Günün AYET-İ KERİMESİ ...

Kapat
Konu Kapalı.
X
X
 
  • Zaman
  • Gösterim
Clear All
yeni mesajlar
  • drturgut
    Member
    • 16-09-2004
    • 1562

    #16
    Konu: Günün AYET-İ KERİMESİ ...

    96 - Alak Suresi

    Bismillahirrahmânirrahîm


    Mekke döneminde inmiştir. 19 âyettir. Bu surenin ilk beş ayeti, tartışmasız bir şekilde, Kur'an vahyinin başlangıcını teşkil etmektedir. Kesin tarihini tesbit etmek mümkün değilse de, bütün otoriteler, bu beş ayetin hicretten önce onüçüncü yılda (ki miladî Temmuz veya Ağustos 610 tarihine tekabül etmektedir) Ramazan ayının son on günü içinde nazil olduğunda hemfikirdir. Muhammed (s) o zaman kırk yaşlarındaydı. Hayatının o döneminde "yalnızlık ona cazip geliyordu ve [Mekke yakınındaki] Hira Dağı mağarasında inzivaya çekiliyor, uzun tefekkür ve dualarla kendini ibadete veriyordu" (Buhârî). Bir gece âniden Vahiy Meleği yanında belirdi ve ona "Oku!" dedi. Muhammed (s), ilkin gerçek bir metni okumasının istendiğini zannetti -ki ümmî olduğundan o talebi yerine getirmesi mümkün değildi. Bu nedenle "Ben okuyamam!" dedi. Bunun üzerine, kendi sözleriyle: "Melek beni yakaladı ve kendine çekti, öyle ki bütün gücüm kaybolup gitti; sonra beni bıraktı ve Oku!' dedi. Ben: Okuyamam' diye cevap verdim. Sonra beni yeniden yakaladı ve kendine çekti; sonra beni bıraktı ve dedi: Oku!' -ben [tekrar] cevap verdim: Okuyamam ...' Sonra beni üçüncü defa yakaladı ve kendine çekti ve tekrar bıraktı ve dedi: Oku, Yaratan Rabbin adına -insanı bir yumurta hücresinden yaratan! Oku, çünkü Rabbin sonsuz kerem sahibidir...'" Böylece Muhammed (s), anî bir aydınlanma ile, "okumaya", yani Allah'ın insana mesajını almaya ve anlamaya çağrıldığını farketti. Yukarıdaki alıntılar, Sahîh-i Buhârî'nin giriş bölümünü oluşturan Bed'u'l-vahy bölümünün üçüncü Hadisinden yapılmıştır. Bu Hadisin hemen hemen aynısı, Buhârî'nin başka iki yerinde daha ve Müslim, Neseî ve Tirmizî'de de bulunabilir. Bu surenin 6-19. ayetleri nisbeten daha sonraki tarihlere aittir.

    1, 2.Yaratan Rabbinin adıyla oku! O, insanı "alak" dan yarattı.

    3.Oku! Senin Rabbin en cömert olandır.

    4, 5.O, kalemle yazmayı öğretendir, insana bilmediğini öğretendir.

    6, 7.Hayır, insan kendini yeterli gördüğü için mutlaka azgınlık eder.

    8.Şüphesiz dönüş ancak Rabbinedir.

    9, 10.Sen, namaz kıldığında kulu (bundan) engelleyeni gördün mü?

    11, 12.Ne dersin, ya o (engellenen kul) hidâyet üzere ise; ya da takvayı (Allah'a karşı gelmekten sakınmayı) emrediyorsa!?

    13.Ne dersin engelleyen, Peygamberi yalanlamış ve yüz çevirmişse!?

    14.O Allah'ın, her şeyi gördüğünü bilmiyor mu?

    15, 16.Hayır! Andolsun, eğer vazgeçmezse, muhakkak onu perçeminden; o yalancı, günahkâr perçeminden yakalarız.

    17.Haydi, taraftarlarını çağırsın.

    18.Biz de zebânileri çağıracağız.

    19.Hayır! Sakın sen ona uyma; secde et ve Rabbine yaklaş.


    ASLI >>

    Bismillahirrahmanirrahim

    1.Ikre' bismi rabbikelleziy halak

    2.Halekal'insane min 'alak

    3.Ikre' ve rabbükel'ekrem

    4.Elleziy 'alleme bilkalem

    5.Allemel'insane ma lem ya'lem

    6.Kella innel'insane leyatğa

    7.Erra a hustağna

    8.İnne ila rabbikerrü'

    9.Eraeytelleziy yenha

    10.Abden iza salla

    11.Eraeyte in kane 'alelhüda

    12.Ev emara bittakva

    13.Eraeyte in kezzebe ve tevella

    14.Elem ya'lem biennallahe yera

    15.Kella lein lem yentehi lenesfe'an binnasıyeh

    16.Nasıyetin kezibetin hatıeh

    17.Felyed'u nadiyehu.

    18.Sened'uzzebaniyete.

    19.Kella la tütı'hü vescüd vakterib


    Hadis-i Şerif >>


    يَسِّرُوا وَلاَ تُعَسِّرُوا وَبَشِّرُوا وَلاَ تُنَفِّرُوا



    Kolaylaştırınız, güçleştirmeyiniz, müjdeleyiniz, nefret ettirmeyiniz.


    Buhârî, İlm, 12; Müslim, Cihâd, 6.
    Ekli Dosyalar
    Son düzenleme drturgut; 16-09-2007, 12:51.

    Yorum

    • KuR_SaD
      Banned
      • 28-11-2005
      • 418

      #17
      Konu: Günün AYET-İ KERİMESİ ...

      KArdeşler Allah RAzı Olsun. Çok güzel bir bölüm olmuş.

      Yorum

      • drturgut
        Member
        • 16-09-2004
        • 1562

        #18
        Konu: Günün AYET-İ KERİMESİ ...

        Saff
        Rahman ve Rahîm Allah'ın adıyla...

        1.Göklerde ne var, yerde ne varsa Allah'ı tespih etmiştir. Azîz'dir O, Hakîm'dir.

        2.Ey iman sahipleri! Yapmayacağınız şeyi neden söylüyorsunuz?

        3.Yapmayacağınız şeyi söylemeniz, Allah katında büyük bir günahtır.

        4.Allah kendi yolunda, duvarları birbine perçinlenmiş bir bina gibi, saf bağlıyarak çarpışanları sever.

        5.Hani, Mûsa, toplumuna şöyle demişti: "Ey toplumum! Benim size gönderilen Allah elçisi olduğumu bilip durduğunuz halde, beni neden incitiyorsunuz?" Onlar bozulup sapınca Allah da onların kalplerini eğriltti. Çünkü Allah, sapıklardan oluşmuş bir topluluğu doğruya ve güzele kılavuzlamaz.

        6.Meryem oğlu İsa'nın da şöyle dediğini hatırla: "Ey İsrailoğulları! Ben size Allah'ın elçisiyim. Benden önce Tevrat'ı doğrulayıcı ve benden sonra gelecek Ahmet adında bir elçiyi müjdeleyici olarak gönderildim." Fakat İsa'nın müjdelediği elçi onlara apaçık deliller getirdiğinde: "Bu, katıksız bir büyüdür!" dediler.

        7.İslam'a/Allah'a teslim olmaya çağrılıp durduğu halde, yalanlar düzerek Allah'a iftira edenden daha zalim kim vardır? Allah, zulme bulaşmış kişiler topluluğunu doğruya ve güzele iletmez.

        8.İstiyorlar ki, ağızlarıyla Allah'ın nurunu söndürsünler. Ama Allah, küfre batanlar hoş görmeseler de nurunu tamamlayacaktır.

        9.Resulünü hidayet ve hak dini getirmek üzere o gönderdi ki, ortak koşanlar hoşlanmasa bile, onu tüm dinlerden üstün kılsın.

        10.Ey iman sahipleri! Dikkatlerinizi, sizi korkunç bir azaptan kurtaracak bir ticarete çekeyim mi:

        11.Allah'a ve onun resulüne inanır, Allah yolunda mallarınız ve canlarınızla didinirsiniz. İşte bu, sizin için en hayırlısıdır; eğer bilirseniz.

