Türk Sorunu

Kapat
X
 
  • Zaman
  • Gösterim
Clear All
yeni mesajlar
  • zigana
    Senior Member

    • 26-01-2004
    • 3796

    Türk Sorunu

    Hurşit DOÐAN




    Türk Sorunu

    Kavramlar önemlidir. Medeniyet ve bilim kavramlar üzerine inşa edilir.
    “Kürt açılımı”, “Kürt sorunu”, “demokrasi açılımı” diyerek başlanılan sürecin adının iyi konması lazım.

    Bu süreçteki soruna “demokrasi sorunu”, “Türkiye’nin sorunu”, “terör sorunu” vs deyin ama “Kürt sorunu” demeyin; derseniz hata edersiniz.
    Etnik jargon tehlikeli bir jargondur. Etnik jargonla etnik sorunu çözemezsiniz.
    Soruna “Kürt sorunu” derseniz arkasından Türk sorunu, Laz sorunu, Arap sorunu, Rum sorunu gelir. Herkes kendisinin farklı olduğunu ve farklı noktalarını düşünmeye başlar. Alt basamaklara iner ve Zaza, Kurmanc,

    Türkmen, Yörük, Tatar, Avşar… sorunu olur.
    Evet, ortada abartılacak kadar olmasa da bir sorun var. Çözülmesi ve bunun için herkesin elini taşın altına koyması gerek.

    Ama sorun ne?
    Sorunun tanımı önemli. Yani teşhis önemlidir. Teşhis olmadan “hele bir başlayalım şu ameliyata” şeklinde tedaviye geçemezsiniz. Yoksa hasta masada kalır.

    Hükümet bu süreçte çok aceleci davranıyor. Bu kavram kargaşası da buradan başladı. Daha sorunun, sürecin, açılımın adı konmadan yola çıkıldı. Göç yolda düzülür mantığı. Ama bu süreç tehlikeli bir süreç.
    Hükümet kavramı kendisinin kullanmadığı inancında ve medyayı suçluyor. Medyayı hazırlamak da hükümetin görevi değil midir?
    Kürt sorunundan, Kürt açılımından ne anlıyorsunuz?
    Birisi çıkar da “Türk sorununu çözün, bu sorun Türk sorunu” derse ne dersiniz?

    Bu ülkede bir zamanlar Türklerin müziği yasaklanmadı mı?
    Devlet vergiyi Türklerden alıp (İstanbul, Bursa, Kocaeli…) Kürtlere (Hakkari, Van, Bitlis…) vermiyor mu?

    Ankara’da bile hala devlet yatırım yapmadığı için yeterli suyu, elektriği, yolu olmayan köyler mevcut değil mi?

    Kürt olmayan yörelerdeki devlet dairesi ya da ortak alan olarak adlandırılan okul, cami, karakol gibi binaların çoğunu halk kendisi yaparken Doğu, Güneydoğuda hep devlet yapmıyor mu?

    Nüfus planlaması diye Türkün kökünü kurutmadılar mı? Bugün iki çocuktan fazla çocuk yapmak ayıplanmıyor mu?
    Milletin %50 oyunu alıp asılan başbakan Türk müydü, Kürt müydü?
    Darbeler ve muhtıralar Türklere karşı mı Kürtlere karşı mı yapıldı?
    12 Eylül işkenceleri Türklere mi Kürtlere mi yapıldı? Mesela Mamak zındanlarında yatanlar kimdi? Muhsin Yazıcıoğlu gibi suçsuz yere 7.5 sene hücrede yatanlar Türk müydü Kürt müydü?

    Başörtüsü nedeniyle okullardan atılanlar, gözyaşı dökenler, 0 yanlış yapmasına rağmen katsayı sorunu nedeniyle istediği okula gidemeyenler Türk müydü Kürt müydü?

    Yıllardır birilerinin planlı bir şekilde dayattığı “öztürkçe” safsatası Kürt diline mi yoksa Türk diline mi darbedir? Bu nasıl öztürkçe ise öztürkçe konuştukça

    Türkî cumhuriyetlerle anlaşamıyoruz.
    Doğuya yatırım teşvikleri, memurlara mahrumiyet tazminatları Türklerin kalkınmasına mı Kürtlerin kalkınmasına mı hizmet ediyor?
    Bakanımız yine 10 milyar dolarlık paket açıyor. Yoksa bu da bir taktik mi? Şiddetle korkut, tehdit et, parayı kap.

