'Tanrı kesinlikle var, inanın ve hayatı yaşayın'

Kapat
X
 
  • Zaman
  • Gösterim
Clear All
yeni mesajlar
  • ASIM MAVZER
    Member
    • 14-05-2007
    • 1601

    #61
    Konu: 'Tanrı kesinlikle var, inanın ve hayatı yaşayın'

    PHP Code:
    Kur'an'a hakaret edenin ALLAH belasını versin.:mad
    bin kere

    Yorum

    • tarasbulba
      Banned
      • 03-04-2008
      • 53

      #62
      Konu: 'Tanrı kesinlikle var, inanın ve hayatı yaşayın'

      Originally posted by cunuyil
      Kur'an-ı Kerim ne diyorsa,teslimiyetle doğru söylediğine iman ediyorum,bir kez daha...

      Yorumlarınızı yazarken değer yargılarımıza asla hakaret ettirmem.Kur'an'a hakaret edenin ALLAH belasını versin.
      Önce aç kuran oku,kuran kadınlara degermi veriyorki sen bunu yazıyorsun önce insan sonra bir kitap,melekler bile insana secde etmişken benmi kurana secde edecegim,

      aç oku bakara 282,nisa 34 bunlar gibi daha onlarca,kadına zerre kadar deger vermiyor.

      Kuranada,incilede,tevratada,budizme de saygımız vardır ama kuranında kadına saygısı olsun azıcık,şimdi iki kişi çıkar derki hadis te şu yazıyor cennet analarının ayakları altındadır ya evet kadınlarda erkeklerin ayaklarının altındadır degilmi,nisa 34.

      Önce bütün kutsal kitapları dogru çevrilerinden okuyacaksınız sonra afra tafra yapacaksınız.


      Dünyanın en iyi gelmiş geçmiş kuran mealcisi,elmalılı hamdi ayzır,buyrun okuyun,kaynakla beraber.

      Kadın dövmenin kaynagı

      Elmalılı Hamdi Yazır:

      Nisa-34-Erkekler, kadınlar üzerinde hakim dururlar, çünkü bir kere Allah birini diğerinden üstün yaratmış ve bir de erkekler mallarından harcamaktadırlar. Bunun için iyi kadınlar, itaatkardırlar. Allah'ın korumasını emrettiği şeyleri, kocalarının yokluğunda da korurlar. Serkeşlik etmelerinden endişe ettiğiniz kadınlara gelince; önce kendilerine nasihat edin, sonra yataklarında yalnız bırakın, yine dinlemezlerse dövün. İtaat ettikleri halde onları incitmek için bahane aramayın. Çünkü Allah, çok yüksek çok büyüktür.

      Türkçe Kuran Kur'an Kuran-i kerim Kuranikerim Meali Meal Çevirisi Arama Ali Bulaç Diyanet Vakfı Edip Yüksel Elmalılı Hamdi Yazır Süleyman Ateş Yaşar Nuri Öztürk

      Kadının nasıl yarım akıllı vede bizde yaygın olan saçı uzun aklı kısanın kaynagı gene kurandır buyrun kaynakla beraber,

      Elmalılı Hamdi Yazır:

      Bakara-282-Ey iman edenler, birbirinizden belirli bir vade ile borç aldığınızda, onu yazın; aranızda doğrulukla tanınmış bir yazı bilen kişi, onu yazsın. Yazı bilen de kendisine Allah'ın öğrettiği gibi yazmaktan kaçınmasın. Bir de borçlu adam söyleyip yazdırsın, her biri Allah'tan korksun ve haktan birşey eksiltmesin. Eğer borçlu, aklı ermeyen biri yahut küçük veya kendisi söyleyip yazdıramayacak durumda ise, velisi dosdoğru söyleyip yazdırsın. Erkeklerinizden iki şahit gösterin. Eğer her ikisi de erkek olamıyorsa o zaman doğruluğuna güvendiğiniz bir erkekle iki kadın şahit olsun ki, biri unutunca diğeri hatırlatsın. Şahitler de çağrıldıklarında kaçınmasınlar. Siz yazanlar da az olsun çok olsun onu vadesine kadar yazmaktan üşenmeyin. Bu Allah yanında adalete en uygun olduğu gibi şahitlik için daha sağlam ve şüpheye düşmemeniz için daha elverişlidir. Ancak aranızda peşin devrettiğiniz bir ticaretse, o zaman bunu yazmamanızda size bir sakınca yoktur. Alış veriş yaptığınızda da şahitlik edene zarar verilmesin. Eğer zarar verirseniz bu mutlaka kendinize dokunacak bir günah olur. Allah'tan korkun! Allah size ilim öğretiyor ve Allah her şeyi bilir

