Tweet
SUSURLUK CETESI karari tam metin
SUSURLUK KAZASI...
Susurluk Davası kararı...
12 Şubat 2001
Türkiye'nin gündemini son yıllarda en fazla işgal eden olay, Susurluk Kazası oldu... 2 Haziran 1997'de başlayan dava, 12 Şubat 2001 tarihinde sona erdi.
Yargılama, İstanbul 6 Numaralı DGM'de yapıldı. Sanıklar "silahlı teşekkül oluşturmak" suçundan 4 yıl ağır hapis cezasına çarptırıldılar. İbrahim Şahin ve Mehmet Korkut Eken'e 6 yıl ağır hapis cezası verildi.
İstanbul 6 Nolu DGM'nin kararının hüküm ile ilgili bölümü şöyle:
(12 Şubat 2001)
Dosya incelendi araştırılmasını gerektirir başkaca husus kalmadığından duruşmaya son verildi.
GEREÐİ GÖRÜŞÜLDÜ: Ayrıntıları gerekçeli kararda açıklanacağı üzere;
HÜKÜM:
1 - A
Sanıklardan İBRAHİM ŞAHİN, AYKAN ÇARKIN, ERCAN ERSOY, OÐUZ YORULMAZ, ENVER ULU, MUSTAFA ALTINOK, ABDULGANİ KIZILKAYA, ZİYA BANDIRMALIOÐLU, AYHAN AKÇA, MEHMET KORKUT EKEN, ALİ FEVZİ BİR, SAMİ HOŞTAN haklarında tevkif ve yakalama müzekkeresi tanzim edilmiş şahısları saklamak suçlarından TCK 296. maddesi gereğince,
B Sanık HALUK KIRCI hakkında sahte kimlik belgesini bilerek kullanmak suçundan TCK 350/1-3. Maddesi gereğince cezalandırılmaları istemiyle mahkememize kamu davası açılmış ise de suç tarihinden sonra yürürlüğe giren 4616 S.K.nun 1/4. Maddesi gereğince bu suçlar hakkındaki davanın KESİN HÜKME BAÐLANMASININ ERTELENMESİNE,
Sanıklar 5 yıl müddetle aynı yada daha ağır cezayı gerektirir bir cürüm işledikleri takdirde davalarının kaldığı yerden dev*****,
5 yıllık süre içerisinde sanıklar aynı yada daha ağır cezayı gerektirir bir cürüm işlemedikleri takdirde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA.
Gerekli takibatın yapılabilmesi için kararın bir örneğinin İstanbul DGM Başsavcılığına gönderilmesine.
2. Emniyet personeli ile ilgili Organize, irtibat, Düzenleme ve emir komutanın İBRAHİM ŞAHİN tarafından sivil şahısların organize, irtibat ve emir komutasının MEHMET KORKUT EKEN tarafından yönetildiği (bazı siyasetçilerden, yöneticilerden ve bürokratlardan yönlendirme ve güç alan) cürüm işlemek için oluşturulan silahlı teşekkülde AYHAN ÇARKIN, ERCAN ERSOY, OÐUZ YORULMAZ, ENVER ULU, MUSTAFA ALTINOK, ABDULGANİ KIZILKAYA, ZİYA BANDIRMALIOÐLU, AYHAN AKÇA, YAŞAR ÖZ, HALUK KIRCI, ALİ FEVZİ BİR, SAMİ HOŞTAN ve ABDULLAH ÇATLI görev almışlardır. (Abdullah Çatlı daha sonra trafik kazasında ölmüştür.)
Cürüm işlemek için oluşturulan silahlı teşekkülün yukarıdan aşağıya emir komuta doğrultusunda; Anayasa ve Yasaların vermediği yetki ve görevleri kullanarak yada verilen yasal yetki ve .görevler aşılıp dışına çıkılarak veya kendi menfaatlerine göre hareket edilerek halk arasında korku, endişe, panik yaratacak ammenin selameti aleyhine adam öldürme, adam kaldırma, yağma, ruhsatsız silah taşıma, suikast silahlarını taşıma, sahte kimlik belgesi kullanma, kullandırma, firari cinayet sanıklarının ve kumarhane işletmecilerini kullanma, saklama ve çetesel faaliyetlerine iştirak ettirme şeklinde gayri muayyen suçlarının işlenmesi amacının güdüldüğü, bu yönde suçların işlendiği anlaşılmıştır.
Susurluk civarında meydana gelen kazada silahlı teşekkülün bir bölümü su yüzüne çıkmıştır.
