Mikrofon,Ses sistemi ve Amplifikatörler
BÖLÜM 1
MİKROFONLAR
1.1. Dinamik Mikrofonlar
1.2. [/b]Kapasitif Mikrofonlar
1.3. Şeritli Mikrofonlar
1.4. Piezoelektrik Kristalli Mikrofonlar
1.5. Elektret Mikrofonlar
1.6. Karbon Tozlu Mikrofonlar
BÖLÜM 2
SES SİSTEMLERİ
2.1. Dolby Digital Nedir?
2.1.1. Dolby Digital AC-3 Ses Çıkışı Nedir?
2.1.2. Ev Sinama Sisteminde Ne Nedir?
2.2. Ev Eğlencesi Nedir?
2.2.1. Ses Deneyimi
2.3. DTS Nedir?
2.4. Dolby Digital 5.1’in DTS den farkı nedir?
2.5. Dolby ProLogic, Dolby Digital ve DTS
2.6. Ev Sinamasında Formatlar
2.6.1. Dolby Surround
2.6.2. Dolby Digital
2.6.3. DTS
2.6.4. Lucasfilm
2.7. Sistemin Beyni
2.7.1. Ön Hoparlörler
2.7.2. Arka Hoparlörler
2.7.3. Orta Hoparlörler
2.7.4. Subwoofer
BÖLÜM 3
AMPLİFİKATÖRLER
3.1. Giriş
3.1.1. Geribeslemeli Devrenin Transfer Fonksiyonu
3.1.2. Gerilim-Seri Geribeslemesi
3.1.3. Geribeslemeli Amplifikatörün Analiz Metodu
3.1.4. Akım Parelel Geribeslemesi
3.1.5. Akım Geribeslemesi
3.1.6. Geribeslemenin Amplideki Etkileri
3.2. Geribeslemeli Amplilerin Frekans Cevabı ve Kararlılığı
3.2.1. Geribeslemeli Amplilerin Frekans Cevabı
3.2.1.1. Tek Kutuplu Transfer Fonksiyonu
3.2.2. Çok Kutuplu Amplilerin Yaklaşık Analizi
3.2.3. Geribeslemeli Amplilerin Kararlılığı
3.2.4. Bode Diyagramı
3.3. Güç Amplifikatörleri
3.4. Genlik Distorsiyonu
3.5. A Sınıfı Güç Amplifikatörü
3.5.1. A Sınıfı Amplifikatörün Verimi
3.6. B Sınıfı Güç Amplifikatörü
3.7. Entegre Devre Güç Amplileri
3.8. Operasyonel Amplinin Tanıtılması
3.8.1. Operasyonel Amplinin Yapısı
3.8.2. Operasyonel Amplinin Karakteristiği
BÖLÜM – 1
MİKROFONLAR
Ses sinyallerini (akustik enerji) elektrik sinyallerine çeviren elemanlara mikrofon
denir. Bu elemanlar, ses sinyallerini elektrik sinyallerine çeviren transdüserler (transducer, transduser) olarak da tanımlanabilir. Mikrofonların yapısı, özelliği ve çalışma ilkesi nasıl olursa olsun en önemli elemanları diyafram adı verilen esnek zar kısmıdır. Çünkü hava ortamında ilerleyen ses dalgalarının oluşturduğu basınç ilk önce mikrofonun diyaframını titreştirmektedir. Mikrofon çeşitleri şunlardır:
1.1. Dinamik (bobinli, manyetik) mikrofonlar
Kapasitif mikrofonların devreye bağlantısı şekilde görüldüğü gibi DC beslemeli olarak yapılır. Mikrofonun plâkalarına uygulanan DC, modele göre 1,5 - 48 V arasında değişmektedir. (Günümüzde yaygın olarak kullanılan kapasitif mikrofonların DC beslemesinde bir ya da iki adet kalem pil bulunur.) Mikrofonun içinde bulunan ön yükselteç devresinde kullanılan 100 Mohm değerli R 1 direnci FET'in DC polarma akımını sağlamaktadır.
Not: FET, çok küçük sinyallerin yükseltilmesinde kullanılan kaliteli transistördür. Resimde kapasitif mikrofon örnekleri verilmiştir.
Hatırlatma: Kondansatörlerin kapasitesinin artmasına neden olan etkenler şunlardır:
I. Levhaların boyutunun (yüzey alanının) büyümesi,
II. Levhaların birbirine yaklaştırılması,
III. Levhaların arasına konan yalıtkanın (dielektrik) kalitesinin yüksek olmasıdır.
Kapasitif mikrofonların bazı teknik özellikleri
I. 50-15000 Hz arası frekanslı seslere karşı duyarlıdır.
II. Distorsiyon oranları azdır.
III. Empedansları büyüktür (10-30 MW ).
1.3. Şeritli (bantlı) mikrofonlar
1.4. Piezoelektrik kristalli mikrofonlar (kristal mikrofonlar)
Kuartz (quartz), roşel (rochelle) tuzu, baryum, turmalin gibi kristal yapılı maddelere basınç uygulandığında üzerlerinde elektrik akımı oluşur. Bu akım, basıncın kuvvetine ve frekansına göre değişir. İşte bu esastan yararlanarak kristal mikrofonlar
Kuartz (quartz), roşel (rochelle) tuzu, baryum, turmalin gibi kristal yapılı maddelere basınç uygulandığında üzerlerinde elektrik akımı oluşur. Bu akım, basıncın kuvvetine ve frekansına göre değişir. İşte bu esastan yararlanarak kristal mikrofonlar yapılmıştır. Kristalli mikrofonlarda, kristal madde şekilde görüldüğü gibi çok ince iki metal elektrot arasına yerleştirilmiş ve bir pim (küçük çubuk) ile diyaframa tutturulmuştur. Ses titreşimleri diyaframı titreştirince kristal de titreşmektedir. Kristaldeki titreşim ise AC özellikli sinyallerin oluşmasını sağlamaktadır.
Kristal mikrofonların bazı teknik özellikleri
I. Kaliteleri yüksektir.
II. Hassas yapılıdır.
III. Kristalin ürettiği gerilimin değeri çok küçük olduğundan mikrofonun içine mini bir ön yükselteç (preanfi) monte edilir.
IV. Mikrofonun yapımında kullanılan kristal, nem, sıcaklık ve güneş ışığından uzak tutulmalıdır.
V. Kristal, sarsıntı, düşürme ve çarpmalardan dolayı bozulabileceğinden, bu tip mikrofonların özenle kullanılması gerekir.
Ek bilgi: Piezo kelimesinin anlamı sıkıştırmadır. Bazı maddelerin sıkıştırılması elektron ve oyuk hareketini çok hızlandırmakta, gelen basıncın şiddetine göre maddede EMK oluşmaktadır. Sıkışmaya bağlı olarak gerilim üreten maddeler sadece mikrofon yapımında değil, kristal hoparlörlerde, basınç ölçerlerde ve benzeri kullanılırlar.
1.5. Elektret (electret) mikrofonlar
Rondela (halka) biçimindeki ince bir yarı iletken maddenin iki yüzü, üretim aşamasında elektrostatik yöntem kullanılarak artı (+) ve eksi ( ile yüklenir. Bu elektrik yükü yarı iletkenin maddenin özelliğinden dolayı yıllarca aynı değerde kalır. Elektret kapsül, kristal mikrofonlarda olduğu gibi diyaframa bağlanmıştır. Diyafram titreştiğinde, elektret de hareket eder. Bu da kapsülün moleküler yapısını değiştirerek elektrotlar arasında bir gerilim oluşmasını sağlar. Şekil ve resimde elektret mikrofonların yapısı verilmiştir.
Not: Elektret sözcüğü, elektriklenebilen anlamına gelmektedir.
Elektret mikrofonların teknik özellikleri
I. Dirençleri (empedansları) yüksektir.
II. Boyutları küçük olduğundan yaka mikrofonu olarak kullanılmaya uygundur.
III. Hassasiyetleri yüksektir.
IV. İlave bir DC üreteciyle besleme yapmaya gerek duymazlar.
V. Frekans bantları geniştir. Yani alçak ve yüksek frekanslı sinyalleri dengeli olarak algılarlar.
1.6. Karbon tozlu mikrofonlar
Karbon tozlu mikrofonlar şekilde görüldüğü gibi bir hazne içinde doldurulan karbon tozu zerrecikleri ve esnek diyaframdan oluşmuştur. Ses dalgaları alüminyum diyaframa çarpınca bu eleman titreşerek karbon zerreciklerinin sıkışıp gevşemesine yol açar. Tozlar sıkışınca akımın geçiş yolu kısalacağından direnç azalır. Tozlar gevşeyince ise akımın geçiş yolu uzayacağından direnç yükselir. İşte bu işlem esnasında sesin şiddetine göre karbon tozlarından geçen akım değişken özellik gösterir. Karbon tozlu mikrofonların çalışabilmesi için bir DC besleme kaynağına gereksinim vardır. Bu tip mikrofonların empedansları 50 ohm dolayında olup çok küçüktür. Ayrıca, kömür tozları zamanla özelliğini kaybettiğinden mikrofonun hassasiyeti bozulmaktadır. İşte bu nedenle günümüzde çok kullanılan bir mikrofon tipi olmayıp, eski tip telefonlarda vb. karşımıza çıkmaktadır.
