Guantanamo'da yüzlerce tutukluyu yıllardır mahkeme önüne çıkarmadan hapis tutan ABD, dün gece yayınladığı insan hakları yıllık raporu ile, Türkiye'ye yine "insan hakları karnesi" verdi. ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından hazırlanan raporda, yok yok. En büyük eleştiri ise, Türkiye'deki adalet sistemine ve dini özgürlüklere yönelik.
E-MUHTIRA ABD RAPORUNDA
* Ülkede, Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimlere yol açan kutuplaşmış siyasi iklim içinde, askerler üç ayrı bildiri yayınladılar. Bu bildiriler insan hakları grupları tarafından demokratik sürece baskı yapma çabası olarak nitelendirildi. 27 Nisan'da Genelkurmay Başkanlığı Web sitesinde, ülkedeki laikliğin zayıflamasından duyulan rahatsızlığı ifade eden bir muhtıra yayınladı. İnsan hakları gözlemcileri bunu "e-muhtıra aracılığıyla darbe" olarak nitelendirdi.
ADALET SİSTEMİNE YÖNELİK ELEŞTİRİLER
* Cezaevleri çok kalabalık, cezaevi görevlileri yeterince eğitilmiyor.
*Duruşma salonlarının yapısı, adil yargılamaya uygun değil. Hakimler ve savcılar arasındaki sıkı dostluk, dava sonucunu etkiliyor. Savcı, hakimle aynı kapıdan girerken, avukat başka kapıdan salona alınıyor. Hakim ve savcı yüksekte oturuyor, avukat aşağıda duruyor. Savcının istediği kişi tanık gösterme hakkı var, avukatın yok.
*Bazı hükümet yetkilileri ve askeri yetkililer, yargı bağımsızlığını ciddiye almıyor.
* Davalar çok uzun sürüyor.
DİNİ ÖZGÜRLÜKLER VE İFADE ÖZGÜRLÜÐÜ
* Ülkede tarikatlar kanunen yasak. Ancak pekçok önde gelen siyasetçi ve sosyal lider yasak olan bu tarikatlara üye. Yasağa rağmen, ülkede tarikatlar yaygın ve çok etkili.
* Öte yandan, Mazlum-Der verilerine göre, çok sayıda ordu mensubu cuma namazına gittikleri ya da eşleri türbanlı olduğu için disiplinsizlik suçlamasıyla ordudan atılıyor.
* Türkiye'de, Diyanet rakamlarına göre 77 bin 777 cami var. Ancak ülkede yaşayan Müslüman olmayan azınlıklara yeni ibadethane açmak konusunda büyük zorluk çıkarılıyor.
* Akademisyenlere göre ülkede 15 ila 20 milyon Alevi yaşıyor. Bunlar arasında Türkler, Kürtler ve Araplar da var.
Aleviler genel olarak, Şii ve Sünni İslam inançlarının bazı yönlerinin yanısıra, Anadolu'daki diğer dinlerin izlerini de taşıyor. Hükümet, Aleviliği "kabul edilmiş görüşlere zıt bir Müslüman tarikatı" olarak kabul ediyor. Ancak bazı Aleviler ve "mutlak Sünni"ler, Alevileri Müslüman kabul etmiyor. Alevilerin Cem evleri resmen ibadethane olarak kabul edilmiyor.
* Türkiye'de yaklaşık 4 bin Rum-Ortodoks kaldı. Türkiye'nin, "Patrikhane'de Türk vatandaşı din adamı" uygulaması nedeniyle, Fener Rum Patrikhanesi zor günler geçiriyor. Fener Patrikhanesi'nin ekümenik statüsü hala tanınmadı, Heybeliada Ruhban okulu da açılmadı.
* Hükümet, ifade özgürlüğünü yasalar yolıyla kısıtlıyor. Hükümete, devlete, "Türklüğe", ya da cumhuriyetin kurum ya da sembollerine hakaret yasak.
* İfade özgürlüğüne yönelik kısıtlamalar internete kadar uzandı. Türk mahkemeleri pekçok kez telekominikasyon sağlayıcılarına internet sitelerini kapatma talimatı verdi.