        12.Günahlarınızı affeder ve sizi, altından nehirler akan bahçelere, sürekli cennetlerdeki temiz-bereketli barınaklara yerleştirir. İşte bu en büyük başarıdır.

        13.Seveceğiniz daha başka şeyler de var: Allah'tan bir yardım, çok yakın bir fetih... İman sahiplerine müjde ver!

        14.Ey iman sahipleri! Allah'ın yardımcıları olun! Hani, Meryem oğlu İsa, havarilere: "Allah'a gidişte benim yardımcılarım kimdir?" demişti de, havariler: "Biz, Allah'ın yardımcılarıyız!" cevabını vermişlerdi. Bunun ardından, İsrailoğullarından bir zümre iman etmiş, bir zümre de küfre sapmıştı. Nihayet biz, iman sahiplerini düşmanlarına karşı güçlendirdik de onlar üstün geldiler.

        Aslı >>

        1.Sebbeha lillahi ma fiyssemavati ve ma fiyl'ardı ve huvel'aziyzulhakiymu.

        2.Ya eyyuhelleziyne amenu lime tekulune ma la tef'alune.

        3.Kebure makten 'ındallahi en tekulu ma la tef'alune.

        4.İnnallahe yuhıbbulleziyne yukatilune fiy sebiylihi saffen keennehum bunyanun mersusun.

        5.Ve iz kale musa likavmihi ya kavmi lime tu'zuneniy ve kad ta'lemune enniy resulullahi ileykum felemma zağu ezağallahu kulubehum vallahu la yehdiylkavmelfasikıyne.

        6.Ve iz kale 'ıysebnu meryeme ya beniy israiyle inniy resulullahi ileykum musaddikan lima beyne yedeyye minettevrati ve mubeşşiren biresulin ye'tiy min ba'diy-ismuhu ahmedu felemma caehum bilbeyyinati kalu haza sıhrun mubiynun.

        7.Ve men azlenu mimmeniftera 'alellahilkezibe ve huve yud'a ilel'islami vallahu la yehdiylkavmezzalimiyne.

        8.Yuriydune liyutfiu nurallahi biefvahihim vallahu mutimmu nurihi velev kerihelkafirune.

        9.Huvelleziy ersele resulehu bilhuda ve diynilhakkı liyuzhirehu 'aleddiyni kullihi velev kerihelmuşrikune.

        10.Ya eyyuhelleziyne amenu hel edullukum 'ala ticaretin tunciykum min 'azabin eliymin.

        11.Tu'minune billahi ve resulihi ve tucahidune fiy sebiylillahi biemvalikum ve enfusikum zalikum hayrun lekum in kuntum ta'lemune.

        12.Yağfir lekum zunubekum ve yudhılkum cennatin tecriy min tahtihel'enharu ve mesakine tayyibeten fiy cennati 'adnin zalikelfevzul'azıymu.

        13.Ve uhra tuhıbbuneha nasrun minallahi ve fethun kariybun ve beşşirilmu'miniyne.

        14.Ya eyyuhelleziyne amenu kunu ensarallahi kema kale 'ıysebnu meryeme lilhavariyyiyne men ensariy ilellahi kalelhavariyyune nahnu ensarullahi feamenet taifetun min benuy israiyle ve keferet taifetun feeyyednelleziyne amenu 'ala 'aduvyihim feasbehu zahiriyne.

        Hadis -i Şerif >>


        مَنْ رَأَى مِنْكُمْ مُنْكَرًا فَلْيُغَيِّرْهُ بِيَدِهِ فَإِنْ لَمْ يَسْتَطِـعْ فَبِلِسَانِهِ فَإِنْ لَمْ يَسْتَطِـعْ فَبِقَلْبِهِ وَذَلِكَ أضْعَفُ اْلإِيـمَانِ



        Kim kötü ve çirkin bir iş görürse onu eliyle düzeltsin; eğer buna gücü yetmiyorsa diliyle düzeltsin; buna da gücü yetmezse, kalben karşı koysun. Bu da imanın en zayıf derecesidir.


        Müslim, Îmân, 78; Ebû Dâvûd, Salât, 248.

        Yorum

        • drturgut
          Member
          • 16-09-2004
          • 1562

          #19
          Konu: Günün AYET-İ KERİMESİ ...

          İbrahim Suresi

          Bismillahirrahmânirrahîm

          1, 2.Elif Lâm Râ. Bu Kur'an, Rablerinin izniyle insanları karanlıklardan aydınlığa, mutlak güç sahibi ve övgüye layık, göklerdeki ve yerdeki her şey kendisine ait olan Allah'ın yoluna çıkarman için sana indirdiğimiz bir kitaptır. Şiddetli azaptan dolayı vay kafirlerin haline.

          3.Dünya hayatını ahirete tercih edenler, (insanları) Allah yolundan çevirip onu eğri ve çelişkili göstermek isteyenler var ya, işte onlar derin bir sapıklık içindedirler.

          4.Biz her peygamberi, ancak kendi kavminin diliyle gönderdik ki, onlara (Allah'ın emirlerini) iyice açıklasın. Allah dilediğini saptırır, dilediğini de doğru yola iletir. O mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.

          5.Andolsun, Mûsâ'yı da, "Kavmini karanlıklardan aydınlığa çıkar ve onlara Allah'ın (geçmiş milletleri cezalandırdığı) günlerini hatırlat" diye âyetlerimizle gönderdik. Şüphesiz bunda çok sabreden, çok şükreden herkes için ibretler vardır.

          6.Hani Mûsâ kavmine, "Allah'ın size olan nimetini anın. Hani O sizi, Firavun ailesinden kurtarmıştı. Onlar sizi işkencenin en ağırına uğratıyorlar, oğullarınızı boğazlayıp kadınlarınızı sağ bırakıyorlardı. İşte bunda size Rabbinizden büyük bir imtihan vardır" demişti.

          7.Hani Rabbiniz şöyle duyurmuştu: "Andolsun, eğer şükrederseniz elbette size nimetimi artırırım. Eğer nankörlük ederseniz hiç şüphesiz azabım çok şiddetlidir."

          8.Mûsâ şöyle dedi: "Siz ve yeryüzünde bulunanların hepsi nankörlük etseniz de gerçek şu ki, Allah her bakımdan sınırsız zengindir, övgüye layık olandır."

          9.Sizden önceki Nûh, Âd, ve Semûd kavimlerinin ve onlardan sonrakilerin -ki onları Allah'tan başkası bilmez- haberi size gelmedi mi? Onlara peygamberleri mucizeler getirdiler de onlar (öfkeden parmaklarını ısırmak için) ellerini ağızlarına götürüp, "Biz sizinle gönderileni inkar ediyoruz. Bizi çağırdığınız şeyden de derin bir şüphe içindeyiz" dediler.

          10.Peygamberleri dedi ki: "Gökleri ve yeri yaratan Allah hakkında şüphe mi var? (Halbuki) O, günahlarınızı bağışlamak ve sizi belli bir zamana kadar ertelemek için sizi (imana) çağırıyor. Onlar, "Siz de bizim gibi sadece birer insansınız. Bizi babalarımızın taptıklarından alıkoymak istiyorsunuz. Öyleyse bize apaçık bir delil getirin" dediler.

          11.Peygamberleri onlara dedi ki: "Biz ancak sizin gibi birer insanız. Fakat Allah kullarından dilediğine (peygamberlik) nimetini bahşeder. Allah'ın izni olmadıkça bizim size bir delil getirmemiz haddimize değil. Mü'minler ancak Allah'a tevekkül etsinler."

          12."Allah bize yollarımızı dosdoğru göstermişken, biz ne diye ona tevekkül etmeyelim? Bize yaptığınız eziyete elbette katlanacağız. Tevekkül edenler yalnız Allah'a tevekkül etsinler."

          13.İnkar edenler peygamberlerine, "Andolsun, ya sizi yurdumuzdan çıkaracağız, ya da bizim dinimize dönersiniz" dediler. Rableri de onlara şöyle vahyetti: "Biz zalimleri mutlaka yok edeceğiz."

          14."Onlardan sonra sizi elbette o yere yerleştireceğiz. Bu, makamımdan korkan ve tehdidimden sakınan kimseler içindir."