BÖLÜM - 2
SES SİSTEMLERİ
2.1. DOLBY DİGİTAL NEDİR?
1965 yılında, Ray Dolby adında bir Amerikan fizikçi ve mühendisi Londra’da Dolby Laboratuarlarını kurdu. Hedefi profesyonellere ve genel kullanıma yönelik olarak ses kalitesini yükseltmek için parazit azaltma sistemleri geliştirmekti. Dolby ismi şu anda tüm dünyada biliniyor ve yarattığı çevresel ses standartları hem sinemalarda hem evlerde kullanılıyor. İlk önce Dolby Dijitalin iki atasının bir tanımını verelim:
• Dolby Surround: Üç kanala sahip, 100 Hz’den 7 kHz’e uzanan bir bant genişliği ile iki ön ve bir arka kanal.
• Dolby Pro Logic: Dört kanal ile Dolby Surround’un geliştirilmişi, bir merkez ve arka sesler için bir kanalı paylaşan iki element.
Dolby Dijital 5.1’e gelince (AC-3 – Audio Code-3 – olarak da bilinir.), altı kanala sahiptir: İki ön, iki arka, bir merkez ve bir subwoofer. Bir film çekilirken, genellikle ses en az beş mikrofonla kaydedilir (biri konuşmalar, dördü arka plan ses efektleri için). Dolby Surround ve Pro Logic’in aksine, bant genişliği 20 Hz’den 20 kHz’ye kadar uzanır. AC-3 terimi kullanıcının duyamadığı ses datasını yok eden ve altı kanalda kodlanmış Dolby Dijital bir ses üreten kodlama teknolojisine bir atıftır. Dolby Dijital ses için kati suretle gerekli olan şey bir dekoderdir – Creative Labs Extigy’deki, ya da Fortissimo III’deki gibi.
Dolby Dijital, 1:12 civarında sabit bir ses sıkıştırma metodu kullanır. Bunun anlamı, kodlanacak ses ne kadar çok olursa olsun, sıkıştırmanın her zaman aynı olacağıdır, böylece sabit çıkışlı bir sıkıştırma algoritmasına sahip oluruz. Bunun pratik yönü disk alanıdır, fakat kötü yönü ses miktarı arttıkça ses kalitesinin düşmesidir. Fakat DVD yüzeyinde daha az alan ses için kullanıldığından, farklı diller ve ekstra özellikler için daha fazla alan kalır ve bu kalite kaybını karşılayabilir. Genelde, AC-3 ses 18 bit’de kodlanır, böylece Bir AC-3 sesin standart çıkışı 384 Kbps olur (6 kanal x 18 x 48 kHz). Dolby Dijital dekoder, sesi ön kanallara bir milisaniye gecikme ile gönderir çünkü dinleme pozisyonu ön ya da merkez hoparlörlerine kıyasla arkaya daha yakındır. Bu ardışık ses almayı optimize eder. Bazı dekoderlerde en iyi dinleme ayarını verebilmek için bu gecikmeyi ayarlayabilirsiniz.
Dolby Dijital standartının ana avantajı, DVD için dijital ses çevre standartı olmasıdır. DVD standartını tanımlayan kurallara göre, DVD üzerinde Dolby Dijital Ses kayıdı olmadan, başka hiçbir dijital ses kayıdı koyulamaz. Böylece, bir DVD’de hiçbir zaman, mesela, bir DTS ses kaydını kendi başına bulamazsınız ve çoğu DVD sadece bir tane dijital ses kaydına sahiptir: Dolby. Bu da bizi standartın ikinci avantajına götürür – kesinlikle evrensel bir standarttır. Dolby Dijital 5.1 ses kayıtlı ilk film 1992’deki “Batman Returns” idi. O zamandan beri, tüm DVD’ler bu standartı kullandı.
Dolby Dijital EX, dinleme pozisyonun arkasında bir yada iki ekstra çevresel hoparlör desteği olduğundan, Dolby Dijital 5.1’in gelişmiş bir versiyonudur. Bunun anlamı, yan kolonlarınızı doğru pozisyona koyabileceğiniz ve ses efektlerini ve derinliği arkadan alabileceğinizdir. Yine de Dolby Dijital EX’in “gerçek” bir 6.1 yada 7.1 ses standardı olmadığını aklınızdan çıkarmayın çünkü çevresel kanal geleneksel 5.1 çevresel hoparlörlerden matris kodlama yolu ile elde ediliyor. Ses Dolby Dijital’deki gibi kaydediliyor ve altıncı kanal ilk kodlama yapıldığı zaman ekleniyor. Ses mühendisleri filmi izlerler ve hangi seslerin arkaya taşınması gerektiğine karar verirler, bu yüzden EX kesinlikle bir gelişmedir. 6.1’in mi yoksa 7.1’in mi iyi olduğu tartışmasına gelince, bu kesinlikle anlamsız. 6.1’de arka merkez hoparlör mono ses üretir. 7.1’de iki arka merkez hoparlör aynı mono sesi üretir. Fortissimo III 7.1 ve Digifire 7.1’in avantajı, daha fazla yada daha az istemenize göre 6.1’i ya da 7.1’i seçebilirsiniz.iki mod arasındaki seçim tamamen teknik bir meseledir. Eğer çok fazla dinleme alanına sahip geniş bir odaya sahipseniz, 7.1 mükemmel olur, aksi takdirde 6.1 kesinlikle yeterlidir.
2.1.1. Dolby Digital AC-3 ses çıkışı nedir ?
AC-3, Dolby firması tarafından geliştirilen, eski analog Dolby surround sesin yerini alan çok daha geliştirilmiş bir surround ses sistemidir. Surround kanalı sadece mono sistemde çalışır ve bu da örneğin havada uçan bir jetin sesinin odada ki hoparlör arasındaki geçiş efektini olanaksız kılar. Ayrıca arka hoparlörlerin bant genişlikleri sınırlı olduğu için yeni bir sistemin ortaya çıkması için oldukça uzun bir süre geçmiştir.
4 kanallı analog Dolby surround tersine AC-3 sistemi ses spektrumunu tam olarak kaplamak için 3 adet tam kapasiteli ön kanal ve 2 adet yine tam kapasiteli arka kanal içerir. Bir kanal sadece bas sesler için subwoofer kanal olarak seçilir. Bu 6 kanaldan gelen veri sıkıştırılarak bir veri seline dönüştürülür ve okunduktan sonra tekrar açılarak bu 6 kanala gönderilir. Böylece ses içerisindeki her türlü ince efekt fark edilebilir. Tabii ki tüm efektleri hissetmek için (Örneğin şifresiz Alman kanalı Pro 7’deki filmlerdeki) uygun bir anfiye ihtiyacınız vardır.
5.1, 6.1 ve 7.1: Bir Hoparlör Çarpım Tablosu
Filmlerde ya da DVD seslerinde 5.1, kayıdın 5 ana kanalda – sağ, sol, merkez, sağ çevre ve sol çevre – artı “5.1”in 1’iyle temsil edilen LFE’de (düşük Frekanslı Efektler) yapıldığı anlamına gelir. Hoparlörlere gelince, 5.1, 6.1 ve 7.1 terimleri ses sistemindeki elementlerin sayısını belirtir. Aralarındaki farklılık basittir: Sadece çevresel seslerin sayısı değişir – 5.1 için iki, 6.1 için üç ve 7.1 için dört çevresel ses kanalı vardır.
Bazı ses düzenlemeleri, Dolby Digital’in bir varyasyonu olan Dolby Digital EX’i kullanırlar. Bu format, geleneksel 5.1 ‘in sağ ve sol çevresel kanallarına dayanan üçüncü bir çevresel kanala sahip matris bir sistem kullanırlar. Bu matris sistemi, Dolby Digital EX’in hala bir 5.1 sistem sayılabileceği anlamına gelir. Özellikle, Dolby Digital 5.1 dekoderler bu ses parçalarını okuyabildiğinden, aralarındaki tek fark üçüncü çevresel kanal için kodlanan seslerin geleneksel 5.1’in çevresel kanallarına adapte edilmesidir.
