Tweet
Soframızdaki tehlike...
Sofralarımıza kadar ulaşan tarım ilaçları, dikkat edilmediğinde hayatımızı olumsuz etkilerken, kaçak yollarla Türkiye’ye kaçak yollarla giren zehirler, İstanbul’un göbeğinde rahatlıkla satışa çıkıyor.
Çoğunlukla İran, Irak ve Suriye’den gelen kaçak ilaçlar 7 milyon Euro’luk zarara neden oluyor. Türkiye Ziraatçiler Derneği’nin verilerine göre ülkemizde kullanılan bin 250 çeşit tarım ilacından yaklaşık 50 çeşidi kaçak. Yıkandığında bile çıkmayan bu ilaçlar, saç dökülmesinden kansere kadar onlarca hastalığa davetiye çıkarıyor. Özellikle ‘Pestisit” grubu tarım ilaçları kanserin artmasına neden oluyor.
Tarım Bakanlığı’nın yaptığı araştırmaya göre, yer fıstığı, incir, fındık ve Antep fıstığında ‘aflatoksin’, biberde ‘kükürtdioksit’, üzümde ‘parafin’, greyfurt ve biberde ‘pestisit’, zeytinyağında ise ‘hidrokarbon’ kalıntılarına rastlanıyor.
Daha çok İran, Irak ve Suriye’den getirilen kaçak tarım ilaçları, yasağa rağmen İstanbul’un göbeğinde bile rahatlıkla satılabiliyor. 1979 yılından beri ülkemizde yasaklanan DDT, Eminönü’ndeki çiçek pazarında farklı ambalajlar içinde satışa sunuluyor. Sahtecilerin Türkiye’de yasal olarak kullanılan ilaçların ambalarında piyasaya sürdükleri bu ilaçları çoğu zaman orjinalinden ayırmak zor. En çok sahtesi yapılan ilaçlar ise, Grand Star, Topic, Puma Süper, Atlantic, Confider ve Lavrin. Yetkililer, kaçak ve sahte ilaç kullanımının önüne geçmek için caydırıcı cezalar uygulanması gerektiğini belirtiyor. İlaç firmalarının ambalajlarını heryıl değiştirmesi ve çip uygulamasına geçmesi gerektiğini ifade eden yetkililer, “Laboratuvarlar teknolojik olarak güçlenmeli ve denetimler artırılmalı” diyor.
Türkiye’den Fransa ve Almanya’ya ihraç edilen biberde kanserojen etkiye sahip ‘methamidophos’ maddesinin bulunması ve Rusya’ya gönderilen sebze ve meyvenin aynı gerekçeyle geri çevrilmesiyle bir kez daha gündeme gelen kaçak tarım ilaçlarının büyük bölümü ot ve böcek ilacı. Yurda kaçak yollarla giren tarım ilaçları, özellikle Çukurova ve Güneydoğu Anadolu gibi tarım alanlarının yoğun olduğu bölgelerde kullanılıyor. Türkiye Zirai İlaçlama Üreticileri Derneği verilerine göre 170 milyon Euro’luk sektörün yaklaşık 7 milyon Euro’luk bölümü sahtecilere gidiyor.
Öte yandan Ziraat uzmanları bilinçsiz kullanıldığında bir çok hastalığa davetiye çıkartan bu ilaçların tüketiciye ulaşmadan denetlenmesi gerektiğini, ve bu konuda cezai müeyyidelerin arttırılması gerektiğini vurguluyorlar.
Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Ayhan Barut, “Çiftçiler kaçak ilaçları kullanmakla kalmıyor, bir de farkında olmadan bunların sahtesini kullanıyor. Kaçak tarım ilacı yapanlar hakkında organize suç yasası kapsamında cezalar verilmeli. Eleman almalı, bu işi denetim altında tutmalı. Laboratuarlar kurulmalı, gümrüklerdeki laboratuarlar teknolojik olarak güçlendirilmeli” şeklinde konuştu.
(İnternet Haber)
Yorum