"ALİ KIRCA'NIN YERİNDE OLSAYDIM"
04.09.2006 13:50:20
04.09.2006 13:50:20
Reha Muhtar, Vatan gazetesinde 'tam sayfa' köşesine başladı, ilk yazısı Ali Kırca ile ilgili, ''Hesabını ve cevabını vermeyen adam, habere devam edemez'' Sabah gazetesinden bir süre önce ayrılan Reha Muhtar, Vatan gazetesinin arka sayfasında yazılarına başladı. İlk yazısını bir zamanlar Ana Haber Bülteni için rating savaşı verdiği rakibi Ali Kırca'ya ayırdı. Muhtar yazısında, ünlü anchormanın internetteki ***** görüntülerinin yayını yazdı, ''Ali Kırca karısını aldatma dışında bir suç işlemedi...Türkiye'nin en ünlü Anchormanlerinden birinin Türkiye'ye söyleyeceği iki çift lafı yok mu Ali.Bunu yaşayan sen, bu haberi ve bu yorumu topluma veremeyecek misin. Bunu vermeden hangi haberi nasıl vermeye devam edeceksin'' dedi.
REHA MUHTAR'IN YAZISI
Ali Kırca'nın başına gelen bir felaketti... Ali Kırca'nın bir kızla sevişme görüntülerinin çekilip internetten yayılması bir rezaletti...
Utanmazlığın daniskasıydı...
Bir kadın veya bir erkek hayatının en mahrem sevişme anının, ***** görüntü gibi milyonlarca insanın seyrine sunulması utanmazlığın, rezilliğin, ahlaksızlığın en son noktasıydı...
Utanmazlıktı çünkü bu özel hayatın değil, cinsel hayatın bile ayaklar altına alınmasıydı...
Utanmazlıktı çünkü, ***** filmde oynamayı kendi gönül rızasıyla para karşılığı oynamayı kabul etmeyen birini ***** yıldızı haline getiriyordu...
Ahlaksızlıktı çünkü, tanınan bir adamı, tanınan görüntüleriyle değil, azgın bir **** objesi gibi yatak odasından dikizleyerek, milyonlarca gözün izlemesine sunuyordu...
Ali Kırca karısını aldatma dışında bir suç işlemedi...
O da esasen bir suç değil, karısıyla arasındaki özel hayatlarının etik olmayan bir hareketidir...
Ayrılırlar, kavga ederler veya birbirlerini anlayışla karşılayarak yola devam ederler...
Karısının bu tartışmada etik olarak haklı olması, Ali Kırca'nın milyonlarca insanın gözleri önünde bir ***** oyuncusu haline gelmesini haklı göstermez...
Karısını aldatmış olma gerçeği, bir rezilliğin örtbas edilmesini, bir alçaklığın ve utanmazlığın cezasız kalmasına örnek oluşturmaz...
Ama şimdi Ali Kırca'ya bazı sorularım olacak. Cevap vermesi için değil... Düşünmesi ve kendisi için en doğrusunu yapması için...
Sen Türkiye'nin en önemli iki üç Anchorman'inden biri değil misin?
Halen, dünyadaki ve Türkiye'deki bütün olayları Türkiye senin ağzından, senin dilinden, sesinden, görüntünden ve yorumundan izlemiyor mu.
Hayatı senin dilinden anlamlandırmıyor mu.
Peki bir insanın sevişme görüntülerinin Türkiye'nin göbeğinde, yayınlanmasından daha büyük ahlaksızlık, rezillik, utanmazlık var mı.
Bu ahlaksızlık hesabı sorulacak büyük bir haber değil mi.
Bu haberin mağduru olan Türkiye'nin en ünlü Anchormanlerinden birinin Türkiye'ye söyleyeceği iki çift lafı yok mu Ali.
"Benim vücudumun sevişme anındaki görüntülerini hangi hayvan yayınlayabiliyor? Bu ahlaksızlık nasıl cezasız kalıyor?" diye soramayacak mısın Ali.
Bunu milyonların önünde ekranlarda soramayacaksan, başka olayların hesabını nasıl ve kimden soracaksın Ali. Hayatı insanlarla nasıl paylaşacaksın.
Yaptığın karına yönelik bir hatadır... Kabul...
Ama sana yapılanın, cinayet kadar ağır bir suç olduğunu görmüyor musun.
Bunu yaşayan sen, bu haberi ve bu yorumu topluma veremeyecek misin.
Bunu vermeden hangi haberi nasıl vermeye devam edeceksin.
Bunu vermeden Siyaset Meydanı'nda neyi nasıl tartıştıracaksın.
Eski SHOW haber ekibimin müdürleri, editörleriyle oturmuş konuşuyorduk... Biri dedi ki...
"Abi sen olsaydın her şeyi tüm çıplaklığıyla anlatıp, sonra da ekran karşısında takır takır hesap soruyordun. Olayı saklamazdın. Gerekirse özür dilerdin. Ama hesabını sormadan o habere başlamazdın."
Doğruydu dedikleri...
Bana yöneltilen eleştiri veya pisliklerde, onun cevabını vermeden, hesabını vermeden habere başlamazdım...
