Siz Hiç Böyle Büyük Bir Adam Tanıdınız mı???

Kapat
X
 
  • Zaman
  • Gösterim
Clear All
yeni mesajlar
  • RARELY
    Senior Member
    • 04-11-2004
    • 6810

    Konu: Siz Hiç Böyle Büyük Bir Adam Tanıdınız mı???

    DANİMARKA

    Atatürk, şahsiyet ve yeteneğin dev gibi bir simgesi idi, O,
    yirminci yüzyılın en görkemli olayını yaratan adamdı.

    National Tidence Gazetesi

    Yorum

    • RARELY
      Senior Member
      • 04-11-2004
      • 6810

      Konu: Siz Hiç Böyle Büyük Bir Adam Tanıdınız mı???

      FİNLANDİYA

      Atatürk, olağanüstü nitelikte bir devlet adamı, savaş sonrası
      dünya tarihinin en önemli simalarından biri idi.

      Hufvud Stadbladet Gazetesi

      Yorum

      • RARELY
        Senior Member
        • 04-11-2004
        • 6810

        Konu: Siz Hiç Böyle Büyük Bir Adam Tanıdınız mı???

        HİNDİSTAN

        Dünyanın yetiştirdiği en büyük insanlardan biri.

        Star of India


        Atatürk, yalnız Türk Milleti'nin değil, özgürlüğü uğruna
        savaşan bütün milletlerin önderiydi. O' nun direktifleri
        altında siz bağımsızlığınıza kavuştunuz. Biz de o yoldan
        yürüyerek özgürlüğümüze kavuştuk.

        Bayan Sucheta KRIPALANI Hint Parlamento Heyeti Başkanı

        Yorum

        • RARELY
          Senior Member
          • 04-11-2004
          • 6810

          Konu: Siz Hiç Böyle Büyük Bir Adam Tanıdınız mı???

          Elimizde olmayan nedenlerden dolayı bir gün gecikme ile de olsa programımıza kaldığımız yerden devam ediyoruz...

          Yarın İran, İsrail ve İsveç

          Saygılarımla.

          Yorum

          • RARELY
            Senior Member
            • 04-11-2004
            • 6810

            Konu: Siz Hiç Böyle Büyük Bir Adam Tanıdınız mı???

            HALK İDARESİ

            « … Milletimizin bugünki idaresi, hakiki mahiyeti ile bir halk idaresidir. Ve bu idare tarzı, esası meşveret (danışma) olan Şûra idaresinden başka bir şey değildir… »

            03. 01. 1922, General Frunse’nin Ziyafetinde.


            « … Herhalde halkımızı idare ile yakından ilgilendirmek, yani idareyi doğrudan doğruya halkın eline verebilecek bir idare şeklini tesis etmek hem milli hakimiyetin hakiki olarak temsili ve hem de bu sayede halkın benliğini anlaması itibarıyla gerekli idi. İşte bu düşüncelerin, bu araştırmaların ilhamı olarak proje yapılmıştı… »

            10. 01. 1922, Vakit Başyazarı Ahmet Emin İle Mülâkat.

            Yorum

            • RARELY
              Senior Member
              • 04-11-2004
              • 6810

              Konu: Siz Hiç Böyle Büyük Bir Adam Tanıdınız mı???

              İSTANBUL

              « … İstanbul bizimdir. Bununla birlikte boğazlar ve Marmara denizi için başkentin emniyeti temin edilmek şartıyla bir hal tarzını kabul etmeye hazır bulunmaktayız… »

              Ağustos 1921, Associated Press Muhabirine Demeç.



              « … İstanbul şehri, milletimizin sonsuz çalışma ve fedakarlığının ürün verdiği yerdir. Gerçekten; milletimizin maddî ve manevî varlığını yücelten anıtlar, kurumlar ve medeniyet eserleri İstanbul’da yoğunlaştırılmıştır. »

              01.03.1922, T.B.M.M., 3. Toplanma Yılını Açarken.



