Midem bulanıyor, yüzünüze bakamıyorum.
Bir kadına; ağzından akan salyalarıyla “dişi köpek görmüş azgın köpek gibi” bakan erkeklerden iğreniyorum.
Taciz eden, laf atan, tecavüz eden erkeklere karşı tam olarak ne hissettiğimi dile bile getiremiyorum.
Biliyor musunuz istenmediğini anlayan erkek köpek, bunu dişisine yapmaz.
Hayvanlar kadar olamıyoruz ya...
Ben bize ne diyeyim!!!
Bir toplumda kadın ve erkek ne kadar ayrı düşerse, o toplumda kadın da erkek de o kadar sapıklaşıyor.
Bunun böyle olduğunu gözlemleyebildiğim bir coğrafyada yaşıyorum ben.
Kadın ve erkeğin ayrı düştüğü/düşürüldüğü ülkede, erkeklerin giderek daha çirkin, kadınların da bir o kadar daha korkak, ürkek ve çelimsiz hale dönüşmesinden üzüntü duyuyorum.
Kadınların fiziksel çelimsizliğine karşı, erkeklerin kaba kuvvetinin zafer kazanmasından nefret ediyorum.
Siz hiç kadınların çember olup erkek dövdüğünü gördünüz mü?
Ya da
“Bir grup kadın, sokak ortasında bir adama tecavüz etti.” haberi okudunuz mu her Allah’ ın günü?
Ya da mesela, bir kadınla ilişkiye girdi diye, kadınların o adamı kafasına kadar kuma gömüp taşladığını?
Veya “Kadın adama ilaç içirip tecavüz ederken görüntüleri cep telefonuna kaydetti. Görüntüleri internet sitesine koyunca yakalanan kadın, hapise atıldı!” haberi duydunuz mu hiç?
Olsa olsa birkaç penis kesme hikayesi vardır bildiğimiz...
O haberde bile, kadın “manyak”, adam “zavallı” ilan edilmiştir çoğu zaman. Penisi kopan adama acırız; ama bedeni delik deşik edilmiş bir kadına “kirli” diye bakarız.
Adam yapınca “karı mustahaktır!” ya ondan.
Değil işte!
Hiç bir KADIN, hiç bir ERKEK ve ÇOCUK ve HAYVAN böyle bir iğrençliğe mustahak değil.
Bunu yapanları serbest bırakan zihniyetin başına gelsin bakayım o zaman tekrar konuşalım kim mustahak, kim değil!
Bakalım kendi kızının, kendi oğlunun başına gelsin ne yapıyor?
Oturup taşlamak mı, yoksa penis kesmek mi daha caydırıcı sizce?
İnsan gibi söylenince anlaşılmıyor mu?
“Kardeşim elleme diyorum, EL-LE-ME!”
Sanırım bu yüzden her çocuğun bir kardeşi olması fikri bana iyi geliyor.
Size saçma gelebilir; ama bence değil.
Zaten aklıma başka bir fikir de gelmiyor. (Akıl mı kalır insanda!)
Kardeşlerin, bir kız bir erkek olma olasılığı var ya...
Hah işte!
En azından bir arada büyürlerken kadın-erkek ilişkileri adına erkenden alıştırma yapmaya başlarlar. Mesafeyi nerede koymak gerektiğini; saç çekmemeyi, pipiye vurmamayı, can acıtmamayı erkenden öğrenirler.
Bir de esas cezalar ceza olsa be kardeşim!
Ben bile bu kadar affetme hastası bir kadınken, bu neyin affıdır anlamıyorum.
57YTL’ ye buzdolabınızı tamir ettirebiliyor musunuz da, insan ruhu tamir olsun?
Paranın satın alamadığı şeylerden haberiniz var mı?
***
Bakın,
Bu işe BİZ KADINLAR el atmadığımız, bizi koruyan kanunları yapmayı başkasına - hele hele demek ki ne hissettiğimizi anlayamayan ellere - bıraktığımız sürece, bu iş böyle devam edecek.
Neden kendi işimizi kendimiz halletmek için çalışmıyoruz?
“Mıy mıy mıy” konuşuyoruz.
Sinir oluyorum!
Birşey yapalım...
Kanunların, kanun yapanların tepesine binelim yahu!
**** grevi yapalım. (“Daha neler” demeyin, sinirlerim bozuk!)
Tecavüzün, tacizin azı çoğu yok.
Ben istemezsem dokunamazsın kardeşim bana!
Ben seni elliyor muyum sokak ortasında, oranı buranı sıkıyor muyum “Ay canım çekti, gözüm döndü...” diye.
Ya da yapalım bakalım ne olacak?
Her kadın, her gördüğü adama laf atmakla başlasın; “Ohş anam, yerim seni!” desin bakalım nasılmış?
“Empati öyle değil böyle olur şekerim” şeklinde takılalım üç beş gün...
Çok sinirliyim, öfkeyle kalkıp zararla oturmamalıyım.
Aklımı başıma toplayıp sakin olmalıyım.
Ben güçlü bir kadınım.
Kadınların istedikleri zaman, yeter ki istesinler, herşeyi yapableceğine,
Yürekten inanırım!
İnanmalıyım...
