Konu: beşiktaş haberleri (yapım delphin)
Kovulmak işimin bir parçası
Mali asıllı Fransız teknik adamın çok özel açıklamaları: “Her teknik direktör hayatının belli bir bölümünde kovulma gerginliğini yaşar. Ben, başkanımızı ilk görüşmelerimiz sırasında 1 hafta beklettim. Çünkü annem kanserdi ve ameliyat geçirmişti. Onu yalnız bırakamazdım. Beşiktaş’a çıtayı yükseltmek için geldim. Geçen sezon oyuncuların fizik durumu iyi değildi. Değişime gereksinim vardı. Bunları bir anda yapmak öyle kolay olmadı. Geçen sezon genelde bazı oyuncular antrenmanlara hep geç geliyordu. Ufak bir detay ama bu alışkanlıklar sona erdi. Eğer kovulursam, bu oyunun bir parçası. Buna bir şey diyemem. Beni burada saklayamayacaklarına göre, ne yapayım gideceğiz. Üstelik bunlar benim kafamı meşgul etmiyor
"Türkle evlenebilerler"
Ailem Türkiye’yi çok seviyor. Burada kalmak istiyorlar. Maalesef bu güzel ülkeyi tanıtamıyorsunuz. İletişim çok kötü. Fransa’da hâlâ Türkiye’yi Cezayir ve Fas gibi ülkelerle birlikte anıyorlar. Arkadaşlarım İstanbul’u gördükten sonra aşık olup gidiyorlar ve nasıl yanlış tanıdıklarını söylüyorlar. Çok güzel bir ülkeniz var. Buradan ev bile alabilirim. Ne kadar üzücü ki, televizyonlarda hep negatif görüntüler çıkıyor. Bu da Avrupa’dakileri etkiliyor. Oysa örneğin kızım ve oğlum İstanbul’u o kadar seviyor ki, belki ilerde ikisi de bir Türk’le evlenecekler. Zaten eğer kovulursam mecburen bir yıl daha burada kalırım çünkü kızımın okulu burada.
"Başkan herşeyi verdi"
Başkan Yıldırım Demirören, hazırladığım transfer listesindeki isimlerin tamamına yakınını aldı. Yani Başkan takım için maksimumunu yaptı. Başkana verdiğim listeden belki 3. 4. isimler alındı ama o liste benimdi. Listenin başındaki isimleri ya kulüpleri satmadı, ya da oyuncular Türkiye’ye gelmedi. Bu konuda yönetimle hiçbir sıkıntım yok. Biz yönetimle gelecek için bir kadro oluşturduk. Biraz sabırla bekleyeceğiz.
Takım sancılı da olsa yavaş yavaş oturuyor. Ben oyuncularımı her maç ayrı ayrı, oyun içinde değişecek sistemlere göre hazırlıyorum. Belki kötü oynayışımızın sebebi budur. Oyuncular ne yapacağını bilmiyor. Beşiktaş’ta oynayan bir futbolcu maç içindeki taktik değişikliklerini en iyi şekilde uygulamalı. Sağ bekte oynatmadığım için eleştirildiğim Serdar şimdiki yerinde takımın en iyisi. Ondan başka alternatif yok. Burak solda oynamaya alışmalı. Ama eğitimi yok. Bugün kaç kere uyardım. Çocuğun da suçu yok. Alışacak.
"Sakatlıklar sorun"
Sistemimiz ağırlıklı olarak 4-2-3-1 ve 4-4-2 olacak. Ama herkes bu sisteme takmış durumda. Önemli olan nasıl oynamak. Sistem bir yere kadar. Kleberson’un yanında Delgado da oynayabilir. Delgado 5 metre geriye çıkar. İş biter. Beni düşündüren tek şey sakatlıklar. 32 yıllık futbol hayatımda bu kadar omuz sakatlığı görmedim. Bunun nedenini araştırıyorum. Zaten bu kadar çok sakatlık olmasaydı biz şimdi başka yerdeydik.
