Tartışmasız evinizin en önemli alanı salonunuzdur. Maalesef günümüzün anlayışında salon sadece televizyon izlemek için kullanılan bir oda haline geldi. Oturma grupları da bu fikre uygun yerleştiriliyor. Bu yaklaşımı değiştirip salonunuzu daha verimli kullanmak elinizde 15 adımda salonunuzu nasıl kendi dinlenme alanınız, kendinizi iyi ve güvende hissettiğiniz, kişiliğinizi yansıtabildiğiniz, güzel sohbetlerin yaşandığı mekan haline getirebileceğinizi öğrenin.
1. Merkezinizi yaratın:
Özellikle salonda bir merkezin varlığı çok önenli. Koltuk, oturma grubu, halı ve sehpadan oluşan bir merkez davet edici bir etkiye sahiptir. Yeterince alana sahipseniz ”L” şeklindeki oturma grupları duvardan odanın merkezine kaydırılabilir. Karşılıklı yerleştirilen koltuklar güzel bir sohbet için en ideal yöntem. Eğer salonunuz bir şömineye sahipse mutlaka şöminenin etrafında oturmaya gayret gösterin.
2. Değişiklikler canlandırır:
Renk, desen, form, stil… Değişikliklere açık olun. Böylelikle ilginç kombinasyonlar yaratabilirsiniz. Örneğin antik bir sehpayı minimal bir oturma grubuyla kombine edebilirsiniz.
3. Puflar ve minderler:
Koltuk ve sandalyeye alternatif: Puflar ve minderler! Farklı boylarda ve desenlerde pufları ve yastıkları kombine edin. Dilerseniz pufları oturma grubun önüne yerleştirin veya salonda ayrı bir alan yaratın. Oryantal desenli ve altın işlemeli puflar ile alaturka bir ambiyans yaratabilir, tek renkli minderlerle ise salonun modern çizgisini pekiştirebilirsiniz. Mumlarla süslenmiş alçak sehpalarla bu bölümdeki tarzınızı destekleyebilirsiniz.
4. Aydınlatmanızla salonunuzun duygusunu belirleyin:
Doğru aydınlatmayla rahat edebileceğiniz bir atmosfer yaratabilirsiniz. Öncelikle salonunuzun aydınlatmasında birden fazla seçeneğin olmasına önem verin. Yani yemek masanız için kullandığınız aydınlatmayla film izlerken veya sohbet ederken ihtiyacınız olan aydınlatma farklıdır. Farklı kullanımlar için farklı ton aydınlatmalara ihtiyacınız var. Dengeli ve iyi yayılmış bir endirekt aydınlatma ile salonunuzun rahat bir havaya kavuşturabilirsiniz. Yumuşak aydınlatmanızı aplik ile destekleyebilirsiniz. Odanızın belli noktalarına, obje, biblo, büfe veya resimlerde vurgu aydınlatma ile bu detayları öne çıkarabilirsiniz. En sevdiğiniz koltuğun yanına bir okuma lambası yerleştirin. Aydınlatma konusunda kararsız ve tedirginseniz bir profesyonele danışabilirsiniz.
5. En sevdiğiniz duvarı seçin:
Salonda vurgulamak istediğiniz bir duvarı seçin. Bu duvarı salonla uyumlu ama kontrast yaratabilecek bir renge boyayın. Canlı renkler, desenli duvar kağıtları veya duvar stickerları iyi birer örnektir. Dikkat: Canlı renkleri odanın tüm duvarlarında kullanmaktan kaçının.
6. Halı seçiminiz:
Oturma grubunun önüne serilmiş bir halı mucizeler yaratabilir. Malzeme, renk ve desenseçimiyle salonunuzun görüntüsünü büyük ölçüde etkileyebilirsiniz. Zaman zaman değişiklik yapın, alternatif bir halı kullanın. Geleneksel halıları minimal tasarımlar içinde dekullanabilirsiniz.
