityum-İyon akü teknolojisi ve bu akülerin araçlara uyarlanması, elektrik motoru ve sistemin bütününün yönetilmesini sağlayan yazılım ve frenleme aşamalarında enerji geri kazanımı yöntemi hakkında araştırma ve geliştirme çalıştırmaları yapılıyor. İttifak'ın pazarlarının birbirlerini tamamlama avantajı sayesinde, böyle bir projenin ekonomik rantabilitesi için gerekli büyük satış miktarlarının potansiyel olarak mevcut olduğu düşünülüyor. Renault böyle bir çözümle, esas olarak, 2010 ufkunda, Fransa ve Avrupa'da filo pazarları üzerinde yoğunlaşacak.


            Tüketicilerin bütçesine uygun ve geniş çaplı yaygınlaştırılabilecek alternatif teknolojiler
            Elektrik enerjisine dayanan teknolojiler, Renault'nun CO2 yayımlarını ve küresel ısınmayı sınırlandırmak için üzerinde durduğu çözümlerden sadece bir tanesini oluşturuyor. Geliştirilen çözümler mozaiği içinde, "downsizing" (daha küçük bir silindir hacmiyle eşdeğer bir sürüş keyfi sağlamak) örneğinde olduğu gibi, klasik motorların optimize edilmesi, sera etkili gaz yayımlarının sınırlandırılması için halen en iyi maliyet/etkinlik oranı sunan çözümlerden biri olarak görülüyor.
            Diğer yandan, Renault, 2009'dan itibaren, benzin ve dizel motorlu modellerin fiyatlarına yakın bir fiyata, biyo-yakıtla çalışan eksiksiz bir araç gamını piyasaya sürmeyi amaçladı. 2009 yılında, Avrupa'da satışa sunulan benzin motorlu araçların yüzde 50'si biyo- etanolla çalışabilir durumda olacak ve bütün dizel motorlar yüzde 30 oranında biyo-dizelle çalışabilecekler. Biyo-yakıtlar seri üretim araçlara rahatlıkla uygulanabildiklerinden, Renault bu tür yakıtları orta vadede CO2 yayımlarının kontrol altına alınması için en etkili ve en ekonomik çözümlerden biri olarak görüyor. "Kuyudan tekerleğe" zincirinde biyo-yakıtların genel bilançosu klasik yakıtlara göre daha olumlu: CO2 atıkları, benzinli motorlara kıyasla, kullanılan bitkisel kaynağa bağlı olarak, yüzde 70'e yakın oranda azaltılabiliyor. Üstelik, biyo-yakıtlar, bitkiler veya biyo-kütle gibi farklı kaynaklardan elde edildiklerinden ve yenilenen bir enerji olduklarından, enerji konusunda fosil yakıtlara bağımlılığın azaltılmasına da olanak sağlıyorlar. Daha uzun vadede uygulamaya koymak üzere, Renault, aynı zamanda, Nissan ile ittifakı çerçevesinde, hibrid araçlar ve yakıt pili teknolojileri üzerinde de çalışıyor.

            Yorum

            • erciyesboran
              Banned
              • 29-12-2005
              • 4110

              #36
              Konu: bilim-eğitim






              3500 İngilizce ve bilgisayar öğreticisi alınacak
              Ankara (AA)- Milli Eğitim Bakanlığı bu öğretim yılında 3500 kısmi zamanlı İngilizce ve bilgisayar öğreticisi istihdam edecek.

              Bakanlar Kurulunun konuya ilişkin kararı Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlanarak, yürürlüğe girdi.

              Karara göre, Milli Eğitim Bakanlığına bağlı eğitim kurumlarının İngilizce ve bilgisayar öğretmeni ihtiyacının karşılanması amacıyla bir öğretim yılında 10 ayı geçmemek üzere İngilizce dil öğreticisi ve bilgisayar öğreticisi olarak kısmi zamanlı geçici personel çalıştırılabilecek.

              Bu kapsamda 2006-2007 öğretim yılında İngilizce dil öğreticisi ve bilgisayar öğreticisi olarak 3500 kişi görevlendirilecek. Bu sayının alanlara göre dağılımı Millî Eğitim Bakanlığınca belirlenecek.

