Medyayı MilletKontrol Etsin
Samanyolu Televizyonu Ana Haber Bülteni Sunucusu Kemal Gülen, haberaktuel.com’a yaptığı açıklamada milletin medyayı kontrol etmesi gerektiğini söyledi.
Vatandaşların Televizyonlardaki programlardan şikâyet ettiğini ancak izlememeye devam ederek de reytingini arttırdığına dikkat çeken Gülen “Bu bir tezat bu tezadı milletimizin aşması gerekiyor” ifadelerini kullandı. Haber Aktüel | Son Sürat Haber - Haber, haberler, haber özetleri, güncel haberler, gazeteler, önemli haberler, son dakika, sıcak haber sitesinin sorularını cevaplayan STV Ana Haber Sunucusu Kemal Gülen medya karşısında Türk toplumunun duruşu hakkında açıklamalarda bulundu.
Milletin medya programlarından şikâyet ettiğini ancak izleyerek de destek verdiğine işaret eden Gülen; “Gittiğim konferanslarda diyorum ki okuduğunuz gazetelerinizi ve izlediğiniz televizyonlarınızı mutlaka denetleyin. Bir telefon açın deyin ki; “bu yanlış kardeşim”. Hayır, demiyorlar. 176 RTÜK hattına 70 milyonluk Türkiye’de günlük giden telefon sayısı 100–150. Hâlbuki insanlarla konuşsanız şikâyet edecekleri o kadar çok kanallar, programlar var ki” diye konuşuyor.
Programları değiştirecek ya da takdir ettikleri programları överek devamını temin edecek bir izleyici profiline henüz sahip olmadıkları gerçeğini hatırlatan Gülen şunları söyledi: “Medyanın ciddi bir millet kontrolüne ihtiyacı var. RTÜK kontrolü bir baskı unsuru olarak algılanıyor. Ama millet beğenmediğini kendi kendine seyretmemeye başlasa görecek ki o program yayından kaldırılacak. Ama millet hem beğenmiyor, hem şikâyet ediyor, hem de seyredip reytingini arttırıyor. Bu tezadı milletimizin aşması lazım ve cesur bir şekilde medyasını kontrol etmesi lazım. Millet olmazsa medya olmaz. Televizyonu millet seyrediyor ki reklâm geliri oluyor. Demek ki medya mensupları âdete endirekt olarak milletten maaş alıyorlar. Milletin bunun farkına varması lazım”
50 YIL SONRA UMARIM STV GİBİ KANALLAR ARTAR
STV’nin olaylar karşısındaki duruşu ile ilgili ipuçları veren başarılı haber sunucusu Kemal Gülen medyayı keskin bir bıçağa benzetti. Medyanın doktor gibi adamı kesip, böbreğini alıp satabileceğini adamı kesip kalbini ameliyat edip şifasına da kavuşturabileceğini ifade eden Gülen; “Medya çok tesirli ve etkili. STV’nin “Hakkını helal et, Büyük Buluşma” gibi programlarını seyreden seyirci biranda kendini muhasebe ediyor, başkalarının hakkına tecavüz ettiyse onları aklına getirip bir sonraki günlerde benzer ayıpları ve günahları işlememek için iç hesaplaşmaya gidiyor. Bu, medyanın insanları öz benliklerine döndürdüğünü gösteren bir örnek” diye konuştu.
50 yıl sonra Samanyolu TV gibi benzer kanalların sayısının artmasını umduğunu belirten Gülen; “Bu anlamda milleti düşünen bir doktor edasıyla millete reçeteler sunan insanlar medya yönetimlerine gelirse tüm dünyaya “Bir medya kuruluşu nasıl olmalı” projesini ihraç edebiliriz. Bir model sunabiliriz. Ben Türkiye adına ümit varım” dedi.
kaynak:televizyon gazetesi
Samanyolu Televizyonu Ana Haber Bülteni Sunucusu Kemal Gülen, haberaktuel.com’a yaptığı açıklamada milletin medyayı kontrol etmesi gerektiğini söyledi.
Vatandaşların Televizyonlardaki programlardan şikâyet ettiğini ancak izlememeye devam ederek de reytingini arttırdığına dikkat çeken Gülen “Bu bir tezat bu tezadı milletimizin aşması gerekiyor” ifadelerini kullandı. Haber Aktüel | Son Sürat Haber - Haber, haberler, haber özetleri, güncel haberler, gazeteler, önemli haberler, son dakika, sıcak haber sitesinin sorularını cevaplayan STV Ana Haber Sunucusu Kemal Gülen medya karşısında Türk toplumunun duruşu hakkında açıklamalarda bulundu.
Milletin medya programlarından şikâyet ettiğini ancak izleyerek de destek verdiğine işaret eden Gülen; “Gittiğim konferanslarda diyorum ki okuduğunuz gazetelerinizi ve izlediğiniz televizyonlarınızı mutlaka denetleyin. Bir telefon açın deyin ki; “bu yanlış kardeşim”. Hayır, demiyorlar. 176 RTÜK hattına 70 milyonluk Türkiye’de günlük giden telefon sayısı 100–150. Hâlbuki insanlarla konuşsanız şikâyet edecekleri o kadar çok kanallar, programlar var ki” diye konuşuyor.
Programları değiştirecek ya da takdir ettikleri programları överek devamını temin edecek bir izleyici profiline henüz sahip olmadıkları gerçeğini hatırlatan Gülen şunları söyledi: “Medyanın ciddi bir millet kontrolüne ihtiyacı var. RTÜK kontrolü bir baskı unsuru olarak algılanıyor. Ama millet beğenmediğini kendi kendine seyretmemeye başlasa görecek ki o program yayından kaldırılacak. Ama millet hem beğenmiyor, hem şikâyet ediyor, hem de seyredip reytingini arttırıyor. Bu tezadı milletimizin aşması lazım ve cesur bir şekilde medyasını kontrol etmesi lazım. Millet olmazsa medya olmaz. Televizyonu millet seyrediyor ki reklâm geliri oluyor. Demek ki medya mensupları âdete endirekt olarak milletten maaş alıyorlar. Milletin bunun farkına varması lazım”
50 YIL SONRA UMARIM STV GİBİ KANALLAR ARTAR
STV’nin olaylar karşısındaki duruşu ile ilgili ipuçları veren başarılı haber sunucusu Kemal Gülen medyayı keskin bir bıçağa benzetti. Medyanın doktor gibi adamı kesip, böbreğini alıp satabileceğini adamı kesip kalbini ameliyat edip şifasına da kavuşturabileceğini ifade eden Gülen; “Medya çok tesirli ve etkili. STV’nin “Hakkını helal et, Büyük Buluşma” gibi programlarını seyreden seyirci biranda kendini muhasebe ediyor, başkalarının hakkına tecavüz ettiyse onları aklına getirip bir sonraki günlerde benzer ayıpları ve günahları işlememek için iç hesaplaşmaya gidiyor. Bu, medyanın insanları öz benliklerine döndürdüğünü gösteren bir örnek” diye konuştu.
50 yıl sonra Samanyolu TV gibi benzer kanalların sayısının artmasını umduğunu belirten Gülen; “Bu anlamda milleti düşünen bir doktor edasıyla millete reçeteler sunan insanlar medya yönetimlerine gelirse tüm dünyaya “Bir medya kuruluşu nasıl olmalı” projesini ihraç edebiliriz. Bir model sunabiliriz. Ben Türkiye adına ümit varım” dedi.
kaynak:televizyon gazetesi