          15.Peygamberler Allah'tan yardım istediler ve her inatçı zorba hüsrana uğradı.

          16.Hüsranın ardından da cehennem vardır. Orada kendisine irinli su içirilecektir.

          17.Onu yudumlamaya çalışacak fakat boğazından geçiremeyecektir. Ona her yönden ölüm gelecek fakat ölmeyecek, arkasından da şiddetli bir azap gelecektir.

          18.Rablerini inkar edenlerin durumu şudur: Onların işleri, fırtınalı bir günde rüzgarın şiddetle savurduğu küle benzer. (Dünyada) kazandıkları hiçbir şeyin (ahirette) yararını görmezler. İşte bu derin sapıklıktır.

          19.Allah'ın gökleri ve yeri hak ve hikmete uygun olarak yarattığını görmedin mi? Dilerse sizi giderir ve yeni bir halk getirir.

          20.Bu Allah'a hiç de güç gelmez.

          21.İnsanların hepsi Allah'ın huzuruna çıkacak ve güçsüzler büyüklük taslayanlara diyecek ki: "Şüphesiz bizler size uymuştuk, şimdi siz az bir şey olsun Allah'ın azabından bizi koruyabilecek misiniz?" Onlar da, "Eğer Allah bizi doğru yola eriştirseydi biz de sizi doğru yola eriştirirdik. Şimdi sızlansak da, sabretsek de bizim için birdir. Artık bizim için hiçbir kurtuluş yoktur" derler.

          22.İş bitirilince şeytan da diyecek ki: "Şüphesiz Allah size gerçek olanı söz verdi. Ben de size söz verdim ama yalancı çıktım. Zaten benim sizi zorlayacak bir gücüm yoktu. Ben sadece sizi çağırdım, siz de hemen bana geliverdiniz. O halde beni kınamayın, kendinizi kınayın. Artık ben sizi kurtaramam, siz de beni kurtaramazsınız. Şüphesiz ben, daha önce sizin, beni Allah'a ortak koşmanızı kabul etmemiştim. Şüphesiz, zalimlere elem dolu bir azap vardır."

          23.İnanan ve salih ameller işleyenler, Rablerinin izniyle, ebedi kalacakları ve içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokulacaklardır. Oradaki esenlik dilekleri "selam" dır.

          24.Görmedin mi Allah güzel bir sözü nasıl misal getirdi? (Güzel bir söz), kökü sağlam, dalları göğe yükselen bir ağaç gibidir.

          25.Bu ağaç Rabbinin izniyle her zaman meyvesini verir. Öğüt alsınlar diye Allah insanlara misaller getirir.

          26.Kötü bir sözün durumu da; yerden koparılmış, ayakta durma imkanı olmayan kötü bir ağacın durumu gibidir.

          27.Allah, iman edenleri hem dünya hayatında hem de ahirette sabit bir sözle sağlamlaştırır, zalimleri ise saptırır. Ve Allah dilediğini yapar.

          28, 29.Allah'ın nimetini küfre değişenleri ve kavimlerini helak yurduna, yaslanacakları cehenneme sürükleyenleri görmedin mi? O ne kötü duraktır!

          30.Allah'ın yolundan saptırmak için ona ortaklar koştular. De ki: "Bir süre daha faydalanın. Çünkü varışınız ateşedir."

          31.İnanan kullarıma söyle, namazı dosdoğru kılsınlar, hiçbir alışveriş ve dostluğun bulunmadığı bir gün gelmeden önce kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden Allah yolunda gizlice ve açıktan harcasınlar.

          32.Allah, gökleri ve yeri yaratan, gökten yağmur indiren ve onunla size rızık olarak türlü meyveler çıkaran, emri gereğince denizde yüzmek üzere gemileri emrinize veren, nehirleri de hizmetinize sunandır.

          33.O, âdetleri üzere hareket eden güneşi ve ayı sizin hizmetinize sunan, geceyi ve gündüzü sizin emrinize verendir.

          34.O, İstediğiniz şeylerin hepsinden size verdi. Eğer Allah'ın nimetlerini saymaya kalkışsanız sayamazsınız. Şüphesiz insan çok zalimdir, çok nankördür.

          35.Hani İbrahim demişti ki: "Rabbim! Bu şehri güvenli kıl, beni ve oğullarımı putlara tapmaktan uzak tut."

          36."Rabbim! Çünkü o putlar insanlardan birçoğunu saptırdılar. Artık kim bana uyarsa o bendendir. Kim de bana karşı gelirse şüphesiz sen çok bağışlayan, çok merhamet edensin."

          37."Rabbimiz! Ben çocuklarımdan bazısını, senin kutsal evinin (Kâbe'nin) yanında ekin bitmez bir vadiye yerleştirdim. Rabbimiz! Namazı dosdoğru kılmaları için (böyle yaptım). Sen de insanlardan bir kısmının gönüllerini onlara meylettir, onları ürünlerden rızıklandır, umulur ki şükrederler."

          38."Rabbimiz! Şüphesiz sen, gizlediğimizi de, açığa vurduğumuzu da bilirsin. Yerde ve gökte hiçbir şey Allah'a gizli kalmaz."

          39."Hamd, iyice yaşlanmış iken bana İsmail'i ve İshak'ı veren Allah'a mahsustur. Şüphesiz Rabbim duayı işitendir."

          40."Rabbim! Beni namaza devam eden bir kimse eyle. Soyumdan da böyle kimseler yarat. Rabbimiz! Duamı kabul eyle."

          41."Rabbimiz! Hesap görülecek günde, beni, ana-babamı ve inananları bağışla."

          42.Sakın, Allah'ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma! Allah onları ancak, gözlerin dehşetle bakakalacağı bir güne erteliyor.

          43.O gün başlarını dikerek (çağırıldıkları yere doğru) koşarlar. Gözleri kendilerine bile dönmez, kalpleri de bomboştur.

          44.(Ey Muhammed!) İnsanları, kendilerine azabın geleceği gün ile uyar. Zira o gün zalimler, "Ey Rabbimiz! Yakın bir süreye kadar bizi ertele de senin çağrına uyalım ve peygamberlerin izinden gidelim" diyecekler. Onlara şöyle denilecek: "Daha önce siz, sonunuzun gelmeyeceğine yemin etmemiş miydiniz?"

          45."Kendilerine zulmedenlerin yerlerinde oturdunuz. Onlara ne yaptığımız ise size belli olmuştu. Size misaller de vermiştik."

          46.Onlar gerçekten tuzaklarını kurmuşlardı. Tuzakları yüzünden dağlar yerinden oynayacak olsa bile, tuzakları Allah katındadır (Allah onu bilir).

          47.Sakın Allah'ın, peygamberlerine verdiği sözden cayacağını sanma! Şüphesiz Allah mutlak güç sahibidir, intikam sahibidir.

          48.O gün yer, başka bir yere, gökler de başka göklere dönüştürülür ve insanlar bir ve kahhar (her şeyin üzerinde yegâne hakim) olan Allah'ın huzuruna çıkarlar.

          49.O gün, suçluları zincirlere vurulmuş olarak görürsün.

          50.Gömlekleri katrandandır. Yüzlerini de ateş bürüyecektir.

          51.Allah herkese kazandığının karşılığını vermek için böyle yapar. Şüphesiz Allah, hesabı çabuk görendir.

          52.Bu Kur'an; kendisiyle uyarılsınlar, Allah'ın ancak tek ilah olduğunu bilsinler ve akıl sahipleri düşünüp öğüt alsınlar diye insanlara bir bildiridir.



