Guatemala`da araştırmalar yapan arkeologlar, Mayalara ait en eski duvar resimlerini ortaya çıkardı.
Arkeologlar buldukları resimleri, antik Maya uygarlığının en görülmeye değer sanat eserleri olarak tanımlıyor. Duvarda, Mayaların yaratılışı ve bir hükümdarın taç giyme töreni resmediliyor.
ABD`deki New Hampshire Üniversitesi profesörlerinden William Saturno, M.Ö. 100 yılından kaldıkları sanılan resimlerin arkeologlar tarafından San Bartolo bölgesinde bulunduğunu belirtiyor.
Saturno, `Maya sanatına ait başyapıtlar` olarak nitelendirdiği ve bir piramidin odalarından birinde bulunan resimlerin dokuz metre uzunluğunda ve bir metre yüksekliğinde olduğunu söylüyor.
Dört tanrıça ve bir hükümdar
Duvar resimlerinde, farklı figürler sergileyen dört tanrıça ve taç giyecek olan mısır tanrısının oğlu görülüyor. Sualtı şehrini temsil eden ilk tanrıça, hükümdara sunduğu balıklarla görülüyor.
Toprağı temsil eden ikinci tanrıça ise bir geyik kurban ediyor. Havada asılı duran ve havayı temsil eden üçüncü tanrıça, bir hindi taşıyor. Cenneti temsil eden dördüncü tanrıça, bir çiçek tarlasında duruyor.
Sistine Şapeli`ne benziyor
Parlak ve renkli resimlerin çok iyi durumda olduğunu belirten Saturno, "bazıları sanki dün yapılmış gibi. Bu, modern sanatı bilen kişilerin Michelangelo ve Leonardo Da Vinci tablolarını bulması gibi" diyor.
Saturno resimlerin kalitesinin, Maya uygarlığının sanılanın aksine M.S. yedinci yüzyıldan önce sanat eserlerinde üst düzeye eriştiğini gösterdiğini söylüyor.
Bir de mezar bulundu
Resimlerin ve Maya piramitlerinin bulunduğu bölgede, Mayalara ait en eski krallık mezarı da ortaya çıkarıldı. Mezarın M.Ö. 150 yılında yapıldığı tahmin ediliyor.
San Bartolo bölgesindeki antik yerleşim ilk olarak 2002 yılında ortaya çıkarılmıştı. Bölgedeki duvar resimleri arkeologlar için ayrı bir önem taşıyor, çünkü bilinen Maya sanatından yüzlerce yıl öncesine dayanıyor.
Mayalar Mayalar, özellikle astronomi ve matematik alanında yaptıkları çalışmalar ile tanınıyor. Avrupa`nın Amerika`yı işgaline kadar Güney Meksika ve Orta Amerika`da hüküm süren Maya uygarlığı 16`ncı yüzyıl ortalarında yok oldu.
Arkeologlar buldukları resimleri, antik Maya uygarlığının en görülmeye değer sanat eserleri olarak tanımlıyor. Duvarda, Mayaların yaratılışı ve bir hükümdarın taç giyme töreni resmediliyor.
ABD`deki New Hampshire Üniversitesi profesörlerinden William Saturno, M.Ö. 100 yılından kaldıkları sanılan resimlerin arkeologlar tarafından San Bartolo bölgesinde bulunduğunu belirtiyor.
Saturno, `Maya sanatına ait başyapıtlar` olarak nitelendirdiği ve bir piramidin odalarından birinde bulunan resimlerin dokuz metre uzunluğunda ve bir metre yüksekliğinde olduğunu söylüyor.
Dört tanrıça ve bir hükümdar
Duvar resimlerinde, farklı figürler sergileyen dört tanrıça ve taç giyecek olan mısır tanrısının oğlu görülüyor. Sualtı şehrini temsil eden ilk tanrıça, hükümdara sunduğu balıklarla görülüyor.
Toprağı temsil eden ikinci tanrıça ise bir geyik kurban ediyor. Havada asılı duran ve havayı temsil eden üçüncü tanrıça, bir hindi taşıyor. Cenneti temsil eden dördüncü tanrıça, bir çiçek tarlasında duruyor.
Sistine Şapeli`ne benziyor
Parlak ve renkli resimlerin çok iyi durumda olduğunu belirten Saturno, "bazıları sanki dün yapılmış gibi. Bu, modern sanatı bilen kişilerin Michelangelo ve Leonardo Da Vinci tablolarını bulması gibi" diyor.
Saturno resimlerin kalitesinin, Maya uygarlığının sanılanın aksine M.S. yedinci yüzyıldan önce sanat eserlerinde üst düzeye eriştiğini gösterdiğini söylüyor.
Bir de mezar bulundu
Resimlerin ve Maya piramitlerinin bulunduğu bölgede, Mayalara ait en eski krallık mezarı da ortaya çıkarıldı. Mezarın M.Ö. 150 yılında yapıldığı tahmin ediliyor.
San Bartolo bölgesindeki antik yerleşim ilk olarak 2002 yılında ortaya çıkarılmıştı. Bölgedeki duvar resimleri arkeologlar için ayrı bir önem taşıyor, çünkü bilinen Maya sanatından yüzlerce yıl öncesine dayanıyor.
Mayalar Mayalar, özellikle astronomi ve matematik alanında yaptıkları çalışmalar ile tanınıyor. Avrupa`nın Amerika`yı işgaline kadar Güney Meksika ve Orta Amerika`da hüküm süren Maya uygarlığı 16`ncı yüzyıl ortalarında yok oldu.
Yorum