Yasadışı faaliyetler öyle ürkütücü boyutlara ulaşmıştır ki Susurluk�taki kazadan sonra Cumhurbaşkanının Başkanlığında toplanan siyasi liderler bu tip çete faaliyetlerinin önünün alınması, kamu ve özel şahıs güvenliğinin sağlanması için alınacak önlemleri yapılacak yasal düzenlemeleri, idari ve siyasi tedbirleri tartışıp kamuoyuna açıklamışlardır.
Toplumumuz ve devletimiz bu çetesel faaliyetlerden o kadar derinden etkilenmiştir ki, yıllarca sanıkların çetesel faaliyetleri kamuoyunun gündeminden düşmemiştir. Birçok araştırma ve tartışma konusu yapılmıştır, bundan sonra da araştırılıp tartışılacaktır.
Bir daha benzer olayları yaşayıp, yeniden toplumsal karamsarlığa kişi ve kamu güvenliği yönünden kuşkuya düşmememiz için yapılması gereken, unutulmaması gereken şey; Edirne�den - Kars�a, Sinop�tan - Mersin'e Türkiye�nin her köşesinde yaşayan her bireyin, Devletimizin en alt görevlisinden en tepesinde bulunanlara kadar herkese düşen görev, HUKUKUN ÜSTÜNLÜÐÜNÜN hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde tesis edilip sürdürülmesidir.
Bu da; Demokrasinin üç kuvveti olan Yasama, Yürütme ve Yargı kuvvetlerinin denk ve ahenk içerisinde çalışmasıyla olur, hiçbir yasadışı uygulamaya, keyfiliğe ya da kayırmaya izin verilmemeli, en ufak bir hoşgörü gösterilmemelidir.
Kamusal yada özel hiçbir tasarruf, faaliyet yada eylem Yargı Denetim ve Gözetiminden uzak tutulmamalıdır.
Ünvanı, görevi, sıfatı, siyasi yada sosyal konumu ne olursa olsun suç işleyen herkes derhal ve en kısa zamanda yargı önüne çıkartılıp hesap vermesi sağlanmalıdır.
Bir takım idari, siyasi veya yasal düzenleme ve manevralarla yargı denetiminin önüne geçilmesi, toplumumuzdaki herkesi üzmekte, korkutmakta, adaleti ve adalet duygusunu zedelemektedir.
Suç işleyenin cezasını çekmediği bir toplumda sosyal ve siyasi istikrar sağlanamaz. Huzur ve refah tesis edilip sürdürülemez.
Suç işleyip de, bazı siyasi, sosyal, idari ve yasal koruma kalkanlarının arkasına sığınanlar ile bu koruma kalkanlarını muhafaza edenler yada kaldırmayanlar unutmamalıdır ki ; Adalet bir gün onlara da lazım olacaktır.
2-1 Sanıklar İBRAHİM ŞAHİN, MEHMET KORKUT EKEN, AYHAN ÇARKIN, ERCAN ERSOY, OÐUZ YORULMAZ, ENVER ULU, MUSTAFA ALTINOK, ABDULGANİ KIZI LKAYA, ZİYA BANDIRMALIOÐLU, AYKAN AKÇA, ALİ FEVZİ BİR, YAŞAR ÖZ, HALUK KIRCI ve SAMİ HOŞTAN�ın halk arasında korku, endişe ve panik yaratacak şekilde, ammenin selameti aleyhine, kasten adam öldürme, adam kaldırma, yağma cürümlerini işlemek üzere silahlı teşekkül oluşturdukları, teşekkül mensuplarının dağlarda, kırlarda, genel yollarda, meskun yerlerde silahlı olarak dolaştıkları sabit olduğundan eylemlerine uyan TCK.nun 3l3/2-3. maddesi gereğince takdiren ve teşditen yasanın öngördüğü en üst hadden 4 yıl ağır hapis cezası ile ayrı ayrı cezalandırılmalarına.
2-2 Silahlı teşekkülün yöneticiliklerini yapan İBRAHİM ŞAHİN ve MEHMET KORKUT EKEN haklarında TCK.nun 312/4. maddesi gereğince takdiren ve teşditen en üst hadden cezaları yarı oranında arttırılarak ayrı ayrı 6 sene ağır hapis cezası ile cezalandırılmalarına.