          ASLI >>

          1.Elif lam ra kitabün enzelnahü ileyke li tuhricen nase minez zulümati ilen nuri bi izni rabbihim ila sıratıl azızil hamıd

          2.Allahillezı lehu ma fis semavati ve ma fil ard ve veylül lil kafirıne min azabin şedıd

          3.Ellezıne yestehıbbunel hayated dünya alel ahırati ve yesuddune an sebılillahi ve yebğuneha ıveca' ülaike fı dalalim beıyd

          4.Ve ma erselna mir rasulin illa bi lisani kavmihı li yübeyyine lehüm fe yüdıllüllahü mey yeşaü ve yehdı mey yeşa' ve hüvel azızül hakım

          5.Ve le kad erselna musa bi ayatina en ahric kavmeke minez zulümati ilen nuri ve zekkirhüm bi eyyamillah inne fı zalike le ayatil li külli sabbarin şekur

          6.Ve iz kale musa li kavmihizkuru nı'metellahi aleyküm iz encaküm min ali fir'avne yesumuneküm suel azabi ve yüzebbihune ebnaeküm ve yestahyune nisaeküm ve fı zaliküm belaüm mir rabbiküm azıym

          7.Ve iz teezzene rabbüküm le in şekertüm le ezıdenneküm ve le in kefertüm inne azabı leşedıd

          8.Ve kale musa in tekfüru entüm ve men fil erdı cemıan fe innellahe le ğaniyyün hamıd

          9.E lem ye'tiküm nebeüllezıne min kabliküm kavmi nuhıv ve adiv ve semude vellezıne mim ba'dihim la ya'lemühüm ilellah caethüm rusülühüm bil beyyinati fe raddu eydiyehüm fı efvahihim ve kalu inna kefarna bima ürsiltüm bihı ve inna le fı şekkim mimma ted'unena ileyhi mürıb

          10.Kalet rusülühüm e fillahi şekkün fatıris semavati vel ard yed'uküm li yağfira leküm min zünubiküm ve yüehhıraküm ila ecelim müsemma kalu in entüm illa beşerum mislüna türıdune en tesudduna amma kane ya'büdü abaüna fe'tuna bi sültanim mübın

          11.Kalet lehüm rusülühüm in nahnü illa beşerum mislüküm ve lakinnellahe yemünnü ala mey yeşaü min ıbadih ve ma kane lena en ne'tiyeküm bi sültanin illa bi iznillah ve alellahi fel yetevekkelil mü'minun

          12.Ve ma lena ella netevekkele alellahi ve kad hedana sübülena ve lenasbiranne ala ma azeytümuna ve alellahi fel yetevekkelil müteveklkilun

          13.Ve kalellezıne keferu li rusülihim le nuhricenneküm min erdına ev leteudünne fı milletina fe evha ileyhim rabbühüm le nühlikennez zalimın

          14.Ve le nüskinennekümül erda mim ba'dihim zalike li men hafe mekamı ve hafe veıyd

          15.Vesteftehu ve habe küllü cebbarin anıd

          16.Miv veraihı cehennemü ve yüska mim main sadıd

          17.Yetecerrauhu ve la yekadü yüsığuhu ve ye'tıhil mevtü min külli mekaniv ve ma hüve bi meyyit ve miv veraihı azabün ğalıyz

          18.Meselüllezıne keferu bi rabbihim a'malühüm keramadinişteddet bihir rıhu fı yevmin asıf le yakdirune mimma kesebu ala şey' zalike hüved dalalül beıyd

          19.E lem tera ennellahe halekas semavati vel erda bil hakk iy yeşe' yüzhibküm ve ye'ti bi halkın cedıd

          20.Ve ma zalike alellahi bi azız

          21.Ve berazu lillahi cemıan fe kaled duafaü lillezınestekberu inna künna leküm tebean fe hel entüm muğnune anna min azabillahi min şey' kalu lev hedanellahü le hedeynaküm sevaün aleyna ecezı'na em saberna ma lena mim mehıys

          22.Ve kaleş şeytanü lemma kudıyel emru innellahe veadeküm va'del hakkı ve veadtüküm fe ahleftüküm ve ma kane liye aleyküm min sültanin illa en deavtüküm festecebtüm lı fe la telumunı ve lumu enfüseküm ma ene bi musrihıküm ve ma entüm ib musrihıyy innı kefertü bima eşraktümuni min kabl innez zalimıne lehüm azabün elım

          23.Ve üdhılellezıne amenu ve amilus salihati cennatin tecrı min tahtihel enharu halidıne fıha bi izni rabbihim tehıyyetühüm fıha selam

          24.E lem tera keyfe darabellahü meselen kelimeten ttttayyibeten ke şeceratin tayyibetin aslüha sabitüv ve fer'uha fis sema'

          25.Tü'tı üküleha külle hıynim bi izni rabbiha ve yadribüllahül emsale lin nasi leallehüm yetezekkerun

          26.Ve meselü kelimetin habısetin ke şeceratin habısetinictüsset min fevkıl erdı ma leha min karar

          27.Yüsebbitüllahüllezıne amenu bil kavlis sabiti fil hayatid dünya ve fil ahırah ve yüdılüllahüz zalimıne ve yef'alüllahü ma yeşa'

          28.E lem tera ilellezıne beddelu nı'metellahi küfrav ve ehallu kavmehüm daral bevar

          29.Cehennem yaslevneha ve bi'sel karar

          30.Ve cealu lillahi endadel li yüdıllu an sebılih kul temetteu fe inne mesıyraküm ilen nar

          31.Kul li ıbadiyellezıne amenu yükıymus salate ve yünfiku mimma razaknahüm sirrav ve alaniyetem min kabli ey ye'tiye yevmül la bey'un fıhi ve la hılal

          32.Allahüllezı halekas semavati vel erda ve enzele mines semai maen fe ahrace bihı mines semerati rizkal leküm ve sehhara lekümül fülke li tecriye fil bahri bi emrih ve sehhara lekümül enha

          33.Ve sehha lekümüş şemse vel kamera daibeyn ve sehhara lekümül leyle ven nehar

          34.Ve ataküm min külli ma seeltümuh ve in teudu nı'metellahi la tuhsuha innel insane le zalumün keffar

          35.Ve iz kale ibrahımü rabbic'al hazel belede aminev vecnübnı ve beniyye en na'büdel asnam

          36.Rabbi innehünne adlelne kesıram minen nas fe men tebianı fe innehu minnı ve men asanı fe inneke ğafurur rahıym

          37.Rabbena innı eskentü min zürriyyetı bi vadin ğayri zı zer'ın ınde beytikel muharrami rabbena li yükıymus salate fec'al ef'idetem minen nasi tehvı ileyhim verzukhüm mines semerati leallehüm yeşkürun

          38.Rabbena inneke ta'lemü ma nuhfı ve ma nı'lin ve ma yahfa alellahi min şey'in fil erdı ve la fis sema'

          39.Elhamdü lillahillezı vehebe lı alel kiberi ismaıyle ve ishak inne rabbı le semıud düa'

          40.Rabbic'alnı mükıymes salati ve imn zürriyyetı rabbena ve tekabbel düa'

          41.Rabbenağfir lı ve li valideyye ve lil mü'minıne yevme yekumül hısab

          42.Ve la tahsebennellahe ğafilen amma ya'melüz zalimun innema yüehhıruhüm li yevmin teşhasu fıhil ebsar

          43.Mühtııyne mükniıy ruusihim la yerteddü ileyhim tarfühüm ve ef'idetühüm heva'

          44.Ve enzirin nase yevme ye'tıhimül azabü fe yekulüllezıne zalemu rabbena ahhırna ila ecelin karıbin nücib da'veteke ve nettebiır rusül e ve lem tekunu aksemtüm min kablü ma leküm min zeval

          45.Ve sekentüm fı mesakinillezıne zalemu enfüsehüm ve tebeyyene leküm keyfe fealna bihim ve darabna lekümül emsal

          46.Ve kad mekeru mekrahüm ve ındellahi mekruhüm ve in kane mekruhüm li tezule minhül cibal

          47.Fe la tahsebennellahe muhlife va'dihı rusüleh innellahe azızün züntikam

          48.Yevme tübeddelül erdu ğayral erdı ve semavatü ve berazu lillahil vahıdil kahhar

          49.Ve teral mücrimıne yevmeizim mükarranıne fil asfad

          50.Serabilühüm min katıraniv ve tağşa vücuhehümün nar

          51.Li yecziyellahü külle nefsim ma kesebet innellahe serıul hısab

          52.Haza belağul lin nasi ve li yünzeru bihı ve liya'lemu ennema hüve ilahüv vahıdüv ve liyezzekkera ülül elbab

          İBRAHİM SURESİ İNDİR

          Hadis - i Şerif >>



          اِتَّقِ اللَّهَ حَـيْثُمَا كُنْتَ وَأتْبِـعِ السَّـيِّـئَةَ الْحَسَنَةَ تَمْحُهَا


          وَخَالِقِ النَّاسَ بِخُلُقٍ حَسَنٍ



          Nerede olursan ol Allah’a karşı gelmekten sakın; yaptığın kötülüğün arkasından bir iyilik yap ki bu onu yok etsin. İnsanlara karşı güzel ahlakın gereğine göre davran.