              Bu kapsamda çalıştırılacakların; 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nda belirtilen genel şartlar ile Milli Eğitim Bakanlığının belirleyeceği diğer özel şartları taşımalarının yanı sıra yurt içi ve yurt dışı lisans eğitimi veren kurumların ilgili bölümlerinden mezun olmaları ve başvuru tarihi itibariyle 1 Ocak 1956 ve daha sonra doğumlu olması gerekecek.

              Görevlendirmelerde, İngilizce ve bilgisayar alanında sözleşmeli öğretici olarak görev yapanlara öncelik verilecek.

              Bunların haftalık çalışma süresi 1 öğretim gününden az, 4 öğretim gününden fazla olamayacak, her 6 ders saati bir öğretim günü olarak hesaplanacak.

              Bu personele bir öğretim günü için ödenecek brüt ücret; 2006-2007 öğretim yılının birinci yarı yılı için 65 YTL, ikinci yarı yıl için ise 68 YTL olacak.

              Yorum

              • erciyesboran
                Banned
                • 29-12-2005
                • 4110

                #37
                Konu: bilim-eğitim


                "Okul yapmak için arsa bulamıyoruz"
                GAZİANTEP (İHA) - Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, eğitimde başlattıkları seferberliğin çığ gibi büyüdüğünü, 4 yıl içerisinde 100 bin 280 derslik yaptıklarını, 222 bin 800 kız çocuğunun okullu olduğunu söyledi.

                Okul temeli atmak ve inşaları tamamlanın okulların hizmete girmesi sebebiyle düzenlenen törenlere katılmak üzere dün gece Gaziantep'e gelen Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, bugün sabah ilk olarak Şehit Kamil İlçesi Seyrantepe İlköğretim Okulu'nun temel atma törenine katıldı. Gaziantep Valisi Süleyman Kamçı, AK Parti Milletvekilleri Fatma Şahin, Ahmet Uzer ile Büyükyenir Belediye Başkanı Asım Güzelbey, Şahinbey Belediye Başkanı Ömer Can, Şehitkamil Belediye Başkanı Metin Özkarslı, Milli Eğitim Müdürü Süleyman Şişman, daire müdürleri ve öğrencilerin katıldığı törende konuşan Bakan Çelik, eğitimde başlattıkları seferberliğin 4 yılda çığ gibi büyüdüğünü söyledi. Görevde oldukları 4 yıl içerisinde 100 bin 280 derslik yaptıklarını, 10 milyarlık sanal sayfa olan interneti getirdiklerini, çeşitli sebeplerle okula gidemeyen 222 bin 800 kız çocuğunu okullu hale getirdiklerini anlatan Bakan Çelik, "Eğitimde fırsat eşitliğini getirdik. 60 bin noktada 411 milyon kitap dağıttık" dedi.
                Konuşmasında Gaziantep'te yapılan eğitim yatırımlarına verdikleri destekleri de anlatan Bakan Çelik, "Biz göreve geldiğimizde okullarda demode olmuş çok az bilgisayar vardı. Gaziantep'e 5 bin 65 bilgisayar gönderdik. 14 yeni lise açtık, sadece 7 ilde bulunan sosyal bilimler lisesini 2007-2008 eğitim yılında açacağız. Bu lisenin ihalesi bitti, 10 ay içerisinde yapıp bitireceğiz, görkemli bir bina olacak. Ayrıca 72 bin öğrenciye de şartlı nakil transferiyle cep harçlığı veriyoruz" diye konuştu.
                32 derslikli olacak okulun temel atma töreninde konuşan Vali Süleyman Kamçı, çağdaş ve kalkınmış ülkelerin eğitime yatırımlar yaptıklarını söyledi. Eğitime yapılan yatırımın geleceğe yapıldığını ifade eden Vali Süleyman Kamçı, "Temelini attığımız bu okulda yüzlerce çocuk okuyacak. Ülkemizin aydınlık geleceği için çalışacak. 2007 yılında özel idare kaynaklarından okul yapılması gereken her yere temel atıp okul yapacağız" şeklinde konuştu.