      Türkçe Kuran Kur'an Kuran-i kerim Kuranikerim Meali Meal Çevirisi Arama Ali Bulaç Diyanet Vakfı Edip Yüksel Elmalılı Hamdi Yazır Süleyman Ateş Yaşar Nuri Öztürk
      Son düzenleme tarasbulba; 17-02-2009, 20:55.

      Yorum

      • cunuyil
        Senior Member
        • 27-09-2005
        • 7297

        #63
        Konu: 'Tanrı kesinlikle var, inanın ve hayatı yaşayın'

        Nisa 34'de kastedilen kadın niyeti bozuk olan kadındır.Yani zinaya meyletme ihtimali olan kadın.Ayet'in burada olası haksızlıkların önüne geçmeye çalıştığını görebilirsiniz...Bunun içinde bazı yaptırımlar öneriyor.

        Peki buna aile içerisinde nasıl bir yaptırımın uygulayabilinirliği için de;

        1-Nasihat edilir.

        2-Yatağında yalnız bırakılır.

        3-Bunlarla da olmuyorsa dövülür.

        Sıralamaya bakarsanız insan olarak karşınızdakilere öncelikle diyalog yöntemi uygulanıyor,sonra da duygusallıkta erkeğe göre daha aciz olan kadının bu yönüne hitaben yatak ayırma...

        Kur'an-ı Kerim bunu bu şekilde yazmışsa demek ki bunda Yüce ALLAH(CC)'ın biz kullarına yani kendi yarattıklarına önerisi vardır.

        Yorum

        • tarasbulba
          Banned
          • 03-04-2008
          • 53

          #64
          Konu: 'Tanrı kesinlikle var, inanın ve hayatı yaşayın'

          Originally posted by cunuyil
          Nisa 34'de kastedilen kadın niyeti bozuk olan kadındır.Yani zinaya meyletme ihtimali olan kadın.Ayet'in burada olası haksızlıkların önüne geçmeye çalıştığını görebilirsiniz...Bunun içinde bazı yaptırımlar öneriyor.

          Peki buna aile içerisinde nasıl bir yaptırımın uygulayabilinirliği için de;

          1-Nasihat edilir.

          2-Yatağında yalnız bırakılır.

          3-Bunlarla da olmuyorsa dövülür.

          Sıralamaya bakarsanız insan olarak karşınızdakilere öncelikle diyalog yöntemi uygulanıyor,sonra da duygusallıkta erkeğe göre daha aciz olan kadının bu yönüne hitaben yatak ayırma...

          Kur'an-ı Kerim bunu bu şekilde yazmışsa demek ki bunda Yüce ALLAH(CC)'ın biz kullarına yani kendi yarattıklarına önerisi vardır.

          Peki neden niyeti bozuk erkekler içinde bayanların erkekleri nasıl ne şekilde dövecegi,usulünce kuranda anlatılmamıştır,

          sonuçta dayak hayvana bile yakışmazken kuran dövün diyor erkek gözü ile, bu dünyada acaba en çok suçlular bayanlarmı erkeklermidir bunu tarafsızca ve objektifce düşünmek gerekir,

          sonuçta kuran kadına deger vermiyor sizde birde savunuyorsunuz erkeksiniz ya,1400 sene öncesinin deger yargıları ile hayata bakarsanız olacagı gazetelere 3. sayfa haberi olursunuz,

          öyle yada böyle hiç kimse inana işkence yapamaz,dövün diyemez derse onun insanlıgındanda kutsallıgındanda şüphe duyarım.

