15 gün sonra tahliye oluyorlar.
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, Edirne Cezaevi'nde bulunan Serdar Kaçmaz ile Bayrampaşa Cezaevi'ndeki Savaş Tüblek katıldı. Bandırma Cezaevi'nde bulunan İsmail Çolak ile İsmail Ayvacıoğlu ise duruşmaya gelmedi.
Duruşmada söz alan Kaçmaz ile Tüblek, “Yeni TCK'nın lehe olan hükümlerinin uygulanmasını istediklerini” söylediler. Mahkeme Heyeti Başkanı, yüzünde sargı bezi bulunan Serdar Kaçmaz'a ”ne olduğunu” sordu. Kaçmaz da “önemli bir şey olmadığını, kavga ettiğini” kaydetti.
Duruşmada görüşünü açıklayan Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz, yeni TCK'nın cinayet, yaralama ve tecavüz suçlarına eski TCK'dan daha ağır ve fazla cezalar getirdiğini belirterek, sanıkların eski infazlarının uygulanmasını istedi.
Mahkeme Heyeti de, eski yasa lehe olduğu için sanıkların infazlarının devamına karar verdi.
Buna göre, Savaş Tüblek ve İsmail Çolak ile İsmail Ayvacıoğlu 24 Aralık 2005'te, Serdar Kaçmaz ise 7 Mart 2007'de cezaevinden çıkacak.
DAVANIN GEÇMİŞİ
İstanbul 2 No'lu DGM, 1999 yılında verdiği kararda, 1998 yılında Ümraniye'de kaçırıp tecavüz ettikleri anaokulu öğretmeni Serpil Yeşilyurt'u öldürdükleri, annesi Hanım Yeşilyurt'u ise yaraladıkları gerekçesiyle yargılanan İsmail Ayvacıoğlu ile Savaş Tüblek'i 75 yıl 8'er ay, Serdar Kaçmaz'ı 78 yıl 8 ay, İsmail Çolak'ı da 61 yıl 8 ay ağır hapis cezasına çarptırmıştı.
Mahkeme Heyeti, aynı türden hürriyeti bağlayıcı cezaların toplamının TCK'nın 77/1. maddesi uyarınca 36 yılı geçemeyeceğini, bu nedenle sanıkların cezalarının infazının 36 yıl üzerinden yapılacağını kaydetmişti.
Yeni TCK'nın yürürlüğe girmesinin ardından İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, bu yasanın lehe olan hükümleri uygulandığında 4 hükümlünün cezalarında indirim yapılabileceği için “mağduriyetlerine mahal verilmemesi” amacıyla serbest bırakılmalarına karar vermişti.
Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz ise yasada lehe hükümlülerin neler olduğunun belli olmadığını gerekçe göstererek, bir üst mahkeme olan İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ne itiraz edip hükümlülerin tutuklanmasını istemişti.
Bu talebi kabul kabul eden mahkeme, tahliye kararını bozarak hükümlülerin cezasının infazının devamına karar vermiş ve 4 kişi yeniden cezaevine konulmuştu.
NOT:Haber basından alıntıdır.
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, Edirne Cezaevi'nde bulunan Serdar Kaçmaz ile Bayrampaşa Cezaevi'ndeki Savaş Tüblek katıldı. Bandırma Cezaevi'nde bulunan İsmail Çolak ile İsmail Ayvacıoğlu ise duruşmaya gelmedi.
Duruşmada söz alan Kaçmaz ile Tüblek, “Yeni TCK'nın lehe olan hükümlerinin uygulanmasını istediklerini” söylediler. Mahkeme Heyeti Başkanı, yüzünde sargı bezi bulunan Serdar Kaçmaz'a ”ne olduğunu” sordu. Kaçmaz da “önemli bir şey olmadığını, kavga ettiğini” kaydetti.
Duruşmada görüşünü açıklayan Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz, yeni TCK'nın cinayet, yaralama ve tecavüz suçlarına eski TCK'dan daha ağır ve fazla cezalar getirdiğini belirterek, sanıkların eski infazlarının uygulanmasını istedi.
Mahkeme Heyeti de, eski yasa lehe olduğu için sanıkların infazlarının devamına karar verdi.
Buna göre, Savaş Tüblek ve İsmail Çolak ile İsmail Ayvacıoğlu 24 Aralık 2005'te, Serdar Kaçmaz ise 7 Mart 2007'de cezaevinden çıkacak.
DAVANIN GEÇMİŞİ
İstanbul 2 No'lu DGM, 1999 yılında verdiği kararda, 1998 yılında Ümraniye'de kaçırıp tecavüz ettikleri anaokulu öğretmeni Serpil Yeşilyurt'u öldürdükleri, annesi Hanım Yeşilyurt'u ise yaraladıkları gerekçesiyle yargılanan İsmail Ayvacıoğlu ile Savaş Tüblek'i 75 yıl 8'er ay, Serdar Kaçmaz'ı 78 yıl 8 ay, İsmail Çolak'ı da 61 yıl 8 ay ağır hapis cezasına çarptırmıştı.
Mahkeme Heyeti, aynı türden hürriyeti bağlayıcı cezaların toplamının TCK'nın 77/1. maddesi uyarınca 36 yılı geçemeyeceğini, bu nedenle sanıkların cezalarının infazının 36 yıl üzerinden yapılacağını kaydetmişti.
Yeni TCK'nın yürürlüğe girmesinin ardından İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, bu yasanın lehe olan hükümleri uygulandığında 4 hükümlünün cezalarında indirim yapılabileceği için “mağduriyetlerine mahal verilmemesi” amacıyla serbest bırakılmalarına karar vermişti.
Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz ise yasada lehe hükümlülerin neler olduğunun belli olmadığını gerekçe göstererek, bir üst mahkeme olan İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ne itiraz edip hükümlülerin tutuklanmasını istemişti.
Bu talebi kabul kabul eden mahkeme, tahliye kararını bozarak hükümlülerin cezasının infazının devamına karar vermiş ve 4 kişi yeniden cezaevine konulmuştu.
NOT:Haber basından alıntıdır.
Yorum