ANKARA (İHA) - Türkiye'nin Lübnan'da görevlendirilecek Birleşmiş Milletler (BM) Barış Gücü'ne asker gönderip göndermeyeceği kararı, gelişmelere göre kesinleşecek.
Başbakanlık'ta gerçekleştirilen zirveden BM Güvenlik Konseyi'nden daha 'açık' karar çıkmasının beklendiği mesajı çıktı. Zirve sonrası yapılan açıklamada, "Türkiye, sorunu kalıcı bir çözüme kavuşturmaya yönelik olası katkılarını gelişmeler ışığında değerlendirmeye devam edecektir" denildi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleştirilen 'Lübnan'a asker gönderme' zirvesinin ardından yazılı bir açıklama yapıldı. Başbakanlık'tan yapılan açıklamada, toplantıda bölgedeki gelişmeler ve bu bağlamda Lübnan sorununun değerlendirildiği kaydedildi. Lübnan'da barışın yeniden tesisi için sürdürülen uluslar arası çabalar sonunda 11 Ağustos tarihinde kabul edilen 1701 sayılı BM Güvenlik Konseyi kararının memnuniyetle karşılandığına işaret edilen açıklamada, "Karar Lübnan'daki krizin daha ciddi boyutlara ulaşmadan çatışmaların durdurulması ve soruna kalıcı bir çözüm bulunması yönünde önemli bir adım oluşturmaktadır. Böylelikle ülkede ihtiyaç duyulan acil insani yardımın ihtiyaç sahiplerine ulaştırılması için gerekli zemin de yaratılmış olmaktadır" ifadesi kullanıldı. Çatışmaların bu sabah saat 08.00 itibariyle durdurulmasının ilgili taraflarca kabul edilmiş olmasının da ümit verici bir gelişme olarak değerlendirildiğine vurgu yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Bilindiği üzere çatışmaların durdurulmasını takiben Lübnan kuvvetlerinin BM Geçici Görev Gücü (UNIFIL) birlikte güney Lübnan'a konuşlandırılmasına paralel olarak İsrail kuvvetlerinin bölgeden çekilmesi, UNIFIL'in görev yönergesi ve faaliyetlerinin kapsamı genişletilerek personel sayısının 15 bin askere kadar arttırılması öngörülmektedir. Bütün bu hususlara önümüzdeki günlerde BM Güvenlik Konseyi'nde kabul edilecek yeni bir kararla daha fazla açıklık kazandırılması beklenmektedir. Türkiye, krizin başlangıcından bu yana bir yandan bölgedeki olumsuz gidişatın durdurulması için diplomatik çaba gösterirken, bir yandan da Filistin ve Lübnan halkına başta gıda, ilaç ve çadır olmak üzere acil insani yardımlarını sürdürmüştür, bu yardımlar önümüzdeki süreçte de artarak sürecektir. Türkiye, sorunu kalıcı bir çözüme kavuşturmaya yönelik olası katkılarını gelişmeler ışığında değerlendirmeye devam edecektir".
Başbakanlık'ta gerçekleştirilen zirveden BM Güvenlik Konseyi'nden daha 'açık' karar çıkmasının beklendiği mesajı çıktı. Zirve sonrası yapılan açıklamada, "Türkiye, sorunu kalıcı bir çözüme kavuşturmaya yönelik olası katkılarını gelişmeler ışığında değerlendirmeye devam edecektir" denildi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleştirilen 'Lübnan'a asker gönderme' zirvesinin ardından yazılı bir açıklama yapıldı. Başbakanlık'tan yapılan açıklamada, toplantıda bölgedeki gelişmeler ve bu bağlamda Lübnan sorununun değerlendirildiği kaydedildi. Lübnan'da barışın yeniden tesisi için sürdürülen uluslar arası çabalar sonunda 11 Ağustos tarihinde kabul edilen 1701 sayılı BM Güvenlik Konseyi kararının memnuniyetle karşılandığına işaret edilen açıklamada, "Karar Lübnan'daki krizin daha ciddi boyutlara ulaşmadan çatışmaların durdurulması ve soruna kalıcı bir çözüm bulunması yönünde önemli bir adım oluşturmaktadır. Böylelikle ülkede ihtiyaç duyulan acil insani yardımın ihtiyaç sahiplerine ulaştırılması için gerekli zemin de yaratılmış olmaktadır" ifadesi kullanıldı. Çatışmaların bu sabah saat 08.00 itibariyle durdurulmasının ilgili taraflarca kabul edilmiş olmasının da ümit verici bir gelişme olarak değerlendirildiğine vurgu yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Bilindiği üzere çatışmaların durdurulmasını takiben Lübnan kuvvetlerinin BM Geçici Görev Gücü (UNIFIL) birlikte güney Lübnan'a konuşlandırılmasına paralel olarak İsrail kuvvetlerinin bölgeden çekilmesi, UNIFIL'in görev yönergesi ve faaliyetlerinin kapsamı genişletilerek personel sayısının 15 bin askere kadar arttırılması öngörülmektedir. Bütün bu hususlara önümüzdeki günlerde BM Güvenlik Konseyi'nde kabul edilecek yeni bir kararla daha fazla açıklık kazandırılması beklenmektedir. Türkiye, krizin başlangıcından bu yana bir yandan bölgedeki olumsuz gidişatın durdurulması için diplomatik çaba gösterirken, bir yandan da Filistin ve Lübnan halkına başta gıda, ilaç ve çadır olmak üzere acil insani yardımlarını sürdürmüştür, bu yardımlar önümüzdeki süreçte de artarak sürecektir. Türkiye, sorunu kalıcı bir çözüme kavuşturmaya yönelik olası katkılarını gelişmeler ışığında değerlendirmeye devam edecektir".