          Yorum

          • cunuyil
            Senior Member
            • 27-09-2005
            • 7297

            #65
            Konu: 'Tanrı kesinlikle var, inanın ve hayatı yaşayın'

            Originally posted by tarasbulba
            Peki neden niyeti bozuk erkekler içinde bayanların erkekleri nasıl ne şekilde dövecegi,usulünce kuranda anlatılmamıştır,
            Niyeti bozuk olan erkek de zinaya eğilim gösterirse; o da Ahirette hesabını vermek zorundadır.Ama unutmayın ki,erkeği de zinaya iten kadının izni ve isteğidir.
            Originally posted by tarasbulba
            sonuçta dayak hayvana bile yakışmazken kuran dövün diyor erkek gözü ile, bu dünyada acaba en çok suçlular bayanlarmı erkeklermidir bunu tarafsızca ve objektifce düşünmek gerekir,
            Bismillahirrahmanirrahim
            "Ey insanlar!
            "Sözümü iyi dinleyiniz! Bilmiyorum, belki bu seneden sonra sizinle burada bir daha bulusamiyacagim.
            "Insanlar!
            "Bugünleriniz nasil mukaddes bir gün ise, bu aylariniz nasil mukaddes bir ay ise, bu sehriniz (Mekke) nasil
            mübarek bir sehir ise, canlariniz, malariniz, namuslariniz da öyle mukaddestir, her türlü tecâvüzden
            korunmustur.
            "Ashabim!
            "Muhakkak Rabbinize kavusacaksiniz. O'da sizi yapti olayi sorguya cekecektir. Sakin benden sonra eski
            sapikliklara dönmeyiniz ve birbirinizin boynunu vurmayiniz! Bu vasiyetimi, burada bulunanlar,
            bulunmayanlara ulastirsin. Olabilir ki, burada bulunan kimse bunlari daha iyi anlayan birisine ulastirmis
            olur.
            "Ashabim!
            "Kimin yaninda bir emanet varsa, onu hemen sahibine versin. Biliniz ki, faizin her cesidi kalidirilmistir. Allah
            böyle hükmetmistir. Ilk kaldirdigim faiz de Abdulmutallib'in oglu (amcam) Abbas'in faizidir. Lakin
            anaparaniz size aittir. Ne zulmediniz, ne de zulme ugrayiniz.
            "Ashabim!"
            "Dikkat ediniz, Cahiliyeden kalma bütün adetler kaldirilmistir, ayagimin altindadir. Cahiliye devrinde güdülen
            kan davalari da tamamen kaldirilmistir. Kaldirdigim ilk kan davasi Abdulmuttalib'in torunu Iyas bin
            Rabia'nin kan davasidir.
            "Ey insanlar!
            "Muhakkak ki, seytean su topraginizda kendisine tapinmaktan tamamen ümidini kesmistir. Fakat siz bunun
            disinda ufak tefek islerinizde ona uyarsaniz, bu da onu memnun edecektir. Dininizi korumak icin bunlardan da
            sakininiz.
            "Ey insanlar!
            "Kadinlarin haklarini gözetmenizi ve bu hususta Allah'tan korkmanizi tavsiye ederim. Siz kadinlari, Allah'in
            emaneti olarak aldiniz ve onlarin namusunu kendinize Allah'in emriyle helal kildiniz. Sizin kadinlar üzerinde
            hakkiniz, kadinlarin da sizin üzerinizde hakki vardir. Sizin kadinlar üzerindeki hakkinizi; yataginizi hic
            kimseye cignetmemeleri, hoslanmadiginiz kimseleri izininiz olmadikca evlerinize almamalaridir. Eger
            gelmesine müsade etmediginiz bir kimseyi evinize alirlarsa, Allah, size onlarin yataklarinda yalniz
            burakmaniza ve daha olmasza hafifce dövüp sakindirmaniza izin vermistir. Kadinlarin da sizin üzerinizdeki
            haklari, mesru örf ve adete göre yiyecek ve giyeceklerini temin etmenizdir.
            "Ey mü'minler!
            "Size iki emanet burakiyorum, onlara sarilip uydukca yolunuzu hic sasirmazsiniz. O emanetler, Allah'in kitabi
            Kur-ân-i Kerim ve Peygamberin (a.s.m) sünnetidir.
            "Mü'minler!
            "Sözümü iyi dinleyiniz ve iyi belleyiniz! Müslüman Müslümanin kardesidir ve böylece bütün Müslümanlar
            kardestirler. Bir Müslümana kardesinin kani da, mali da helal olmaz. Fakat malini gönül hoslugu ile vermisse
            o baskadir.
            "Ey insanlar!
            "Cenab-i Hakk her hak sahibine hakkini vermistir. Her insanin mirastan hissesini ayirmistir. Mirasciya vasiyet
            etmeye lüzüm yoktur. Cocuk kimin döseginde dogmussa ona aittir. Zina eden kimse icin mahrumiyet vardir.
            Babasindan baskasina ait soy iddia eden soysuz yahut efendisinden baskasina intisaba kalkan köle, Allah'in,
            meleklerinin ve bütün insanlarin lanetine ugrasin. Cenab-i Hakk, bu gibi insanlarin ne tevbelerini, ne de adalet
            ve sehadetlerini kabul eder.
            "Ey insanlar!
            "Rabbiniz birdir. Babaniz da birdir. Hepiniz Adem'in cocuklarisiniz, Adem ise topraktandir. Arabin Arap
            olmayana, Arap olmayanin da Araap üzerine üstünlügü olmadigi gibi; kirmizi tenlinin siyah üzerine, siyahin
            da kirmizi tenli üzerinde bir üstünlügü yoktur. Üstünlük ancak takvada, Allah'tan korkmaktadir. Allah yaninda
            en kiymetli olaniniz O'ndan en cok korkaninizdir.
            "Azasi kesik siyahî bir köle basinza amir olarak tayin edilse, sizi Allah'in kitabi ile idare ederse, onu
            dinleyiniz ve itaat ediniz.
            "Suclu kendi sucundan baskasi ile suclanamaz. Baba, oglunun sucu üzerine, oglu da babasinin sucu üzerine
            suclanamaz.
            "Dikkat ediniz! Su dört seyi kesinlikle yapmaycaksiniz:
            • Allah'a hicbir seyi ortak kosmayacaksiniz.
            • Allah'in haram ve dokunulmaz kildigi cani, haksiz yere öldürmeyeceksiniz.
            • Zina etmeyeceksiniz.
            • Hirsizlik yapmayacaksiniiz..