2-3 Bir atıfet maddesi olmadığından ve yasal şartları oluşmadığından sanıklar hakkında TCK.nun 59. maddesinin tatbikine ve cezalarından indirim yapılmasına TAKDİREN YER OLMADIÐINA,
2-4 Verilen cezaların, nev�i ve miktarı gözönünde tutularak:
A Sanıklar İBRAHİM ŞAHİN ve MEHMET KORKUT EKEN�in,
a TCK.nun 31. maddesi gereğince MÜEBBETEN KAMU HİZMETLERİNDEN YASAKLANMALARI SURETİYLE CEZALANDIRILMALARINA,
b TCK.nun 33. maddesi gereğince cezalarının infazı süresince YASAL KISITLILIK ALTINDA BULUNDURULMALARINA.
B Sanıklar AYHAN ÇARKIN, ERCAN ERSOY, OÐUZ YORULMAZ, ENVER ULU, MUSTAFA ALTINOK, ABDULGANİ KIZILKAYA, ZİYA BANDIRMALIOÐLU, AYHAN AKÇA, ALİ FEVZİ BİR, YAŞAR ÖZ, HALUK KIRCI ve SAMİ HOŞTAN�ın TCK.nun 31. maddesi gereğince takdiren 3 yıl müddetle geçici olarak KAMU HİZMETLERİNDEN YASAKLANMALARINA.
2-5 TCK.nun 40. Maddesi gereğince, sanıklardan nezarette kalanların ve tutuklu kalanların nezarette ve tutuklulukta geçen sürelerinin cezalarından MAHSUBUNA.
2-6 İstanbul DGM C.Başsavcılığı Adli Emanetinin 1996/1094 ve ekleri sırasında kayıtlı ve 1999/56 sırasında kayıtlı dokümanların DELİL OLARAK MUHAFAZASINA, silahlar, mermiler ve sahte plakalar konusunda tefrikli dosyada karar ittihazına.
2-7 Davası tefrik edilen sanıklar MEHMET KEMAL AÐAR ve SEDAT EDİP BUCAK�a isabet eden yargılama giderlerinin yerinde bırakılarak aşağıda dökümü gösterilen toplam (35.000.000.-TL) yargılama giderlerinin sanıklardan MÜTESELSİLEN TAHSİLİNE.
2-8 Kararın bir örneğinin haklarındaki davaları tefrik edilen ve dokunulmazlık dosyaları bulunan SEDAT EDİP BUCAK ve MEHMET KEMAL AÐAR�ın dosyasına bilgi olarak konulmak üzere Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına gönderilmesi için İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine.
2-9 Sanıklar İBRAHİM ŞAHİN, MEHMET KORKUT EKEN, AYHAN ÇARKIN, ERCAN ERSOY, OÐUZ YORULMAZ, ENVER ULU, MUSTAFA ALTINOK, ABDULGANİ KIZILKAYA, ZİYA BANDIRMALIOÐLU, AYHAN AKÇA, ALİ FEVZİ BİR, YAŞAR ÖZ, HALUK KIRCI ve SAMİ HOŞTAN�ın yurtdışına çıkışlarının YASAKLANMASINA, Yasaklama kararının yetkili birimlere derhal bildirilmek üzere İstanbul DGM. C.Başsavcılığına bildirilmesine.
Dair; sanıklardan İBRAHİM ŞAHİN ile avukatı Uğur Önder'in, AYHAN ÇARKIN ile Avukatları YADİGAN GÜRBÜZ ve KEMAL ÖKKE'nin, Ercan ERSOY ile avukatı Kemal ÖKKE�nin, Oğuz YORULMAZ ile avukatı BİRSEL ULU'nun, Mustafa ALTINOK ile avukatı ERDİNÇ DUMAN'ın, Abdulgani KIZILKAYA ile avukatı KEMAL ÖKKE�nin, Ziya BANDIRMALIOÐLU ve Ayhan AKÇA ile avukatları SELAHATTİN ERKMEN�in, Mehmet Korkut EKEN ile avukatı ÖNDER BARLAS'ın, Sami HOŞTAN ile avukatı Hüsamettin NİŞANCI�nın, Ali Fevzi BİR vekili Av. ADNAN UÇAR'ın, Haluk KIRCI vekilleri Av. HÜSEYİN AYAN ve Av. ATALAY CEBESOY'un yüzlerine karşı, sanıklar Enver Ulu, Yaşar Öz, Ali Fevzi Bir ve Haluk Kırcı'nın gıyaplarında, C. Savcısı sayın Ali Cengiz HACIOSMANOÐLU'nun huzuru ile talebine uygun açık yargılama sonunda temyizi kabil olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 12.02.2001
SUSURLUK KAZASI...