Bana yakışan buydu...
Ali'ye yakışan da budur...
Çünkü haberciye yakışan budur...
Hesabını ve cevabını vermeyen adam, habere devam edemez...
Mağdur olduğuna inanmıyorsan, kendini savunma Ali...
Kendini gerçekten gösterilmek istendiği gibi bir skandalın sorumlu baş aktörü gibi görüyorsan, haberi bırak Ali...
Ama öyle görmüyorsan, çık ve rezillerden hesap sor Ali...
Anchorman Ali Kırca gibi ol, utanıp pısma Ali!..
REHA MUHTAR'IN YAZISI
Ali Kırca'nın başına gelen bir felaketti... Ali Kırca'nın bir kızla sevişme görüntülerinin çekilip internetten yayılması bir rezaletti...
Utanmazlığın daniskasıydı...
Bir kadın veya bir erkek hayatının en mahrem sevişme anının, ***** görüntü gibi milyonlarca insanın seyrine sunulması utanmazlığın, rezilliğin, ahlaksızlığın en son noktasıydı...
Utanmazlıktı çünkü bu özel hayatın değil, cinsel hayatın bile ayaklar altına alınmasıydı...
Utanmazlıktı çünkü, ***** filmde oynamayı kendi gönül rızasıyla para karşılığı oynamayı kabul etmeyen birini ***** yıldızı haline getiriyordu...
Ahlaksızlıktı çünkü, tanınan bir adamı, tanınan görüntüleriyle değil, azgın bir **** objesi gibi yatak odasından dikizleyerek, milyonlarca gözün izlemesine sunuyordu...
Ali Kırca karısını aldatma dışında bir suç işlemedi...
O da esasen bir suç değil, karısıyla arasındaki özel hayatlarının etik olmayan bir hareketidir...
Ayrılırlar, kavga ederler veya birbirlerini anlayışla karşılayarak yola devam ederler...
Karısının bu tartışmada etik olarak haklı olması, Ali Kırca'nın milyonlarca insanın gözleri önünde bir ***** oyuncusu haline gelmesini haklı göstermez...
Karısını aldatmış olma gerçeği, bir rezilliğin örtbas edilmesini, bir alçaklığın ve utanmazlığın cezasız kalmasına örnek oluşturmaz...
Ama şimdi Ali Kırca'ya bazı sorularım olacak. Cevap vermesi için değil... Düşünmesi ve kendisi için en doğrusunu yapması için...
Sen Türkiye'nin en önemli iki üç Anchorman'inden biri değil misin?
Halen, dünyadaki ve Türkiye'deki bütün olayları Türkiye senin ağzından, senin dilinden, sesinden, görüntünden ve yorumundan izlemiyor mu.
Hayatı senin dilinden anlamlandırmıyor mu.
Peki bir insanın sevişme görüntülerinin Türkiye'nin göbeğinde, yayınlanmasından daha büyük ahlaksızlık, rezillik, utanmazlık var mı.
Bu ahlaksızlık hesabı sorulacak büyük bir haber değil mi.
Bu haberin mağduru olan Türkiye'nin en ünlü Anchormanlerinden birinin Türkiye'ye söyleyeceği iki çift lafı yok mu Ali.
"Benim vücudumun sevişme anındaki görüntülerini hangi hayvan yayınlayabiliyor? Bu ahlaksızlık nasıl cezasız kalıyor?" diye soramayacak mısın Ali.
Bunu milyonların önünde ekranlarda soramayacaksan, başka olayların hesabını nasıl ve kimden soracaksın Ali. Hayatı insanlarla nasıl paylaşacaksın.
Yaptığın karına yönelik bir hatadır... Kabul...
Ama sana yapılanın, cinayet kadar ağır bir suç olduğunu görmüyor musun.
Bunu yaşayan sen, bu haberi ve bu yorumu topluma veremeyecek misin.
Bunu vermeden hangi haberi nasıl vermeye devam edeceksin.
Bunu vermeden Siyaset Meydanı'nda neyi nasıl tartıştıracaksın.
Eski SHOW haber ekibimin müdürleri, editörleriyle oturmuş konuşuyorduk... Biri dedi ki...
"Abi sen olsaydın her şeyi tüm çıplaklığıyla anlatıp, sonra da ekran karşısında takır takır hesap soruyordun. Olayı saklamazdın. Gerekirse özür dilerdin. Ama hesabını sormadan o habere başlamazdın."
Doğruydu dedikleri...
Bana yöneltilen eleştiri veya pisliklerde, onun cevabını vermeden, hesabını vermeden habere başlamazdım...
Bana yakışan buydu...
Ali'ye yakışan da budur...
Çünkü haberciye yakışan budur...
Hesabını ve cevabını vermeyen adam, habere devam edemez...
Mağdur olduğuna inanmıyorsan, kendini savunma Ali...
Kendini gerçekten gösterilmek istendiği gibi bir skandalın sorumlu baş aktörü gibi görüyorsan, haberi bırak Ali...
Ama öyle görmüyorsan, çık ve rezillerden hesap sor Ali...
Anchorman Ali Kırca gibi ol, utanıp pısma Ali!..
Yorum