Felçli hastalara kök hücre nakli yaptı

Kapat
X
 
  • Zaman
  • Gösterim
Clear All
yeni mesajlar
  • sarslan724
    Senior Member
    • 28-03-2005
    • 7947

    Felçli hastalara kök hücre nakli yaptı

    Prof. Dr. Haluk Deda, dünyada ilk kez denenen bir teknikle felçli hastalara kök hücre nakli yaptı. Ameliyatların ardından kendisini bile hayrete düşüren sonuçlar elde etti. Ölü gibi yatan felçli hastalar hareket etmeye başladı. Ünlü beyin cerrahı Deda, beşinci hastanın ameliyatından çıkmanın heyecanı ve yorgunluğuyla AKŞAM’a konuştu. Ameliyatları nasıl yaptığını, meslektaşlarının yaklaşımını, hastalarını anlattı:

    Haziran ayında kendi üniversiteme başvurdum. Üniversitemde yapayım bari dedim. ‘Bizim zaten p***emiz var. Yeni bir p***e istemiyoruz’ dediler. Kendi anabilim dalım, ‘Böyle bir çalışma yapamazsınız, istemiyoruz’ diye yazı yazdı. ‘Henüz kök hücreyle ilgili araştırma safhasındayız’ denildi. Ben de araştırma yapacağım. Bilimsel çalışmaların sadece üniversite ortamı içinde olması gerekmez. Önemli olan bu bilimsel araştırmayı bilimsel kimliğe sahip kişilerin, uygun ortamlarda yapmış olmasıdır.

    BAKANLIKTAN İZİN ALDIK

    Sağlık Bakanlığı, kök hücreyle ilgili bu tip çalışmaları, uygun ortamlarda, tecrübeli kişiler tarafından, prosedüre uygun olarak yapıldığı takdirde destekliyor. ‘Bu tip hücrenin konmasında sakınca yoktur. Sadece embriyonik hücre koymayacaksınız’ diyor. Bütün hastaların dosyası açık. Biz burada gizli saklı bir iş yapmıyoruz. Bütün işlemleri prosedüre uygun şekilde, Sağlık Bakanlığı’nın izniyle yapıyoruz. Bakanlığı da, her vakadan bilgilendiriyoruz. Her kim bizden bir şey öğrenmek istiyorsa, öğretmeye de göstermeye de hazırız. Başarıya ulaşabilirsek, bütün dünya bunu prosedür olarak tanımlar ve her tarafta yapılmaya başlar. Amacımız bu.

    RAHATSIZ OLANLAR VAR

    Birtakım çevreler çabalarımızdan çok rahatsız. Biraz daha farklı bir teknikle yapıyorum. Bizim sonuçlar farklı. Üzerimize gelmesinler diye bu sefer videolarını çekiyorum. Beş ameliyat yaptım. Yarın (bugün) iki tane vakaya koyacağız. İki grup hasta var. Bir ALS hastaları. Bunlar bütün dünyada tedavisi imkansız kabul ediliyor. Bizim burada kullandığımız ameliyat yöntemi daha evvel bütün dünyaca tanınmış bir yöntem değil. İlk defa bu yöntemini kullandık. Hücreleri direkt olarak beyinle omuriliğin birleştiği bölgeye koyduk. Burası çok riskli ve zorlu bölge. Önümüzdeki dönemde, beyin felçli olanlara kök hücre koyacağız.

    YARDIM ETMEK İSTİYORUZ

    Amacımız insanlara yardım etmek. Bunlar bütün dünyadaki doktorlar tarafından ‘Bir şey olmaz’ denilen hastalar. Bakın başta ben de inanmadım. Önce herkes şaşırıyor, inanamıyor. Ben de inanamadım, bu kadar net. Tıbbın değiştirdiğini hissediyorsunuz. Bizim bildiğimiz daha hiçbir şey, bu bizim tıpta bize öğretilen bir şey değil, bildiklerimizin dışında. Belli ki bunun üzerine daha birçok araştırma yapmak gerekiyor. Benim kapımın önünde profesör yazsın hiç önemli değil. Biz bu konuyu bilmiyoruz. Profesör yazıyor demek, her şeyi biliyor demek değil. Ben de profesör olarak söylüyorum ki, ben bu işi henüz daha bilmiyorum.

    ‘TİCARET YAPIYOR’ DİYORLAR

    Diyorlar ki bunlar ticaret yapıyor. Amerika’yla yazışmış bir hastamızdan yüz binlerce dolar istiyorlar. Buradaki maliyeti

    5-10 bin dolar. Bizim çabamız inanın ki kendimiz için değil. Gerçekten hastalarımız için yazık olur, bilimsel açıdan da ülkemiz için yazık olur. Ben ne olacağını biliyorum. Gelecekler, ‘Hocam bir haftada 7-10 ameliyat yapıyormuşsunuz. Bundan ne kadar kazanacaksınız’ diyecekler. Siz de diyeceksiniz ki, ‘Lanet olsun ya. Ben bundan para da almak istemiyorum. Hasta maddi açıdan zor durumdaysa ben para almak istemiyorum’ diye söylüyorum zaten.



