Bir okurun mektubu!...
aslında takmadım kafayı sayın yıldırım’a ama sanırım aksi kutup ya çekiyor illa ki!... hatta kendisi hemşehirlimdir de… yani İnsan hemşehirlisi düzgün, başarılı ve örnek Bir insan olursa gurur Bile duyar. değil mi hepimizin kanında vardır bu hemşehircilik… hemşehirlimizi tutarız. ama önemli olan insandır.
ama; “ benim kötüm elin iyisinden iyidir” mantığını da doğru bulmayız hiçBirimiz. Önemli olan insandır temelinde…nereli olduğu da değildir. zaten Bizler, memleketimizin iyileri ile övünür, kötü yanlarını hiç aklımıza Bile getirmek istemeyiz.
ama hepimiz bu ülkenin gerçekleriyizdir ve BirBirimizi sevmek zorunda olmadığımız giBi, kollamak giBi Bir mecburiyetimiz de yok.
Şimdi aklıma cem yılmaz’ın sözü geldi, “sosyal mesaj bunlar. hiç gerek yok!...”
gelelim sadede!...
benim 23 nisan kutlamaları için fenerbahce fikirtepe tesislerine giden öğrencilerin üzerinde fenerbahce forması dışında forma giyen öğrencilere yapılan yanlış muamele iddialarının ardından yazdığım, “aziz yıldırım derhal istifa etsin!” başlıklı yazıma fenerbahçelilerden gelen yoğun tepkiyi anlayışla karşılıyorum.
bağlılar başkanlarına hem de yürekten. zaten Bizim ülkemizde camianda tapılacak adam olmak istiyorsan aziz yıldırım giBi olacaksın. ama bu işin kötü tarafı da sadece camian tarafından sevilmen. toplum tarafından pek sevilmezsin ama bu pek önemli değildir zaten. kahraman yaratmayı seven milletimiz genelde kavgaların içinde bulunan ve gündemden düşmeyen kişileri Birer “efsane” haline getiririz.
benim aziz başkanın hemen istifa etmesi için yapmış olduğum çağrı herkesin Bildiği giBi posta gazatesi’nin saygın yazarı erdoğan aktaş’ın tespitlerinin Bir ürünüdür. Şimdi bana kendi fanatizm kokan sitelerinden göndermeler yapanlardan ricam önce aşağıdaki link’i tıklayıp bu olayı Bir de sayın aktaş’ın kaleminden değerlendirmeleri ve sonra da, Bir okurumun bana yazdığı anlamlı mektubu okumalarıdır.
http://www.internethaber.com/author_article_detail_03.php?id=3
aktaş özellikle yazısının Bir bölümünde , “yazdığım yazı doğrudur ve kanıtlarıyla arkasındayım. Üstelik bunun için görgü tanıklarım da var. eğer gerekirse onların tanıklıklarına da başvuraBiliriz. hatta, söz konusu uygulamayı, o gün öğrencilere anons eden kişiyi adı soyadı ve göreviyle Birlikte açıklayaBilirim” diye olayın gerçekliğini resmen ilan ediyor” cümlesine fenerbahce kulübü’nden resmi Bir cevap gelmemiştir.
sadece olayların anlatıldığı Bir önceki yazı için fenerbahce resmi sitesi, “terBiyesizlik” başlığını atmıştır.
oh ne ala memleket. sen herkese resmi yollardan “terBiyesiz” deyip hakaret edeceksin ama sana kimse dokunmayacak…
Şimdi atılay emre isimli beşiktaşlı Bir okurumun mektubunu yayınlayacağım, buyrun efendim;
sayın necati Şatana, 21 nisan 2006 cuma tarihli yazınızı okudum.
Çocuklarımızın 23 nisan törenlerinde dahi, fanatizim ve holiganizmin içine
çekildiğini ne yazık ki üzülerek okudum. bakın benim 8 yaşında 2. sınıfa
giden Bir oğlum var. koyu Bir beşiktaşlı ve yavru kartal üyesi. ben çocuğumu geçtiğimiz salı günü oynanan fenerbahce-denizli kupa maçına ***ürdüm. kaldı ki Biz beşiktaşlıyız, oğlum sadece stadı merak ettiği için ve ben de güzel Bir stadı görme heyecanı içinde çocuğumu fenerin maçına ***ürdüm. İnanır mısınız, çocuğum stadyumda fener marşları çalarken kalktı tempo tutmaya ve söylemeye başladı. düşünün ki bu çocuk geçtiğimiz yıl oynanan beşiktaş-fenerbahce maçında beşiktaş yenildi diye hüngür hüngür ağlayan Bir çocuk ve düşüneBiliyor musunuz babası ile Birlikte fenerbahçenin maçına gidiyorlar, alkışlıyuorlar ve stadyumdan mutlu Bir şekilde sportmenliğin ve centilmenliğin ayrı Bir gururu ile ayrılıyorlar. İşte bu düşüncelere haiz olan Biz baba ve oğulun, maçına gittiğimiz ezeli rakiBimiz olan kulübün değerli başkanının "23 nisan törenleri için çocuklarımıza yaptırım olarak uygulattığı bu çirkin davranışı esefle kınıyorum". lütfen bu yazıyı sayın başkan aziz yildirim beye göndereBilirseniz sevinirim. ayrıca uygun görür iseniz köşenizde yer vereBilirseniz çok memnun olurum. teşekkürler,
saygılarımla
atılay emre
son söz;
ulu Önderimiz mustafa kemal atatürk'ü saygıyla Bir kez daha anıyoruz. onun armağanına ebediyen sahip çıkacağımızı hatırlatıyoruz.
