Yalancıyı Nasıl Tanırsınız
__________________
BD'li hipnoterapist David J. Lieberman, "Size kimse yalan söyleyemez" isimli kitabında yalan söyleyen kişilerin genelde sergiledikleri söz ve davranış kalıplarını sıraladı.
Buna göre ;
* Yalan söyleyen kişi göz temasından kaçınır, göz göze gelmemek için elinden geleni yapar.
* Ellerini ve kollarını az kullanır.
* Kendisine soru sorulduğunda elleri sımsıkı kapanıyorsa ya da avuçları aşağı dönükse bu yalanın ya da kandırmanın sinyalidir.
* Ellerini yüzüne ya da boynuna götürüyor olabilir ama bedeniyle teması sadece bu kısımlarla sınırlı kalır.
* Verdiği cevap nedeniyle rahat olduğunu göstermeye çalışan kişi belli belirsiz bir şekilde omzunu silker.
* El kol hareketleri ile söylediği sözler arasında zamanlama hatası vardır. Baş hareketleri mekaniktir.
* Şaşırmış, korkmuş ya da mutluymuş rolü yapıyorsa, yüzünde beliren ifade, ağız bölgesiyle sınırlı kalacaktır.
* Yalan söyleyen kişi ayakta dururken ya da otururken konuşma sırasında sırtını dik tutmaz.
* Kendisini itham eden insandan uzaklaşmak isteğiyle muhtemelen bakışlarını kapıya doğru çevirir.
* Konuştuğu insanla ya çok az fiziksel temas kurar ya da hiç kurmaz.
* İşaret parmağını ikna etmek istediği kişiye yöneltmez.
* Kendisini itham eden kişiyle arasına bir takım nesneler koyar.
* Bilinçaltından sızan gerçek duygular, düşünceler ve niyetler dil sürçmesi şeklinde ortaya çıkar.
* Karşısındaki kişi anlattığı hikayeye inanana kadar fazladan bilgi vermeye devam eder.
* Sorulara asla doğrudan cevap vermez, dolaylı olarak ima eder.
* 'Ben, biz ve bizim' gibi zamirleri ya çok azdır ya da hiç kullanmaz.
* Kullandığı kelimeler açık ve net olmayabilir.
* Soruları soruya oranla aşırı bir tepki gösterir.
* Bütün sorularınıza cevap verebilir ama kendisi size soru sormaz.
* Haksız suçlandığına sinirlenmez.
* 'Gerçeği söylemek gerekirse,' Dürüst olmak gerekirse' ve 'Niye yalan söyleyeyim' gibi cümleler kullanır.
* Soruyu önceden düşünmüş ve cevabı hazırlamıştır.
* Sorunuzu tekrar etmenizi ister ya da soruya soruyla karşılık verir.
* Konuşmaya, 'Yanlış anlamanı istemem ama' gibi bir cümleyle başlar.
* İlginizi dağıtmak için şaka yapar ya da dalga geçer.
* Ayrıntılı açıklama gerektiren konuları sıradan bir şeymiş gibi aktarır.
* Hikayesi o kadar inanılmazdır ki, sırf bu yüzden inanırsınız.
Buna göre ;
* Yalan söyleyen kişi göz temasından kaçınır, göz göze gelmemek için elinden geleni yapar.
* Ellerini ve kollarını az kullanır.
* Kendisine soru sorulduğunda elleri sımsıkı kapanıyorsa ya da avuçları aşağı dönükse bu yalanın ya da kandırmanın sinyalidir.
* Ellerini yüzüne ya da boynuna götürüyor olabilir ama bedeniyle teması sadece bu kısımlarla sınırlı kalır.
* Verdiği cevap nedeniyle rahat olduğunu göstermeye çalışan kişi belli belirsiz bir şekilde omzunu silker.
* El kol hareketleri ile söylediği sözler arasında zamanlama hatası vardır. Baş hareketleri mekaniktir.
* Şaşırmış, korkmuş ya da mutluymuş rolü yapıyorsa, yüzünde beliren ifade, ağız bölgesiyle sınırlı kalacaktır.
* Yalan söyleyen kişi ayakta dururken ya da otururken konuşma sırasında sırtını dik tutmaz.
* Kendisini itham eden insandan uzaklaşmak isteğiyle muhtemelen bakışlarını kapıya doğru çevirir.
* Konuştuğu insanla ya çok az fiziksel temas kurar ya da hiç kurmaz.
* İşaret parmağını ikna etmek istediği kişiye yöneltmez.
* Kendisini itham eden kişiyle arasına bir takım nesneler koyar.
* Bilinçaltından sızan gerçek duygular, düşünceler ve niyetler dil sürçmesi şeklinde ortaya çıkar.
* Karşısındaki kişi anlattığı hikayeye inanana kadar fazladan bilgi vermeye devam eder.
* Sorulara asla doğrudan cevap vermez, dolaylı olarak ima eder.
* 'Ben, biz ve bizim' gibi zamirleri ya çok azdır ya da hiç kullanmaz.
* Kullandığı kelimeler açık ve net olmayabilir.
* Soruları soruya oranla aşırı bir tepki gösterir.
* Bütün sorularınıza cevap verebilir ama kendisi size soru sormaz.
* Haksız suçlandığına sinirlenmez.
* 'Gerçeği söylemek gerekirse,' Dürüst olmak gerekirse' ve 'Niye yalan söyleyeyim' gibi cümleler kullanır.
* Soruyu önceden düşünmüş ve cevabı hazırlamıştır.
* Sorunuzu tekrar etmenizi ister ya da soruya soruyla karşılık verir.
* Konuşmaya, 'Yanlış anlamanı istemem ama' gibi bir cümleyle başlar.
* İlginizi dağıtmak için şaka yapar ya da dalga geçer.
* Ayrıntılı açıklama gerektiren konuları sıradan bir şeymiş gibi aktarır.
* Hikayesi o kadar inanılmazdır ki, sırf bu yüzden inanırsınız.
__________________