ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA) tarafından Güneş Sistemi’ni keşfetmek için 1977’de fırlatılan Voyager 1 uzay aracı, insanlık tarihinde bir ilki başarmak üzere.
Geride kalan 34 yılda 17 milyar 700 milyon kilometre mesafe kat eden Voyager 1, yakın zamanda Güneş Sistemi’nin dışına çıkan ilk insan yapımı araç olacak.
NASA yetkilileri, Voyager 1’in, şiddetli Güneş fırtınalarının yavaşladığı Güneş Sistemi’nin en uç noktasına ulaştığını belirtti.
İkizi Voyager 2’den haftalar önce uzaya gönderilen Voyager 1’in asıl görevi, gaz devleri Jüpiter ve Satürn’ü keşfetmekti. Jüpiter’in uydusu Io’daki yanardağları ve Satürn’ün halkaları arasındaki farklılıkları tespit eden Voyager 1, önemli başarılara imza attı.
Neptün ve Uranüs’ü keşfeden Voyager 2 ile görevleri tamamlandıktan sonra emekliye ayrılmayan Voyager 1, Güneş Sistemi’ni dolanmaya devam etti. İki uzay aracı, dünyadaki iletişim merkezleri ve dev antenlerden oluşan Derin Uzay Ağı’yla (DSN) radyo sinyalleri aracılığıyla temas kurdu.
GÜNEŞ FIRTINALARININ DURDUÐU YER
NASA, birkaç ay içinde, Voyager 1’in Güneş Sistemi dışına çıkmasını ve Samanyolu Galaksisi’nin büyük kısmını oluşturan yıldızlararası sisteme açılacak. Voyager 2’nin de, ikizinden kısa bir süre sonra aynı yolcuğa çıkması bekleniyor.
İki uzay aracının bulunduğu bölge, Güneş Sistemi’nin en dış katmanı olan “heliosheath” olarak biliniyor. Burada, Güneş’ten yayılan elektrik yüklü parçacıklar yavaşlıyor ve saatte yaklaşık 25 kilometre hızla hareket ediyor. Gökbilimciler bunun sebebini, yıldızlararası gazların neden olduğu basıncın artması olarak açıklıyor.
Bu gelişme, Voyager 1’in yıldızlararası sistemden gelen manyetik alana yaklaştığının sinyallerini veriyor.
Voyager projesinde yer alan California Teknoloji Enstitüsü’nden Ed Stone, “Yıldızlararası uzayda ne olduğunu bulmak için fazla beklemek zorunda kalmayacağız” dedi.
veteknoloji