Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay dairesi NASA, 5 bilim uydusu taşıyan Delta II roketini Cape Canaveral Üssü’nden fırlattı.“Themis” adı verilen uzay görevini üstlenen ve 200 milyon dolara mal olan bilim uydularının Dünya atmosferindeki jeomanyetik fırtınaların gizemini ortaya çıkarması bekleniyor.
Söz konusu jeomanyetik fırtınalar, haberleşme uydularının zarar görmesine, elektrik şebekelerinin işlemez duruma gelmesine neden oluyor. Fırtınalar nedeniyle ayrıca uzay yürüyüşündeki astronotlar ile kuzey enleminde yolcu uçaklarıyla seyahat eden yolcular, yüksek seviyelerde radyasyona maruz kalıyor. Bilim adamları, bu fırtınaların ayrıca kuzey ülkelerinde ışık gösterileri gibi algılanan ve bilimsel adı aurora borealis olan ışık demetlerinin periyodik olarak yoğunlaşmasıyla da ilişkisi olduğuna inanıldığını kaydediyorlar. Kuzey manyetik kutbunu çevreleyen ‘aurora borealis’ ve güney manyetik kutbunu çevreleyen ‘aurora australis’, Güneş rüzgarlarıyla gelen yüklü elektronların Dünya atmosferindeki elementlerle etkileşime girmesiyle oluşuyor. Güneş rüzgarları, yeryüzü çekirdeğinin ürettiği manyetik güç çizgilerini izleyerek manyetosfere girer. Burası, ‘gözyaşı damlası’ biçiminde ve çok yüksek oranlarda yüklü elektrik ve manyetik alanlar bölgesi. Elektronlar, yeryüzünün en üst atmosferine girdiğinde, yer kabuğu yüzeyinden 32 km ila 320 km yukarıdaki yüksekliklerde oksijen ve nitrojen atomlarıyla çarpışır ve böylece ışıma oluşur. Işımanın rengi, elektronların hangi atomla hangi yükseklikte çarpıştığına bağlı. NASA yetkililerinin verdiği bilgiye göre insanoğlu 30 yıldan bu yana jeomanyetik fırtınaları anlamaya çalışıyor. Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi, projeyle, bu konudaki gizemi çözmeyi umuyor.