            "Insanlar Lâilahe illallah deyinceye kadar onlarla cihad etmek üzere emrolundum. Onlar bunu söyledikleri
            zaman kanlarini ve mallarini korumus olurlar. Hesaplari ise Allah'a aittir.
            "Insanlar!
            "Yarin beni sizden soracaklar, ne diyeceksiniz?"
            Saheb-i Kiram birden söyle dediler:
            "Allah'in elciligini ifa ettiniz, vazifenizi hakkiyla yerine getirdiniz, bize vasiyet ve nasihatta bulundunuz, diye
            sehadet ederiz!"
            Bunun üzerine Resul-i Ekrem Efendimiz (S.A.V.) sehadet parmagini kaldirdi, sonra da cemaatin üzerine cevirip indirdi ve söyle buyurdu:
            "Sahid ol, yâ Rab! Sahid ol, yâ Rab! Sahid ol, yâ Rab!"
            (Alıntı)
            Yukarıdaki Veda Hutbesi'ni dikkatle okumanızı tavsiye ederim.Sizin insanlık dediğinizi Peygamber Efendimiz(SAV) 1400 yıl önce dillendirmiştir.
            Originally posted by tarasbulba
            sonuçta kuran kadına deger vermiyor sizde birde savunuyorsunuz erkeksiniz ya,1400 sene öncesinin deger yargıları ile hayata bakarsanız olacagı gazetelere 3. sayfa haberi olursunuz,
            1400 sene önce içilen su ile günümüzdeki su aynı,her ikisi de H2O...