              « İki büyük dünyanın buluşma noktasında, Türk vatanının süsü, Türk tarihinin serveti, Türk milletinin gözbebeği İstanbul, bütün vatandaşların kalbinde yeri olan bir şehirdir… »

              01.07.1927, İstanbul Halkı Temsilcileriyle Dolmabahçe
              Sarayında Yapılan Bir Konuşma.

              Yorum

              • RARELY
                Senior Member
                • 04-11-2004
                • 6810

                Konu: Siz Hiç Böyle Büyük Bir Adam Tanıdınız mı???

                MEDENİYET

                « … Memleketler çeşitlidir, fakat medeniyet birdir, ve bir milletin gelişmesi için bu tek medeniyete katılması lazımdır… »

                29.10.1923, Fransız Muhabiri Maurice Pernot’ya Demeç.

                « … Medeniyet yolunda yürümek başarılı olmak hayatın şartıdır. Bu yol üzerinde bekleyenler veyahut bu yol üzerinde ileri değil geriye bakmak bilgisizlik ve gafletinde bulunanlar, umumî medeniyetin coşkun seli altında boğulmaya mahkumdurlar. »

                30.081924, Dumlupınar’da Konuşma.


                « Efendiler, medeniyet yolunda başarı yenileşmeye bağlıdır. Sosyal hayatta, iktisadi hayatta ilim ve fen sahasında başarılı olmak için tek olgunlaşma ve ilerleme yolu budur… »

                30.081924, Dumlupınar’da Konuşma.


                « Türk milletinin istidâdı ve kâti kararı medeniyet yolunda durmadan ilerlemektir. »
                (1924)

                « … Fikrimiz, zihniyetimiz medeni olacaktır. Şunun bunun sözüne önem vermeyeceğiz. Medeni olacağız. Bununla iftihar edeceğiz. Bütün Türk ve İslâm âlemine bakınız. Zihinleri medeniyetin emrettiği şümul ve yükselmeye uyamadıklarından ne büyük felaketler, ne ıstıraplar içindedirler. Bizim de şimdiye kadar geri kalmamız ve sonuç olarak son felaket çamuruna batışımız bundandır… »

                24.08.1925, Kastamonu’da Bir Konuşma.

                « … Medeniyet öyle bir kuvvetli ateştir ki ona ilgisiz olanları yakar ve mahveder. »

                24.08.1925, Kastamonu’da Bir Konuşma.


                « … Milletimizi en kısa yoldan medeniyetin nimetlerine kavuşturmaya, mesut ve müreffeh kılmaya çalışacağız ve bunu yapmaya mecburuz. »

                26.08.1925, İnebolu’da Bir Konuşma.

                « Efendiler, Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türk halkı medenidir. Tarihte medenidir, hakikatte medenidir. Fakat ben sizin öz kardeşiniz, arkadaşınız, babanız gibi medeniyim diyen Türkiye Cumhuriyeti halkı, fikriyle, zihniyetiyle medeni olduğunu ispat ve göstermek mecburiyetindedir. Medeniyim diyen Türkiye Cumhuriyeti halkı, aile hayatıyla, yaşayış tarzıyla medeni olduğunu göstermek mecburiyetindedir. Sonuç olarak medeniyim diyen, Türkiye’nin hakikaten medeni olan halkı başından aşağıya dış görünüşüyle dahi medeni ve gelişmiş insanlar olduğunu göstermeye mecburdurlar… »

                28.08.1925, İnebolu’da Bir Konuşma.

                « Medenî olmayan insanlar, medenî olanların ayakları altında kalmaya maruzdurlar.

                10.10.1925, Akhisar’da Bir Konuşma.

                « … Fikrimiz, zihniyetimiz medeni olacaktır… »

                24.08.1925, Kastamonu’da Bir Konuşma.

                Yorum

                • RARELY
                  Senior Member
                  • 04-11-2004
                  • 6810

                  Konu: Siz Hiç Böyle Büyük Bir Adam Tanıdınız mı???