    İrticai isim diye haşmetlu, devletlu Kenan Paşamız tarafından değiştirilen Çayırşeyhi kasabasının adı Çayırgülü oldu? Burası Kürt kasabası mı Türk kasabası mı?

    Okullarda ve memuriyette Türkçemi yoksa başka diller mi teşvik ediliyor. Mesela KPDS’den iyi Türkçe bileme mi para veriliyor
    Bu sorular uzar gider. Demem o ki var olan sorunlar hepimizin sorunu, demokrasi sorunu.

    Demokratik açılımlar yapalım ama Kürtlük, Türklük, Lazlık, Çerkezlik… derseniz iş sarpa sarar.
    “Öteki”leştirerek başlamak yanlış olur.
    Sorunun adını doğru koyalım. Terör sorununa “Kürt sorunu” derseniz Kürtleri sorunlu göstermiş olursunuz.
    Terörist olmayan, teröre destek vermeyen, terörle mücadele eden birlik ve beraberlikten yana büyük Kürt kitleyi nereye koyacaksınız?
    Etnik ayrılık jargonu bölücüdür. Bölücü jargonla birlik beraberlik sağlayamazsınız.

    Dış güçlerin ve PKK teröristinin etnik tuzağına düşmüş olursunuz. Süre de biçeyim size 10, bilemediniz 20 yıl sonra da bölünürsünüz. Bu işin vebali de size düşer.

    1960’larda atılan tohumlar 2009’da bu hale geldi. Şimdi süreci iyi yönetemezseniz daha da hızlı bir çöküş olur.

    Ayrılık noktaları değil, birlik noktaları arayalım. Din, demokrasi, birlikte yaşama arzusu bu ortak noktalardan.

    Bu süreçte en samimi olmayan kesimler ise DTP’nin Emine Ayna grubu, MHP ve CHP’nin şahinleri gözüküyor. Bu tavırların da sonu bölünme. Bazen böldürmeyeceğim derken de böldürebilirsiniz.

    DTP bazı illerde “Muhatap Öcalan” pankartları açarak çözümden yana olmadığını fiilen gösteriyor. Atalar ne demiş “bela arayan belasını bulur.” Sorun arayan sorunu, çözüm arayan da çözümü bulur.
    Sorunlu noktaları ortadan kaldıralım ama sorunsuz noktamız o kadar çok ki.
    Teröristi muhatap almak çamura batmaktır.
    Devletin muhatabı demokrasiden, birlik ve beraberlikten yana olan vatandaşlarıdır.



    " http://www.aktifhaber.com/news_detail.php?id=241231 "
  • zigana
    Senior Member

    • 26-01-2004
    • 3796

    #2
    Konu: Türk Sorunu

    Kürdün Kürde zulmü bitecek mi


    Türk'ün Kürde zulmü bitsin tamam da Kürdün Kürde zulmü bitecek mi?
    24 Ağustos 2009 / 13:23






    Kürt açılımının gündemden düşmediği bu günlerde yazarların gündemi de değişmiyor. Ancak Vatan gazetesi yazarı Mutlu Tönbekici bugünkü yazısında olaya farklı bir bakış açısı getirdi. Tönbekici, "Türkün Kürde zulmü bitsin tamam da Kürdün Kürde zulmü bitecek mi? " diye soruyor..

    BİR AÇILIM GEREKLİYDİ
    Acele etmek ne kadar doğru bilmiyorum ama 2009 yılının son çeyreğine girerken ister istemez aklıma bu geliyor. Takip edenler bilir, ama sekiz yıllık köşecilik hayatımda defalarca Kürtlere yapılan haksızlıklardan, gayri insanı tutumdan, bölgedeki insan hakları ihlallerinden dilim döndüğünce söz ettim durdum. Adı ister Kürt olsun ister demokratik olsun (gelin Demokratik Kürt açılımı diyelim) bir açılımın olması çoktan gerekiyordu.

    GEREKLİLİÐİ TARTIŞILMAZ
    Bunun gerekliliğini tartışmayacağım bile. İnsan hakları insan haklarıdır! Diyarbakır Cezaevinde yapılanlar, yüzlerce faili meçhul, yüzlerce faili “meşhur”, açık ve seçik bir şekilde 2. sınıf vatandaş muamelesi yapmalar, hor görmeler, adam yerine koymamalar, mahkemede tanıklıkları kabul edilmemeler...