          Tirmizî, Birr, 55.

          Yorum

          • zeynep_
            Junior Member
            • 24-06-2007
            • 58

            #20
            Konu: Günün AYET-İ KERİMESİ ...


            Şüphesiz, Allah ve melekleri Peygambere salat ederler. Ey iman edenler,
            siz de O'na salat edin ve tam bir teslimiyetle O'na selam verin.
            Ahzab Suresi - 56


            SALAVATLAR,

            “Salavat”, Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed’i (sav) anmak, O’na selam göndermektir.
            Aşağıda “salavat” örnekleri bulunmaktadır.

            Aleyhisselam
            Manası: Allahın selamı, onun üzerine olsun.

            Aleyhissalatu vesselam
            Manası: Allahın salatu selamı onun üzerine olsun.

            Sallallahu aleyhi ve sellem
            Manası: Allahu Teala, Ona salatu selam etsin.

            Allahumme salli ala Muhammedin ve ala ali Muhammed
            Manası: Allahım! (peygamberimiz) Hz.Muhammed'e ve aline (evladu iyaline) rahmet eyle.

            Allahumme salli ala seyyidina Muhammedin ve ala alihi ve sahbihi ve sellim
            Manası: Ey Allahım ! Efendimiz, büyüğümüz Muhammed'e, evladu iyaline, ashabına salatu selam eyle.(Rahmet et, selametlik ver.)

            Allahumme salli ala Muhammedin ve enzilhul'muk'adel'mukarrabe indeke yevmel'kıyameti.
            Manası:Ey Allah'ım! Hz. Muhammed'e Salatu selam et, ve onu kıyamet gününde sana yakın bir yere(makam-ı Mahmut'a) indir.

            Allahumme salli ala seyyidina Muhammedin tıbbil'kulubi ve devaiha ve afiyetil, abdani ve şifaiha ve nuril'ebsari ve ziyaiha ve ala alihi ve sahbihi ve sellim.
            Manası: Ey Allahım ! kalblerin doktoru ve devası, vucutların şifası, gözlerin nuru ve ziyası olan Muhammed'e (S.A.V.) aline ve ashabına salatu selam eyle.


            Allahumme salli ve sellim ve barik ala seyyidina Muhammedin ve ala ali seyyidina Muhammedin bi'adedi ilmike
            Manası: Ey Allahım ! efendimiz Hz. Muhammed'e (S.A.V.) ve efendimiz Hz.Muhammedin (S.A.V.) aline nihayetsiz olan ilminin adedince salatu selam ve bereketler ihsan eyle.

            Allahumme salli ala seyyidina Muhammedin mahtelefel-melevani ve teakabel-asarani ve kerraral-cedidani vestekbelel-ferkadani ve belliğ ruhahu ve ervaha ehl-i beytihi minnat-tahiyyete vesselame verham ve barik ve sellim aleyhi ve aleyhim teslimen kesiran kesira.
            Manası: Allah'ım melevan, asaran, cedidan ve ferkadan yıldızları devam ettiği müddetçe Efendimiz Muhammed'e (S.A.V.) salat ve selam eyle. O'nun ve ehl-i beytinin ruhuna bizden saygı ve selam ulaştır.

            Allahumme salli ala seyyidina Muhammedin ve ala ali Muhammedin ve Ademe ve Nuhin ve İbrahime ve Musa ve İsa ve ma beynehum minen'nebiyyine vel'murselin. Salevatullahi ve selamuhu aleyhim ecmain.
            Manası: Allahım ! Hz.Muhammed'e(S.A.V.), Hz.Adem, Hz.Nuh,Hz.İbrahim,Hz.İsa(A.S.V.) ve bunların arasında (gelip geçmiş bütün) peygamberlere rahmet ihsan eyle.


            Allahumme salli ala seyyidina Muhammedin abdike ve Resulike ve alel'muminine vel'muminati vel'muslimine vel'muslimati.
            Manası: Allahım ! kulun ve Resulun Hz.Muhammed'e salat (Rahmet) et. Mümin olan erkek ve kadınlara, müslüman olan erkek ve kadınlara da merhamet eyle.

            Allahumme salli ala ruhi seyyidina Muhammedin fil'ervahi Allahümme salli ala cesedi seyyidina Muhammedin fil'ecsadi Allhümme salli ala kabri seyyidina Muhammedin filkuburi. Allahhumme ebliğ ruha seyyidina muhammedin minni tahiyyeten ve selaten ve selama.
            Manası: Ey Allahım! Ruhlar içinde sevgili peygamberimiz Hz.Muhammedin ruhuna salat eyle, Ey Allahım! cesedler içinde Hz.Muhammedin (A.S.V) cesedine salat eyle, Ey Allahım! kabirler içinde Hz.Muhammedin (A.S.V.) kabrine salatu selam eyle. Allahım, benim selamımı sevgili peygamberimiz Hz. Muhammed (A.S.V.)'in aziz ruhuna vasıl eyle (ulaştır).



            Allahumme salli ala Muhammedin ve ezvacihi ve zurriyetihi kema salleyte ala İbrahime, ve barik ala Muhammedin ve ezvacihi ve zurriyetihi kema barekte ala İbrahime inneke hamidun mecid.
            Manası: Ey Allahım! Hz.Muhammed'e zevcelerine ve soyuna rahmet et. Hz.İbrahime rahmet ettiğin gibi. Hz.Muhammed'e, zevcelerine ve soyundan gelenlere bereket ver. Hz. İbrahime bereket verdiğin gibi. Gerçek ki, Sen, Hamidsin(Öğülmüş yanlız sensin) Mecidsin (şan ve şeref sahibisin).


            Allahumme salli ala Muhammedin ve ala ali Muhammed, kema salleyte ala İbrahime ve ala ali ibrahim,. İnneke hamidun mecid.
            Manası: (Ey Allahım, Hz.Muhammed’e ve O'nun âline salat et. Hz. İbrahim (A.S.)'a ve âline salat ettiğin gibi. Şüphe yok ki, sen Hamidsin,(Öğülmüş yalnız sensin), Mecidsin (Şan ve şeref sahibi yanlız sensin)

            Allahumme barik ala Muhammedin ve ala ali Muhammed, kema barekte ala İbrahime ve ala ali İbrahim, İnneke hamidun mecid.
            Manası: (Ey Allahım, Hz.Muhammed’e ve O'nun âline mübarek eyle. Hz. İbrahim (A.S.)'a ve âline mübarek eylediğin gibi. Şüphe yok ki, sen Hamidsin,(Öğülmüş yalnız sensin), Mecidsin (Şan ve şeref sahibi yanlız sensin)


            Salâten Tuncîna
            Allâhumme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âl-i seyyidinâ Muhammedin salâten tuncînâ biha min cemîil'ehvâli vel'âfât. Ve takdîlenâ bihâ cemîal'hâcât. Ve tutahhiruna, bihâ min cemîis'seyyiât. Ve terfeunâ bihâ âledderacât. Ve tubelliğunâ bihâ eksal'ğâyât, min cemî'ilhayrâti fil'hayati ve bâdel'memât. Hasbunallâhu ve nî'mel vekîl, nî'mel mevlâ ve nî'men'nasîr.

            Manası: Ey Allah'ım! Efendimiz Hz. Muhammed'e (S.A.V.)aline (ve ümmetine) öyle bir salatu selam eyle ki, O salatu selam ile bizi tüm endişelerden, korkulardan, felaketlerden, muhafaza eyle. O salatu selam ile tüm hacetlerimizi ihsan eyle. O salat ile bizi bütün kötülüklerden temizke. O salat ile bizi en yüksek derecelere yükselt. Gayelerin en son, en yüksek makamına bizi onunla ulaştır. O salat ile hayat ve ölümümüzden sonra da bizi tüm hayırlara kavuştur. Yüce Allah, bize kafidir. O ne güzel vekil, ne güzel koruyucu ve ne güzel yardımcıdır.