Bu yüzden Dolby Dijital EX bir ses parçası Dolby Dijital 5.1 bir dekoder tarafından 5.1 düzeninde okunabilir. Fakat bunun tam tersi de doğrudur. 5.1’li bir ses parçasından 6.1 ya da 7.1 çıkış da alabilirsiniz. İki çevresel kanaldaki sesler karıştırılır ve üç hoparlöre dağıtılır. Bu dağıtım Dolby Dijital EX bir dekoder ya da THX surround EX dekoder ile yapılabilir.
Bu yüzden kayıdı tanımlayan sayının, bir ses sistemindeki hoparlör sayısı ile aynı anlama gelmediğini görebilirsiniz. Hatta Dolby Pro Logic II’ile stereo bir ses parçasını çok kanallı bir sistemde çalabilirsiniz.
2.1.2. Ev Sinema Sisteminde Ne Nedir?
Dolby Digital: Şu andaki surround ses kaliteli kodlama standardı olan Dolby Digital, ev içi sinemanız için sinema salonu ayarında ses performansı demektir.Ounun 5.1 kanal audio ses sıkıştırma teknolojisi sizi ses ile sarmalar. Ön sol ve sağ, merkez,arka sol ve sağ hoparlörler 20Hz-20kHz arasındaki frekansları yayarlar ve ilave alçak frekanslı ses efektleri için tahsis edilmiş bir subwoofer mevcuttur. Ekstra özellikler sadece şaşırtıcı ses izleri demek ve,Dolby Digital,THX Surround EX-Dolby Digital ile THX arasında bir ortak geliştirme ürünü ile bir adım daha ileri gitmiştir. Daha iyi bir ses mükemmelliği için daha fazla derinlik ve konumlandırma anlamına gelen, dinleyicinin arkasındaki ses izine, diğer bir audio ses kanalını daha ilave eder. DTS: DTS 5.1 kanal playback kodlama teknolojisi, sol,sağ ve merkezdeki surround ses hoparlöründen dinleyiciye gelen dinamik ses etkisi sayesinde, hızla artan bir poülerlilik kazanmaktadır. Digital Ev İçi sinemasının ve Pioneer’ın herhangi bir DVD oynatıcı veya A/V yükselteç/alıcısının süper surround sesli hoparlörlerine kapınızı açınız, çünkü bunlar DTS kodlu digital veri akışlarını işleyebilir. DTS-ES(Matris 6.1): 2002 başlarında, DTS yeni bir sinema kod çözücü tanıttı; düşük seviyede veri sıkıştırması ve yüksek bir veri aktarım hızını kullanan DTS-ES. Film yapımcılarına sesli olması halinde daha da yaratıcı olmasına imkan veren, ilave bir ses kanalını ekler. Dolby HX Pro: Gitgide artan popüler Dolby Digital biçiminin önde giden koşucusu olan Dolby Pro Logic Surround, sinema salonu benzeri bir surround ses ambiansı oluşurmak üzere 5 adet hoparlör kullanır. Dolby Surround içerisinde bulunan ses verilerinin kodunun çözülmesi ile, dört ayrı çıkış üretir: ön sol, ön sağ, merkez ve arka (2 Hoparlör)
2.2. EV EÐLENCESİ NEDİR ?
Stereo, Hifi veya Ev Sineması terimlerine yabancı değilsinizdir. Ev eğlencesi, bütün bu ekipmanın entegre olduğu ve kendi evinizde müzik, film ve tv deneyimini yaşayabildiğiniz bir sistemdir. Ev eğlencesi, bütün medya türlerini tek bir şemsiye altında toplayabilir. Bugün CD, VHS, VIDEO, TV, DVD VIDEO ve LASER DISC bu çatı altındadır. Gelecekte ise DVD AUDIO, DIGITAL TV, WEB TV ve çok gelişmiş oyun konsolları da bu çatı altında yerini alacak.
Multimedya dünyasında kesin bir kural var. O da herhangi bir Ev Eğlencesi’nin bir yüzünde ‘gerçek’ sesi yaşayabilmeniz için speaker’a ihtiyacınız olduğu. En iyi müzikal kayıtlarındaki sonik etkiyi dışarıya yansıtmanın ötesinde speaker’lar ev içine de entegre edilebilme özelliğine sahip.
2.2.1. Ses Deneyimi
Gerçek bir sinemaya gittiğinizde filmin sesleri sizi sarmalar. Normalde perdenin arkasında üç büyük speaker gizli olabilir.
- İki tane sağda ve solda (stereo): Arka plandaki müziğin ve efektlerin etkisini vermek için,
- Ortada bir tane: ekran boyunca yayılan konuşma ve efektleri daha temiz verebilmek için.
Bir sinema salonunun yan ve arka duvarlarında ise çok sayıda speaker, ambiansı ve ekran dışı efektleri üretir. Bu speakerlar, sizin orada seyirci olduğunuzu unutarak ekrandaki sahnenin bir parçası olmanızı sağlar.
Evde benzer bir ses deneyimini yaşayabilmeniz için gerçek bir sinemada kullanılan ses sistemine benzer bir düzen kurmanız gerekir.Odalarınız gerçek sinema salonlarından daha küçük ve de optimal ses düzeni için daha az sayıda seyirci olduğundan, basit bir ev sinema sistemini kurmak daha kolaydır.
2.3. DTS NEDİR ?
DTS, aynı Dolby Digital 5.1 gibi 6 hoparlöre sesi ayırabilen bir ses teknolojisi sisteminin adıdır. Yeni filmler ile gündeme gelen, bass ve yüksek seslerdeki gürültünün digital kayıt ile ortadan kalkması sayesinde sinema sektöründe hemen bir yer edinen bu teknolojiyi de evinize taşımak artık çok kolay. Bunun için dikkat etmeniz gereken, alacağınız DVD Player’ın DTS output (Pionner DV525 gibi) ve Anfi’nin de DTS Decoder özelliğinin olmasıdır. Yeni yeni üreticiler, artık bu decoderları da DVD Playerların içine koymaktadır. Örneğin; Pioneer 626d modeli hem DTS hem de Dolby Digitial 5.1 decoderı ile gelmektedir. Bu durumda sadece output destekli bir anfi bağlamak da yeterli olmaktadır. DTS teknolojisi için DTS Lab.’a verilen telif haklarının pahalı olmasından ötürü, DTS Anfinin ve filmlerinin fiyatı diğerlerine göre biraz daha pahalıdır.
2.4. DOLBY DIGITAL 5.1’in DTS den farkı nedir?
Aslına bakarsanız, Dolby Digital 5.1 ile DTS arasında çok da fazla bir fark yoktur. İki sistem de digital kaydedilmekte ve 6 kanallı ses çıkışı kullanmaktadır. Sadece DTS bass sesleri (patlama ve yüksek sesleri) biraz daha öne çıkarmaktadır. Dolby Digital Labs ilk olarak 1970 yıllarında kurulmuş ve çalışmalarına başlamış olduğundan, Dolby Digital kayıt halen dünyada daha yaygındır. DTS Laboratuarları da özellikle yeni çıkacak filmlerde master sesin kendi teknolojisi ile üretilmesi için bir takım çalışmalarda bulunmakta ve kıyasıya rekabet devam etmektedir. Yine olaya DVD yönüyle bakarsak, DTS filmler biraz daha pahalıdır. Bunun nedeni olarak DTS Laboratuvarlarına ödenen lisans ücretlerinin pahalı olması gösterilmektedir.
2.5. Dolby ProLogıc,Dolby Digital ve DTS
Ev Eğlencesi sistemine yatırım yapmadan önce, varolan stereo ekipmanınızı iyileştirmeniz gerekmektedir. Bundan sonraki bölümde; Dolby ProLogıc, Dolby Digital (AC3) ve DTS (Digital Theatre System) ses formatları hakkında bazı ayrıntılar bulacaksınız.
Dolby Stereo: Bütün ev sineması formatlarının annesidir. Bu kodlama sistemi, iki kanal (stereo) içinde dört ses kanalını duymamızı sağlar. Dolby Stereo yazılımı, geleneksel stereo ekipmanı ile tam uyumludur. Dolby ProLogic decoder’de işlendikten sonra şu dört ses kanalı yaratılır.
- Ön Sol: Tam bant genişliği, tam dinamik range,stereo.
- Merkez (Ön): Tam bant genişliği, tam dinamik range, mono.
