Bugün 29 Mayıs.... İstanbul'un Fethi Kutlu Olsun...

Yazı: Necdet Sakaoğlu
53 gün süren kuşatmadan sonra Edirnekapısı'ndan Konstantiniyye'ye giren Fatih Sultan Mehmed, doğruca Ayasofya'ya gidiyor. Tarih bilenlerin toplanmasını emrediyor.
Ve Fatih, ..."bundan sonra tahtım İstanbul'dur" diye buyuruyor...
İstanbul'un Fethi
İstanbul'un Fethi, 29 Mayıs 1453'te, şehri günlerdir kuşatan Osmanlı ordusunun, şimdi İstanbul olarak bilinen, o zamanki adıyla Konstantinopolis (Constantinople) şehrini Sultan II. Mehmed Han'ın komutanlığında fethetmesidir.
Bu fetihten sonra Osmanlı Devleti İmparatorluk olmuş, henüz 21 yaşında olan Sultan II. Mehmed, fatih unvanını da alarak Fatih Sultan Mehmed olarak anılmaya başlanmıştır. Tarihteki en önemli devletlerden olan Doğu Roma İmparatorluğu böylelikle sona ermiştir.
İstanbul Fetih edildikten sonra Orta Çağ kapanmış ve 1789 Fransız ihtilali'ne kadar sürecek olan Yeni Çağ başlamıştır.
Tarih: 2 Nisan - 29 Mayıs 1453
Yer: İstanbul (Bizans dönemi ismi: Constantinople)
Sonuç: Osmanlı'lar İstanbul'u ele geçirdi, Bizans İmparatorluğu yıkıldı. II. Mehmed, Fatih (fetheden) ilan edildi.
Bizans İmparatorluğu kumandanı: XI Konstantin
Osmanlı kumandanı: Fatih Sultan Mehmed (İkinci Mehmet)
Arif Nihat Asya'nın Fetih Marşı
Milliyetçi kişiliği ile tanınan Arif Nihat Asya'nın yazdığı bu şiir, Yıldırım Gürses tarafından bestelenmiştir.
Yelkenler biçilecek, yelkenler dikilecek;
Dağlardan çektiriler, kalyonlar çekilecek;
Kerpetenlerle surun dişleri sökülecek
Yürü, hala ne diye oyunda oynaştasın?
Fatih'in İstanbul'u fethettiği yaştasın!..
Sen de geçebilirsin yardan, anadan, serden....
Senin de destanını okuyalım ezberden...
Haberin yok gibidir taşıdığın değerden...
Elde sensin, dilde sen, gönüldesin baştasın...
Fatih'in İstanbul'u fethettiği yaştasın!..
Yüzüne çarpmak gerek zamanenin fendini...
Göster: Kabaran sular nasıl yıkar bendini?
Küçük görme, hor görme, delikanlım kendini
Şu kırık abideyi yükseltecek taştasın;
Fatih'in İstanbul'u fethettiği yaştasın!..
Bu kitaplar Fatih'tir, Selim'dir, Süleyman'dır.
Şu mihrap Sinanüddin, şu minare Sinan'dır.
Haydi artık uyuyan destanını uyandır!..
Bilmem, neden gündelik işlerle telaştasın
Kızım, sen de Fatihler doğuracak yaştasın!..
Delikanlım, işaret aldığın gün atandan
Yürüyeceksin... Millet yürüyecek arkandan!
Sana selam getirdim Ulubatlı Hasan'dan....
Sen ki burçlara bayrak olacak kumaştasın;
Fatih'in İstanbul'u fethettiği yaştasın!..
Bırak, bozuk saatler yalan yanlış işlesin!
Çelebiler çekilip haremlerde kışlasın!
Yürü aslanım, fetih hazırlığı başlasın...
Yürü, hala ne diye kendinle savaştasın?
Fatih'in İstanbul'u fethettiği yaştasın!..
__________________________________________________ _____
Kuşatma hazırlıkları
Sultan II. Mehmed, İstanbul'un fethine karar verdiğinde o zamanki başkent Edirne'de, İstanbul'un aşılamaz olarak bilinen surlarını yerle bir edebilmek için o güne kadar görülmemiş büyüklükteki, şahi olarak bilinen topları döktürmüştü. II: Mehmed ayrıca, hazırlanmakta olan bu topların yanısıra, Bizans'a denizden gelebilecek yardımları engellemek için Yıldırım Bayezid tarafından inşa edilmiş olan Anadolu Hisarı'nın karşısına Rumeli Hisarı'nı (Boğazkesen Hisarı) yaptırdı.
Yapılan hazırlıkların kendisine yönelik olduğunu anlayan Bizans İmparatoru Konstantin, Sultan II. Mehmed'i hediyelerle vazgeçirmeye çalışırken, bir yandan da Avrupa devletlerine elçiler yollayarak onları durumdan haberdar ediyor ve yardım istiyordu. Ancak 1054 yılında Hıristiyanlığın Katolik Kilisesi ve Ortodoks Kilisesi olarak ikiye ayrılması sebebiyle, Papa V. Nikola Bizans'ı desteklemeyi pek düşünmüyordu. Bazı İtalyan şehir devletleri askeri birliklerini Bizans'a yardımcı olmak amacıyla İstanbul'a yollasa da, Avrupa'nın büyük devletleri Bizans'ı desteklememe kararı almışlardı. Yardımlarla birlikte Bizans ordusu, 2.000'i paralı olmak üzere 9.000 askerden oluşuyordu. Şehri savunan duvarlar, 22,5 km.yi bulan uzunluklarıyla dönemin en güçlü surları olarak biliniyordu.