Susurluk Davası kararı...
12 Şubat 2001
Türkiye'nin gündemini son yıllarda en fazla işgal eden olay, Susurluk Kazası oldu... 2 Haziran 1997'de başlayan dava, 12 Şubat 2001 tarihinde sona erdi.
Yargılama, İstanbul 6 Numaralı DGM'de yapıldı. Sanıklar "silahlı teşekkül oluşturmak" suçundan 4 yıl ağır hapis cezasına çarptırıldılar. İbrahim Şahin ve Mehmet Korkut Eken'e 6 yıl ağır hapis cezası verildi.
İstanbul 6 Nolu DGM'nin kararının hüküm ile ilgili bölümü şöyle:
(12 Şubat 2001)
Dosya incelendi araştırılmasını gerektirir başkaca husus kalmadığından duruşmaya son verildi.
GEREÐİ GÖRÜŞÜLDÜ: Ayrıntıları gerekçeli kararda açıklanacağı üzere;
HÜKÜM:
1 - A
Sanıklardan İBRAHİM ŞAHİN, AYKAN ÇARKIN, ERCAN ERSOY, OÐUZ YORULMAZ, ENVER ULU, MUSTAFA ALTINOK, ABDULGANİ KIZILKAYA, ZİYA BANDIRMALIOÐLU, AYHAN AKÇA, MEHMET KORKUT EKEN, ALİ FEVZİ BİR, SAMİ HOŞTAN haklarında tevkif ve yakalama müzekkeresi tanzim edilmiş şahısları saklamak suçlarından TCK 296. maddesi gereğince,B
Sanık HALUK KIRCI hakkında sahte kimlik belgesini bilerek kullanmak suçundan TCK 350/1-3. Maddesi gereğince cezalandırılmaları istemiyle mahkememize kamu davası açılmış ise de suç tarihinden sonra yürürlüğe giren 4616 S.K.nun 1/4. Maddesi gereğince bu suçlar hakkındaki davanın KESİN HÜKME BAÐLANMASININ ERTELENMESİNE,Sanıklar 5 yıl müddetle aynı yada daha ağır cezayı gerektirir bir cürüm işledikleri takdirde davalarının kaldığı yerden dev*****,
5 yıllık süre içerisinde sanıklar aynı yada daha ağır cezayı gerektirir bir cürüm işlemedikleri takdirde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA.
Gerekli takibatın yapılabilmesi için kararın bir örneğinin İstanbul DGM Başsavcılığına gönderilmesine.
2. Emniyet personeli ile ilgili Organize, irtibat, Düzenleme ve emir komutanın İBRAHİM ŞAHİN tarafından sivil şahısların organize, irtibat ve emir komutasının MEHMET KORKUT EKEN tarafından yönetildiği (bazı siyasetçilerden, yöneticilerden ve bürokratlardan yönlendirme ve güç alan) cürüm işlemek için oluşturulan silahlı teşekkülde AYHAN ÇARKIN, ERCAN ERSOY, OÐUZ YORULMAZ, ENVER ULU, MUSTAFA ALTINOK, ABDULGANİ KIZILKAYA, ZİYA BANDIRMALIOÐLU, AYHAN AKÇA, YAŞAR ÖZ, HALUK KIRCI, ALİ FEVZİ BİR, SAMİ HOŞTAN ve ABDULLAH ÇATLI görev almışlardır. (Abdullah Çatlı daha sonra trafik kazasında ölmüştür.)
Cürüm işlemek için oluşturulan silahlı teşekkülün yukarıdan aşağıya emir komuta doğrultusunda; Anayasa ve Yasaların vermediği yetki ve görevleri kullanarak yada verilen yasal yetki ve .görevler aşılıp dışına çıkılarak veya kendi menfaatlerine göre hareket edilerek halk arasında korku, endişe, panik yaratacak ammenin selameti aleyhine adam öldürme, adam kaldırma, yağma, ruhsatsız silah taşıma, suikast silahlarını taşıma, sahte kimlik belgesi kullanma, kullandırma, firari cinayet sanıklarının ve kumarhane işletmecilerini kullanma, saklama ve çetesel faaliyetlerine iştirak ettirme şeklinde gayri muayyen suçlarının işlenmesi amacının güdüldüğü, bu yönde suçların işlendiği anlaşılmıştır.
Susurluk civarında meydana gelen kazada silahlı teşekkülün bir bölümü su yüzüne çıkmıştır.