- Ön Sağ: Tam bant genişliği, tam dinamik range, stereo.
- Surround (Arka): Kısıtlı bant genişliği.(100-7.000 Hz), sınırlı,dinamik range, mono.
Dolby Stereo sistemi ile çekilen ilk film Star Wars idi (1976). Bugün, bu formatı kullanan film sayısının 4 bini aştığı biliniyor. Adından da anlaşılacağı gibi, Dolby Stereo sadece 2 ses kanalına ihtiyaç duyar. En önemli özelliği, bir film stereo televizyona transmit edildiğinde yada HiFi, VHS VIDEO TEYP, LAZER DISC veya DVD’ye aktarıldığında surround özelliğinin kaybolmamasıdır. Dolby Stereo yazılımının ulaşılabilir olması, ev eğlencesi sistemindeki herhangi bir unsurun
kullanılabilmesi demektir. Bütün popüler aksiyon, komedi, dram, korku, western ve diğer bütün türler, Dolby ProLogic ile daha eğlenceli hale gelir.
2.6. EV SİNEMASINDA FORMATLAR
Gelişen müzik ve ses sistemleri size, stereo sistemlerle üretebileceğiniz sesin gerçekliğinden çok daha fazlasını vaat ediyor. Önceki yıllar iki hoparlörle odamızda ürettiğimiz stereo sesi dinliyorduk. Daha sonra gelişen ses teknolojisi stereo’nun pabucunu dama attı. Konusunda uzman olan firmalar ses teknolojisindeki bu gelişmenin sayesinde yüksek kaliteli ve daha gerçeğe yakın sesi yaratma çabasına girdi. Bunun doğal sonucu olarak da ev sineması gün geçtikçe daha da yaygınlaştı. Sinemanın evimizin salonuna girmesi ses formatlarıyla daha fazla haşır neşir olmamıza neden oldu.
Ses formatları çok kanallı ses üretir. Çok kanallı sesin amacı, film izleyicisine maksimum işitsel zevki tattırmak, izlenen filmin bir kahramanı olduğu hissini uyandırmaktır. Örneğin geçmiş yüzyılları konu alan bir filmin kılıçla yapılan bir savaş sahnesinde etrafta uçuşan kılıç çarpışmalarını ve insan naralarını ayrı ayrı duymak izlenen filmden alınacak zevki de arttırır. İşte sesin böylesine gerçekçi olarak odanızda dolaşmasına imkan veren ve efektleri gerçekleştiren ses formatlarıdır. Dilerseniz günümüzde kullanılan bu ses formatlarının en anlama geldiğini ve neler olduğunu kısaca açıklayalım.
2.6.1. DOLBY SURROUND
Dolby Laboratuarlarında geliştirilen bu format, en yaygın kullanılan temel surround/çevre ses formatıdır. Basit anlamda sesi dört kanaldan vererek çevre etkisi yaratır. Sol ön, sağ ön, orta ön (merkez) ve surround kanallarından oluşur. Bas seslerin üretildiği (düşük frekans) bir subwoofer eklemek de mümkün olmaktadır. Band genişliği 100Hz-7000kHz arası olan surround kanalı monodur ve iki arka hoparlörler besleyerek aynı sesi üretir. Bu formatta ses dijital olmayıp analogtur.
2.6.2. DOLBY DİGİTAL
Dolby Laboratuvarlarında geliştirilen bu format, en yaygın kullanılan temel surround/çevre ses formatıdır. Basit anlamda sesi dört kanaldan vererek çevre etkisi yaratır. Sol ön, sağ ön, orta ön (merkez) ve surround kanallarından oluşur. Bas seslerin üretildiği (düşük frekans) bir subwoofer eklemek de mümkün olmaktadır. Band genişliği 100Hz-7000kHz arası olan surround kanalı monodur ve iki arka hoparlörler besleyerek aynı sesi üretir. Bu formatta ses dijital olmayıp analogtur.
2.6.3. DTS
DTS’in açılımı Dijital Theater Systems’tır. Dolby Digital ses formatında olduğu gibi DTS formatında da 6 ayrı kanaldan dijital ses üretilir. DTS bazı eleştirmenlerce Dolby Digital’den sonra günümüzün en iyi alternatif sinema ses formatı olarak gösterilmektedir. Bu değerlendirme onun sahip olduğu birkaç artı yönden kaynaklanır. Dolby Digital, altı kanal ses üretimi için ses kaynağındaki stereo dijital sinyallerin bir kısmını kullanamazken, DTS daha az kayıpla bu dokunulmayan sinyalleri de okur. Dijital formatların hepsi analog sesi sıkıştırarak dijital hale getirmenin birer yöntemidir. Daha az kayıpla maksimum sıkıştırmayı yapabilen format bir adım öne geçmektedir.
2.6.4. LUCASFİLM
Ev sineması formatları arasındaki haksızlığa en maruz kalan format THX’tir. THX yanlış değerlendirme ile dijital ses formatlarına bir alternatif olarak gösterilerek yanlış bir yere konulmuştur. Oysa THX ses formatı diğer ses formatlarından hem gerçekleştirdiği iş bakımından hem de anlayış olarak farklı bir sistemdir. Bu formatın fikir babası, Star Wars filmlerinin de yapımcısı olan George Lucas’tır. Sinema filmlerinin ses kayıtşarı geniş sinema salonlarında üretilmek üzere yapılmaktadır. Oysa ki ev sinemasında akustik yapısı, sinema salonlarından çok farklıdır. THX, ses üretimi veya kanal sayısı ile ilgili olmayıp evlerimizin akustik yapısına adaptasyon için geliştirilmiş, ses verisinin yeniden denglenmesi esasına dayalı bir formattır. Tüm analog ve digital formatlarla çalışabilir ve ses kalitesini arttırır. Çok pahalı bir sistem olduğu için sadece belli başlı markaların en üst modellerinde bulunmaktadır.
2.7. SİSTEMİN BEYNİ
Ev Sineması Sistemi'nizden en iyi sonuçları alabilmek için gerekli temel eleman A / V Receiver'dır. Bu cihaz sisteminizin "kalbi ve beyni" olarak, alacağınız zevk ve heyecanı da tayin edecek ana parçadır. Ancak ihtiyacınız sadece güçlü ve yeni teknolojiyle tasarlanmış bir cihaz değildir. A / V Receiver'ınız aynı zamanda mantıklı bir mühendislik tasarımı olmalıdır. Onkyo cihazları bu mantıkla tasarlanmış, gereksiz "oyuncak detaylar" kullanılmamış, ancak sizlerin kullanımını kolaylaştıracak her türlü düzen de asla ihmal edilmemiştir.
2.7.1. ÖN HOPARLÖRLER
Bir ev sineması sisteminde ön hoparlörden beklenen, hem film izlerken hem de stereo müzik dinlerken yüksek performans vermesidir. Definitive Technology Bipolar Tower Serisi hoparlörleri ve Dali yer hoparlörleri değişik zevkler için bu beklentiyi en yüksek düzeyde size sağlayacaktır. Ön hoparlörler görüntü kaynağının her iki yanında yer almalıdır.
2.7.2. ARKA HOPARLÖRLER
Surround sistemi sesin filmi izleyeni sarması anlamına gelir. Arkada yer alan hoparlörler Dolby Pro-Logic, Dolby Digital ve DTS keyfini yaşatarak bu ambiansı size sunar. Arka hoparlörler izleyicinin iki yanına veya arkaya yerleştirilebilir.
2.7.3. ORTA HOPARLÖRLER
Definitive Technology ve Dali orta hoparlörleri, geniş frekans cevapları ve genişletilmiş ses dinamikleri sayesinde filmdeki diyalogları fısıltı seviyesinde bile net olarak duymanızı sağlar. Orta hoparlör izleyiciye görüntünün geldiği yönde merkezde üstte veya altta konuşlandırılmalıdır.
2.7.4. SUBWOOFER
Subwoofer'lar, ses sisteminizdeki insanı titreten derin basları üretmekle görevli olan en geniş hoparlörlerdir. Definitive Technology ve Dali'nin subwoofer'ları hissedilir, duyulmaz.
Ev sineması sistemi kurulmuş örnek bir oda tasarımı.
Ev Sineması Cihazları yerleşim planı
F : Ana (Stereo) hoparlörler.
S : Çevreleme (surround) hoparlörleri. Efektler için kullanılırlar
CC : Merkez (center) hoparlörü. Konuşmalar (dialog) için kullanılır.
SW : Derin bas hoparlörleri. Güçlü, etkin bir bas ses elde etmek için kullanılırlar.