Ben insanları işleri, ırkları ve dinleri ile ilgili olarak hiçbir zaman ayırmam. Buradaki çalışanlar beni bilir. Malzemeciler Ünal, Süreyya, Erdal ve Apo ile ilişkilerimi gidin onlara sorun; onlara nasıl yardımcı oluyorum. Evimdeki çalışanlarla aynı masada yemek yiyorum. Kimseyi ayırmam. Hele oyuncularımı hiç. Onlar benim çocuklarım gibi. Tabii ki oynamayanlar mutsuz oluyor. Bazen selam bile vermeyip surat asıyorlar. Onları seviyorum ama oynayacak 11 kişi. Bana da hak vermeliler.
"Yarışta kalırız"
Şu an bizim için biten bir şey yok. Bu hafta Kayseri maçı ligin ikinci yarısı için çok önemli. Kesinlikle kazanmalıyız. Eğer kampta lider isimler iyi çalışır ve ikinci yarı takımı sırtlarlarsa bu yarışta biz de varız. Tabii ki F.Bahçe’nin de puan kaybetmesi lazım. Bizim ekip kadro açısından geniş değil. F.Bahçe ve G.Saray’da tecrübeliler fazla. Devrede takviye yapacağız ama inanın başkanla doğru dürüst konuşmadık bile. Çünkü kendisinin de seçim çalışması var. Haftaya herşeyi konuşacağız.
Everton’daki Joseph Yobo’yu alacağımız söyleniyor. Onu almak mücize. Bu oyuncuyu almak Gökhan Zan’ı 2. lige yollamak gibi bir şey.
"Bize zaman gerek"
Ali Güneş, Ramazan ve Mustafa Doğan gibi oyuncularım sıraları geldiğinde oynayacak. Ali Güneş iyi bir oyuncu ama sezon başından beri sakat. 15 gündür bizimle çalışıyor henüz. Önünde bulunan İbrahim Toraman ve Ali Tandoğan’ı önce geçmeli. İbrahim Akın ondan daha kötüydü, şimdi toparladı. Kalecimiz Runje hata yapıyor ama ona biraz zaman tanınmalı. Aynı şey Ricardinho için geçerliydi. Yeni bir ülkeye geldiler. Yemekler yeni, şehir yeni. Rico, uyum sorununu atlatıyor ve takıma faydalı oluyor. Zamanında dünyanın en iyi kalecisi olan Barthez benim öğrencimdi. O da ne hatalar yaptı ama bana göre yine en iyi isim o.”
"Delgado, şimdi bile 5 milyon €’ya satılır’
Delgado'nun oynamamasına çok üzülüyorum. O geleceğin yıldızı. Bu konudaki iddiamdan asla vazgeçmem. Delgado için "5 milyon euro etmez’ diyorlar. Yönetim şimdi onu satışa çıkarsın, aldığı paraya satar. İkinci yarıda kendini biraz göstersin, 5’in üstünde satarız. Fransa’da onun gibi olmayan gençler bile 5 milyon Euro ediyor. Arsene Wenger, Arsenal için aynı parayı verip genç oyuncu aldı. Üstelik rezerv lig için. Ailton alındı ne oldu? Alınan paranın kaç misli altına satıldı. Delgado Beşiktaş’a zarar ettirmez.”
"Hepimiz ölüp gideceğiz bu savaşlar neden?"
Televizyonu açtığımda dünyanın her yerinde savaş, kan ve gözyaşı olduğunu görüyorum. Peki bu dünya nereye gidiyor? Niçin birbirimizi kırıyoruz? Savaşmak yerine barış içinde olsak ne olur? Sonuçta hepimiz ölüp, toprak olacağız. Herşey geçici, futbol da öyle. Ülkem Mali’ye yardım etmemdeki ana sebep de bu. Onlara tarımcılık yapıp ekmeklerini çıkarsınlar diye traktörler bile aldım. Türkiye’de de muhtaç çok insan var. Savaş için kullanacağımız enerjiyi hayır için kullansak dünyayı güzelleştiririz.”