            Dünyanın kurulduğundan(Big Bang=Büyük Patlama) bu yana su nasıl ki insan için vazgeçilmez ve olmazsa olmazdır ise,Kur'an'da ve Sahih Hadislerde de zikredilen konular,güncelliğini asla kaybetmemiştir ve etmeyecektir.

            Yorum

            • varedero
              Member
              • 23-12-2005
              • 501

              #66
              Konu: 'Tanrı kesinlikle var, inanın ve hayatı yaşayın'

              işte hep hayal etiğim forum..iki zıt düşünce ve insanlar birbirlerine karşı saygılı davranıyor..Düşüncelerin zıt olması nedeni ile sadece ispat için yazıyorlar,hakaret,aşağılama yok..aferin arkadaşlar..

              saygılar.

              Yorum

              • tarasbulba
                Banned
                • 03-04-2008
                • 53

                #67
                Konu: 'Tanrı kesinlikle var, inanın ve hayatı yaşayın'

                İyide işte peygamberde kadınların dövülmesinden yana bu nasıl bir insanlıktırki kadınları hafifte olsa dövün diyorda erkekleri azıcıkda olsa dövün demiyor acaba erkekler bayanların istemedigi birini evine almaları konusunda bayanların ne kadar düşüncelerine saygı duyuyorlar,

                1400 sene öce içtigim su aynı su degil artık içinde ne arasan var hata ankarada,izmide çeşmeden akan sular içilemiyor 4 ay izmirde yasaklandı içilmesi,1400 sene önce suya metal artıkları karışmıyorddu artık işçinde H2 O dan başka şeylerde var,




                Önce bunlara yanıt aramak lazım ondan sonra inanmak lazım,inanılacak insana ben körü köürne inanmam
                Muhammed'in 9 yaşındaki Ayşe ile evlendiği iddiaları hurafe mi?
                27.1.2009
                Süleyman Ateş reformist bir İslam bilgini olmak istiyor ama, ortaya koyduğu tarz, hem bu alandaki “reformist”liğin zorluğunu gösteriyor ; hem de bu amaçla ileri sürdüğü “tezler”in inandırıcı olmayan yanlarını....


                S. Ateş , konuları ele alırken, eğer ilgili "Hadis"ler işine geliyorsa, gözü kapalı bir "kaynak"çı oluyor...



                Buna karşılık, herhangi bir hadis işine gelmiyorsa, bir başka noktada dayanıp bize kanıt olarak sunduğu “ hadis kaynak”larını derhal “hurafe ve abartı” olarak ilan etmekten çekinmiyor...




                İşine geldiğinde Kuran’ın “tefsirci”si....



                İşine gelmediğinde ise, "Kuran'ın anlamları"nı “Allah bilir..”e havale eden birisi...




                Aişe'nin, Muhammed ile 9 yaşında gerdeğe girdiği konusunu “hurafe” ilan ederken, Süleyman Ateş’in kullandığı metotlar, onun “işine geldiğinde işine gelen tarzı”na iyi bir örnek oluşturuyor…




                O halde, onun kullandığı metodun ne kadar bilimsel veya ( kendi kavramlarıyla ) "günahsız" olduğuna kısaca bir bakalım...



                Bir okuru Süleyman Ateş'e soruyor:

                “Hz. Muhammed’in, Hz. Ayşe 9 yaşındayken onunla evlendiği iddiası doğru mu, hurafe mi? “

                Bu soruya Süleyman Ateş, tereddüt bile etmeden, “..hurafedir..” diye bir başlık atarak yanıt veriyor:


                ”Hz. Ayşe’nin 9 yaşında evlendiği iddiaları hurafedir. Bu konuyu birkaç kez yazdım. Ayşe, Cübeyr ibn Mutim’le nişanlıydı.