Yasadışı faaliyetler öyle ürkütücü boyutlara ulaşmıştır ki Susurluk�taki kazadan sonra Cumhurbaşkanının Başkanlığında toplanan siyasi liderler bu tip çete faaliyetlerinin önünün alınması, kamu ve özel şahıs güvenliğinin sağlanması için alınacak önlemleri yapılacak yasal düzenlemeleri, idari ve siyasi tedbirleri tartışıp kamuoyuna açıklamışlardır.
Toplumumuz ve devletimiz bu çetesel faaliyetlerden o kadar derinden etkilenmiştir ki, yıllarca sanıkların çetesel faaliyetleri kamuoyunun gündeminden düşmemiştir. Birçok araştırma ve tartışma konusu yapılmıştır, bundan sonra da araştırılıp tartışılacaktır.
Bir daha benzer olayları yaşayıp, yeniden toplumsal karamsarlığa kişi ve kamu güvenliği yönünden kuşkuya düşmememiz için yapılması gereken, unutulmaması gereken şey; Edirne�den - Kars�a, Sinop�tan - Mersin'e Türkiye�nin her köşesinde yaşayan her bireyin, Devletimizin en alt görevlisinden en tepesinde bulunanlara kadar herkese düşen görev, HUKUKUN ÜSTÜNLÜÐÜNÜN hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde tesis edilip sürdürülmesidir.
Bu da; Demokrasinin üç kuvveti olan Yasama, Yürütme ve Yargı kuvvetlerinin denk ve ahenk içerisinde çalışmasıyla olur, hiçbir yasadışı uygulamaya, keyfiliğe ya da kayırmaya izin verilmemeli, en ufak bir hoşgörü gösterilmemelidir.
Kamusal yada özel hiçbir tasarruf, faaliyet yada eylem Yargı Denetim ve Gözetiminden uzak tutulmamalıdır.
Ünvanı, görevi, sıfatı, siyasi yada sosyal konumu ne olursa olsun suç işleyen herkes derhal ve en kısa zamanda yargı önüne çıkartılıp hesap vermesi sağlanmalıdır.
Bir takım idari, siyasi veya yasal düzenleme ve manevralarla yargı denetiminin önüne geçilmesi, toplumumuzdaki herkesi üzmekte, korkutmakta, adaleti ve adalet duygusunu zedelemektedir.
Suç işleyenin cezasını çekmediği bir toplumda sosyal ve siyasi istikrar sağlanamaz. Huzur ve refah tesis edilip sürdürülemez.
Suç işleyip de, bazı siyasi, sosyal, idari ve yasal koruma kalkanlarının arkasına sığınanlar ile bu koruma kalkanlarını muhafaza edenler yada kaldırmayanlar unutmamalıdır ki ; Adalet bir gün onlara da lazım olacaktır.
2-1
Sanıklar İBRAHİM ŞAHİN, MEHMET KORKUT EKEN, AYHAN ÇARKIN, ERCAN ERSOY, OÐUZ YORULMAZ, ENVER ULU, MUSTAFA ALTINOK, ABDULGANİ KIZI LKAYA, ZİYA BANDIRMALIOÐLU, AYKAN AKÇA, ALİ FEVZİ BİR, YAŞAR ÖZ, HALUK KIRCI ve SAMİ HOŞTAN�ın halk arasında korku, endişe ve panik yaratacak şekilde, ammenin selameti aleyhine, kasten adam öldürme, adam kaldırma, yağma cürümlerini işlemek üzere silahlı teşekkül oluşturdukları, teşekkül mensuplarının dağlarda, kırlarda, genel yollarda, meskun yerlerde silahlı olarak dolaştıkları sabit olduğundan eylemlerine uyan TCK.nun 3l3/2-3. maddesi gereğince takdiren ve teşditen yasanın öngördüğü en üst hadden 4 yıl ağır hapis cezası ile ayrı ayrı cezalandırılmalarına.2-2
Silahlı teşekkülün yöneticiliklerini yapan İBRAHİM ŞAHİN ve MEHMET KORKUT EKEN haklarında TCK.nun 312/4. maddesi gereğince takdiren ve teşditen en üst hadden cezaları yarı oranında arttırılarak ayrı ayrı 6 sene ağır hapis cezası ile cezalandırılmalarına.2-3