                  MİLLİYETÇİLİK

                  « Gerçi bize milliyetçi derler. Fakat biz öyle milliyetçileriz ki, bizimle birlikte çalışan bütün milletlere hürmet ve riayet ederiz. Onların bütün milliyetlerinin gereklerini tanırız. Bizim milliyetçiliğimiz herhalde bencil ve mağrurane bir milliyetçilik değildir… »

                  15.08.1920, TBMM.


                  « Bilelim ki millî benliğini bulmayan milletler başka milletlerin avıdır.»

                  Yorum

                  • RARELY
                    Senior Member
                    • 04-11-2004
                    • 6810

                    Konu: Siz Hiç Böyle Büyük Bir Adam Tanıdınız mı???

                    MUSİKİ (MÜZİK)

                    « … Şimdi karşıda medenî dünyanın mu*****i de işitildi. Bu ana kadar şark mu*****i denilen terennümler karşısında kansız gibi görünen halk derhal harekete ve faaliyete geçti. »

                    1928, Sarayburnu Parkı.

                    « Bir milletin yeni değişikliğinde ölçü, musikide değişikliği alabilmeli, kavrayabilmesidir. Bugün dinletilmeye yeltenilen musiki, yüz ağartacak değerde olmaktan uzaktır. Bunu açıkça bilmeliyiz. Millî ince duyguları, düşünceleri anlatan, yüksek deyişleri, söyleyişleri toplamak, onları bir gün önce, genel son musiki kurallarına göre işlemek gerekir. Ancak bu sayede, Türk millî mu*****i yükselebilir, evrensel musikide yerini alabilir. »

                    (1934)

                    « Millî musik i izi, modern teknik içinde yükseltme çalışmalarına, bu yıl daha çok emek verilecektir. »

                    (1935)

                    « Hayatta musiki lâzım değildir. Çünkü hayat musikidir. Musiki ile ilgisi olmayan mahlûkat insan değildir. Eğer mevzubahis olan hayat insan hayatı ise musiki mutlaka vardır. Mu*****iz hayat zaten mevcut olamaz. Musiki hayatın neşesi, ruhu, sevinci ve herşeyidir. Yalnız musikinin uygun türü müteleadır. »

                    14.10.1925, İzmir Kız Öğretmen Okulunda Bir Konuşma.


                    « Bugün dinletmeğe yeltenilen musiki yüz ağartacak değerde olmaktan uzaktır. Bunu açıkça bilmeliyiz. Ulusal; ince duyguları, düşüceleri anlatan; yüksek deyişleri, söyleyişleri toplamak, onları bir gün önce , genel son musiki kurallarına göre işlemek gerektir. Ancak; bu düzeyde, Türk ulusal mu*****i yükselebilir, evrensel musikide yerini alabilir. »

                    01. 11. 1934, TBMM, 4. Dönem 4. Toplanma Yılını Açarken.



                    (1930)

                    Yorum

                    • RARELY
                      Senior Member
                      • 04-11-2004
                      • 6810

                      Konu: Siz Hiç Böyle Büyük Bir Adam Tanıdınız mı???

                      6.TAM BIR SALON ADAMI

                      En sevdigi dans valsti. Muzik zevki cesitlilik gosteriyordu.Klasik Bati
                      muzigi disinda Anadolu ezgilerini de severek dinlerdi.

                      Yorum

                      • RARELY
                        Senior Member
                        • 04-11-2004
                        • 6810

                        Konu: Siz Hiç Böyle Büyük Bir Adam Tanıdınız mı???

                        Yorum

                        • RARELY
                          Senior Member
                          • 04-11-2004
                          • 6810

                          Konu: Siz Hiç Böyle Büyük Bir Adam Tanıdınız mı???

                          AŞAĞIDAKİ YAZIYI BİR ORTAOKUL ÖĞRENCİSİ, OKULUNUN DUVAR GAZETESİNE
                          YAZMIŞ.


