25 Haziran, 2007 10:59:00 (TSİ)
Arı ve karıncaların örgütlenme ve iletişim sistemleri, robot teknolojisine ilham kaynağı oldu.
ODTÜ'lü bilimadamları, arı ve karıncaların örgütlenme ve iletişim yeteneklerinden esinlenerek, biraraya geldiklerinde sürü zekası özellikleri gösteren 'oğul robotlar' üzerinde çalışıyor.
'Sürü robotlar' da denilen robotların 'çekirge sürüleri' gibi uçarak, insansız hava araçlarının koordinasyonlarında ve mayınlı bir alanda güvenli bir koridor açmak ya da savaş alanında iletişim ağı oluşturmak gibi görevlerde kullanılması öngörülüyor.
Pil ile çalışan CD büyüklüğündeki robotlar, etraflarını ve birbirlerini algılayabilip kablosuz ağ ile birbirleriyle haberleşebiliyor.
Şu anda karada hareket yeteneğine sahip örnekleri yapılan robotların, gelecekte suda ve havada da hareket edebilecek türlerinin yapılabileceği belirtiliyor.
Orta Doğu Teknik Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Erol Şahin, robotların yapımının gerçekleştirildiği Kovan Araştırma Laboratuvarı'nın güncel ve teknik açıdan ileri seviye otonom robot bilimi araştırmaları yürüttüğünü söyledi.
Laboratuvarın Altıncı Çerçeve Programı'nda desteklenen 'Avrupa Robotik Mükemmeliyet Ağı'nın Türkiye'deki ilk üyesi olduğunu kaydeden Şahin, 12 adet hareketli robottan oluşanbir 'robot sürüsü'nü ürettiklerini söyledi.
Şahin, çalışmalarının TÜBİTAK tarafından da desteklendiğini belirterek, robotların CD büyüklüğünde olduğunu ve çevresindeki diğer robotları doğrudan ayırt edebilme özelliğine sahip olduğunu açıkladı.
Tüm robotların aynı anda programlanabildiğini dile getiren Şahin, robotların, geliştirilmekte olan çok yönlü kamera ile çevrelerinin 360 derece görüntüsünü alıp Linux adlı özgür işletim sistemi üzerinde gerçek zamanda işleyebileceklerini belirtti.
Üç kalem pille 7 saat
Şahin, robotların üç kalem pille 7 saat çalışma özellikleri ile dünyadaki benzerlerinden daha üstün teknolojide olduğunu açıkladı.
Otonom robot araştırmaları hakkında da bilgi veren Şahin, bu tür araştırmaların amacının belirsizlikler ve bilinmeyenlerle dolu ortamlarda çalışabilen robotlar yapmak olduğunu anlattı:
"NASA tarafından gönderilmiş olan Sojourner ve sonrasında Spirit ve Opportunity isimli yarı-otonom (kısmi olarak insan tarafından kontroledilen) robotlar, Mars üzerinde dolaşıp ölçümlerde bulunarak, otonomrobot teknolojisinin insanlar için tehlikeli ve ulaşılması güç olan görevleri başarıyla üstlenebileceğini göstermiştir.
Afganistan ve Irak gibi riskli bölgelerde insansız uçaklar, tehlikeli keşif görevlerinde kullanılmaktadır. Benzer şekilde yarı-otonom robotlardan afet bölgelerinde insan hayatını kurtarabilmek için ön inceleme amaçlı olarak yararlanılmaya başlanmıştır. "
ODTÜ'lü bilimadamları, arı ve karıncaların örgütlenme ve iletişim yeteneklerinden esinlenerek, biraraya geldiklerinde sürü zekası özellikleri gösteren 'oğul robotlar' üzerinde çalışıyor.
'Sürü robotlar' da denilen robotların 'çekirge sürüleri' gibi uçarak, insansız hava araçlarının koordinasyonlarında ve mayınlı bir alanda güvenli bir koridor açmak ya da savaş alanında iletişim ağı oluşturmak gibi görevlerde kullanılması öngörülüyor.
Pil ile çalışan CD büyüklüğündeki robotlar, etraflarını ve birbirlerini algılayabilip kablosuz ağ ile birbirleriyle haberleşebiliyor.
Şu anda karada hareket yeteneğine sahip örnekleri yapılan robotların, gelecekte suda ve havada da hareket edebilecek türlerinin yapılabileceği belirtiliyor.
Orta Doğu Teknik Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Erol Şahin, robotların yapımının gerçekleştirildiği Kovan Araştırma Laboratuvarı'nın güncel ve teknik açıdan ileri seviye otonom robot bilimi araştırmaları yürüttüğünü söyledi.
Laboratuvarın Altıncı Çerçeve Programı'nda desteklenen 'Avrupa Robotik Mükemmeliyet Ağı'nın Türkiye'deki ilk üyesi olduğunu kaydeden Şahin, 12 adet hareketli robottan oluşanbir 'robot sürüsü'nü ürettiklerini söyledi.
Şahin, çalışmalarının TÜBİTAK tarafından da desteklendiğini belirterek, robotların CD büyüklüğünde olduğunu ve çevresindeki diğer robotları doğrudan ayırt edebilme özelliğine sahip olduğunu açıkladı.
Tüm robotların aynı anda programlanabildiğini dile getiren Şahin, robotların, geliştirilmekte olan çok yönlü kamera ile çevrelerinin 360 derece görüntüsünü alıp Linux adlı özgür işletim sistemi üzerinde gerçek zamanda işleyebileceklerini belirtti.
Üç kalem pille 7 saat
Şahin, robotların üç kalem pille 7 saat çalışma özellikleri ile dünyadaki benzerlerinden daha üstün teknolojide olduğunu açıkladı.
Otonom robot araştırmaları hakkında da bilgi veren Şahin, bu tür araştırmaların amacının belirsizlikler ve bilinmeyenlerle dolu ortamlarda çalışabilen robotlar yapmak olduğunu anlattı:
"NASA tarafından gönderilmiş olan Sojourner ve sonrasında Spirit ve Opportunity isimli yarı-otonom (kısmi olarak insan tarafından kontroledilen) robotlar, Mars üzerinde dolaşıp ölçümlerde bulunarak, otonomrobot teknolojisinin insanlar için tehlikeli ve ulaşılması güç olan görevleri başarıyla üstlenebileceğini göstermiştir.
Afganistan ve Irak gibi riskli bölgelerde insansız uçaklar, tehlikeli keşif görevlerinde kullanılmaktadır. Benzer şekilde yarı-otonom robotlardan afet bölgelerinde insan hayatını kurtarabilmek için ön inceleme amaçlı olarak yararlanılmaya başlanmıştır. "
Yorum