Bir atıfet maddesi olmadığından ve yasal şartları oluşmadığından sanıklar hakkında TCK.nun 59. maddesinin tatbikine ve cezalarından indirim yapılmasına TAKDİREN YER OLMADIÐINA,2-4
Verilen cezaların, nev�i ve miktarı gözönünde tutularak:A
Sanıklar İBRAHİM ŞAHİN ve MEHMET KORKUT EKEN�in,a
TCK.nun 31. maddesi gereğince MÜEBBETEN KAMU HİZMETLERİNDEN YASAKLANMALARI SURETİYLE CEZALANDIRILMALARINA,b
TCK.nun 33. maddesi gereğince cezalarının infazı süresince YASAL KISITLILIK ALTINDA BULUNDURULMALARINA.B
Sanıklar AYHAN ÇARKIN, ERCAN ERSOY, OÐUZ YORULMAZ, ENVER ULU, MUSTAFA ALTINOK, ABDULGANİ KIZILKAYA, ZİYA BANDIRMALIOÐLU, AYHAN AKÇA, ALİ FEVZİ BİR, YAŞAR ÖZ, HALUK KIRCI ve SAMİ HOŞTAN�ın TCK.nun 31. maddesi gereğince takdiren 3 yıl müddetle geçici olarak KAMU HİZMETLERİNDEN YASAKLANMALARINA.2-5
TCK.nun 40. Maddesi gereğince, sanıklardan nezarette kalanların ve tutuklu kalanların nezarette ve tutuklulukta geçen sürelerinin cezalarından MAHSUBUNA.2-6
İstanbul DGM C.Başsavcılığı Adli Emanetinin 1996/1094 ve ekleri sırasında kayıtlı ve 1999/56 sırasında kayıtlı dokümanların DELİL OLARAK MUHAFAZASINA, silahlar, mermiler ve sahte plakalar konusunda tefrikli dosyada karar ittihazına.2-7
Davası tefrik edilen sanıklar MEHMET KEMAL AÐAR ve SEDAT EDİP BUCAK�a isabet eden yargılama giderlerinin yerinde bırakılarak aşağıda dökümü gösterilen toplam (35.000.000.-TL) yargılama giderlerinin sanıklardan MÜTESELSİLEN TAHSİLİNE.2-8
Kararın bir örneğinin haklarındaki davaları tefrik edilen ve dokunulmazlık dosyaları bulunan SEDAT EDİP BUCAK ve MEHMET KEMAL AÐAR�ın dosyasına bilgi olarak konulmak üzere Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına gönderilmesi için İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine.2-9
Sanıklar İBRAHİM ŞAHİN, MEHMET KORKUT EKEN, AYHAN ÇARKIN, ERCAN ERSOY, OÐUZ YORULMAZ, ENVER ULU, MUSTAFA ALTINOK, ABDULGANİ KIZILKAYA, ZİYA BANDIRMALIOÐLU, AYHAN AKÇA, ALİ FEVZİ BİR, YAŞAR ÖZ, HALUK KIRCI ve SAMİ HOŞTAN�ın yurtdışına çıkışlarının YASAKLANMASINA, Yasaklama kararının yetkili birimlere derhal bildirilmek üzere İstanbul DGM. C.Başsavcılığına bildirilmesine.Dair; sanıklardan İBRAHİM ŞAHİN ile avukatı Uğur Önder'in, AYHAN ÇARKIN ile Avukatları YADİGAN GÜRBÜZ ve KEMAL ÖKKE'nin, Ercan ERSOY ile avukatı Kemal ÖKKE�nin, Oğuz YORULMAZ ile avukatı BİRSEL ULU'nun, Mustafa ALTINOK ile avukatı ERDİNÇ DUMAN'ın, Abdulgani KIZILKAYA ile avukatı KEMAL ÖKKE�nin, Ziya BANDIRMALIOÐLU ve Ayhan AKÇA ile avukatları SELAHATTİN ERKMEN�in, Mehmet Korkut EKEN ile avukatı ÖNDER BARLAS'ın, Sami HOŞTAN ile avukatı Hüsamettin NİŞANCI�nın, Ali Fevzi BİR vekili Av. ADNAN UÇAR'ın, Haluk KIRCI vekilleri Av. HÜSEYİN AYAN ve Av. ATALAY CEBESOY'un yüzlerine karşı, sanıklar Enver Ulu, Yaşar Öz, Ali Fevzi Bir ve Haluk Kırcı'nın gıyaplarında, C. Savcısı sayın Ali Cengiz HACIOSMANOÐLU'nun huzuru ile talebine uygun açık yargılama sonunda temyizi kabil olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 12.02.2001
Yorum