                Demek ki evlenecek çağdaydı. Peygamberimizin kendisi Ayşe’ye talip olmadı. Eşi Hatice vefat edince, hizmetini görecek bir hanımla evlenme isteğini halasına açtı.

                Halası ona Ebubekir’in kızı Ayşe’yi münasip gördü ve gidip kızı babasından istedi. Babası da kızının nişanlı olduğunu söyledi ancak usulüyle nişanı geri verdi. Demek ki Ayşe evlenecek çağdaydı. Yoksa Peygamber’in haberi olmadan halası ona Ayşe’yi önermezdi.


                Kaynaklarda bu 9 yaş hikâyesi geçiyor ama bunların
                hepsi hurafe ve abartıdır.

                Hz. Ayşe, Peygamberimizin kızı Fatma ile yaşıttır. Fatma, Peygamberimiz 35 yaşlarındayken doğmuştur. 5 yıl sonra babasına Peygamberlik verilmiş. 13 yıl Mekke dönemi, 5 daha etti 18. Peygamberimiz Ayşe ile Medine döneminin ikinci yılında evlendi. 18 + 2 = 20 eder. Nerede 9? Düşüncesiz, eleştiri zihniyetinden yoksun kimselerin sözlerine dalıp kanmayın. Bunlar size ziyandan başka bir şey getirmez.” http://www9.vatanim.com.tr/haberdeta...008&Newsid=202...



                **

                Süleyman Ateş yukarıda iki "çıkış noktası" kullanıyor.

                Birisi, “Demek ki Ayşe evlenecek çağdaydı”
                mantıksal çıkarım noktası...



                Öteki de
                " Hz. Ayşe, Peygamberimizin kızı Fatma ile
                yaşıttı" iddiası...


                "..Demek ki evlenecek çağdaydı..." ifadesi o kadar göreceli, gelişigüzel ve içinde yaşadığımız dönemin anlayışıyla yüklü ki, insan, böyle basit bir iddianın karşısında S. Ateş'e ne söyleyebileceğini düşünmek zorunda kalıyor...


                Kuran'daki bazı tabuları kabul etmemek için sık sık, "1400 yıl önceki şartlar..."a göndermeler yapan Süleyman Ateş, Mezopotamya toplumlarında kızların evlilik yaşının neredeyse hiç değişmeden sabit kaldığından nasıl emin olabilir?


                Çünkü başka türlü ".. demek ki evlenecek çağdaydı.." demek oldukça zor...



                Ama S. Ateş , kendine göre, değişmeyen bir "evlenecek çağ" anlayışından yola çıkıyor ve kafasındaki "evlenecek çağ"a dayanarak, "Aişe 9 yaşında olamazdı..." gibi hipotetik bir tarz kullanıyor.




                Fakat günümüzde bile, diyelim ki, Obama'ya 44 kurban kesecek derecede "dünyasal olaylarla ilgili" Van şehrimizde, 13-14 yaşlarında kızların "satış" yoluyla evlendirildiklerini;



                bazı devlet yetkilisi İbn'ullah veya Abdullahların, 14-15 yaşlarındaki kız çocuklarıyla nişanlanıp-evlenebildiklerini, vb. biliyoruz.



                6 veya 9 yaşında evlendirilen kız çocukları örneğine, bırakalım eski toplumu, günümüzün Yemen veya Suud'unda (Muhammed'in memleketi..) oldukça yaygın olduğunu gazete haberlerinden öğrenmiş bulunuyoruz.

                ( İslam'da 1 yaşındaki kızla da evlenilir!)



                Eski toplumda var olduğu bilinen "beşik kertmesi" türü uygulamalarda, kız bebek için bile evlilik kararı alınabiliyordu.