7. Renkler:
Duvar renklerini mevsimlere göre değiştirebileceğiniz gibi aksesuar ve oturma grubunuzu da gözönünde bulundurmanızda fayda var. Yaz aylarında bahara özgü yeşil, açık sarı, açık mavi renkleri davetkâr bir dekorasyon yaratır. Kış aylarında ise krem tonları ile konforlu bir atmosferiniz olur.
8. Aksesuarlar:
Az ama öz. Salonunuza kendi stilinizi yansıtmak istiyorsanız abartıdan kaçının. Özenle seçilmiş az sayıda aksesuarlar odanın karakterini belirlemek için yeterli. Antik bir vazo, klasik duvar resimleri nostaljik ruhu yansıtır. Bit pazarları ve antikacılar define avcıları için ideal yerlerdir.
9. Salonunuzu bölgelere ayırın:
İki trafı açık kitaplıkların en kullanışlı özelliği oda bölücüsü olarak kullanılabilir olmalarıdır. Böyle kitaplıklarla salonunuzu kolaylıkla ikiye bölebilir ve farklı yaşam alanları yaratabilirsiniz. Alçak boylu kitaplıklar, büfe veya lowboardlar ise özellikle dar alanlı salonlar için idealdir. Dolabın kapaklı bölümünde tabak ve bardaklarınızı saklayabilir, açık bölümlerde ise kitap ve dergilerinizi sergileyebilirsiniz.
10. Zıtlıklar çekicidir:
Cesaretli bir kişiliğe sahipseniz dikkat çekici renkler kullanın. Koyu renkli koltuk ve kanepeler, halılar ve perdelerle canlı renkli aksesuarları kombine edin. İyi haberimiz: Renklerde değişiklik yapma ihtiyacı duyduğunuzda yastık veya sehpa gibi ufak çaptaaksesuarları değiştirdiğinizde odanın atmosferini değiştirebilirsiniz.
11. En sevdiğiniz parçaları öne çıkarın:
Evinizde antik bir koltuk, sandalye veya komodini sahnelemeyi ihmal etmeyin. Bunu enkolay başarmanın yolu antik mobilyanızı dikkat çekici bir renge boyanmış veya desenli duvar kağıdıyla kaplanmış bir duvarın önüne yerleştirmek ve vurgu aydınlatma elemanı kullanmak.
12. Desen kombinasyonu:
Desenleri kombine edin. Klasik bir koltuk takımına çizgili, puantiyeli veya daha radikal desenli yastıklar çok yakışır. Uyumsuz görünmesini önlmek istiyorsanız kullandığınız desenlerin birbirine yakın renklerde olmasına önem verin.
13. Okuma alanınız:
Kendinize özel bir okuma alanı yaratın. Okuma koltuğunuzu oturma grubunun yanına yerleştirmeyin, odanız buna elverişliyse okuma koltuğunuzu kendi başına tek olarak yerleştirmeye önem verin. Okuma koltuğunuzla uyumlu ayaklı bir lamba ve küçük bir sehpa salonunuzun en keyif verici bu bölgesini tamamlar. Sehpanızı seçerken ipad veya dizüstübilgisayarınız ile de kullanabileceğinizi düşünmenizde fayda var.
14. Odanın mimarisini kullanın:
Odada bulunan nişler (duvar içinde bırakılan oyuk) mutlaka kullanılmalı. Fotoğraftaki örnekte salonda bulunan niş ayrı bir renkle vurgulandı. Nişin Sağ ve sol duvarlarına gömme kitaplıklar entegre edildi. Koltukta oturduğunuzda güvende olduğunuz hissi sizi iyi hissetirecektir.
15. Resimler, resimler…
Siyah-beyaz fotoğraflar, çocuklarınızın şaheserleri, yağlı boya tablolarınız, kartpostallar… Salonunuzda resimleri unutmayın. Salonun bir duvarını süpürgelikten tavana kadar farklı çerçeveli resimlerle donatabilirsiniz.
Oturma grupları için tıklayın…