aslında takmadım kafayı sayın yıldırım’a ama sanırım aksi kutup ya çekiyor illa ki!... hatta kendisi hemşehirlimdir de… yani İnsan hemşehirlisi düzgün, başarılı ve örnek Bir insan olursa gurur Bile duyar. değil mi hepimizin kanında vardır bu hemşehircilik… hemşehirlimizi tutarız. ama önemli olan insandır.
ama; “ benim kötüm elin iyisinden iyidir” mantığını da doğru bulmayız hiçBirimiz. Önemli olan insandır temelinde…nereli olduğu da değildir. zaten Bizler, memleketimizin iyileri ile övünür, kötü yanlarını hiç aklımıza Bile getirmek istemeyiz.
ama hepimiz bu ülkenin gerçekleriyizdir ve BirBirimizi sevmek zorunda olmadığımız giBi, kollamak giBi Bir mecburiyetimiz de yok.
Şimdi aklıma cem yılmaz’ın sözü geldi, “sosyal mesaj bunlar. hiç gerek yok!...”
gelelim sadede!...
benim 23 nisan kutlamaları için fenerbahce fikirtepe tesislerine giden öğrencilerin üzerinde fenerbahce forması dışında forma giyen öğrencilere yapılan yanlış muamele iddialarının ardından yazdığım, “aziz yıldırım derhal istifa etsin!” başlıklı yazıma fenerbahçelilerden gelen yoğun tepkiyi anlayışla karşılıyorum.
bağlılar başkanlarına hem de yürekten. zaten Bizim ülkemizde camianda tapılacak adam olmak istiyorsan aziz yıldırım giBi olacaksın. ama bu işin kötü tarafı da sadece camian tarafından sevilmen. toplum tarafından pek sevilmezsin ama bu pek önemli değildir zaten. kahraman yaratmayı seven milletimiz genelde kavgaların içinde bulunan ve gündemden düşmeyen kişileri Birer “efsane” haline getiririz.
benim aziz başkanın hemen istifa etmesi için yapmış olduğum çağrı herkesin Bildiği giBi posta gazatesi’nin saygın yazarı erdoğan aktaş’ın tespitlerinin Bir ürünüdür. Şimdi bana kendi fanatizm kokan sitelerinden göndermeler yapanlardan ricam önce aşağıdaki link’i tıklayıp bu olayı Bir de sayın aktaş’ın kaleminden değerlendirmeleri ve sonra da, Bir okurumun bana yazdığı anlamlı mektubu okumalarıdır.
http://www.internethaber.com/author_article_detail_03.php?id=3
aktaş özellikle yazısının Bir bölümünde , “yazdığım yazı doğrudur ve kanıtlarıyla arkasındayım. Üstelik bunun için görgü tanıklarım da var. eğer gerekirse onların tanıklıklarına da başvuraBiliriz. hatta, söz konusu uygulamayı, o gün öğrencilere anons eden kişiyi adı soyadı ve göreviyle Birlikte açıklayaBilirim” diye olayın gerçekliğini resmen ilan ediyor” cümlesine fenerbahce kulübü’nden resmi Bir cevap gelmemiştir.
sadece olayların anlatıldığı Bir önceki yazı için fenerbahce resmi sitesi, “terBiyesizlik” başlığını atmıştır.
oh ne ala memleket. sen herkese resmi yollardan “terBiyesiz” deyip hakaret edeceksin ama sana kimse dokunmayacak…
Şimdi atılay emre isimli beşiktaşlı Bir okurumun mektubunu yayınlayacağım, buyrun efendim;
sayın necati Şatana, 21 nisan 2006 cuma tarihli yazınızı okudum.
Çocuklarımızın 23 nisan törenlerinde dahi, fanatizim ve holiganizmin içine
çekildiğini ne yazık ki üzülerek okudum. bakın benim 8 yaşında 2. sınıfa
giden Bir oğlum var. koyu Bir beşiktaşlı ve yavru kartal üyesi. ben çocuğumu geçtiğimiz salı günü oynanan fenerbahce-denizli kupa maçına ***ürdüm. kaldı ki Biz beşiktaşlıyız, oğlum sadece stadı merak ettiği için ve ben de güzel Bir stadı görme heyecanı içinde çocuğumu fenerin maçına ***ürdüm. İnanır mısınız, çocuğum stadyumda fener marşları çalarken kalktı tempo tutmaya ve söylemeye başladı. düşünün ki bu çocuk geçtiğimiz yıl oynanan beşiktaş-fenerbahce maçında beşiktaş yenildi diye hüngür hüngür ağlayan Bir çocuk ve düşüneBiliyor musunuz babası ile Birlikte fenerbahçenin maçına gidiyorlar, alkışlıyuorlar ve stadyumdan mutlu Bir şekilde sportmenliğin ve centilmenliğin ayrı Bir gururu ile ayrılıyorlar. İşte bu düşüncelere haiz olan Biz baba ve oğulun, maçına gittiğimiz ezeli rakiBimiz olan kulübün değerli başkanının "23 nisan törenleri için çocuklarımıza yaptırım olarak uygulattığı bu çirkin davranışı esefle kınıyorum". lütfen bu yazıyı sayın başkan aziz yildirim beye göndereBilirseniz sevinirim. ayrıca uygun görür iseniz köşenizde yer vereBilirseniz çok memnun olurum. teşekkürler,
saygılarımla
atılay emre
son söz;
ulu Önderimiz mustafa kemal atatürk'ü saygıyla Bir kez daha anıyoruz. onun armağanına ebediyen sahip çıkacağımızı hatırlatıyoruz.
Yorum