    Umut ışığı 17 yıl sonra yandı

    SİBEL Kula (38) on yıl yatağa, yedi yıl da tekerlekli sandalyeye bağımlı yaşadı. Prof. Dr. Haluk Deda, yeniden yürümenin, koşmanın hayalini kuran Sibel için Deda umut oldu. Deda, ‘Pamuk Prenses’ diye hitap ettiği Sibel Kula’yı altı gün önce ameliyat etti. Birkaç saat sonra mucizeye tanık olan Sibel, şunları söyledi: “Bu yaşadığım bir mucize. Operasyondan üç saat sonra parmaklarımı oynattım. Parmaklarımı birbirine kenetleyebiliyorum. Artık hissediyorum; hareket ettirebiliyorum. Vücudum bana ‘Kalk çiftetelli oyna’ diyor. Yaşadıklarıma inanamıyorum. Haluk Hoca’ya başından beri inandım. Dördüncü günden itibaren oturmaya başladım. Buradan yürüyerek çıkacağıma inanıyorum.”



    Olanlar gerçek mi; inanamıyorum

    PROF. Dr. Haluk Deda’nın ameliyat ettiği hastalardan biri de 54 yaşındaki Serdar Tengiz. Tıptaki adıyla ‘ALS’ hastası olan Serdar Tengiz sol ayağında başlayan bir uyuşmanın ardından zaman içinde karın kaslarını dahi hareket ettiremez hale geldi. Doktorların “Tedavi edilemez” dedikleri Tengiz’i, Haluk Deda, beş gün önce ameliyat etti. Olanlara inanamayan Tengiz, şöyle dedi:

    “Haluk Hocam adeta Tanrı’nın eli. Öbür dünyaya gittim geldim. Karın kaslarımı dahi oynatamıyordum. Şimdi elime kalem alıp çizim yapıyorum. Bunlar gerçek mi inanamıyorum.”

    Serdar Tengiz’in eşi Nesrin Tengiz, Haluk Deda’ya minnettarlığını kelimelere sığdıramıyor. Nesrin Hanım, “Haluk Hoca için bir şey söylemiyorum. Yaptıkları her şeyi gösteriyor” diyor.



    ENGEL ÇIKARILMASIN

    Bu işi boğmak isteyecekler

    PROF. Dr. Haluk Deda, ameliyatları Ankara’daki Özel Akay Hastanesi’nde yapıyor. Hastanenin Genel Müdür Yardımcısı İhsan Şahin, Deda Hoca’nın önüne engeller çıkarılmasından endişe ediyor. ‘Birtakım kurumların, bu işi daha doğmadan bitirmek için çok ciddi bir lobi oluşturacaklarını’ öne süren Şahin, endişelerini şöyle dile getirdi:

    “Bu hadiseyi Oktay Babuna hadisesine dönüştürebilirler. Kök hücre birilerinden alınıyor ya da bir yerde yetiştiriliyor da naklediliyor değil. İnsanın kendisinden alınıyor. Kendi hücrelerinden elde ediliyor. Bu iş için biz kimseden hücre almıyoruz. Biz hastalara sizi koşturacağız, yürüteceğiz diye vaatlerde bulunmuyoruz. Yurtdışında bu işler yapılıyor. Devekuşu gibi kafamızı kuma gömmeyelim. Aynen ülkemizde olduğu gibi, bu iş resmi olarak yapılıyor. Bu işi yapmaya ülkemizde yetenekli, insanlar olmadığı için bu iş tartışılıyor.”

    Nasıl yapılıyor

    KÖK hücreler hayatın temel taşları ve insan vücudunu oluşturan ana hücreler olarak kabul ediliyor. Kök hücreler sınırsız bölünme, her türlü vücut hücresine dönüşme ve yeni görevler üstlenme yapısına sahip. Bu yetenekleri sayesinde özel şartlarda istenen tip dokuya dönüşebiliyor.

    İnsan vücudunda cilt, kaslar, kemikler, sinirler ve kan hücrelerinden, organlardan bu kök hücreler alınabiliyor. Kök hücreler ne kadar gençse o kadar fazla gelişebiliyor ve farklı hücrelere dönüşme özelliği olabiliyor. İnsan yaşlandıkca kök hücrelerinin sayısı azalıyor. Prof. Dr. Haluk Deda, aldığı kök hücreyi beyin ile omurilik arasına yerleştirerek bir ilki gerçekleştirdi. Haluk Deda’nın uygulaması şöyle:

    “Kök hücreler, hematoloji bölümündeki hocalar tarafından kemik iliğinden alınıyor. Amerika’da uzman bir laboratuvara gönderiliyor. Burada, çalışılabilecek hücreler seçiliyor. Hastanın beyin sapıyla omuriliği arası açılıp kök hücreler yerleştiriliyor. Bu operasyon 3-4 saat sürüyor.”
İşlem Yapılıyor