                          İNANILMAZ GUZEL VE FARKLI BİR BAKIŞ AÇISI
                          İYİ DE YAPMIŞ.



                          Bu ülkede yasayan her insanin bağımsızlığını ve demokrasisini




                          borçlu olduğu

                          insan:

                          ATATÜRK...


                          Gençliğinde kot pantolon giyememiş.

                          Sevgilisinin elinden tutup
                          hasılat rekorları kiran bir sinema filmine gidememiş...
                          Padişah ona Trablusgarp Cephesi'nde görev verdiğinde, lüks uçak
                          şirketinin,
                          first class koltuğunda viskisini yudumlayarak görev yerine gidememiş...

                          Halkına bağımsızlık fikrini anlatabilmek için kortej
                          esliğinde
                          Mercedes'lerle gezememiş Anadolu'yu...
                          Kurtuluş hareketini başlatmak için 19 Mayıs'ta Samsun'a ayak basan
                          ayağında
                          spor ayakkabısı ya da kovboy çizmesi yokmuş...
                          Kazandığı her savaştan sonra savaş sahasına fırlayıp moral veren
                          mini etekli
                          ponpon kızlar da yokmuş...
                          Tarih kitaplarına bakılırsa, Yunanlıları İzmir'den denize
                          döktükten sonra
                          timsah yürüyüşü de yapmamışlar...
                          Ülkesinde yapacağı devrimleri, unutmamak için not
                          alacağı bir
                          cep bilgisayarı olmadığı gibi, kendisine suikast girişiminde
                          bulunacakları
                          da cep telefonundan öğrenememiş!
                          Atatürk için üzülüyorum. Dağ gibi adam, bir radyo programı faks
                          çekemeden,
                          İsmet Pasa için Safiye Ayla'dan bir istek parçası isteyemeden
                          gitti ..

                          Lozan Zaferi'nden sonra veya Cumhuriyet'in ilanından sonra
                          arabaya atlayıp
                          sabahlara kadar korna çalıp, elinde bayraklarla sokaklarda tur
                          atamadı.

                          Evinin balkonuna çıkıp, bir şarjör mermiyi havaya sıkamadı.
                          Atatürk'e acıyorum...





                          Sen kalk, dört kadınla evlenebileceğin bir




                          dönemde dünyaya gel,


                          sonra değerini bilmeyip tek kadınla evlilik sistemini
                          getir. Aaaah ah...
                          Çılgın diskolara gitmek, sabahlara kadar içip, içip rock yapmak,
                          babasının mersedesini alıp söyle bir Emirgan turu çekmek dururken...
                          Bunları yapmadı Atatürk...

                          Keyif çatmadı...
                          Tüm hayatini ülkesinin kurtuluşuna ve uygarlaşmasına harcadı...

                          ISTE ONUN IÇIN BÜYÜK ADAMDI ATATÜRK HER FIRSAT ELINDE VARDI. O ISE
                          SADECE
                          BU MILLETIN BAGIMSIZLIGINI ISTEDI.

                          BÜTÜN SUÇU

                          2 KADEH RAKI IÇMEKTI

                          O KADAR.....



                          Yorum

                          • RARELY
                            Senior Member
                            • 04-11-2004
                            • 6810

                            Konu: Siz Hiç Böyle Büyük Bir Adam Tanıdınız mı???

                            Yorum

                            • RARELY
                              Senior Member
                              • 04-11-2004
                              • 6810

                              Konu: Siz Hiç Böyle Büyük Bir Adam Tanıdınız mı???

                              İşte Kurtuluş Savaşındaki Türk Kadını... Aşağıdaki Linke Tıklayınız... (Atv'den)
                              http://video.google.com/videoplay?do...4629666&q=turk

                              Yorum

                              • RARELY
                                Senior Member
                                • 04-11-2004
                                • 6810

                                Konu: Siz Hiç Böyle Büyük Bir Adam Tanıdınız mı???

                                Yorum

                                İşlem Yapılıyor