                Konuşmalardan sonra Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, beraberindekilerle birlikte 32 derslikli Seyrantepe İlköğretim Okulu'nun temelini attı.

                Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, daha sonra Şehitkamil İlçe Belediyesi tarafından Dülükbaba Mahallesi'nde yaptırılan sosyal tesislerin açılış törenine katıldı. Burada kendisinden okul isteyen mahallelilere hitap eden Bakan Çelik, "Siz okul istemeseniz de okul yaptırmak bizim boynumuzun borcudur. Biz okulu yaparız. Ancak, okul yaptırmak için arsa bulamıyoruz. 2 dönüm arazi için 2.8 trilyon para istenirse okula yazık olur. Devlet bir şeye talip olunca, devlet bir şeyi istimlak etmeye kalkınca arazinin fiyatı birse 20'ye çıkıyor. Bu doğru bir davranış değil. Mahallede yaşayan ailelerin çocukları için okul yapılıyorsa bu insanlardan fedakarlık istemiyoruz, hibe istemiyoruz. Okul yaptırmak bizim boynumuzun borcu ama altını çizmek istiyorum. Nasıl olsa devletin hazinesi boldur, tükenmez yaklaşımıyla vatandaş bize gelirse çocukları uzaklardaki okula gitmeye devam eder" diye konuştu.

                Şehitkamil Belediyesi tarafından yaptırılan sosyal tesislerin bir hayat merkezi olduğunun altını çizen Bakan Çiçek, tesislerde her türlü ihtiyaca cevap verebilecek yerler bulunduğunu söyledi.

                92 mahalle ve 500 bini aşkın nüfusa hizmet etmeye çalıştıklarını belirten Şehitkamil Belediye Başkanı Metin Özkarslı, sürekli göç alan bir kent oldukları için sorunların bitmediğini kaydetti. Belediye hizmetlerinin yanı sıra halkın kullanabileceği sosyal tesis yapımına da ağırlık verdiklerini kaydeden Başkan Özkarslı, bu tür yatırımların devam edeceğini söyledi.

                Konuşmaların ardından Milli Eğitim Bakanı Çelik, Dülükbaba Sosyal Tesisleri'nin açılışını yaparak incelemelerde bulundu.

                Yorum

                • erciyesboran
                  Banned
                  • 29-12-2005
                  • 4110

                  #38
                  Konu: bilim-eğitim



                  ÖSS 17 Haziran 2007'de yapılacak
                  Ankara - Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS) 17 Haziran 2007 Pazar günü yapılacak.

                  Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, yaptığı açıklamada, ÖSS takvimine ilişkin taslağı belirlediklerini söyledi. Yarımağan, ÖSS'nin 17 Haziran, Yabancı Dil Sınavı'nın da (YDS) 24 Haziran 2007 Pazar günü yapılmasını öngördüklerini belirtti. Başvuru tarihlerinin henüz kesinleşmediğini kaydeden Yarımağan, başvuruların şubat-mart aylarında alınmasının planlandığını ifade etti.

                  Yarımağan, ÖSS kılavuzunun YÖK Genel Kurulunda onaylandıktan sonra basılmaya başlanacağını kaydetti. Bu arada, Milli Eğitim Bakanlığının çalışma takvimine göre, 2006-2007 eğitim-öğretim yılının ilk yarısı 26 Ocak 2007 tarihinde sona erecek. İkinci dönem 12 Şubatta başlayacak ve 19 Haziran Salı günü sona erecek.
                  Yarımağan, okulların 19 Haziranda tatile girmesinin ÖSS takvimini etkilemeyeceğini, sınav tarihinde değişiklik yapılmasının söz konusu olmadığını söyledi.

                  Yorum

                  • erciyesboran
                    Banned
                    • 29-12-2005
                    • 4110

                    #39
                    Konu: bilim-eğitim



                    Memeliler bilinenden çok daha önce uçabiliyordu
                    Çin'de ortaya çıkarılan küçük bir sincaba benzeyen yaratığın fosili, memelilerin bilinenden çok daha önce uçtuğunu gösterdi.

                    Bu keşifle memelilerin, bilim adamlarının uçma kabiliyetini belgelediğinden 75 milyon yıl önce uçmaya başladığı ortaya çıktı.

