Deniz de kendisine hüngür hüngür ağladı...

Kapat
X
 
  • Zaman
  • Gösterim
Clear All
yeni mesajlar
  • TA2CCC
    Banned
    • 03-06-2004
    • 8304

    Deniz de kendisine hüngür hüngür ağladı...

    19 Ocak 2006 12:35
    Çağan Irmak'ın "Babam ve Oğlum"u gişe rekoruna doğru gidiyor. Görülen o ki, filmin çocuk oyuncusu Ege Tanman kolay kolay unutulmayacak. Şu an Kanal7'de yayınlanan Kezban Yenge'de oynadığı rolle gönülleri fetheden Ege Tanman'da kendisini seyrederken gözyaşlarına boğuldu.
    Tanman'ı "Deniz" rolü için hazırlayan Hasibe Eren hem çalışma sürecini hem de filmi birlikte izledikleri anı anlattı:
    Benim bir proje için çocuk oyuncu seçerken en büyük kriterim çocuğun oynamaktan zevk alıp almadığıdır. Bir sürü detay anlatıp kelimelerle süslediğiniz, hayalinde canlanmasına çalıştığınız dünyanın içine giriyor mu? Gözbebeklerinden heyecan okunuyor mu? Oynayacağı karakter komik bir şey yapınca o da çok eğleniyor mu? Filmin içinde en çok sevdiği ve kendi terminolojisiyle bir isim taktığı sahne çekileceği günü iple çekiyor mu? İşte "Anlat İstanbul"daki hayal çocuk Ece Hâkim böyle seçildi. "Gönlümdeki Köşk Olmasa"yla Altın Portakal alan, şu sıralar "Yağmur Zamanı"nda oynayan Bora Akkaş da. Halkın büyük beğenisini toplayan "Babam ve Oğlum"a, çekimlere bir hafta kala yeniden yaptığımız castingle seçilen Ege Tanman da bu özellikleriyle rolü aldı. Ben de onu çalıştırma şerefine nail oldum. Çocuk oyuncu eğitmenliği pek sık rastlanmayan bir iş olduğundan merak eden okuyucu için açıklama gereği hissediyorum. Oyunculuğun yanı sıra yaklaşık 9 yıldır İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Çocuk-Genç Eğitim Birimi'nde ders veriyorum. Son üç yıldır sinema ve televizyon için proje bağlamında oyuncu çalıştırıyorum. Basın ve camiada bu iş her ne kadar oyuncu koçluğu olarak anılsa da ben oyuncu eğitmenliği demeyi tercih ediyorum.
    Çağan'la (Irmak) geçmişte "Şaşıfelek Çıkmazı" adlı dizide oyuncu-yönetmen olarak çalışmış, çok keyif almıştım. "Babam ve Oğlum"da oyuncu eğitmeni ve yönetmen olarak çalışmak da müthişti doğrusu. Deniz rolünü oynaması için Ege Tanman'ı seçtiğimde beni destekledi. Bu aşamadan sonra oturup Çağan'la çalıştık. Çocukların olduğu her sahnede nasıl bir oyun istediğini öğrendim. Bana duygusunu, yaratmaya çalışacağı atmosferi ve duyguları anlattı. Yani kısa deyişle senaryonun sol tarafını detaylandırdı. Sağ tarafını seslendirdi.

    ROLE HAZIRLIK, ÇEKİM SÜRECİ...