Kovulmak işimin bir parçası
Mali asıllı Fransız teknik adamın çok özel açıklamaları: “Her teknik direktör hayatının belli bir bölümünde kovulma gerginliğini yaşar. Ben, başkanımızı ilk görüşmelerimiz sırasında 1 hafta beklettim. Çünkü annem kanserdi ve ameliyat geçirmişti. Onu yalnız bırakamazdım. Beşiktaş’a çıtayı yükseltmek için geldim. Geçen sezon oyuncuların fizik durumu iyi değildi. Değişime gereksinim vardı. Bunları bir anda yapmak öyle kolay olmadı. Geçen sezon genelde bazı oyuncular antrenmanlara hep geç geliyordu. Ufak bir detay ama bu alışkanlıklar sona erdi. Eğer kovulursam, bu oyunun bir parçası. Buna bir şey diyemem. Beni burada saklayamayacaklarına göre, ne yapayım gideceğiz. Üstelik bunlar benim kafamı meşgul etmiyor
"Türkle evlenebilerler"
Ailem Türkiye’yi çok seviyor. Burada kalmak istiyorlar. Maalesef bu güzel ülkeyi tanıtamıyorsunuz. İletişim çok kötü. Fransa’da hâlâ Türkiye’yi Cezayir ve Fas gibi ülkelerle birlikte anıyorlar. Arkadaşlarım İstanbul’u gördükten sonra aşık olup gidiyorlar ve nasıl yanlış tanıdıklarını söylüyorlar. Çok güzel bir ülkeniz var. Buradan ev bile alabilirim. Ne kadar üzücü ki, televizyonlarda hep negatif görüntüler çıkıyor. Bu da Avrupa’dakileri etkiliyor. Oysa örneğin kızım ve oğlum İstanbul’u o kadar seviyor ki, belki ilerde ikisi de bir Türk’le evlenecekler. Zaten eğer kovulursam mecburen bir yıl daha burada kalırım çünkü kızımın okulu burada.
"Başkan herşeyi verdi"
Başkan Yıldırım Demirören, hazırladığım transfer listesindeki isimlerin tamamına yakınını aldı. Yani Başkan takım için maksimumunu yaptı. Başkana verdiğim listeden belki 3. 4. isimler alındı ama o liste benimdi. Listenin başındaki isimleri ya kulüpleri satmadı, ya da oyuncular Türkiye’ye gelmedi. Bu konuda yönetimle hiçbir sıkıntım yok. Biz yönetimle gelecek için bir kadro oluşturduk. Biraz sabırla bekleyeceğiz.
Takım sancılı da olsa yavaş yavaş oturuyor. Ben oyuncularımı her maç ayrı ayrı, oyun içinde değişecek sistemlere göre hazırlıyorum. Belki kötü oynayışımızın sebebi budur. Oyuncular ne yapacağını bilmiyor. Beşiktaş’ta oynayan bir futbolcu maç içindeki taktik değişikliklerini en iyi şekilde uygulamalı. Sağ bekte oynatmadığım için eleştirildiğim Serdar şimdiki yerinde takımın en iyisi. Ondan başka alternatif yok. Burak solda oynamaya alışmalı. Ama eğitimi yok. Bugün kaç kere uyardım. Çocuğun da suçu yok. Alışacak.
"Sakatlıklar sorun"
Sistemimiz ağırlıklı olarak 4-2-3-1 ve 4-4-2 olacak. Ama herkes bu sisteme takmış durumda. Önemli olan nasıl oynamak. Sistem bir yere kadar. Kleberson’un yanında Delgado da oynayabilir. Delgado 5 metre geriye çıkar. İş biter. Beni düşündüren tek şey sakatlıklar. 32 yıllık futbol hayatımda bu kadar omuz sakatlığı görmedim. Bunun nedenini araştırıyorum. Zaten bu kadar çok sakatlık olmasaydı biz şimdi başka yerdeydik.