                    Nature dergisinin yarınki sayısında yayımlanacak araştırma yazısında, günümüzde uçabilen sincaplar gibi bu yaratığın bir ağaçtan atlarken havada süzülebilmek için kolları arasındaki tüylü bir zarı kullandığı belirtildi.

                    Yazıda, bu yaratığın bugün yaşayan hiçbir canlıyla bağlantısı olmadığı kaydedildi.

                    Söz konusu canlının 130 milyon yıl ile 164 milyon yıl arasında bir yaşta olabileceğinin tahmin edildiği bildirildi.

                    Uçabilen ya da havada süzülebilen en eski memelinin 51 milyon yaşındaki bir yarasa olduğu sanılıyordu.

                    Yorum

                    • erciyesboran
                      Banned
                      • 29-12-2005
                      • 4110

                      #40
                      Konu: bilim-eğitim

                      Discovery astronotları elektrik tesisatı döşüyor
                      Houston (AA) - Uluslararası Uzay İstasyonu'nun (UUİ) inşasını sürdüren Discovery uzay mekiğinin 2 astronotu, UUİ'nin elektrik tesisatının yeniden döşenmesi amacıyla ikinci kez uzaya çıktılar.

                      NASA'dan yapılan açıklamaya göre Robert Curbeam ve İsveçli Christer Fuglesang'ın, öngörülenden 20 dakika önce TSİ 22.15'te başlayan uzay yürüyüşleri, 6 saatten fazla sürecek.

                      "İkamet edilmekte olan bir evde elektrik sistemini yeniden döşemeye" benzetilen bu hassas çalışma sırasında 2 astronotu elektrik çarpması tehlikesinden korumak amacıyla UUİ'nin yarısında elektrikler kesildi.

                      Bu önemli çalışma sırasında UUİ'nin elektrik olmayan bölümündeki yaşamsal sistemler, istasyonun diğer yarısındaki elektrik kaynağından beslenecek.

                      Curbeam ve diğer arkadaşı Sunita Williams'ın 16 Aralık Cumartesi günü yapacakları ve elektrik hattı döşeme çalışmasının tamamlanmasının öngörüldüğü üçüncü uzay yürüyüşünden sonra işlerin tamamlanmaması durumunda dördüncü bir uzay yürüyüşü olasılığının bulunduğu belirtiliyor.

                      Yorum

                      • erciyesboran
                        Banned
                        • 29-12-2005
                        • 4110

                        #41
                        Konu: bilim-eğitim

                        Stephen Hawking "Evrenin Orijini" konferansında
                        Kudüs (AA) - Evren biliminin en büyük teorisyenleri arasında gösterilen ''tekerlekli sandalye''ye mahkum İngiliz fizikçi Stephen Hawking, Kudüs'te, İbrani Üniversitesi'nde ''Evrenin Orijini'' konulu bir konferans verdi.

                        Stephen Hawking'in konuşmasını izlemek isteyenler, erken saatlerden itibaren üniversiteye akın etti. Güvenlikten de geçirilen izleyiciler, üniversitenin içinde yüzlerce metrelik uzun kuyruklar oluşturdu.

                        Hawking'in konferans verdiği yaklaşık 1000 kişilik salon tümüyle dolarken, konferans salonuna sığmayanlar, üniversitenin başka bir salonunda hazırlanan ekrandan Hawking'in konuşmasını canlı olarak izleme fırsatını buldular.

                        Tekerlekli sandalyesi üzerine monte edilen bilgisayarıyla, bir refakatçi eşliğinde konferans vereceği salona getirilen Hawking'i, konferans salonundaki tüm izleyciler, ayakta alkışlayarak karşıladı.

                        Sesini de yitirdiği için 1985 yılından bu yana kendisi için özel hazırlanmış tekerlekli sandalyesinde, yazıları sese dönüştüren bilgisayarıyla iletişim kuran Hawking, arkasına kurulan dev ekrandan da konuşmasını slaytlarla destekledi.

                        İlk sözleri ''Beni işitebiliyor musunuz'' olan Hawking'e, salonu dolduran tüm izleyiciler, hep birlikte ''Evet'' diyerek yanıt verdi.