    TÜRK - KÜRT KOCA KUŞAK ZİYAN EDİLDİ
    Bunun bitmesi gerekiyordu. Zira hem ülkenin bir tarafında böyle bir siyasetin güdülmesi utanç verici bir durum ve ben bu utancı daha fazla taşımak istemiyorum hem de bu siyasetin bedelini çok ama çok ağır ödedik. YETER! Türk veya Kürt, koca bir kuşak ziyan edildi.

    Dolayısıyla bu açılıma karşı çıkanlar, destekleyenleri karalamaya çalışanlar tarihin çöp tenekelerine fena halde boylayacak. Çok da iyi olacak.

    KÜRDÜN KÜRDE AÇILIMI NE OLACAK
    Fakat benim aklımı başka bir şey daha kurcalıyor. Türkün Kürde açılımı olsun elbette de Kürdün Kürde demokratik açılımı olacak mı?

    Bunu istemek ne kadar ayıp, bunu istemeye ne kadar hakkım var bilmiyorum, kibirli Avrupalılar gibi olmak istemiyorum ama açıkçası sözgelimi Kürt kadının ailedeki ve toplumdaki yeri, daha doğrusu “yersizliği” beni fena halde ilgilendiriyor ve incitiyor.

    Ülkemde sırf belli bir ırktan olduğu için insanların hor görülmesini, aşağılanmasını, itilip kakılmasını, öldürülmesini nasıl istemiyorsam aynı şekilde ülkemde kadınların da hor görülmesini, aşağılanmasını, itilip kakılıp, öldürülmesini istemiyorum.

    TÖRE CİNAYETİNİ KÜRTLER ÖÐRETTİ BİZE
    Memleketin başka yerlerinde de kadının değeri az, başka yerlerde de insanlar insanlara zulüm yapıyor, hani birbirimizden ne kadar farkımız var diye de sorulabilir ama töre cinayeti diye bir şeyi de kabul edelim ki Kürtler öğretti bize. Güldünyalar Edirne'den çıkmadı. Kürt kadınını geçtim Kürt erkeği de çok farklı bir durumda değil.

    MARABALARIN HALA OLMASI ÜRKÜTÜCÜ GELMİYOR MU SİZE DE
    “Maraba” dedikleri köleye benzer bir sınıfın 2009'un son çeyreğinde hâlâ kanlı canlı var olması ürkütücü gelmiyor mu size? Feodal sistem gelişmiş ülkelerde sadece tarih kitaplarında öğretilen bir şey iken bizde hâlâ sürüyor olması veya? Ağalar, 25 bin kişilik aşiretler, töreye sıkı sıkıya uymak zorunda olmalar, bu devam etsin diye on onbeş çocuk doğurmalar vs...

    ÜLKEMDE 5 MİLYON KÖLE OLSUN İSTEMİYORUM
    Bütün Kürtler böyledir demiyorum. Onlar da değişti. Belki yarısına yakını söz konusu sistemden çıktı, medeni bir yola girdi. Ama kalan yarısı -ki biliyorsunuz hala Kürt nüfusu konusunda kesin bir bilgimiz yok-, 5 milyonla 40 milyon arasında gidip geliyor.. Demek istediğim diyelim 10 milyon bile olsalar ben ülkemde 5 milyon köle veya mal yerine konulan insan da olsun istemiyorum.

    KÜRDÜN KÜRDE ZULMÜ BİTECEK Mİ
    Dediğim gibi kibirli Avrupalılar gibi “çabuk dağıtın o aşiretleri, çabuk bağlayın bakalım tüplerinizi!” demenin manalı olmadığını biliyorum ama ülkemin bir tarafının da böyle olması beni düşüncelere sürüklüyor. Zira aman bana ne, yesinler birbirlerini diyebilenlerden değilim.

    Türkün Kürde zulmü bitsin tamam da Kürdün Kürde zulmü bitecek mi?

    "

    Yorum

    • malcolm
      Member
      • 17-02-2008
      • 1019

      #3
      Konu: Türk Sorunu

      Evet bana görede meclisteki malum parti belki "terör örgütünün" temsilcisi olabilir tavırlarından belli ama kesinlikle "KÜRTLERİN" temsilcileri değildir. İmralı'daki de "Terör örgütünün" lideri olabilir ama kesinlikle "KÜRTLERİN" lideri olarak görülmemelidir. Dolayısıyla sorun Kürt sorunu değil, sorun "Terör Sorunu"dur.

      Yorum

      İşlem Yapılıyor