BÖLÜM 1
MİKROFONLAR
1.1. Dinamik Mikrofonlar
1.2. [/b]Kapasitif Mikrofonlar
1.3. Şeritli Mikrofonlar
1.4. Piezoelektrik Kristalli Mikrofonlar
1.5. Elektret Mikrofonlar
1.6. Karbon Tozlu Mikrofonlar
BÖLÜM 2
SES SİSTEMLERİ
2.1. Dolby Digital Nedir?
2.1.1. Dolby Digital AC-3 Ses Çıkışı Nedir?
2.1.2. Ev Sinama Sisteminde Ne Nedir?
2.2. Ev Eğlencesi Nedir?
2.2.1. Ses Deneyimi
2.3. DTS Nedir?
2.4. Dolby Digital 5.1’in DTS den farkı nedir?
2.5. Dolby ProLogic, Dolby Digital ve DTS
2.6. Ev Sinamasında Formatlar
2.6.1. Dolby Surround
2.6.2. Dolby Digital
2.6.3. DTS
2.6.4. Lucasfilm
2.7. Sistemin Beyni
2.7.1. Ön Hoparlörler
2.7.2. Arka Hoparlörler
2.7.3. Orta Hoparlörler
2.7.4. Subwoofer
BÖLÜM 3
AMPLİFİKATÖRLER
3.1. Giriş
3.1.1. Geribeslemeli Devrenin Transfer Fonksiyonu
3.1.2. Gerilim-Seri Geribeslemesi
3.1.3. Geribeslemeli Amplifikatörün Analiz Metodu
3.1.4. Akım Parelel Geribeslemesi
3.1.5. Akım Geribeslemesi
3.1.6. Geribeslemenin Amplideki Etkileri
3.2. Geribeslemeli Amplilerin Frekans Cevabı ve Kararlılığı
3.2.1. Geribeslemeli Amplilerin Frekans Cevabı
3.2.1.1. Tek Kutuplu Transfer Fonksiyonu
3.2.2. Çok Kutuplu Amplilerin Yaklaşık Analizi
3.2.3. Geribeslemeli Amplilerin Kararlılığı
3.2.4. Bode Diyagramı
3.3. Güç Amplifikatörleri
3.4. Genlik Distorsiyonu
3.5. A Sınıfı Güç Amplifikatörü
3.5.1. A Sınıfı Amplifikatörün Verimi
3.6. B Sınıfı Güç Amplifikatörü
3.7. Entegre Devre Güç Amplileri
3.8. Operasyonel Amplinin Tanıtılması
3.8.1. Operasyonel Amplinin Yapısı
3.8.2. Operasyonel Amplinin Karakteristiği
BÖLÜM – 1
MİKROFONLAR
Ses sinyallerini (akustik enerji) elektrik sinyallerine çeviren elemanlara mikrofon
denir. Bu elemanlar, ses sinyallerini elektrik sinyallerine çeviren transdüserler (transducer, transduser) olarak da tanımlanabilir. Mikrofonların yapısı, özelliği ve çalışma ilkesi nasıl olursa olsun en önemli elemanları diyafram adı verilen esnek zar kısmıdır. Çünkü hava ortamında ilerleyen ses dalgalarının oluşturduğu basınç ilk önce mikrofonun diyaframını titreştirmektedir. Mikrofon çeşitleri şunlardır:
1.1. Dinamik (bobinli, manyetik) mikrofonlar
Kapasitif mikrofonların devreye bağlantısı şekilde görüldüğü gibi DC beslemeli olarak yapılır. Mikrofonun plâkalarına uygulanan DC, modele göre 1,5 - 48 V arasında değişmektedir. (Günümüzde yaygın olarak kullanılan kapasitif mikrofonların DC beslemesinde bir ya da iki adet kalem pil bulunur.) Mikrofonun içinde bulunan ön yükselteç devresinde kullanılan 100 Mohm değerli R 1 direnci FET'in DC polarma akımını sağlamaktadır.
Not: FET, çok küçük sinyallerin yükseltilmesinde kullanılan kaliteli transistördür. Resimde kapasitif mikrofon örnekleri verilmiştir.
Hatırlatma: Kondansatörlerin kapasitesinin artmasına neden olan etkenler şunlardır:
I. Levhaların boyutunun (yüzey alanının) büyümesi,
II. Levhaların birbirine yaklaştırılması,
III. Levhaların arasına konan yalıtkanın (dielektrik) kalitesinin yüksek olmasıdır.
Kapasitif mikrofonların bazı teknik özellikleri
I. 50-15000 Hz arası frekanslı seslere karşı duyarlıdır.
II. Distorsiyon oranları azdır.
III. Empedansları büyüktür (10-30 MW ).
1.3. Şeritli (bantlı) mikrofonlar
1.4. Piezoelektrik kristalli mikrofonlar (kristal mikrofonlar)
Kuartz (quartz), roşel (rochelle) tuzu, baryum, turmalin gibi kristal yapılı maddelere basınç uygulandığında üzerlerinde elektrik akımı oluşur. Bu akım, basıncın kuvvetine ve frekansına göre değişir. İşte bu esastan yararlanarak kristal mikrofonlar
Kuartz (quartz), roşel (rochelle) tuzu, baryum, turmalin gibi kristal yapılı maddelere basınç uygulandığında üzerlerinde elektrik akımı oluşur. Bu akım, basıncın kuvvetine ve frekansına göre değişir. İşte bu esastan yararlanarak kristal mikrofonlar yapılmıştır. Kristalli mikrofonlarda, kristal madde şekilde görüldüğü gibi çok ince iki metal elektrot arasına yerleştirilmiş ve bir pim (küçük çubuk) ile diyaframa tutturulmuştur. Ses titreşimleri diyaframı titreştirince kristal de titreşmektedir. Kristaldeki titreşim ise AC özellikli sinyallerin oluşmasını sağlamaktadır.
Kristal mikrofonların bazı teknik özellikleri
I. Kaliteleri yüksektir.
II. Hassas yapılıdır.
III. Kristalin ürettiği gerilimin değeri çok küçük olduğundan mikrofonun içine mini bir ön yükselteç (preanfi) monte edilir.
IV. Mikrofonun yapımında kullanılan kristal, nem, sıcaklık ve güneş ışığından uzak tutulmalıdır.
V. Kristal, sarsıntı, düşürme ve çarpmalardan dolayı bozulabileceğinden, bu tip mikrofonların özenle kullanılması gerekir.
Ek bilgi: Piezo kelimesinin anlamı sıkıştırmadır. Bazı maddelerin sıkıştırılması elektron ve oyuk hareketini çok hızlandırmakta, gelen basıncın şiddetine göre maddede EMK oluşmaktadır. Sıkışmaya bağlı olarak gerilim üreten maddeler sadece mikrofon yapımında değil, kristal hoparlörlerde, basınç ölçerlerde ve benzeri kullanılırlar.
1.5. Elektret (electret) mikrofonlar
Rondela (halka) biçimindeki ince bir yarı iletken maddenin iki yüzü, üretim aşamasında elektrostatik yöntem kullanılarak artı (+) ve eksi ( ile yüklenir. Bu elektrik yükü yarı iletkenin maddenin özelliğinden dolayı yıllarca aynı değerde kalır. Elektret kapsül, kristal mikrofonlarda olduğu gibi diyaframa bağlanmıştır. Diyafram titreştiğinde, elektret de hareket eder. Bu da kapsülün moleküler yapısını değiştirerek elektrotlar arasında bir gerilim oluşmasını sağlar. Şekil ve resimde elektret mikrofonların yapısı verilmiştir.
Not: Elektret sözcüğü, elektriklenebilen anlamına gelmektedir.
Elektret mikrofonların teknik özellikleri
I. Dirençleri (empedansları) yüksektir.
II. Boyutları küçük olduğundan yaka mikrofonu olarak kullanılmaya uygundur.
III. Hassasiyetleri yüksektir.
IV. İlave bir DC üreteciyle besleme yapmaya gerek duymazlar.
V. Frekans bantları geniştir. Yani alçak ve yüksek frekanslı sinyalleri dengeli olarak algılarlar.
1.6. Karbon tozlu mikrofonlar
Karbon tozlu mikrofonlar şekilde görüldüğü gibi bir hazne içinde doldurulan karbon tozu zerrecikleri ve esnek diyaframdan oluşmuştur. Ses dalgaları alüminyum diyaframa çarpınca bu eleman titreşerek karbon zerreciklerinin sıkışıp gevşemesine yol açar. Tozlar sıkışınca akımın geçiş yolu kısalacağından direnç azalır. Tozlar gevşeyince ise akımın geçiş yolu uzayacağından direnç yükselir. İşte bu işlem esnasında sesin şiddetine göre karbon tozlarından geçen akım değişken özellik gösterir. Karbon tozlu mikrofonların çalışabilmesi için bir DC besleme kaynağına gereksinim vardır. Bu tip mikrofonların empedansları 50 ohm dolayında olup çok küçüktür. Ayrıca, kömür tozları zamanla özelliğini kaybettiğinden mikrofonun hassasiyeti bozulmaktadır. İşte bu nedenle günümüzde çok kullanılan bir mikrofon tipi olmayıp, eski tip telefonlarda vb. karşımıza çıkmaktadır.