Sultan II. Mehmed, 20.000 yeniçerinin de dahil olduğu 100.000 kişilik bir kuvveti yönetiyordu. Rumeli Hisarı'nı inşa ettirmenin yanısıra bir de donanma kurdurmuştu. Ordusunu İstanbul civarında toplamış; bu arada, yardım göndermelerini önlemek amacıyla bazı Balkan devletlerine ordular göndererek, gelebilecek yardımları önleme, yardım yollamayı düşünenlere ise gözdağı verme yoluna gitmiştir. Durumun giderek ümitsizleştiğini gören Bizans İmparatoru, surların önüne geniş hendekler açtırmış, Haliç'in güvenliğini sağlamak amacıyla da girişine zincir çektirmişti.
Kuşatma
Ordusu ile İstanbul'un önünde bulunan Sultan II. Mehmed, Bizans İmparatoru'na elçi göndererek teslim olması çağrısında bulunmuş, ancak reddedilmişti. Bunun üzerine tarihteki en son İstanbul kuşatması başladı.
Kuşatma, Türk topçusunun, surları top ateşine tutmasıyla başladı. Bizans ordusu ise, surlarda açılan gedikleri kapatmaya çalışıyordu. Osmanlı, donanması ile de Haliç'i zorluyor fakat zinciri aşamadıkları için gemiler Haliç'e giremiyordu. Günlerdir süren kuşatmanın henüz başarı getirememiş olması ve Ceneviz donanmasından gelen yardımın Boğaz'ı geçerek Haliç'e girmesi Sultan II. Mehmed'i sinirlendirmiş ve atını boğazın sularına sürerek donanmasına emirler yağdırmış, komutanlarına da, saldırı için orduyu hazırlamalarını emretmişti.
Nihai saldırı
29 Mayıs sabahı saldırı başladı. Hücumun ilk dalgasını, mümkün olabildiği kadar çok Bizans askerini öldürmeye niyetli acemi askerler olan azaplar oluşturuyordu. Ayrıca Haliç'ten de baskı uygulayabilmek için gece yağlı kütükler üzerinde karadan Haliç'e taşınan gemiler, o sabah Bizans askerlerine kötü bir sürpriz olmuştu. Anadolululardan oluşan ikinci dalga, şehrin kuzeydoğusundaki, topla kısmen hasar almış Blachernae Surları'nın (okunuşu: blakernai ) bir bölümüne odaklanmıştı. Uzun süren bu çarpışmalar sonucunda Ulubatlı Hasan adındaki bir yeniçeri, aldığı kırk ok darbesine rağmen hayatta kalarak Osmanlı sancağını dikmiş, bununla ateşlenen Osmanlı ordusu 29 Mayıs 1453'te İstanbul'un surlarını aşmıştı.
Ancak savaş henüz bitmemişti. Hayatta kalan Bizans askerleri, Osmanlı askerleriyle sokak aralarında çarpışıyorlardı. Kısa süren bu çatışmalardan sonra Bizans ordusu yenilmiş ve Sultan II. Mehmed önderliğindeki Osmanlı ordusu İstanbul'a tamamen hâkim olmuştu.
Fethin dış sonuçları
Avrupa ve Balkan devletlerinin Osmanlı'yı Balkanlar'dan atma çabaları sonuçsuz kalmıştı.
İstanbul'dan İtalya'ya kaçan sanatkârlar ve bilim adamları, rönesans ve reform hareketlerini hızlandırmışlardı.
Dünyanın en büyük imparatorluklarından olan Doğu Roma İmparatorluğu tamamen yok olmuştu.
Orta Çağ kapanıp Yeni Çağ başlamıştı.
Ticaret yollarının birer birer Türklerin eline geçmesi Avrupalıları yeni ticaret yolları bulmaya zorladı ve coğrafi keşifler ortaya çıktı.
Bu fetih bir nevî Avrupa'nın (İngiltere'nin) Amerika kıtasını keşfinin yolunu açmıştır. Zirâ bu keşifle ticaret yolları kapanan Avrupalılar başka yollar bulmak zorundaydılar. Bu keşif buna bir vesile olmuştur.
_________________________________________
Fethin iç sonuçları
O zamana kadar sadece bir devlet olan Osmanlı, artık bir İmparatorluk haline gelmişti.
Anadolu ve Balkanlar arasındaki geçişlerde bir engel olan Bizans yıkılmış, arada engel kalmamıştı.
Birçok kere Osmanlı şehzadelerini ve Avrupa ülkelerini kışkırtan Bizans artık bunu yapamayacaktı.
Müslüman dünyasında Osmanlı Devleti daha saygın bir hale gelmişti.
Müslümanların Peygamberi Hz. Muhammed'in Hadis-i Şerifindeki O Kumandan, Fatih Sultan Mehmed olmuş ve Peygamberinin övgüsünü almıştı.
________________________________________
Mehter Marşı ( CEDDİN DEDEN )
Ceddin deden, neslin baban
Hep kahraman Türk milleti
Orduların, pekçok zaman
Vermiştiler dünyaya şan.
Türk milleti, Türk milleti
Aşk ile sev milliyeti
Kahret vatan düşmanını
Çeksin o melun zilleti.
Hüseyni İsmail Hakkı Bey
Mehter Marşı ( CEDDİN DEDEN )
Turkish nation have always been valiant,
Your armies, many times
Have been renowned throughout the world
Turkish nation, Turkish nation
Passionately love (your) freedom
Overwhelm the enemies of your (free) motherland
And make that cursed ones feel abjected
-------------------------------------
Mehter Marşı
http://video.google.com/videoplay?do...83184960903244
ALINTILAR:
http://en.wikipedia.org/wiki/Talk:Ot...mperial_anthem
Yorum