Ermenilerden özür dileme bildirisine, Ermenistan'daki aydınlardan da karşılık geldi..
Büyük tepkilere yol açan 'Ermenilerden özür diliyoruz' sloganıyla yayılan kampanyaya, Ermenistan'daki Ermeni aydınlardan karşılık geldi. Ermeni aydınlarda 'Türklerden özür diliyoruz' kampanyasını başlattılar..
İşte Yalçın Bayer'in Hürriyet'teki köşe yazısı:
Ermeniler de özür diliyor!
Ermeni aydınları da ’Türklerden özür dileme!’ kampanyası başlatıyor.
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı tarafından yapılan çok ince’ayaktopu’ jestinden çok etkilenen ’bizim’ "aydınlar"ın belirli bir ’planve program’ çerçevesinde başlattıkları ’özür dileme’ kampanyasından çok etkilenip sevinçten gözleri dolan Ermenistan ve diaspora aydınlarından da karşılık geliyor.
Aradan daha bir hafta geçmeden onlar da kampanya başlatmak için kolları sıvadılar.
Önümüzdeki günlerde Ermenistan Halkı’nın imzasına ve Ermeni Diasporası’nın insafına sunulacak olan ’Duyuru’nun taslağı özel kanallarla elime ulaştı, sizlerle paylaşıyorum.
Aydoğan KEKEVİ
(Bir kaynak: Em. Öğr. Neşide Kerem Demir: ’Bir Şehit Anasına Tarihin Söyledikleri- Türkiye’nin Ermeni Meselesi’ (Sayın Neşide Kerem Demir, 27 Ocak 1973 tarihinde şehit edilen Los Angeles Başkonsolos Muavini Bahadır Demir’in annesidir. A.K.)
* * *
"Biz aşağıda imzası bulunan Osmanlı İmparatorluğu’nun ’millet-i sadıka’sı Ermenilerin torunları olarak:
Bizans’ın Kırım’a sürdüğü 170 bin Ermeni’yi Gedik Ahmet Paşa kumandasındaki savaş filosuyla alıp yeniden Osmanlı topraklarına getirip İstanbul’a yerleştiren, Ermeni Patrikliğini ihdas eden Fatih Sultan Mehmet’ten;
Türkmen gençleri cepheden cepheye cihat uğruna koşturulurken Tebriz’den getirdiği Ermeni sanatkarlara ülkenin sanat damarlarını teslim eden Yavuz Sultan Selim’den;
Atalarımızı paşalıktan bakanlığa, Saray hazinesinin tesliminden imparatorluğun temsiline kadar her türlü makama layık gören tüm Osmanlı’dan; kendilerine gösterilen bu güvene layık ve sadık davranmayan;
Dış ülkelerin emperyalist amaçlarına alet olan; savaş halinde olan Osmanlı ordusuna arkadan saldıran, eli silah tutan erkeklerin cephede olmasını fırsat bilip köy yağmalayan, ırza geçen; terör örgütü kurup onlarca Türk diplomatını şehit eden; bugünkü Ermenistan sınırları içinde bir tek Türk barındırmayan;
Yıllardır her yerde, her fırsatta Türkleri kötülemeyi meslek edinen;
Okul kitaplarından masallara kadar her yerde her fırsatta çocuklarımıza ’Türk Düşmanlığı’ aşılayan;
Gerçekleri yazanları, söyleyenleri korkutarak susturmaya çalışan;
Gerçekleri yazan kitapları piyasalardan toplattıran, belgeleri yok eden;
Ermenistan arşivlerini açmayarak sorunu sürüncemede bırakıp kullanan;
Sahte belgeler, tahrifatlı resimler, uyduruk sayılarla yıllardır dünya kamuoyunu aldatan;
Karabağ’da, Hocali’de katliam yapıp, milyonlarca Azeri’yi göçürüp perişan eden;
Her fırsatı ’yerli yersiz’, ’doğru yanlış’ demeden kullanarak Türkleri dünyaya şikayet edip kötüleyen atalarımız ve günümüz Ermenileri adına özür diliyor;
Türk milletinden bizleri ve atalarımızı bağışlamalarını rica ediyoruz..."