BÖLÜM - 2
SES SİSTEMLERİ
2.1. DOLBY DİGİTAL NEDİR?
1965 yılında, Ray Dolby adında bir Amerikan fizikçi ve mühendisi Londra’da Dolby Laboratuarlarını kurdu. Hedefi profesyonellere ve genel kullanıma yönelik olarak ses kalitesini yükseltmek için parazit azaltma sistemleri geliştirmekti. Dolby ismi şu anda tüm dünyada biliniyor ve yarattığı çevresel ses standartları hem sinemalarda hem evlerde kullanılıyor. İlk önce Dolby Dijitalin iki atasının bir tanımını verelim:
• Dolby Surround: Üç kanala sahip, 100 Hz’den 7 kHz’e uzanan bir bant genişliği ile iki ön ve bir arka kanal.
• Dolby Pro Logic: Dört kanal ile Dolby Surround’un geliştirilmişi, bir merkez ve arka sesler için bir kanalı paylaşan iki element.
Dolby Dijital 5.1’e gelince (AC-3 – Audio Code-3 – olarak da bilinir.), altı kanala sahiptir: İki ön, iki arka, bir merkez ve bir subwoofer. Bir film çekilirken, genellikle ses en az beş mikrofonla kaydedilir (biri konuşmalar, dördü arka plan ses efektleri için). Dolby Surround ve Pro Logic’in aksine, bant genişliği 20 Hz’den 20 kHz’ye kadar uzanır. AC-3 terimi kullanıcının duyamadığı ses datasını yok eden ve altı kanalda kodlanmış Dolby Dijital bir ses üreten kodlama teknolojisine bir atıftır. Dolby Dijital ses için kati suretle gerekli olan şey bir dekoderdir – Creative Labs Extigy’deki, ya da Fortissimo III’deki gibi.
Dolby Dijital, 1:12 civarında sabit bir ses sıkıştırma metodu kullanır. Bunun anlamı, kodlanacak ses ne kadar çok olursa olsun, sıkıştırmanın her zaman aynı olacağıdır, böylece sabit çıkışlı bir sıkıştırma algoritmasına sahip oluruz. Bunun pratik yönü disk alanıdır, fakat kötü yönü ses miktarı arttıkça ses kalitesinin düşmesidir. Fakat DVD yüzeyinde daha az alan ses için kullanıldığından, farklı diller ve ekstra özellikler için daha fazla alan kalır ve bu kalite kaybını karşılayabilir. Genelde, AC-3 ses 18 bit’de kodlanır, böylece Bir AC-3 sesin standart çıkışı 384 Kbps olur (6 kanal x 18 x 48 kHz). Dolby Dijital dekoder, sesi ön kanallara bir milisaniye gecikme ile gönderir çünkü dinleme pozisyonu ön ya da merkez hoparlörlerine kıyasla arkaya daha yakındır. Bu ardışık ses almayı optimize eder. Bazı dekoderlerde en iyi dinleme ayarını verebilmek için bu gecikmeyi ayarlayabilirsiniz.
Dolby Dijital standartının ana avantajı, DVD için dijital ses çevre standartı olmasıdır. DVD standartını tanımlayan kurallara göre, DVD üzerinde Dolby Dijital Ses kayıdı olmadan, başka hiçbir dijital ses kayıdı koyulamaz. Böylece, bir DVD’de hiçbir zaman, mesela, bir DTS ses kaydını kendi başına bulamazsınız ve çoğu DVD sadece bir tane dijital ses kaydına sahiptir: Dolby. Bu da bizi standartın ikinci avantajına götürür – kesinlikle evrensel bir standarttır. Dolby Dijital 5.1 ses kayıtlı ilk film 1992’deki “Batman Returns” idi. O zamandan beri, tüm DVD’ler bu standartı kullandı.
Dolby Dijital EX, dinleme pozisyonun arkasında bir yada iki ekstra çevresel hoparlör desteği olduğundan, Dolby Dijital 5.1’in gelişmiş bir versiyonudur. Bunun anlamı, yan kolonlarınızı doğru pozisyona koyabileceğiniz ve ses efektlerini ve derinliği arkadan alabileceğinizdir. Yine de Dolby Dijital EX’in “gerçek” bir 6.1 yada 7.1 ses standardı olmadığını aklınızdan çıkarmayın çünkü çevresel kanal geleneksel 5.1 çevresel hoparlörlerden matris kodlama yolu ile elde ediliyor. Ses Dolby Dijital’deki gibi kaydediliyor ve altıncı kanal ilk kodlama yapıldığı zaman ekleniyor. Ses mühendisleri filmi izlerler ve hangi seslerin arkaya taşınması gerektiğine karar verirler, bu yüzden EX kesinlikle bir gelişmedir. 6.1’in mi yoksa 7.1’in mi iyi olduğu tartışmasına gelince, bu kesinlikle anlamsız. 6.1’de arka merkez hoparlör mono ses üretir. 7.1’de iki arka merkez hoparlör aynı mono sesi üretir. Fortissimo III 7.1 ve Digifire 7.1’in avantajı, daha fazla yada daha az istemenize göre 6.1’i ya da 7.1’i seçebilirsiniz.iki mod arasındaki seçim tamamen teknik bir meseledir. Eğer çok fazla dinleme alanına sahip geniş bir odaya sahipseniz, 7.1 mükemmel olur, aksi takdirde 6.1 kesinlikle yeterlidir.
2.1.1. Dolby Digital AC-3 ses çıkışı nedir ?
AC-3, Dolby firması tarafından geliştirilen, eski analog Dolby surround sesin yerini alan çok daha geliştirilmiş bir surround ses sistemidir. Surround kanalı sadece mono sistemde çalışır ve bu da örneğin havada uçan bir jetin sesinin odada ki hoparlör arasındaki geçiş efektini olanaksız kılar. Ayrıca arka hoparlörlerin bant genişlikleri sınırlı olduğu için yeni bir sistemin ortaya çıkması için oldukça uzun bir süre geçmiştir.
4 kanallı analog Dolby surround tersine AC-3 sistemi ses spektrumunu tam olarak kaplamak için 3 adet tam kapasiteli ön kanal ve 2 adet yine tam kapasiteli arka kanal içerir. Bir kanal sadece bas sesler için subwoofer kanal olarak seçilir. Bu 6 kanaldan gelen veri sıkıştırılarak bir veri seline dönüştürülür ve okunduktan sonra tekrar açılarak bu 6 kanala gönderilir. Böylece ses içerisindeki her türlü ince efekt fark edilebilir. Tabii ki tüm efektleri hissetmek için (Örneğin şifresiz Alman kanalı Pro 7’deki filmlerdeki) uygun bir anfiye ihtiyacınız vardır.
5.1, 6.1 ve 7.1: Bir Hoparlör Çarpım Tablosu
Filmlerde ya da DVD seslerinde 5.1, kayıdın 5 ana kanalda – sağ, sol, merkez, sağ çevre ve sol çevre – artı “5.1”in 1’iyle temsil edilen LFE’de (düşük Frekanslı Efektler) yapıldığı anlamına gelir. Hoparlörlere gelince, 5.1, 6.1 ve 7.1 terimleri ses sistemindeki elementlerin sayısını belirtir. Aralarındaki farklılık basittir: Sadece çevresel seslerin sayısı değişir – 5.1 için iki, 6.1 için üç ve 7.1 için dört çevresel ses kanalı vardır.
Bazı ses düzenlemeleri, Dolby Digital’in bir varyasyonu olan Dolby Digital EX’i kullanırlar. Bu format, geleneksel 5.1 ‘in sağ ve sol çevresel kanallarına dayanan üçüncü bir çevresel kanala sahip matris bir sistem kullanırlar. Bu matris sistemi, Dolby Digital EX’in hala bir 5.1 sistem sayılabileceği anlamına gelir. Özellikle, Dolby Digital 5.1 dekoderler bu ses parçalarını okuyabildiğinden, aralarındaki tek fark üçüncü çevresel kanal için kodlanan seslerin geleneksel 5.1’in çevresel kanallarına adapte edilmesidir.