Ben insanları işleri, ırkları ve dinleri ile ilgili olarak hiçbir zaman ayırmam. Buradaki çalışanlar beni bilir. Malzemeciler Ünal, Süreyya, Erdal ve Apo ile ilişkilerimi gidin onlara sorun; onlara nasıl yardımcı oluyorum. Evimdeki çalışanlarla aynı masada yemek yiyorum. Kimseyi ayırmam. Hele oyuncularımı hiç. Onlar benim çocuklarım gibi. Tabii ki oynamayanlar mutsuz oluyor. Bazen selam bile vermeyip surat asıyorlar. Onları seviyorum ama oynayacak 11 kişi. Bana da hak vermeliler.
"Yarışta kalırız"
Şu an bizim için biten bir şey yok. Bu hafta Kayseri maçı ligin ikinci yarısı için çok önemli. Kesinlikle kazanmalıyız. Eğer kampta lider isimler iyi çalışır ve ikinci yarı takımı sırtlarlarsa bu yarışta biz de varız. Tabii ki F.Bahçe’nin de puan kaybetmesi lazım. Bizim ekip kadro açısından geniş değil. F.Bahçe ve G.Saray’da tecrübeliler fazla. Devrede takviye yapacağız ama inanın başkanla doğru dürüst konuşmadık bile. Çünkü kendisinin de seçim çalışması var. Haftaya herşeyi konuşacağız.
Everton’daki Joseph Yobo’yu alacağımız söyleniyor. Onu almak mücize. Bu oyuncuyu almak Gökhan Zan’ı 2. lige yollamak gibi bir şey.
"Bize zaman gerek"
Ali Güneş, Ramazan ve Mustafa Doğan gibi oyuncularım sıraları geldiğinde oynayacak. Ali Güneş iyi bir oyuncu ama sezon başından beri sakat. 15 gündür bizimle çalışıyor henüz. Önünde bulunan İbrahim Toraman ve Ali Tandoğan’ı önce geçmeli. İbrahim Akın ondan daha kötüydü, şimdi toparladı. Kalecimiz Runje hata yapıyor ama ona biraz zaman tanınmalı. Aynı şey Ricardinho için geçerliydi. Yeni bir ülkeye geldiler. Yemekler yeni, şehir yeni. Rico, uyum sorununu atlatıyor ve takıma faydalı oluyor. Zamanında dünyanın en iyi kalecisi olan Barthez benim öğrencimdi. O da ne hatalar yaptı ama bana göre yine en iyi isim o.”
"Delgado, şimdi bile 5 milyon €’ya satılır’
Delgado'nun oynamamasına çok üzülüyorum. O geleceğin yıldızı. Bu konudaki iddiamdan asla vazgeçmem. Delgado için "5 milyon euro etmez’ diyorlar. Yönetim şimdi onu satışa çıkarsın, aldığı paraya satar. İkinci yarıda kendini biraz göstersin, 5’in üstünde satarız. Fransa’da onun gibi olmayan gençler bile 5 milyon Euro ediyor. Arsene Wenger, Arsenal için aynı parayı verip genç oyuncu aldı. Üstelik rezerv lig için. Ailton alındı ne oldu? Alınan paranın kaç misli altına satıldı. Delgado Beşiktaş’a zarar ettirmez.”
"Hepimiz ölüp gideceğiz bu savaşlar neden?"
Televizyonu açtığımda dünyanın her yerinde savaş, kan ve gözyaşı olduğunu görüyorum. Peki bu dünya nereye gidiyor? Niçin birbirimizi kırıyoruz? Savaşmak yerine barış içinde olsak ne olur? Sonuçta hepimiz ölüp, toprak olacağız. Herşey geçici, futbol da öyle. Ülkem Mali’ye yardım etmemdeki ana sebep de bu. Onlara tarımcılık yapıp ekmeklerini çıkarsınlar diye traktörler bile aldım. Türkiye’de de muhtaç çok insan var. Savaş için kullanacağımız enerjiyi hayır için kullansak dünyayı güzelleştiririz.”
Yorum