Destekleyenler:
(...)
Büyük tepkilere yol açan 'Ermenilerden özür diliyoruz' sloganıyla yayılan kampanyaya, Ermenistan'daki Ermeni aydınlardan karşılık geldi. Ermeni aydınlarda 'Türklerden özür diliyoruz' kampanyasını başlattılar..
İşte Yalçın Bayer'in Hürriyet'teki köşe yazısı:
Ermeniler de özür diliyor!
Ermeni aydınları da ’Türklerden özür dileme!’ kampanyası başlatıyor.
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı tarafından yapılan çok ince’ayaktopu’ jestinden çok etkilenen ’bizim’ "aydınlar"ın belirli bir ’planve program’ çerçevesinde başlattıkları ’özür dileme’ kampanyasından çok etkilenip sevinçten gözleri dolan Ermenistan ve diaspora aydınlarından da karşılık geliyor.
Aradan daha bir hafta geçmeden onlar da kampanya başlatmak için kolları sıvadılar.
Önümüzdeki günlerde Ermenistan Halkı’nın imzasına ve Ermeni Diasporası’nın insafına sunulacak olan ’Duyuru’nun taslağı özel kanallarla elime ulaştı, sizlerle paylaşıyorum.
Aydoğan KEKEVİ
(Bir kaynak: Em. Öğr. Neşide Kerem Demir: ’Bir Şehit Anasına Tarihin Söyledikleri- Türkiye’nin Ermeni Meselesi’ (Sayın Neşide Kerem Demir, 27 Ocak 1973 tarihinde şehit edilen Los Angeles Başkonsolos Muavini Bahadır Demir’in annesidir. A.K.)
* * *
"Biz aşağıda imzası bulunan Osmanlı İmparatorluğu’nun ’millet-i sadıka’sı Ermenilerin torunları olarak:
Bizans’ın Kırım’a sürdüğü 170 bin Ermeni’yi Gedik Ahmet Paşa kumandasındaki savaş filosuyla alıp yeniden Osmanlı topraklarına getirip İstanbul’a yerleştiren, Ermeni Patrikliğini ihdas eden Fatih Sultan Mehmet’ten;
Türkmen gençleri cepheden cepheye cihat uğruna koşturulurken Tebriz’den getirdiği Ermeni sanatkarlara ülkenin sanat damarlarını teslim eden Yavuz Sultan Selim’den;
Atalarımızı paşalıktan bakanlığa, Saray hazinesinin tesliminden imparatorluğun temsiline kadar her türlü makama layık gören tüm Osmanlı’dan; kendilerine gösterilen bu güvene layık ve sadık davranmayan;
Dış ülkelerin emperyalist amaçlarına alet olan; savaş halinde olan Osmanlı ordusuna arkadan saldıran, eli silah tutan erkeklerin cephede olmasını fırsat bilip köy yağmalayan, ırza geçen; terör örgütü kurup onlarca Türk diplomatını şehit eden; bugünkü Ermenistan sınırları içinde bir tek Türk barındırmayan;
Yıllardır her yerde, her fırsatta Türkleri kötülemeyi meslek edinen;
Okul kitaplarından masallara kadar her yerde her fırsatta çocuklarımıza ’Türk Düşmanlığı’ aşılayan;
Gerçekleri yazanları, söyleyenleri korkutarak susturmaya çalışan;
Gerçekleri yazan kitapları piyasalardan toplattıran, belgeleri yok eden;
Ermenistan arşivlerini açmayarak sorunu sürüncemede bırakıp kullanan;
Sahte belgeler, tahrifatlı resimler, uyduruk sayılarla yıllardır dünya kamuoyunu aldatan;
Karabağ’da, Hocali’de katliam yapıp, milyonlarca Azeri’yi göçürüp perişan eden;
Her fırsatı ’yerli yersiz’, ’doğru yanlış’ demeden kullanarak Türkleri dünyaya şikayet edip kötüleyen atalarımız ve günümüz Ermenileri adına özür diliyor;
Türk milletinden bizleri ve atalarımızı bağışlamalarını rica ediyoruz..."
Destekleyenler:
(...)