Yonca TOKBAŞ
Bir kadına; ağzından akan salyalarıyla “dişi köpek görmüş azgın köpek gibi” bakan erkeklerden iğreniyorum.
Taciz eden, laf atan, tecavüz eden erkeklere karşı tam olarak ne hissettiğimi dile bile getiremiyorum.
Biliyor musunuz istenmediğini anlayan erkek köpek, bunu dişisine yapmaz.
Hayvanlar kadar olamıyoruz ya...
Ben bize ne diyeyim!!!
Bir toplumda kadın ve erkek ne kadar ayrı düşerse, o toplumda kadın da erkek de o kadar sapıklaşıyor.
Bunun böyle olduğunu gözlemleyebildiğim bir coğrafyada yaşıyorum ben.
Kadın ve erkeğin ayrı düştüğü/düşürüldüğü ülkede, erkeklerin giderek daha çirkin, kadınların da bir o kadar daha korkak, ürkek ve çelimsiz hale dönüşmesinden üzüntü duyuyorum.
Kadınların fiziksel çelimsizliğine karşı, erkeklerin kaba kuvvetinin zafer kazanmasından nefret ediyorum.
Siz hiç kadınların çember olup erkek dövdüğünü gördünüz mü?
Ya da
“Bir grup kadın, sokak ortasında bir adama tecavüz etti.” haberi okudunuz mu her Allah’ ın günü?
Ya da mesela, bir kadınla ilişkiye girdi diye, kadınların o adamı kafasına kadar kuma gömüp taşladığını?
Veya “Kadın adama ilaç içirip tecavüz ederken görüntüleri cep telefonuna kaydetti. Görüntüleri internet sitesine koyunca yakalanan kadın, hapise atıldı!” haberi duydunuz mu hiç?
Olsa olsa birkaç penis kesme hikayesi vardır bildiğimiz...
O haberde bile, kadın “manyak”, adam “zavallı” ilan edilmiştir çoğu zaman. Penisi kopan adama acırız; ama bedeni delik deşik edilmiş bir kadına “kirli” diye bakarız.
Adam yapınca “karı mustahaktır!” ya ondan.
Değil işte!
Hiç bir KADIN, hiç bir ERKEK ve ÇOCUK ve HAYVAN böyle bir iğrençliğe mustahak değil.
Bunu yapanları serbest bırakan zihniyetin başına gelsin bakayım o zaman tekrar konuşalım kim mustahak, kim değil!
Bakalım kendi kızının, kendi oğlunun başına gelsin ne yapıyor?
Oturup taşlamak mı, yoksa penis kesmek mi daha caydırıcı sizce?
İnsan gibi söylenince anlaşılmıyor mu?
“Kardeşim elleme diyorum, EL-LE-ME!”
Sanırım bu yüzden her çocuğun bir kardeşi olması fikri bana iyi geliyor.
Size saçma gelebilir; ama bence değil.
Zaten aklıma başka bir fikir de gelmiyor. (Akıl mı kalır insanda!)
Kardeşlerin, bir kız bir erkek olma olasılığı var ya...
Hah işte!
En azından bir arada büyürlerken kadın-erkek ilişkileri adına erkenden alıştırma yapmaya başlarlar. Mesafeyi nerede koymak gerektiğini; saç çekmemeyi, pipiye vurmamayı, can acıtmamayı erkenden öğrenirler.
Bir de esas cezalar ceza olsa be kardeşim!
Ben bile bu kadar affetme hastası bir kadınken, bu neyin affıdır anlamıyorum.
57YTL’ ye buzdolabınızı tamir ettirebiliyor musunuz da, insan ruhu tamir olsun?
Paranın satın alamadığı şeylerden haberiniz var mı?
***
Bakın,
Bu işe BİZ KADINLAR el atmadığımız, bizi koruyan kanunları yapmayı başkasına - hele hele demek ki ne hissettiğimizi anlayamayan ellere - bıraktığımız sürece, bu iş böyle devam edecek.
Neden kendi işimizi kendimiz halletmek için çalışmıyoruz?
“Mıy mıy mıy” konuşuyoruz.
Sinir oluyorum!
Birşey yapalım...
Kanunların, kanun yapanların tepesine binelim yahu!
**** grevi yapalım. (“Daha neler” demeyin, sinirlerim bozuk!)
Tecavüzün, tacizin azı çoğu yok.
Ben istemezsem dokunamazsın kardeşim bana!
Ben seni elliyor muyum sokak ortasında, oranı buranı sıkıyor muyum “Ay canım çekti, gözüm döndü...” diye.
Ya da yapalım bakalım ne olacak?
Her kadın, her gördüğü adama laf atmakla başlasın; “Ohş anam, yerim seni!” desin bakalım nasılmış?
“Empati öyle değil böyle olur şekerim” şeklinde takılalım üç beş gün...
Çok sinirliyim, öfkeyle kalkıp zararla oturmamalıyım.
Aklımı başıma toplayıp sakin olmalıyım.
Ben güçlü bir kadınım.
Kadınların istedikleri zaman, yeter ki istesinler, herşeyi yapableceğine,
Yürekten inanırım!
İnanmalıyım...
Yonca TOKBAŞ
Yorum