            Salât-ı Tefriciye
            Allâhumme salli salâten kâmileten ve sellim selâmen tâmmen alâ seyyidinâ Muhammedinillezi tenhallu bihil'ukadu, ve tenfericu bihil'kurabu, vetukdâ bihil'havâicu, ve tunâlu bihir'regâibu, ve husnul'havâtimi, ve yusteskal'ğamâmu bivechihil'kerimi ve alâ âlihi ve sahbihî fî kulli lemhatin ve nefesin bi adedi kulli mâlûmin lek.

            Manası: Allah' ım! Her göz açıp kapamada ve her nefeste, Sana ma'lum nesneler adedince mükemmel bir salat ve tam bir selamı Efendimiz Muhammed (SAV) 'in ve bütün Âl ve Ashabının üzerine indir ki; Onunla düğümler çözülür, sıkıntılar dağılır, ihtiyaçlar giderilir, istekler ve hüsn-ü hatimeler elde edilir ve mübarek yüzü hürmetine bulutlardan yağmur istenilir."


            Salavât-ı Semâniye

            Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve âlihi adede mâ halakte,
            Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve âlihi mil'e mâ halakte,
            Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve âlihi adede külli şey'in,
            Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve âlihi mil'e külle şey'in,
            Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve âlihi adede mâ ahsâ kitâbüke,
            Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve âlihi mil'e mâ ahsâ kitâbüke,
            Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve âlihi adede mâ ahâta bihî ılmüke,
            Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve âlihi mil'e mâ ahâta bihî ılmüke. Allahümme Salli Ala Seyyidina Muhammedin biadedi külli zerretin elfe elfe merreh, Allâhümme Salli Alâ Seyyidinâ Muhammedin fî evveli kelâminâ,
            Allâhümme Salli Alâ Seyyidinâ Muhammedin fî evsatı kelâminâ,
            Allâhümme Salli Alâ Seyyidinâ Muhammedin fî âhiri kelâminâ.

            Kaynak; ..:: 20Nisan571.com ::..

            Yorum

            • tortumlu
              Member
              • 16-08-2006
              • 782

              #21
              Konu: Günün AYET-İ KERİMESİ ...

              Ağzınıza kaleminize klavyenize sağlık kardeşler Allah muradınızı versin

              Yorum

              • drturgut
                Member
                • 16-09-2004
                • 1562

                #22
                Konu: Günün AYET-İ KERİMESİ ...

                İSRA SURESİ


                15.Kim doğru yolu bulmuşsa, ancak kendisi için bulmuştur; kim de sapıtmışsa kendi aleyhine sapıtmıştır. Hiçbir günahkâr, başka bir günahkârın günah yükünü yüklenmez. Biz, bir peygamber göndermedikçe azap edici değiliz.
                -----------------------------------------------------------------------

                25.Rabbiniz içinizde olanı en iyi bilendir. Eğer siz iyi kişiler olursanız, şunu bilin ki Allah tövbeye yönelenleri çok bağışlayandır.

                26.Akrabaya, yoksula ve yolda kalmış yolcuya haklarını ver, fakat saçıp savurma.
                -----------------------------------------------------------------------

                32.Zinaya yaklaşmayın. Çünkü o, son derece çirkin bir iştir ve çok kötü bir yoldur.
                -----------------------------------------------------------------------

                37.Yeryüzünde böbürlenerek yürüme. Çünkü sen yeri asla yaramazsın, boyca da dağlara asla erişemezsin.

                38.Bütün bu sayılanların kötü olanları Rabbinin katında sevimsiz şeylerdir.
                -----------------------------------------------------------------------

                105.Biz onu (Kur'an'ı) hak olarak indirdik ve o da hak ile indi. Seni de ancak müjdeci ve uyarıcı olarak gönderdik.

                106.Biz Kur'an'ı, insanlara dura dura okuyasın diye âyet âyet ayırdık ve onu peyderpey indirdik.

                107.De ki: "Ona ister inanın, ister inanmayın. Şüphesiz, daha önce kendilerine ilim verilenler, Kur'an kendilerine okunduğunda derhal yüzüstü secdeye kapanırlar."

                108."Rabbimizin şanı yücedir. Rabbimizin va'di mutlaka gerçekleşecektir" derler.

                109.Onlar ağlayarak yüzüstü yere kapanırlar. Bu da onların derin saygısını artırır.

                110.De ki: "(Rabbinizi) ister Allah diye çağırın, ister Rahman diye çağırın. Hangisiyle çağırırsanız çağırın, nihayet en güzel isimler O'nundur." Namazında sesini pek yükseltme, çok da kısma. İkisi ortası bir yol tut.

                111."Hamd, çocuk edinmeyen, mülkte ortağı olmayan, zillet ve acizliğin gerektirdiği bir yardımcıya ihtiyacı bulunmayan Allah'a mahsustur" de ve O'nu tekbir ile yücelt.
                Son düzenleme drturgut; 22-09-2007, 19:33.

                Yorum

                • drturgut
                  Member
                  • 16-09-2004
                  • 1562

                  #23
                  Konu: Günün AYET-İ KERİMESİ ...

                  HİCR SURESİ

                  16.GERÇEKTEN DE, Biz gökyüzüne büyük takım yıldızları (15) serpiştirdik ve onları, seyredenler için süsleyip bezedik:

                  15 - Burûc terimini "büyük takım yıldızları" olarak aktarmamız Tâcu'l-‘Arûs'a dayanmaktadır; klasik müfessirlerden Beydâvî, Beğavî ve İbni Kesîr terime aynı anlamı verirken, Taberî (Mücâhid ve Katâde'ye dayanarak) terimin genel anlamda "yıldızlar"ı ifade ettiğini söylemiştir.

                  17.Ve onları kovulmuş her türlü şeytanî güce (16) karşı koruma altına aldık;

                  16 - Şetane ("uzak oldu [ya da uzaklaştı]" yahut "yâdlaştı, yabancılaştı") fiilinden türeyen şeytân terimi Kur'an'da sık sık, doğru ve iyi olan her şeye uzak ve yabancı olan, doğru ve iyi olana karşı çıkan güç ya da etki anlamında geçer (Tâcu'l-‘Arûs, Râğıb): bu anlamda olmak üzere, sözgelimi 2:14'de şeyâtîn sözcüğü "hakkı inkara şartlanmış olanların ya da buna eğilimli olanlar"ın içlerindeki kötücül dürtüleri ifade için kullanılmıştır. Bu itibarla, şeytân tabiri, en geniş ve soyut anlamıyla, meşru ve geçerli ahlakî ilkelere aykırı amaçlara, niyetlere yönelmiş her türlü "kötücül" güç ve dürtüyü ifade eden bir kavramdır. Yukarıdaki anlam örgüsü içinde "Kovulmuş (racîm) her türlü şeytanî güç" ifadesi -tıpkı 37:7'deki benzer bir anlam örgüsü içindeki" "her türlü bozguncu, şeytanî güç" (mârîd) ifadesi gibi- açıkça, İslam öğretisinin şiddetle mahkum ettiği, astrolojik spekülasyonlar (müneccimlik) yoluyla gelecekten haber verme çabalarını îma etmektedir; ayetin başındaki göğe ve yıldızlara ilişkin atıf da bunun içindir. Allah'ın gökleri her türlü kötücül güce karşı "koruma" altına aldığını dile getiren ifade, O'nun, bu güçler ya da böyle güçleri elinde tuttuğunu vehmeden kimseler için astroloji (ilm-i nücûm) ya da "gizli ilimler" denen spekülatif disiplinler yoluyla "insanın algı ve tasavvur gücünü aşan konular" (ğayb) hakkında gerçek bir bilgi elde etmelerini imkansız kıldığı gerçeğini vurgulamaktadır.

                  18.öyle ki, [(göğün) sırlarını] çalmaya kalkışacak olan(lar)ın (17) ardına hemen parlak bir alev takılır.

                  17 - Lafzen, "ancak kim ki kulak misafiri olmaya çalışır..." yahut "o kadar ki, kim gizli gizli işitmeye çalışırsa..." Bu ifade, öyle görünüyor ki, bilinmeyen âlemi yukarıda sözü geçen yasak yollarla ("gizlice", "hırsızlık yoluyla") keşfetmek için girişilen her çabayı kaçınılmaz olarak "parlak bir alev"in yani, yakıcı bir düşkırıklığının, apaçık bir hüsranın izlediğini işaret etmektedir. (Karş. 37:10.)