Bu yüzden Dolby Dijital EX bir ses parçası Dolby Dijital 5.1 bir dekoder tarafından 5.1 düzeninde okunabilir. Fakat bunun tam tersi de doğrudur. 5.1’li bir ses parçasından 6.1 ya da 7.1 çıkış da alabilirsiniz. İki çevresel kanaldaki sesler karıştırılır ve üç hoparlöre dağıtılır. Bu dağıtım Dolby Dijital EX bir dekoder ya da THX surround EX dekoder ile yapılabilir.
Bu yüzden kayıdı tanımlayan sayının, bir ses sistemindeki hoparlör sayısı ile aynı anlama gelmediğini görebilirsiniz. Hatta Dolby Pro Logic II’ile stereo bir ses parçasını çok kanallı bir sistemde çalabilirsiniz.
2.1.2. Ev Sinema Sisteminde Ne Nedir?
Dolby Digital: Şu andaki surround ses kaliteli kodlama standardı olan Dolby Digital, ev içi sinemanız için sinema salonu ayarında ses performansı demektir.Ounun 5.1 kanal audio ses sıkıştırma teknolojisi sizi ses ile sarmalar. Ön sol ve sağ, merkez,arka sol ve sağ hoparlörler 20Hz-20kHz arasındaki frekansları yayarlar ve ilave alçak frekanslı ses efektleri için tahsis edilmiş bir subwoofer mevcuttur. Ekstra özellikler sadece şaşırtıcı ses izleri demek ve,Dolby Digital,THX Surround EX-Dolby Digital ile THX arasında bir ortak geliştirme ürünü ile bir adım daha ileri gitmiştir. Daha iyi bir ses mükemmelliği için daha fazla derinlik ve konumlandırma anlamına gelen, dinleyicinin arkasındaki ses izine, diğer bir audio ses kanalını daha ilave eder. DTS: DTS 5.1 kanal playback kodlama teknolojisi, sol,sağ ve merkezdeki surround ses hoparlöründen dinleyiciye gelen dinamik ses etkisi sayesinde, hızla artan bir poülerlilik kazanmaktadır. Digital Ev İçi sinemasının ve Pioneer’ın herhangi bir DVD oynatıcı veya A/V yükselteç/alıcısının süper surround sesli hoparlörlerine kapınızı açınız, çünkü bunlar DTS kodlu digital veri akışlarını işleyebilir. DTS-ES(Matris 6.1): 2002 başlarında, DTS yeni bir sinema kod çözücü tanıttı; düşük seviyede veri sıkıştırması ve yüksek bir veri aktarım hızını kullanan DTS-ES. Film yapımcılarına sesli olması halinde daha da yaratıcı olmasına imkan veren, ilave bir ses kanalını ekler. Dolby HX Pro: Gitgide artan popüler Dolby Digital biçiminin önde giden koşucusu olan Dolby Pro Logic Surround, sinema salonu benzeri bir surround ses ambiansı oluşurmak üzere 5 adet hoparlör kullanır. Dolby Surround içerisinde bulunan ses verilerinin kodunun çözülmesi ile, dört ayrı çıkış üretir: ön sol, ön sağ, merkez ve arka (2 Hoparlör)
2.2. EV EÐLENCESİ NEDİR ?
Stereo, Hifi veya Ev Sineması terimlerine yabancı değilsinizdir. Ev eğlencesi, bütün bu ekipmanın entegre olduğu ve kendi evinizde müzik, film ve tv deneyimini yaşayabildiğiniz bir sistemdir. Ev eğlencesi, bütün medya türlerini tek bir şemsiye altında toplayabilir. Bugün CD, VHS, VIDEO, TV, DVD VIDEO ve LASER DISC bu çatı altındadır. Gelecekte ise DVD AUDIO, DIGITAL TV, WEB TV ve çok gelişmiş oyun konsolları da bu çatı altında yerini alacak.
Multimedya dünyasında kesin bir kural var. O da herhangi bir Ev Eğlencesi’nin bir yüzünde ‘gerçek’ sesi yaşayabilmeniz için speaker’a ihtiyacınız olduğu. En iyi müzikal kayıtlarındaki sonik etkiyi dışarıya yansıtmanın ötesinde speaker’lar ev içine de entegre edilebilme özelliğine sahip.
2.2.1. Ses Deneyimi
Gerçek bir sinemaya gittiğinizde filmin sesleri sizi sarmalar. Normalde perdenin arkasında üç büyük speaker gizli olabilir.
- İki tane sağda ve solda (stereo): Arka plandaki müziğin ve efektlerin etkisini vermek için,
- Ortada bir tane: ekran boyunca yayılan konuşma ve efektleri daha temiz verebilmek için.
Bir sinema salonunun yan ve arka duvarlarında ise çok sayıda speaker, ambiansı ve ekran dışı efektleri üretir. Bu speakerlar, sizin orada seyirci olduğunuzu unutarak ekrandaki sahnenin bir parçası olmanızı sağlar.
Evde benzer bir ses deneyimini yaşayabilmeniz için gerçek bir sinemada kullanılan ses sistemine benzer bir düzen kurmanız gerekir.Odalarınız gerçek sinema salonlarından daha küçük ve de optimal ses düzeni için daha az sayıda seyirci olduğundan, basit bir ev sinema sistemini kurmak daha kolaydır.
2.3. DTS NEDİR ?
DTS, aynı Dolby Digital 5.1 gibi 6 hoparlöre sesi ayırabilen bir ses teknolojisi sisteminin adıdır. Yeni filmler ile gündeme gelen, bass ve yüksek seslerdeki gürültünün digital kayıt ile ortadan kalkması sayesinde sinema sektöründe hemen bir yer edinen bu teknolojiyi de evinize taşımak artık çok kolay. Bunun için dikkat etmeniz gereken, alacağınız DVD Player’ın DTS output (Pionner DV525 gibi) ve Anfi’nin de DTS Decoder özelliğinin olmasıdır. Yeni yeni üreticiler, artık bu decoderları da DVD Playerların içine koymaktadır. Örneğin; Pioneer 626d modeli hem DTS hem de Dolby Digitial 5.1 decoderı ile gelmektedir. Bu durumda sadece output destekli bir anfi bağlamak da yeterli olmaktadır. DTS teknolojisi için DTS Lab.’a verilen telif haklarının pahalı olmasından ötürü, DTS Anfinin ve filmlerinin fiyatı diğerlerine göre biraz daha pahalıdır.
2.4. DOLBY DIGITAL 5.1’in DTS den farkı nedir?
Aslına bakarsanız, Dolby Digital 5.1 ile DTS arasında çok da fazla bir fark yoktur. İki sistem de digital kaydedilmekte ve 6 kanallı ses çıkışı kullanmaktadır. Sadece DTS bass sesleri (patlama ve yüksek sesleri) biraz daha öne çıkarmaktadır. Dolby Digital Labs ilk olarak 1970 yıllarında kurulmuş ve çalışmalarına başlamış olduğundan, Dolby Digital kayıt halen dünyada daha yaygındır. DTS Laboratuarları da özellikle yeni çıkacak filmlerde master sesin kendi teknolojisi ile üretilmesi için bir takım çalışmalarda bulunmakta ve kıyasıya rekabet devam etmektedir. Yine olaya DVD yönüyle bakarsak, DTS filmler biraz daha pahalıdır. Bunun nedeni olarak DTS Laboratuvarlarına ödenen lisans ücretlerinin pahalı olması gösterilmektedir.
2.5. Dolby ProLogıc,Dolby Digital ve DTS
Ev Eğlencesi sistemine yatırım yapmadan önce, varolan stereo ekipmanınızı iyileştirmeniz gerekmektedir. Bundan sonraki bölümde; Dolby ProLogıc, Dolby Digital (AC3) ve DTS (Digital Theatre System) ses formatları hakkında bazı ayrıntılar bulacaksınız.
Dolby Stereo: Bütün ev sineması formatlarının annesidir. Bu kodlama sistemi, iki kanal (stereo) içinde dört ses kanalını duymamızı sağlar. Dolby Stereo yazılımı, geleneksel stereo ekipmanı ile tam uyumludur. Dolby ProLogic decoder’de işlendikten sonra şu dört ses kanalı yaratılır.
- Ön Sol: Tam bant genişliği, tam dinamik range,stereo.
- Merkez (Ön): Tam bant genişliği, tam dinamik range, mono.