                        ''Afrika'nın orta yerindeki Boşongolular'a göre, başlangıçta yalnızca karanlık, su ve büyük tanrı Bumba vardı. Bir gün Bumba, mide rahatsızlığından çektiği ağrı nedeniyle güneşi kustu, hala acı çeken Bumba, ayı, yıldızları, sonra hayvanları, leoparı, timsahı, kaplumbağayı ve en sonunda insanı kustu.''

                        Konuşmasının ilk satırlarında bu sözlere yer veren Hawking, bu yaratılış mitinin, diğer birçok benzeri gibi, herkesin ortak sorusu olan ''Niye buradayız, nereden geldik'' gibi sorulara yanıt bulmaya çalıştığını hatırlattı.

                        Aristo'dan Einstein'a birçok örnek vererek, evrenle ilgili düşünce ve çalışmaları aktaran Hawking, bugün gelinen noktada, bazı çok büyük başarılar elde edilmesine karşın her şeyin çözümlenmediğini söyledi.

                        Henüz gözlemlere ilişkin iyi bir kuramsal anlayışa sahip olunamadığını, bu nedenle evrenin geleceği konusunda emin olunamayacağını ifade eden ünlü fizikçi, kozmolojinin oldukça heyecan verici ve devingen bir konu olduğunu belirtirken, ''niçin buradayız ve nereden geldik'' gibi ''eski'' sorulara yanıt verme çağına yaklaşıldığını anlattı.

                        Yorum

                        • erciyesboran
                          Banned
                          • 29-12-2005
                          • 4110

                          #42
                          Konu: bilim-eğitim

                          TÜBİTAK Ulusal Bilim Olimpiyatları Sınavı
                          ANKARA (AA)- TÜBİTAK tarafından düzenlenen ulusal bilim olimpiyatlarının ikinci aşama sınavlarına 263 öğrenci katılmaya hak kazandı.


                          TÜBİTAK'tan yapılan açıklamaya göre, TÜBİTAK Bilim İnsanı Destekleme Daire Başkanlığı tarafından düzenlenen 14. Ulusal Bilim Olimpiyatları'nın ilk aşamasına bu yıl Türkiye geneli ve KKTC'den 7 bin 455 öğrenci katıldı. Olimpiyatların 16 ve 17 Aralık tarihlerinde Ankara'da yapılacak ikinci aşama sınavlarına 263 öğrenci katılmaya hak kazandı.


                          Ulusal Bilim Olimpiyatları ile 11. Ulusal İlköğretim Matematik Olimpiyatı'nda dereceye giren öğrenciler, 19 Aralıkta düzenlenecek törenle ödüllerini alacak.
                          Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in katılımıyla Milli Eğitim Bakanlığı Şura Salonu'nda yapılacak törende, 2006 yılı bilim olimpiyatlarında Türkiye'yi temsil eden öğrenciler ödüllendirilecek. Bu törende, bilgisayar, biyoloji, fizik, kimya ve matematik dallarında yapılan sınavların sonuçları açıklanacak ve altın, gümüş, bronz madalyalar sahiplerini bulacak.


                          Türkiye ile KKTC'den 3 bin 804 öğrencinin katıldığı Ulusal İlköğretim Matematik Olimpiyatı'nda başarı kazanan 58 öğrenci de aynı törende madalyalarını alacak.

                          Yorum

                          • erciyesboran
                            Banned
                            • 29-12-2005
                            • 4110

                            #43
                            Konu: bilim-eğitim



                            ÖSS deneme sınavı sorusuna tepki
                            TRABZON (AA)- Bir dershanenin Trabzon'da yaptığı deneme sınavında, İstiklal Marşı'nın bir kıtasının sözlerinin değiştirilmiş haline yer verilmesi öğrencilerin tepkisine neden oldu.

                            Alınan bilgiye göre, Uğur Dershanesi Trabzon Şubesi tarafından, Akçaabat ilçesindeki bir lisede, ÖSS adaylarına yönelik deneme sınavı yapıldı.