* "Deli" adlı müzik grubu ÖSYM'yi eleştiren şarkı yaptı, haklarında dava açıldı.
* Penguen ve Leman mizah dergileri aleyhinde, yayınladıkları karikatürler nedeniyle sürekli davalar açılıyor.
VE DİÐER ELEŞTİRİLER:
* Sayıları tam olarak bilinmese de, bazı azınlık grupları siyasi işlerde aktif durumda. Pekçok parlamento üyesi ve üst düzey hükümet yetkilisi Kürt. Başbakan Erdoğan geçen yıl yaptığı bir açıklamada hükümetinde beş Kürt kökenli bakanın, AKP parlamento grubunda da 75 Kürt kökenli milletvekilinin bulunduğunu söyledi.
* Çocuklar, çok küçük yaşta evlendiriliyor
* Kadın ve çocuk ticareti yapılmasına bazı polisler göz yumuyor.
* Öğrenciler, Sağlık Bakanı'nın elini sıkmadığı için gözaltına alındı, Diyarbakır'daki festivalde Kürtçe şarkı söyleyen çocuklar hakkında soruşturma açıldı.
* Emekli komutan Özden Örnek'in günlüklerini yayımladığı iddia edilen Nokta dergisi aleyhine dava açıldı.
*Popüler televizyon dizisi Kurtlar Vadisi dördünce sezonuyla hala yayında. Dizinin ve 2005 yılındaki aynı adı taşıyan filmin, milliyetçiliği körüklediği, Müslüman olmayanlara karşı sosyal şüpheyi güçlendirdiği eleştirileri yapılıyor.
* Seçimlerde, Türkçe dışında kampanya dili kullanılamıyor.
KADINA ŞİDDET ÇOK CİDDİ SORUN
* 550 sandalyelik parlamentoda 49 kadın milletvekili ve 25 kişilik kabinede sadece tek bir bayan bakan var.
* Kadına karşı şiddet, kadına yönelik aile içi tecavüz ve taciz, ciddi ve yaygın bir problem. Kanunlar kadına karşı, aile içi tacizi ve şiddeti yasaklamasına rağmen, hükümet bu yasaları uygulamak konusunda etkili adım atmıyor. Kadın örgütleri 2001-2005 arasında 150 binden fazla kadının ev içi şiddete maruz kaldığını bildiriyor.
Hürriyet
E-MUHTIRA ABD RAPORUNDA
* Ülkede, Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimlere yol açan kutuplaşmış siyasi iklim içinde, askerler üç ayrı bildiri yayınladılar. Bu bildiriler insan hakları grupları tarafından demokratik sürece baskı yapma çabası olarak nitelendirildi. 27 Nisan'da Genelkurmay Başkanlığı Web sitesinde, ülkedeki laikliğin zayıflamasından duyulan rahatsızlığı ifade eden bir muhtıra yayınladı. İnsan hakları gözlemcileri bunu "e-muhtıra aracılığıyla darbe" olarak nitelendirdi.
ADALET SİSTEMİNE YÖNELİK ELEŞTİRİLER
* Cezaevleri çok kalabalık, cezaevi görevlileri yeterince eğitilmiyor.
*Duruşma salonlarının yapısı, adil yargılamaya uygun değil. Hakimler ve savcılar arasındaki sıkı dostluk, dava sonucunu etkiliyor. Savcı, hakimle aynı kapıdan girerken, avukat başka kapıdan salona alınıyor. Hakim ve savcı yüksekte oturuyor, avukat aşağıda duruyor. Savcının istediği kişi tanık gösterme hakkı var, avukatın yok.
*Bazı hükümet yetkilileri ve askeri yetkililer, yargı bağımsızlığını ciddiye almıyor.
* Davalar çok uzun sürüyor.
DİNİ ÖZGÜRLÜKLER VE İFADE ÖZGÜRLÜÐÜ
* Ülkede tarikatlar kanunen yasak. Ancak pekçok önde gelen siyasetçi ve sosyal lider yasak olan bu tarikatlara üye. Yasağa rağmen, ülkede tarikatlar yaygın ve çok etkili.
* Öte yandan, Mazlum-Der verilerine göre, çok sayıda ordu mensubu cuma namazına gittikleri ya da eşleri türbanlı olduğu için disiplinsizlik suçlamasıyla ordudan atılıyor.