                  Yorum

                  • drturgut
                    Member
                    • 16-09-2004
                    • 1562

                    #24
                    Konu: Günün AYET-İ KERİMESİ ...

                    İSRA SURESİ



                    78.Güneşin zevalinden (öğle vaktinde Batı'ya kaymasından) gecenin karanlığına kadar (belli vakitlerde) namazı kıl. Bir de sabah namazını kıl. Çünkü sabah namazı şahitlidir.

                    79.Gecenin bir kısmında da uyanarak sana mahsus fazla bir ibadet olmak üzere teheccüd namazı kıl ki, Rabbin seni Makam-ı Mahmud'a ulaştırsın.

                    80.Deki: "Rabbim! (Gireceğim yere) doğruluk ve esenlik içinde girmemi sağla. (Çıkacağım yerden de) beni doğruluk ve esenlik içinde çıkar. Katından bana yardımcı bir kuvvet ver."

                    81.De ki: "Hak geldi, batıl yok oldu. Şüphesiz batıl, yok olmaya mahkumdur."

                    82.Biz Kur'an'dan, mü'minler için şifa ve rahmet olacak şeyler indiriyoruz. Zalimlerin ise Kur'an, ancak zararını artırır.

                    83.İnsana nimet verdiğimizde yüz çevirip yan çizer. Kendisine şer dokununca da umutsuzluğa düşer.

                    84.De ki: "Herkes kendi yapısına uygun işler görür. Rabbiniz, en doğru yolda olanı daha iyi bilir."

                    85.Ve sana ruh hakkında soru soruyorlar. De ki: "Ruh, Rabbimin bileceği bir şeydir. Size pek az ilim verilmiştir."

                    Yorum

                    • drturgut
                      Member
                      • 16-09-2004
                      • 1562

                      #25
                      Konu: Günün AYET-İ KERİMESİ ...

                      101 - KÂRİ'A SÛRESİ



                      Rahmân ve rahîm olan Allah'ın adıyla

                      1.Kari'a,

                      2.Nedir o kari'a?

                      3.Kari'ayı, o kapıları döven ve dehşetiyle kalplere çarpan o kıyamet felaketini sen nereden bileceksin ki!

                      4.O gün insanlar uçuşan kelebekler gibi şuraya buraya fırlatılır.

                      5.Dağlar atılmış yüne döner,

                      6.Artık kimin tartıları ağır basarsa,

                      7.Memnun kalacağı bir hayata girer.

                      8.Kimin tartıları da hafif gelirse,

                      9.Onun barınağı da Haviye olur.

                      10.Onun ne olduğunu bilir misin?

                      11.Haviye bir ateştir: kızgın mı kızgın!

                      ASLI >>

                      101 - KAARİA

                      Bismillahirrahmanirrahim

                      1.El kariah

                      2.Mel kariah

                      3.Ve ma edrake mel kariah

                      4.Yevme yekunün nasü kelferaşil mebsus

                      5.Ve tekunül cibalü kelıhnil menfuş

                      6.Fe emma men sekulet mevazınüh

                      7.Fe hüve fi ıyşetir radıyeh

                      8.Ve emma men haffet mevazınüh

                      9.Fe ümmühu havıyeh

                      10.Ve ma edrake mahiyeh.

                      11.Narun hamiyeh



                      Hadis-i Şerif :



                      اَلإِيمَانُ بِضْعٌ وَسَبْعُونَ شُعْبَةً أفْضَلُهَا قَوْلُ لاَ إِلهَ إِلاَّاللَّهُ وَأدْنَاهَا إِمَاطَةُ اْلأذَى عَنِ الطَّرِيقِ وَالْحَيَاءُ شُعْبَةٌ مِنَ اْلإِيـمَانِ



                      İman, yetmiş küsur derecedir. En üstünü “Lâ ilâhe illallah (Allah’tan başka ilah yoktur)” sözüdür, en düşük derecesi de rahatsız edici bir şeyi yoldan kaldırmaktır. Haya da imandandır.



                      Buhârî, Îmân, 3; Müslim, Îmân, 57, 58.
                      Son düzenleme drturgut; 29-09-2007, 18:39.

                      Yorum

                      • fuga
                        Senior Member
                        • 27-08-2004
                        • 6397

                        #26
                        Konu: Günün AYET-İ KERİMESİ ...

                        Günün Ayet-i Kerimesi
                        İşte böyle. Her kim kendisine yapılan cezânın (kötülüğün, haksızlığın ancak) misli ile karşılık verir de sonra (tekrar) saldırıya uğrarsa, Allah ona elbette yardım eder. Şüphesiz Allah çok affeden, çok bağışlayandır.
                        (Hac, 60)

                        Yorum

                        • tortumlu
                          Member
                          • 16-08-2006
                          • 782

                          #27
                          Konu: Günün AYET-İ KERİMESİ ...

                          1. Dininizden ilk kaybedeceginiz sey emanet , sonra da namazdir. (Toplumumuz maalesef bu 2 maddeden de cok kotu durumdadır. Allah kurtarsin)
                          Ravi: Hz. Enes (r.a.)

                          2. Cehennem kizarincaya kadar bin yil yakildi. Sonra beyazlasincaya kadar yine bin yil yakildi. Sonrada kararincaya kadar bin yil daha yakildi. Simdi o, zifiri karanlik gece gibi, kapkaranliktir.
                          Ravi : Hz. Ebu Hureyre (r.a.)

                          3. Size Allah'dan korkmanizi ve Habesli bir kole bile uzerinize emir yapilsa onu dinleyip itaat etmenizi tavsiye ederim. Muhakkak ki, sizden biri Benden sonra yasarsa, cok ihtilaflar gorecektir. Iste o zaman Benim sunnetime ve Mehdi ve Rasidin olan hulefanin sunnetine uyun. Onlara tutunun. Hem de can havliyle, azi dislerinizle isirir gibi
                          Ravi: Hz. Irbad (r.a.)

                          4. Size ashabim hakkinda hayir tavsiye ederim. Sana tabiin ve tebai-tabiin hakkinda da hayr tavsiye ederim. Sonra yalan yayginlasir. Oyle ki, adam kendinden yemin istenmeden yemin eder. Sahid de istenilmeden sahidlik yapar. Dikkat edin, bir erkek, yabanci bir kadinla asla yalniz kalmasin. Yoksa ucunculeri seytan olur. Size cemaate devami tavsiye ederim. Aman ayriliga dusmeyin! Zira seytan, tek insanla beraberdir. Halbuki o iki kisiye daha uzak olur. Cennetin ortasini istiyen cemaate yapissin. Iyiligi, kendisini sevdiren, kotulugu ise uzen kimse gercek mumindir.
                          Ravi: Hz. Omer (r.a.)

                          5. Sana Allah'dan korkmani tavsiye ederim. Zira o korku, butun islerinin zinetidir. Sana Kur'an okumani, Allah'i zikretmeni tavsiye ederim. Zira o, senin semada anilmana sebepdir, yeryuzunde ise senin icin nurdur. Sukutunun uzun olmasini tavsiye ederim. Ancak hayir soz mustesna, zira bu sukut, seytani senden uzaklastirir. Ve din isinde sana yardimci olur. Cok gulmekten de sakin. Cunku o, kalbi oldurur ve yuzun nurunu giderir. Cihada katıl, Cunku o, ummetimin Ruhbanligidir. Miskinleri sev ve onlarla dusup kalk. Kendinden asagidakine bak, yukaridakine bakma. Zira, sana Allah'in verdigi nimetleri kucumsememen icin bu hal daha uygundur. Seninle alakayi kesseler de akrabani ziyaret et. Aci olsa da Hakki soyle, Allah yolunda kinayanlarin kinamasindan korkma. Kendi nefsin hakkinda bildigin seyler, insanlardan seni alikoysun. Yaptigin seylerde onlara ustunluk taslama. Su uc hasletin bulunmasi, kisiye ayip olarak yeter. Kendi kusurlarini bilmeden, baskasinin kusurlarini gormesi, ayni hal kendisinde de oldugu halde, baskalarinda utanilacak hal gormesi ve arkadasina eziyet etmesi. Ey Ebu Zer! Tedbir gibi akil, sakinmak gibi verag, guzel huy gibi seref yoktur.
                          Ravi: Hz. Ebu Zerr (r.a.)
                          1. Miskinlerin kiyamette saltanati olacaktir. Onlara denecek ki: "Allah rizasi icin sana var mi bir sey veren, bir lokma yediren, bir yudum iciren. Bak, onlari gotur Cennete" (Onlar da bakar. Kim Allah rizasi icin kendilerine bir sey vermisse alip gotururler)
                          Ravi: Hz. Ibni Abbas (r.anhuma)