                            Sınav kitapçığının edebiyat bölümündeki bir soruda, ''Bastığın yerleri 'toprak' diyerek geçme/Sermayeye satılık her santimi, her gramı/Sen şehit oğlusun incitme yazıktır atanı/Kim çok verirse ona sat bu cennet vatanı'' şeklindeki dörtlüğe yer verilerek, bunun hangi şiir türüne örnek olduğu soruldu.

                            Dörtlüğü okuyan öğrencilerden bir bölümü İstiklal Marşı'nın aşağılandığı gerekçesiyle sınavı terk ederken, diğer öğrenciler de sınavı hazırlayan yetkililere tepki gösterdiler.

                            Dershane Müdürü Mustafa Kul, sorunun yer aldığı sınav kitapçıklarının tamamen hata sonucu dağıtıldığını belirterek, kasıt olmadığını savundu.

                            Kul, geçmiş dönemde bu soru ile ilgili problem yaşandığını ifade ederek, şunları söyledi:

                            ''Soru kitapçıkları imha edilmek üzere dershanemizde arşive kaldırılmıştı. Fakat orada görevli arkadaşın dikkatinden kaçan bu ayrıntı, dergilerin yanlışlıkla bir okula dağıtılmasına neden oldu. Üzgünüz. Bu dergilerin dağıtılması tamamen yanlışlık sonucu olmuştur. Velilerden ve öğrencilerden özür diliyorum.''

                            Söz konusu soru, 2006 Şubat ayında Kayseri'de bir deneme sınavında kullanılmış, soruya hazırlayanlar hakkında, ''İstiklal Marşı'nın alenen aşağılandığı'' gerekçesiyle soruşturma açılmıştı.

                            Yorum

                            • erciyesboran
                              Banned
                              • 29-12-2005
                              • 4110

                              #44
                              Konu: bilim-eğitim


                              Sıcağa aldanan leylek göç etmeyi unuttu
                              Bingöl'de sıcak havalara aldanan bir leylek göç etmeyi unuttu.

                              Küresel ısınma sonucu iklimler değişirken, bunun şaşkınlığını yaşayan kuşlar, göçlerini erteliyor. Genç İlçesi yakınından geçen Murat Nehri kenarında görülen bir leylek, vatandaşları şaşkınlık içinde bıraktı.

                              Göç zamanının geçmesine rağmen Genç Köprüsü yakınlarında avlanan leyleğin neden göç etmediği merak konusu oldu. Her yıl mart ayında Türkiye'ye gelen leyleklerin, yazı geçirdikten sonra eylül ayının ortasına kadar kışı geçirmek üzere Afrika Kıtası'na göç ettikleri belirtildi.

                              Yorum

                              • erciyesboran
                                Banned
                                • 29-12-2005
                                • 4110

                                #45
                                Konu: bilim-eğitim

                                Öğretim üyelerinden protesto yürüyüşü
                                ''Üniversitede şiddete hayır'' diyen öğretim üyeleri, Ankara Üniversitesi Cebeci Kampüsünden Yüksel Caddesi'ndeki İnsan Hakları Anıtı'na kadar yürüyüş yaptı.


                                Yüksel Caddesindeki İnsan Hakları Anıtı önünde toplanan grup adına açıklama yapan Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Ayten Alkan, üniversitelerin bir süredir şiddet ortamına çekilmeye çalışıldığını söyledi.


                                Akademisyenlerin kimi zaman şiddete maruz kaldığını anlatan Alkan, öğrencilerin de can güvenliğinden yoksun bir biçimde öğrenim görmeye çalıştığını öne sürdü.


                                Alkan, saldırıların ''üniversiteyi, özgür düşünce ortamını, akademik özgürlükleri, demokrasiyi, barışı hedef aldığını'' savunarak, bu zihniyetin insanlığın yaşadığı pek çok büyük acının da başlıca faili olduğunu ileri sürdü.


                                Alkan, ''Ülkemizde ve üniversitelerimizde çete ve zorbalık, satır ve silah sesi istemiyoruz. Biz özgür bir düşüncenin hakim olduğu, hiçbir tehdit altında olmaksızın düşüncelerin özgürce ifade edilebileceği bir üniversite istiyoruz'' dedi.


                                Grup, açıklamanın ardından dağıldı.

                                Yorum

                                İşlem Yapılıyor