Pervin Kaplan
Eğitimde başarısızlık, sistemin ürünü
01.11.2009 04:11:02
EÐİTİMDEKİ kalite sorunu genellikle öğrencilerin bildiklerini uygulayamamaları olarak tanımlanır. Gerek uluslararası gerekse SBS, ÖSS gibi ulusal ölçekte
yapılan sınavlarda ortaya çıkan başarısızlık oranları da temel sorunun
kalitesizlik olduğunu gösteriyor. Ancak bu sorun gerçekten öğrenciden mi
kaynaklanıyor yoksa ortaya çıkan sonuç sistemin bir ürünü mü?
Bu soruya yanıtı aslında yönetmelikler veriyor. İlköğretim Kurumları Yönetmeliği’ne göre ilk üç sınıfta öğrenci ne kadar başarısız olursa olsun
sınıfta kalmıyor. Sonraki sınıflarda da öğrenci ne kadar zayıfı olursa olsun
ŞÖK diye tanımlanan şube öğretmenler kurulu kararıyla üst sınıfa geçebiliyor. Geçen yıl yalnızca İstanbul’da ilköğretimde öğrencilerin yüzde 12’si yani yaklaşık 173 bini ŞÖK kararıyla üst sınıfa geçti.
Ortaöğretime geldiğimizde öğrenci 2.50 not ortalamasını tutturduğunda sorun kalmıyor. Çünkü notu 1 olan dersi olsa bile not ortalaması ile bir üst sınıfa
geçebiliyor. 9. sınıfta 3, diğerlerinde 2 zayıf dersten de üst sınıfa geçmenin
yolu açık. Ancak alttaki derslerle birlikte sorumlu olduğu ders sayısı 5
ise öğrenci sınıf tekrarı yapıyor.
Tüm bunlar eğitimde gözlenen kalitesizliğin öğrencilerin sahip oldukları temel bilgi ve becerileri kullanamamasından değil, bunları elde edememesinden kaynaklandığını ortaya koyuyor. Bu durumda mevcut sınıf geçme uygulamaları,
öğrencilerin temel bilgi ve becerileri edinmeden bir üst sınıfa geçmesine
izin verdiğine göre sınıfta kalmaya son veren sistemin kaldırılması gerekiyor.
Eğitimde başarısızlık, sistemin ürünü
01.11.2009 04:11:02
EÐİTİMDEKİ kalite sorunu genellikle öğrencilerin bildiklerini uygulayamamaları olarak tanımlanır. Gerek uluslararası gerekse SBS, ÖSS gibi ulusal ölçekte
yapılan sınavlarda ortaya çıkan başarısızlık oranları da temel sorunun
kalitesizlik olduğunu gösteriyor. Ancak bu sorun gerçekten öğrenciden mi
kaynaklanıyor yoksa ortaya çıkan sonuç sistemin bir ürünü mü?
Bu soruya yanıtı aslında yönetmelikler veriyor. İlköğretim Kurumları Yönetmeliği’ne göre ilk üç sınıfta öğrenci ne kadar başarısız olursa olsun
sınıfta kalmıyor. Sonraki sınıflarda da öğrenci ne kadar zayıfı olursa olsun
ŞÖK diye tanımlanan şube öğretmenler kurulu kararıyla üst sınıfa geçebiliyor. Geçen yıl yalnızca İstanbul’da ilköğretimde öğrencilerin yüzde 12’si yani yaklaşık 173 bini ŞÖK kararıyla üst sınıfa geçti.
Ortaöğretime geldiğimizde öğrenci 2.50 not ortalamasını tutturduğunda sorun kalmıyor. Çünkü notu 1 olan dersi olsa bile not ortalaması ile bir üst sınıfa
geçebiliyor. 9. sınıfta 3, diğerlerinde 2 zayıf dersten de üst sınıfa geçmenin
yolu açık. Ancak alttaki derslerle birlikte sorumlu olduğu ders sayısı 5
ise öğrenci sınıf tekrarı yapıyor.
Tüm bunlar eğitimde gözlenen kalitesizliğin öğrencilerin sahip oldukları temel bilgi ve becerileri kullanamamasından değil, bunları elde edememesinden kaynaklandığını ortaya koyuyor. Bu durumda mevcut sınıf geçme uygulamaları,
öğrencilerin temel bilgi ve becerileri edinmeden bir üst sınıfa geçmesine
izin verdiğine göre sınıfta kalmaya son veren sistemin kaldırılması gerekiyor.
Yorum