                ***

                Önceki çalışmalarımızda da belirttiğimiz gibi, iki cins arasındaki evlilik ilişkilerinde, "kuşaklar arası ayırım"ın yapılmadığı şartlarda, dede yaş kuşağının torun yaş kuşağı ile evlenmesi, toplum bakımından hiç de yadırgatıcı bir husus değildi. Hammurabi yasaları döneminden beri, eski toplum, ana ile oğul, baba ile kız, dede ile torun arasındaki evlilik ilişkilerini yasaklamaya çalışıyordu.

                Bu yönüyle aslında, Muhammed, Aişe ile 9 yaşında evlenmiş ise, bundan ötürü kendi dönemi bakımından pek eleştirilemez bile. Bir insanın, tanrısal kılıflara soksa da, tamamen insani bir uygulaması, 1400 yıl sonraki hukuk veya etik değerler temelinde ele alınıp yargılanabilir mi?

                Böyle davranışları İlhan Arseller, Turan Dursunlar, düşünceleri "Batı aydınlanmacılığı"yla şekillenmiş Batılı bilim adamlarımız gösterebilirler. Ama bu eleştiri türünün bilimsel bir özelliği yoktur.

                Abraham'ın "kız kardeş karısı" Sara'yı , sahibi olduğu köle,esire Hacer/Hagar'ı kocasına sundu ve ondan kocasıyla birlikte "oğul edindi" diye, günümüzde oturup kınamak doğru olabilir mi?

                Eski toplumda erkek, kendi sınıflayıcı veya biyolojik "kız kardeşi" ile evlendi diye eleştirilebilir mi?

                Buradaki mesele, 1400 yıl önceki Kuran ve "yaratıcısı" Muhammed'in davranışını genelleştirme eğiliminden kaynaklanıyor.



                **

                Aişe'nin, Muhammed'in kızıyla yaşıt olduğu iddiası da, pek kanıtlı değildir ve sanki bir erkeğin, torunu çağındaki kız çocuğu değil de, kızı çağındaki kızı alırsa, bu "normal"miş gibi bir yaklaşıma dayanıyora benziyor.

                Bu düzeydeki "ahlakçılık" savunuculuğu bize değil, S. Ateşlere, Y. Nuri Öztürk’lere özgü olmalıdır ve tartışmanın bu alanları bizi çok fazla da ilgilendirmiyor aslında.


                Eğer, zamanımız olursa, Muhammed döneminde kadınların evlilik durumlarını inceleyebiliriz ve orada, Muhammed'in bu tutumunun sadece ona özgü olmadığı ortaya çıkar. Zaten Aişe örneği bile, önceden "nişanlı" imiş, küçük yaşlarda kız çocukların evlilik/ nişanlılık uygulamasının sadece "Muhammed"e özgü olmadığını gösteriyor zaten...

                Burada bir nokta daha önemli:
                Bazı medya mensupları, H. Üzmezlerin davranışlarını bugünkü siyasal İslamcılara mal ederek, Muhammed'i ve "güzel dinimizi" aklama yoluna, İslam'ı güya bugünkü uygulayıcıların kötüleştirdiği türünden savunmalara kayıyorlar.


                Bunu samimi duyguları böyle olduğu için yapıyorlarsa, bu çok hatalı..Çünkü bugün akademi dünyası bile “9 yaşında kız çocuğu ile evlilik caizdir”i işleyen Profesörlere sahip... Bunu yayınlamıştık.
                Eğer, onların "güzel dinimiz" üzerine söyledikleri, basit bir şekilde, kitleleri siyasal İslamcılardan laikçiler tarafına kazanma eski ve işe yaramaz politikasına dayanıyorsa, bu gerçekten çok “iki yüz”lüce bir davranıştır ve savunulacak yanı da yok....

