Yardım mı almak istersiniz, alın terinizle çalışarak kazanmak mı?

Kapat
X
 
  • Zaman
  • Gösterim
Clear All
yeni mesajlar
  • anterior
    Senior Member
    • 06-11-2006
    • 6453

    Yardım mı almak istersiniz, alın terinizle çalışarak kazanmak mı?

    Sigortalı olmak istemeyen yeşil kartlılar

    İstihdam paketinde bu yıl sonunda primlerin 5 puan düşürülmesi öngörülüyor. Bu uzun zamandır "işgücü maliyetlerinin düşürülmesi" başlığı altında işadamlarının istediği bir düzenleme idi. Hükümet de bu indirimi ballandıra ballandıra anlatıyor. Bu önlem sayesinde kayıtdışı işçi çalıştırmanın azalacağını, resmi işsiz sayısının azalacağını umuyor.

    Biz bu indirimin etkisinin hiç de sanıldığı kadar fazla olmayacağını sanıyoruz.

    Çünkü her şeyden önce önümüzdeki birkaç yıl, yeni yatırımlar ve istihdamın artırılması açısından zor geçecek. Bunun da ötesinde bir yere girip çalışacak olanlar, özellikle gelişmemiş bölgelerdeki işsizler, artık çalışsalar bile kayıt içine girmek istemiyorlar.

    Böyle şey olur mu demeyin. Hep bildiğimiz yaşadığımız; işveren sigortalı yapmak istemez, her işçi sigortalı olmak ister, değil mi? İşte bu değişti, artık sayıları hiç de azımsanmayacak ölçüde, çalışmak ama çalışırken sigortalı olmak istemeyen var.

    Beleşçiliğe alışanlar

    Nedeni basit; çünkü hükümet çok geniş bir kesime açıktan para veriyor ve uzun zamandır beleşçiliğe, yani çalışmadan kazanmaya alışmış geniş bir kesim oluştu...

    Geçen gün Güneydoğu’da işletmeleri olan bir sanayici arkadaşımla konuşurken, bu durumun sandığımızdan çok daha yaygın olduğunu öğrendim. Arkadaşımın kendi yaşadığı olaylar bile gösteriyor ki; bu virüs gibi toplumun dokularına işlemiş, tehlikeli bir hal almış ve kolay kolay değiştirilemez bir hastalık olarak karşımızda duruyor.

    Bu virüsün adı, çoğu kez yeşil kart, zaman zaman aile yardımı, çocuk yardımı, kömür yardımı olarak karşımıza çıkan, geniş halk kesimlerini etkisine alan beleşçilik. Bu hastalığa "iane" "haraç" ya da başka isimler de takabilirsiniz....

    Arkadaşım zaten işsizlik olduğunu ama zaman zaman ihtiyaç olduğunda işçi bulmakta ciddi sıkıntı çektiklerini söylüyor. Kahvehaneler dolu ama çalışmak isteyen sayısı hep azalıyor.

    Alın teri cezalandırılıyor

    Önceki günkü Radikal gazetesinin manşeti "70 milyonluk nüfusun 7.5milyonunun yardımla yaşadığı" idi. Bir soru önergesinden yola çıkarak başta Fak-Fuk-Fon olmak üzere yardım çeşitleri sayılmıştı. Ben yapılan bu tür yardımların görünenin kat be kat üstünde olduğunu tahmin ediyorum. Tabii ki faydalanan kişi sayısının da... Yani nüfusun yüzde 10’u ile sınırlı değil bence, kesin rakam bulunamıyor ama, rahatlıkla yüzde 20’lik kesime ulaşıyordur

    Bu resmi rakamlarda gözükmeyen "doğrudan gelir desteği" yardımı, şimdi biraz düzeltilse de, çok sayıda arazi gösteren kişinin hiç yoktan para alıp, çalışmadan yatmasına neden oldu. "Elektrik kaçağı" denip bizim faturalara yüklenen trilyonlarca kaçak, aslında bilinip alınmayan para demek. Bunun dışında belediyelerin yaptığı yardımlar var ki; bence en az merkezi bütçeden yapılan yardımlar kadar. Yani virüs her geçen gün yayılıyor, dozu artıyor.

    Bu hep söylediğimiz "topluma balık tutmayı öğretmek yerine balık vermek" ile eşanlamlı. Yani "yatarken para alma"yı özendirip, insanları çalışmaktan, emek harcamaktan caydırıyor.

    Bu hastalığın girdiği, giderek de yayıldığı bir toplumun artık üretken olması beklenemez. Böyle bir toplumun, ne yaparsanız yapın, işsizliği fiili olarak azaltması, kalıcı ve yüksek büyümeyi sağlaması, kayıtdışı ekonomiyi tesis etmesi çok ama çok zorlaşır.

    Bu aynı zamanda emeğiyle geçinenleri, alın teri dökenleri, yani hak ettiği geliri çalışarak sağlamak isteyen dürüst vatandaşları da cezalandıran bir sistemdir.

    Evet, çok geniş bir yoksul kesim var, bunların kesinlikle yardıma ihtiyacı var. Ama "sosyal sorumluluk" çalışarak kazanmayı, bunu özendirmeyi gerektirir. Bunun yanında "sosyal yardım" da verilmeli ama gerçekten hak edene, çalışacak imkanı olup yatana değil.

    Bu gidişle çalıştıracak işçi bulamayacak işvereniyle, cezalandırılan işçisiyle, aydınıyla, bu para cebinden alınan herkes bu hastalığa karşı çıkmak zorunda. Durum bence çok ciddi...

    Erdal SAÐLAM
İşlem Yapılıyor