    Sonra biz Ege'yle çalışmaya başladık. O bir hafta çok eğlenceli geçti bizim için. Evleri Bursa'da olduğu için ofise yakın bir otele yerleştirildiler. Ve her gün şirkette bize ayrılan odada çalışmaya başladık. Bazı günler kuzenleri oynayan Ege Kaya ve Tuğyan Kavukçu da provalarımıza katıldı. Ama rolü daha büyük olduğu için en çok vakti Ege Tanman'la geçirdik. Olay örgüsünü, diğer karakterleri konuştuk. Tüm sahneleri ezberledik. Tonlama çalıştık. Minik bakışlar, göz bebeklerinde heyecan, üzüntü, korku çalıştık. Ezber oturmaya başladıkça karşısındaki rolü ben oynuyordum. Sahnelerin çekim sıralaması karışık olacağı için, her sahneye birbirinden bağımsız olarak hâkim olmasını sağlamaya çalıştım. Ama aynı zamanda rol tutarlılığını sağlayabilmemiz için bir önceki ve bir sonraki sahnede neler olduğunu hep hatırlattım.
    Şimdi izleyicilerin sinema salonlarında filmi izlerken Ege'ye duydukları hayranlığı işte ben o günlerde yaşıyordum ve gün geçtikçe hayranlığım katlanıyordu... Frene basması gereken abartılı oynadığı yerleri anlattığımda bir daha asla o hatayı yapmıyor ya da bir hata yaptığında artık sadece gözüne bakmam yetiyordu. Gülerek kafasını öne eğiyor. "Aaaa! Tamam! Unuttuum" diyordu.
    Bir haftanın sonunda çiftlik sahnelerini çekmek üzere Ayvalık'a gittik. Daha ikinci gün bütün ekip Ege'nin büyüsüne kapıldı. Çocuklar set çalışanlarının korkusudur. Geçmiş tecrübeleri çocukların çekim süresini çok uzattığı, zorlaştırdığı yönündeydi. Ege ise hiç teklemeden oynuyor, gereksiz kapris yapmıyordu. Sette "Vay be!"lerle birlikte Çağan'ın ve benim yüzümüzdeki gülümseme artıyordu. Babasını oynayan Fikret'le (Kuşkan) aralarındaki müthiş arkadaşlık, gerçek bir baba oğul görüntüsü çiziyordu. Saatlerce gülüp, boğuşuyorlardı. Çağan'ın kucağında onunla sohbet ederken de müthiş diyaloglar yaşanıyordu. Teknik her şeyi merak ediyor ve soruyordu. Klaketin üzerinde neden hızla rakamlar akıyordu. "Off the record" ne demekti?
    Filmin tüm oyuncularıyla güzel bir arkadaşlık kurdu Ege. Sette beklerken Hümeyra'yla, Çetin Tekindor'la ezber geçiyor, uzun sohbetler ediyordu. Pırıl pırıl zekâsıyla, öğrenmeye olan isteğiyle övgüler alıyordu. Ayrıca çekim ekibinin de gönlünü fethetti. Nasıl yaptığını bilmiyorum, ama daha birinci hafta dolmadan o koskoca ekipteki herkesin adını ezberlemişti ve setteki görevlerini biliyordu.

    EGE'NİN ROLLE İLİŞKİSİ...

    Ege'nin beni en çok büyüleyen tarafı role biraz uzaktan bakıyor oluşuydu. Rol kişisinin kendisi değil Deniz karakteri olduğunun ayırımındaydı. Rolle özdeşleşmedi. Ama ilginçtir seyirci olarak filmle özdeşleşti. Gala akşamı salonda yan yana oturuyorduk. Film başladıktan bir iki dakika sonra "Hasibe ablaa, ben ağlayabilirim!" dedi. "Tamam bitanem, mendilimiz var" dedim. Sonra... Sonra ikimiz de salya sümük ağladık. İkimiz de senaryoyu ezbere bilmemize rağmen replikler akarken ezberimizi tekrar eder gibi dudaklarımızın kıpırdamasına engel olamamamıza rağmen ağladık. Oynarken değil izlerken özdeşleşti Ege... Deniz'in dramına ağladı... Sanki oynayan kendi değilmiş gibi...


    C. Dergi NOT:KESİNLİKLE SEYRETMENİZİ TAVSİYE EDERİM...
  • naulni
    Banned
    • 17-01-2006
    • 129

    #2
    Konu: Deniz de kendisine hüngür hüngür ağladı...

    @ßi senin yazıların çok uzun yaw.Ama yinede sağolasın.Thaxs...!!!: )

    Yorum

    • sarslan724
      Senior Member
      • 28-03-2005
      • 7947

      #3
      Konu: Deniz de kendisine hüngür hüngür ağladı...

      ya ben duygusuz muyum? ben ağlayamadım bu filmde ya? gözlerim doldu ama yaş gelmedi.

      Yorum

      • mehmet94
        Member
        • 25-12-2005
        • 973

        #4
        Konu: Deniz de kendisine hüngür hüngür ağladı...
        Originally posted by sarslan724
        ya ben duygusuz muyum? ben ağlayamadım bu filmde ya? gözlerim doldu ama yaş gelmedi.
        yaw aynen millet hungur:( hungur:( ağladı benim gözümden yaş dahi gelmedi(ben ne biçim adamım yaw)

        Yorum

        İşlem Yapılıyor