* Türkiye'de, Diyanet rakamlarına göre 77 bin 777 cami var. Ancak ülkede yaşayan Müslüman olmayan azınlıklara yeni ibadethane açmak konusunda büyük zorluk çıkarılıyor.
* Akademisyenlere göre ülkede 15 ila 20 milyon Alevi yaşıyor. Bunlar arasında Türkler, Kürtler ve Araplar da var.
Aleviler genel olarak, Şii ve Sünni İslam inançlarının bazı yönlerinin yanısıra, Anadolu'daki diğer dinlerin izlerini de taşıyor. Hükümet, Aleviliği "kabul edilmiş görüşlere zıt bir Müslüman tarikatı" olarak kabul ediyor. Ancak bazı Aleviler ve "mutlak Sünni"ler, Alevileri Müslüman kabul etmiyor. Alevilerin Cem evleri resmen ibadethane olarak kabul edilmiyor.
* Türkiye'de yaklaşık 4 bin Rum-Ortodoks kaldı. Türkiye'nin, "Patrikhane'de Türk vatandaşı din adamı" uygulaması nedeniyle, Fener Rum Patrikhanesi zor günler geçiriyor. Fener Patrikhanesi'nin ekümenik statüsü hala tanınmadı, Heybeliada Ruhban okulu da açılmadı.
* Hükümet, ifade özgürlüğünü yasalar yolıyla kısıtlıyor. Hükümete, devlete, "Türklüğe", ya da cumhuriyetin kurum ya da sembollerine hakaret yasak.
* İfade özgürlüğüne yönelik kısıtlamalar internete kadar uzandı. Türk mahkemeleri pekçok kez telekominikasyon sağlayıcılarına internet sitelerini kapatma talimatı verdi.
* "Deli" adlı müzik grubu ÖSYM'yi eleştiren şarkı yaptı, haklarında dava açıldı.
* Penguen ve Leman mizah dergileri aleyhinde, yayınladıkları karikatürler nedeniyle sürekli davalar açılıyor.
VE DİÐER ELEŞTİRİLER:
* Sayıları tam olarak bilinmese de, bazı azınlık grupları siyasi işlerde aktif durumda. Pekçok parlamento üyesi ve üst düzey hükümet yetkilisi Kürt. Başbakan Erdoğan geçen yıl yaptığı bir açıklamada hükümetinde beş Kürt kökenli bakanın, AKP parlamento grubunda da 75 Kürt kökenli milletvekilinin bulunduğunu söyledi.
* Çocuklar, çok küçük yaşta evlendiriliyor
* Kadın ve çocuk ticareti yapılmasına bazı polisler göz yumuyor.
* Öğrenciler, Sağlık Bakanı'nın elini sıkmadığı için gözaltına alındı, Diyarbakır'daki festivalde Kürtçe şarkı söyleyen çocuklar hakkında soruşturma açıldı.
* Emekli komutan Özden Örnek'in günlüklerini yayımladığı iddia edilen Nokta dergisi aleyhine dava açıldı.
*Popüler televizyon dizisi Kurtlar Vadisi dördünce sezonuyla hala yayında. Dizinin ve 2005 yılındaki aynı adı taşıyan filmin, milliyetçiliği körüklediği, Müslüman olmayanlara karşı sosyal şüpheyi güçlendirdiği eleştirileri yapılıyor.
* Seçimlerde, Türkçe dışında kampanya dili kullanılamıyor.
KADINA ŞİDDET ÇOK CİDDİ SORUN
* 550 sandalyelik parlamentoda 49 kadın milletvekili ve 25 kişilik kabinede sadece tek bir bayan bakan var.
* Kadına karşı şiddet, kadına yönelik aile içi tecavüz ve taciz, ciddi ve yaygın bir problem. Kanunlar kadına karşı, aile içi tacizi ve şiddeti yasaklamasına rağmen, hükümet bu yasaları uygulamak konusunda etkili adım atmıyor. Kadın örgütleri 2001-2005 arasında 150 binden fazla kadının ev içi şiddete maruz kaldığını bildiriyor.
Hürriyet