- Ön Sağ: Tam bant genişliği, tam dinamik range, stereo.
- Surround (Arka): Kısıtlı bant genişliği.(100-7.000 Hz), sınırlı,dinamik range, mono.
Dolby Stereo sistemi ile çekilen ilk film Star Wars idi (1976). Bugün, bu formatı kullanan film sayısının 4 bini aştığı biliniyor. Adından da anlaşılacağı gibi, Dolby Stereo sadece 2 ses kanalına ihtiyaç duyar. En önemli özelliği, bir film stereo televizyona transmit edildiğinde yada HiFi, VHS VIDEO TEYP, LAZER DISC veya DVD’ye aktarıldığında surround özelliğinin kaybolmamasıdır. Dolby Stereo yazılımının ulaşılabilir olması, ev eğlencesi sistemindeki herhangi bir unsurun
kullanılabilmesi demektir. Bütün popüler aksiyon, komedi, dram, korku, western ve diğer bütün türler, Dolby ProLogic ile daha eğlenceli hale gelir.
2.6. EV SİNEMASINDA FORMATLAR
Gelişen müzik ve ses sistemleri size, stereo sistemlerle üretebileceğiniz sesin gerçekliğinden çok daha fazlasını vaat ediyor. Önceki yıllar iki hoparlörle odamızda ürettiğimiz stereo sesi dinliyorduk. Daha sonra gelişen ses teknolojisi stereo’nun pabucunu dama attı. Konusunda uzman olan firmalar ses teknolojisindeki bu gelişmenin sayesinde yüksek kaliteli ve daha gerçeğe yakın sesi yaratma çabasına girdi. Bunun doğal sonucu olarak da ev sineması gün geçtikçe daha da yaygınlaştı. Sinemanın evimizin salonuna girmesi ses formatlarıyla daha fazla haşır neşir olmamıza neden oldu.
Ses formatları çok kanallı ses üretir. Çok kanallı sesin amacı, film izleyicisine maksimum işitsel zevki tattırmak, izlenen filmin bir kahramanı olduğu hissini uyandırmaktır. Örneğin geçmiş yüzyılları konu alan bir filmin kılıçla yapılan bir savaş sahnesinde etrafta uçuşan kılıç çarpışmalarını ve insan naralarını ayrı ayrı duymak izlenen filmden alınacak zevki de arttırır. İşte sesin böylesine gerçekçi olarak odanızda dolaşmasına imkan veren ve efektleri gerçekleştiren ses formatlarıdır. Dilerseniz günümüzde kullanılan bu ses formatlarının en anlama geldiğini ve neler olduğunu kısaca açıklayalım.
2.6.1. DOLBY SURROUND
Dolby Laboratuarlarında geliştirilen bu format, en yaygın kullanılan temel surround/çevre ses formatıdır. Basit anlamda sesi dört kanaldan vererek çevre etkisi yaratır. Sol ön, sağ ön, orta ön (merkez) ve surround kanallarından oluşur. Bas seslerin üretildiği (düşük frekans) bir subwoofer eklemek de mümkün olmaktadır. Band genişliği 100Hz-7000kHz arası olan surround kanalı monodur ve iki arka hoparlörler besleyerek aynı sesi üretir. Bu formatta ses dijital olmayıp analogtur.
2.6.2. DOLBY DİGİTAL
Dolby Laboratuvarlarında geliştirilen bu format, en yaygın kullanılan temel surround/çevre ses formatıdır. Basit anlamda sesi dört kanaldan vererek çevre etkisi yaratır. Sol ön, sağ ön, orta ön (merkez) ve surround kanallarından oluşur. Bas seslerin üretildiği (düşük frekans) bir subwoofer eklemek de mümkün olmaktadır. Band genişliği 100Hz-7000kHz arası olan surround kanalı monodur ve iki arka hoparlörler besleyerek aynı sesi üretir. Bu formatta ses dijital olmayıp analogtur.
2.6.3. DTS
DTS’in açılımı Dijital Theater Systems’tır. Dolby Digital ses formatında olduğu gibi DTS formatında da 6 ayrı kanaldan dijital ses üretilir. DTS bazı eleştirmenlerce Dolby Digital’den sonra günümüzün en iyi alternatif sinema ses formatı olarak gösterilmektedir. Bu değerlendirme onun sahip olduğu birkaç artı yönden kaynaklanır. Dolby Digital, altı kanal ses üretimi için ses kaynağındaki stereo dijital sinyallerin bir kısmını kullanamazken, DTS daha az kayıpla bu dokunulmayan sinyalleri de okur. Dijital formatların hepsi analog sesi sıkıştırarak dijital hale getirmenin birer yöntemidir. Daha az kayıpla maksimum sıkıştırmayı yapabilen format bir adım öne geçmektedir.
2.6.4. LUCASFİLM
Ev sineması formatları arasındaki haksızlığa en maruz kalan format THX’tir. THX yanlış değerlendirme ile dijital ses formatlarına bir alternatif olarak gösterilerek yanlış bir yere konulmuştur. Oysa THX ses formatı diğer ses formatlarından hem gerçekleştirdiği iş bakımından hem de anlayış olarak farklı bir sistemdir. Bu formatın fikir babası, Star Wars filmlerinin de yapımcısı olan George Lucas’tır. Sinema filmlerinin ses kayıtşarı geniş sinema salonlarında üretilmek üzere yapılmaktadır. Oysa ki ev sinemasında akustik yapısı, sinema salonlarından çok farklıdır. THX, ses üretimi veya kanal sayısı ile ilgili olmayıp evlerimizin akustik yapısına adaptasyon için geliştirilmiş, ses verisinin yeniden denglenmesi esasına dayalı bir formattır. Tüm analog ve digital formatlarla çalışabilir ve ses kalitesini arttırır. Çok pahalı bir sistem olduğu için sadece belli başlı markaların en üst modellerinde bulunmaktadır.
2.7. SİSTEMİN BEYNİ
Ev Sineması Sistemi'nizden en iyi sonuçları alabilmek için gerekli temel eleman A / V Receiver'dır. Bu cihaz sisteminizin "kalbi ve beyni" olarak, alacağınız zevk ve heyecanı da tayin edecek ana parçadır. Ancak ihtiyacınız sadece güçlü ve yeni teknolojiyle tasarlanmış bir cihaz değildir. A / V Receiver'ınız aynı zamanda mantıklı bir mühendislik tasarımı olmalıdır. Onkyo cihazları bu mantıkla tasarlanmış, gereksiz "oyuncak detaylar" kullanılmamış, ancak sizlerin kullanımını kolaylaştıracak her türlü düzen de asla ihmal edilmemiştir.
2.7.1. ÖN HOPARLÖRLER
Bir ev sineması sisteminde ön hoparlörden beklenen, hem film izlerken hem de stereo müzik dinlerken yüksek performans vermesidir. Definitive Technology Bipolar Tower Serisi hoparlörleri ve Dali yer hoparlörleri değişik zevkler için bu beklentiyi en yüksek düzeyde size sağlayacaktır. Ön hoparlörler görüntü kaynağının her iki yanında yer almalıdır.
2.7.2. ARKA HOPARLÖRLER
Surround sistemi sesin filmi izleyeni sarması anlamına gelir. Arkada yer alan hoparlörler Dolby Pro-Logic, Dolby Digital ve DTS keyfini yaşatarak bu ambiansı size sunar. Arka hoparlörler izleyicinin iki yanına veya arkaya yerleştirilebilir.
2.7.3. ORTA HOPARLÖRLER
Definitive Technology ve Dali orta hoparlörleri, geniş frekans cevapları ve genişletilmiş ses dinamikleri sayesinde filmdeki diyalogları fısıltı seviyesinde bile net olarak duymanızı sağlar. Orta hoparlör izleyiciye görüntünün geldiği yönde merkezde üstte veya altta konuşlandırılmalıdır.
2.7.4. SUBWOOFER
Subwoofer'lar, ses sisteminizdeki insanı titreten derin basları üretmekle görevli olan en geniş hoparlörlerdir. Definitive Technology ve Dali'nin subwoofer'ları hissedilir, duyulmaz.
Ev sineması sistemi kurulmuş örnek bir oda tasarımı.
Ev Sineması Cihazları yerleşim planı
F : Ana (Stereo) hoparlörler.
S : Çevreleme (surround) hoparlörleri. Efektler için kullanılırlar
CC : Merkez (center) hoparlörü. Konuşmalar (dialog) için kullanılır.
SW : Derin bas hoparlörleri. Güçlü, etkin bir bas ses elde etmek için kullanılırlar.
Yorum