Önce şaka zannetmiştim ama değilmiş.
Evinizden birkaç ay uzak kalır su ve elektrik tüketmezseniz, elektrik idaresi evde olmadığınız aylar için size daha önceki tüketim ortalamanızı dikkate alarak fatura gönderiyormuş.
Siz, “evde yoktum, bu ne iş” derseniz evde olmadığınızı ispat etmeniz gerekiyormuş.
Yolu da aynı döneme ait su faturasını ibraz etmekmiş:
-Bakın, ben evde olsaydım su da tüketirdim..
Böyle rezillik olur mu?
Vatandaş neden ispat etmek zorunda kalsın?
...
Büyükşehirlerde oturup su, elektrik ve doğalgaz şirketleri yahut idareleri ile abonelik sözleşmesi yapmayan kaç yüz bin kişi var?
Birinci sebebi bu işin eziyet haline getirilmesi.
İkinci sebep güvence bedeli adı altında alınan paralar. Vatandaş 997’de elektrik idaresi ile sözleşme imzalamış. O günkü rakamlarla güvence bedeli 14 lira.
2009’da yer değiştirecek.
İdareye gidip filan numaralı sözleşmemi iptal edin, falan yerle ilgili sözleşme yapın dediği zaman o tarihteki güvence bedeli ile bugünkü arasındaki farkı talep ediyorlar.
Güvence bedeli doğalgazın suyun ve elektriğin birim fiyatına endekslenmiş olsa..kaybı olmayacak.
Bu kaybı seslendiren yok..Çünkü hak aramak pahalı bir iş..Herkes bezmiş..Dönüp dolaşmaktansa aradaki farkı ödemeye..veya başka isim üzerinden tüketime devam ediyor. Ta ki problem çıkıncaya kadar.
İGDAŞ uzun yıllar abone ilişkilerini özel sektöre örnek olacak şekilde yürüttü..Sonra bir kamu şirketi havasına büründü.
Muhtemelen gerekçesi suistimallerdir. Borcunu ödememek için yeni taşınmış gibi yeni sözleşme yapmak. vs. Doğalgazcılar da borcu olan bir eve yeni gelene, “git, araştır eski kiracı nereye gitmiş, bize bildir” diyorlar. Elektrik idaresinin saçma uygulamasından çok farklı değil.
...
Kaçak, kayıp, suistimal..Hiçbiri diğer insanlara eziyet etmek için gerekçe olamaz.
GSM şirketlerinin de milyonlarca abonesi var..bu üç kurumdan daha az eziyet ediyorlar..Belli bir bedeli ödemeye hazır olanları onore bile ediyorlar.
Telekom kamu yönetiminden kalma hastalıklarından kurtulmadığı için hâlâ tekel olduğu için aynı düzeni kuramadı.
Bir tarafıyla hâlâ elektrik idaresine benziyor.
Eskiden, dağıtımları özelleşse bu dertten kurtuluruz, diye düşünüyordum. Tekel olduktan sonra..küsen, darılan, incinen vatandaşın gidebileceği başka bir kapı olmadığı müddetçe zor..
Bari asgari standartları olsun...
Ahmet Sağırlı
ahmet.sagirli@tg.com.tr
Evinizden birkaç ay uzak kalır su ve elektrik tüketmezseniz, elektrik idaresi evde olmadığınız aylar için size daha önceki tüketim ortalamanızı dikkate alarak fatura gönderiyormuş.
Siz, “evde yoktum, bu ne iş” derseniz evde olmadığınızı ispat etmeniz gerekiyormuş.
Yolu da aynı döneme ait su faturasını ibraz etmekmiş:
-Bakın, ben evde olsaydım su da tüketirdim..
Böyle rezillik olur mu?
Vatandaş neden ispat etmek zorunda kalsın?
...
Büyükşehirlerde oturup su, elektrik ve doğalgaz şirketleri yahut idareleri ile abonelik sözleşmesi yapmayan kaç yüz bin kişi var?
Birinci sebebi bu işin eziyet haline getirilmesi.
İkinci sebep güvence bedeli adı altında alınan paralar. Vatandaş 997’de elektrik idaresi ile sözleşme imzalamış. O günkü rakamlarla güvence bedeli 14 lira.
2009’da yer değiştirecek.
İdareye gidip filan numaralı sözleşmemi iptal edin, falan yerle ilgili sözleşme yapın dediği zaman o tarihteki güvence bedeli ile bugünkü arasındaki farkı talep ediyorlar.
Güvence bedeli doğalgazın suyun ve elektriğin birim fiyatına endekslenmiş olsa..kaybı olmayacak.
Bu kaybı seslendiren yok..Çünkü hak aramak pahalı bir iş..Herkes bezmiş..Dönüp dolaşmaktansa aradaki farkı ödemeye..veya başka isim üzerinden tüketime devam ediyor. Ta ki problem çıkıncaya kadar.
İGDAŞ uzun yıllar abone ilişkilerini özel sektöre örnek olacak şekilde yürüttü..Sonra bir kamu şirketi havasına büründü.
Muhtemelen gerekçesi suistimallerdir. Borcunu ödememek için yeni taşınmış gibi yeni sözleşme yapmak. vs. Doğalgazcılar da borcu olan bir eve yeni gelene, “git, araştır eski kiracı nereye gitmiş, bize bildir” diyorlar. Elektrik idaresinin saçma uygulamasından çok farklı değil.
...
Kaçak, kayıp, suistimal..Hiçbiri diğer insanlara eziyet etmek için gerekçe olamaz.
GSM şirketlerinin de milyonlarca abonesi var..bu üç kurumdan daha az eziyet ediyorlar..Belli bir bedeli ödemeye hazır olanları onore bile ediyorlar.
Telekom kamu yönetiminden kalma hastalıklarından kurtulmadığı için hâlâ tekel olduğu için aynı düzeni kuramadı.
Bir tarafıyla hâlâ elektrik idaresine benziyor.
Eskiden, dağıtımları özelleşse bu dertten kurtuluruz, diye düşünüyordum. Tekel olduktan sonra..küsen, darılan, incinen vatandaşın gidebileceği başka bir kapı olmadığı müddetçe zor..
Bari asgari standartları olsun...
Ahmet Sağırlı
ahmet.sagirli@tg.com.tr
Yorum