                Muhammed'in 9 yaşındaki Ayşe ile evlendiği iddiaları hurafe mi? - TOPLUM VE TARİH - Blogcu

                Yorum

                • tarasbulba
                  Banned
                  • 03-04-2008
                  • 53

                  #68
                  Konu: 'Tanrı kesinlikle var, inanın ve hayatı yaşayın'

                  Peygamberde olsa kadınları hafi,fte olsa dövün diyemez,onun görevi Allahtan aldıgını insanlıga iletmek ve yanlışı düzeltmek eger kuranda nasılki kadınları dövün var bunuda Alahla görüşüp kaldırtabilirdi,

                  nasılki 50 vakit namazı görüşmüşte 5 vakite düşürmüş menkıbelere göre,


                  "Muhammed'in Cinsel Hayatı ve Hanımları"
                  5.5.2008


                  @anterior: Yaptığınız alıntıyı, dünya üzerindeki sayıları bir buçuk milyara yaklaşan insanlar için kutsal sayılan değerlere karşı, hakarete varan bazı sözcük ve tanımlamalardan arındırarak tekrar aktarınız...
                  Son düzenleme anterior; 17-02-2009, 23:07.

                  Yorum

                  • black belt
                    Senior Member
                    • 08-06-2004
                    • 6523

                    #69
                    Konu: 'Tanrı kesinlikle var, inanın ve hayatı yaşayın'

                    Taras Bulba!!!
                    nick name'in gibiysen eğer...
                    yani kazak..yani cossack insanların inançlarına saygılı ol...

                    Yorum

                    • black belt
                      Senior Member
                      • 08-06-2004
                      • 6523

                      #70
                      Konu: 'Tanrı kesinlikle var, inanın ve hayatı yaşayın'

                      insanların inancına dil uzatmak Taras Bulbalık değildir!!!

                      Yorum

                      • black belt
                        Senior Member
                        • 08-06-2004
                        • 6523

                        #71
                        Konu: 'Tanrı kesinlikle var, inanın ve hayatı yaşayın'

                        Materyalist Kızıl Ordu'da dahi...2 Dünya Savaşı'nda istavroz çıkartan Hristiyan askerler vardı..bilir misin ?

                        Yorum

                        • black belt
                          Senior Member
                          • 08-06-2004
                          • 6523

                          #72
                          Konu: 'Tanrı kesinlikle var, inanın ve hayatı yaşayın'

                          Ateistler dahi inananlara saygı duyar...Ateist olmak insanlıktan nasib almamak değildir..
                          Eğer öyle olaydı Mevlana Hazretleri dinsiz,kitapsız olsan da gel..diye onları davet edermiy di ?

                          Yorum

                          • anterior
                            Senior Member
                            • 06-11-2006
                            • 6453

                            #73
                            Konu: 'Tanrı kesinlikle var, inanın ve hayatı yaşayın'

                            Originally posted by black belt
                            Taras Bulba!!!
                            nick name'in gibiysen eğer...
                            yani kazak..yani cossack insanların inançlarına saygılı ol...
                            İnanıyorum, muhakkak saygılı olacaktır.

                            Çünkü burada, bu forumda; kendisine gerekli saygı ve hoşgörü gösterilmiştir.

                            Yorum

                            • black belt
                              Senior Member
                              • 08-06-2004
                              • 6523

                              #74
                              Konu: 'Tanrı kesinlikle var, inanın ve hayatı yaşayın'

                              Son olarak Bütün Peygamberler Askerdi..
                              Dini için Savaştılar..
                              inançları uğruna...
                              Eğer ki bir gıdım Taras Bulba'dan nasibini aldıysan insanlara saygılı ol..
                              yani Kazak ol iki gözüm...

                              Yorum

                              • black belt
                                Senior Member
                                • 08-06-2004
                                • 6523

                                #75
                                Konu: 'Tanrı kesinlikle var, inanın ve hayatı yaşayın'

                                Arkadaşlar az önce Gazanfer Özcan'ı kaybettiğimizi okudum forumda..
                                çok üzüldüm..
                                Dünya 3 günlük..
                                keşke herkes farkına varabilse...
                                ve birbirini kırmasa..

                                Selamlar

                                Yorum

                                İşlem Yapılıyor