                          2. Olumun muhim korkusu vardir. Bir kardesinizin olum haberi geldiginde: "Inna lillah ve inna ileyhi raciun. Ve ey Allahim onu salihlere kat, rahmetine erisir, coluk cocuguna da sahip ol, kiyamette bizi de onu da magfiret et. Yarabbi onun ecrinden de bizi mahrum etme. Ondan sonraki yasiyacagimiz gunleri de fitnesiz olarak yasiyalim." diye dua edin.
                          Ravi: Hz. Ebu Hind (r.a.)

                          3. "Ya Erhamerrahimin" niyazina memur melek vardir. Kim bunu uc kere derse o melek der ki: "Allah sana teveccuh etti. Iste istiyecegini" (Her mumin icin her vakit mevcut.)
                          Ravi: Hz. Ebu Umame (r.a.)

                          4. Olum melegi kullarinin yuzune gunde yetmis kere bakar. Vakti gelenin guldugunu gorunce, Allah Allah, amma tuhaf sey. Ben onun canini alacagim o guluyor" der.
                          Ravi: Hz. Enes (r.a.)

                          5. Peygamberlerden bazilari ses isitirlerdi. Bununla teblige memur edilirlerdi. Bir kismi ruyada (tebligi) alir, bir kisminin da kalp ve kulaklarina yerlesirdi. Bana ise Cebrail ( a.s.) gelir, sifahen tebligini yapar, sizden birinizin gelip arkadaslari ile konusmasi gibi.
                          Ravi: Hz. Ibni Abbas (r.anhuma)
                          1. Insanlar, kiyamet gunu Allah'in huzurunda, Cuma gunu camiye gidislerine gore, once birinci, sonra ikinci, sonra ucuncu, sonra dorduncu olarak sira ile otururlar.
                          Ravi: Hz. Ibni Mes'ud (r.anhuma)

                          2. Harama bakma, iblisin zehirli oklarindan biridir. Bir kimse Allah korkusundan dolayi bakisina hakim olursa, Allah ona imaninin tadini duyurur.
                          Ravi: Hz. Ibni Mes'ud (r.anhuma)

                          3. Nutfe rahimde yerlesim uzerinden kirk gun gectiginde, rahim melegi gelir, kemigini, etini, kanini, kilini, derisini, kulagini, gozunu, yani her seyini tesekkul ettirir. Sonra sorar: "Ya Rabbi kiz mi olacak, erkek mi? Saki mi, mu'min mi? Ve ne zaman olecek?" Bunlarin cevaplari soylenir ve bir deftere yazilip durulur. Kiyamete kadar da acilmaz.
                          Ravi: Hz. Huzeyfe (r.a.)

                          4. Iyiligin en iyisi, babasinin vefatindan sonra, insanin onun dostlarini yoklamasidir.
                          Ravi: Hz. Ibni Omer (r.anhuma)

                          5. Bu ummetten, Rabbin huzurunda ilk davalasacak olan Ali ( r.a) ve Muaviye (r.a)'dir. Cennete ilk girecek olan da Ebubekir (r.a) ve Omer (r.a)'dir.
                          Ravi: Hz. Ibni Omer (r.anhuma)
                          1. Allah (z.c.hz) Ademogluna korktugunu musallat eder. O Allah'dan baskasindan korkmazsa, kimseyi ona musallat etmez. (Yani ona baskasi hakim olamaz) Allah Ademoglunu, bir sey bekledigi adama ismarlar. Eger Adem oglu sirf Allah'tan isterse, Allah onu baskasina birakmaz.
                          Ravi: Hz. Ibni Omer (r.anhuma)

                          2. Eger beni seviyorsan, belaya sabira hazirlan. Yemin ederim ki, Beni sevene bela, tepeden dereye gelen sudan hizli gelir. Yarabbi Beni sevene iffet nasip et. Rizki kafi miktarda olsun. Sevmeyenin mali da evladi da cok olsun.
                          Ravi: Hz. Ebu Hureyre (r.a.)

                          3. Bizi seviyorsan fakirlik icin kendine siper hazirla. Zira fakirlik Bizi sevenlere, dagin tepesinden inen selden daha suratli gelir.
                          Ravi: Hz. Ebu Zerr (r.a.)

                          4. Sizden biriniz arkadasina caresiz fena bir soz soyleyecekse ona iftirada bulunmasin. Ona, babasina ve akrabasina da kotu konusmasin, oyle oldugunu biliyorsa, hic olmazsa, cimrisin, korkaksin, yalancasin, kinayicisin desin.
                          Ravi: Hz. Habib (r.a.)

                          5. Eger namaz hakkinda yeni emir olsaydi haber verirdim. Ben de beserim, sizin unuttugunuz gibi bende unuturum. Unuttugum zaman bana hatirlatin. Sizden biriniz namazda suphelenirse dogruyu arastirsin, onun uzerine tamamlasin, sonra sehiv secdesi yapip selam versin.
                          Ravi: Hz. Ibni Mes'ud (r.anhuma)

                          Kaynak: "Ramuz El E-Hadis" Kitabidir.
                          Kitabin Yazari: Zaif Ahmet Ziyauddin Gumushanevi
                          Yorumlayanlar: M.Zahid Kotku & Prof. Dr. Cevat Aksit

                          Yorum

                          • STALÝNGRAD1917
                            Junior Member
                            • 30-04-2008
                            • 41

                            #28
                            Konu: Günün AYET-İ KERİMESİ ...

                            paylaşım için teşekkürler...

                            Yorum

                            • tortumlu
                              Member
                              • 16-08-2006
                              • 782

                              #29
                              Konu: Günün AYET-İ KERİMESİ ...

                              1. Comerdin gunahindan, alimin hatasindan ve adil hukumdarin satvetinden uzak durun. Zira onlardan biri her ne zaman duserse, Allah Teala onun elini tutar.
                              Ravi: Hz. Ibni Abbas (r.anhuma)

                              2. Allah (z.c.hz)'leri ummetimden bir kimseyi, icinden gecen seyi diline cikarmadikca ve yapmadikca, bagislar.
                              Ravi: Hz. Aise (r. anha)

                              3. Gunduz melekleri ile gece melekleri sabah ile ikindi namazinda bulusurlar. Gunduz melekleri ciktiginda Aziz ve Celil olan Allah sorar: "Nereden geliyorsunuz?" (Melekler de) "Senin kullarinin yanindan sana geliyoruz. Biz onlara gittigimizde kendilerini namazda bulduk. Biz Sana gelmek uzere ayrildigimizda onlari namazda biraktik." derler.
                              Ravi: Hz. Ebu Hureyre (r.a.)

                              4. Siz kiyamet gununde agizlariniz bagli geleceksiniz. Orada evvela sahitlik yapacak olan insanlarin ayaklari ve elleridir.
                              Ravi: Hz. Hakim Ibni Muaviye (r.a.)

                              5. Inek sutu ile tedavi olun. Umit ederim ki Allah (z.c.hz)'leri onda sifa bulundurur. Zira inek hep ottan yer.
                              Ravi: Hz. Ibni Mes'ud (r.anhuma)

                              Kaynak: "Ramuz El E-Hadis" Kitabidir.

                              Yorum

                              • nurullah25
                                Junior Member
                                • 20-04-2008
                                • 215

                                #30
                                Konu: Günün AYET-İ KERİMESİ ...

                                gzel paylaşım dturgut ve diğerleri teşekkürler

                                Yorum

                                İşlem Yapılıyor