İkinci baharımı yaşıyorum, Liseli bir kıza aşık oldum
Merhaba Güzin Ablacığım. Sana "abla" demem yerinde değil aslında çünkü 67 yaşında, ikinci baharını yaşayan bir beyefendiyim. Benim derdim çok büyük. Sana "abla" diyorum, bir ablalık yap da derdime derman ol diye.
Ben bir kıza çok aşık oldum. Onu çok seviyorum, o güzel gözleriyle bana baktığı zaman içimde kuşlar kanat çırpıyor. Benzetmemi mazur gör ama bu kız bana yeniden genç olduğumu hatırlattı. Sadece gözleri değil vücudu da çok güzel. O kızı gördüğüm zaman erkek olduğumun yeniden farkına varıyorum. Kendimi her açıdan erkek olarak görüyorum. Kız da beni seviyor biliyorum. Liseli dedim ya, 17 yaşında henüz. Ben ikinci baharımı yaşarken o daha birinci baharına bile girmedi henüz. Ama yine de her açıdan olgun.
"Evlenelim" dedim, kabul etti. İşte dert burda başlıyor ya. Daha reşit olmadığı için kaçıramıyorum da kızı. Ailesinden izin almak gerekiyor. Ama izin vermiyorlar bu kutsal evliliğe. Benim çok yaşlı olduğumu düşünüyorlar. Halbuki 67 yaş ne ki söyle lütfen abla. Ben ne yapacağım abla.
Çok zor da olsa onu unutayım mı? Yoksa onu da kendimi de öldüreyim mi? Umarım en kısa sürede bunu yayınlarsın herkese ibret olsun diye. İkinci baharını yaşayanlar görsün, benden ders alsınlar diye.
Aileler çocuklarının istediklerini yapsınlar diye. Lütfen bana yardım et! Yardım edersen bu iyiliğin karşılıksız kalmaz. Ben aynı zamanda zengin bir adamım. Sayfan için her türlü bağışa hazırım. Seni seveni sen de sev.
İKİNCİ BAHAR
Sevgili okurum, aşka, sevgiye her zaman saygım vardır. Vardır da, bu sizinki gerçekten biraz kural dışı bir aşk. Aranızdaki 50 yaş, her ne kadar siz kendinizi genç de hissetseniz, öyle kabul edilecek gibi değil.
Yazınızı okurken bir an, acaba bu beyefendi benimle alay mı ediyor diye de düşünmedim değil. Ama mutlaka cevap vermek istedim çünkü "ibret olsun" diyorsunuz ama böyle bir örneğin hiç tutar tarafı olmadığını görmüyorsunuz.
Bu küçük hanım, neredeyse torununuz yaşında. Belkide aynı yaşta torunlarınız vardır. Bu yaşa kadar evlenmemiş olduğunuzu sanmıyorum ama eşinizi mi kaybettiniz, yoksa boşandınız mı; yazmamışsınız ki...
Sizin yaşınızda yeniden aşık olunmaz diye bir şey söyleyemem. Gönül bu ama aşık olmak için de yine biraz olsun mantık, biraz olsun aklı selim olmak gerekmez mi? Hele bu yaştan sonra seçeceğiniz insanın, size ölünceye kadar hayat arkadaşı olacak, size can yoldaşı olacak, birçok şeyi paylaşabileceğiniz biri olması önemli değil mi? Bu başınızı döndüren genç hanım, hálá bir çocuk... Onun sizinle evlenmeyi kabul etmesinin bir anlamı olabilir mi? Kim bilir onu nasıl, hangi vaatlerle razı ettiniz.
Eminim bana çok kızacaksınız ama, dost acı söyler. Daha sonra sizin gibi bir beyefendinin, bu olmayacak tutku nedeniyle rezil olduğunu görmek beni de sizin kadar üzecektir.
Bir hanımla yeniden hayatınızı kurmanıza tabii ki hiçbir diyeceğim olamaz ama lütfen biraz daha mantıklı olun. Hele şu "Öleyim mi, öldüreyim mi" gibi inanılmaz ve beni şaşkınlığa sürükleyen düşüncelerden vazgeçin, olgun bir beyefendiye yakışıyor mu bu sözler?
Bir de şu köşeme bağış yapmanız konusu var; şükürler olsun, gazetemin de benim de böyle bir şeye asla ihtiyacımız yoktur. Size sağlıklı, huzurlu, akıllı günler dilerim.
Feyza ALGAN
Merhaba Güzin Ablacığım. Sana "abla" demem yerinde değil aslında çünkü 67 yaşında, ikinci baharını yaşayan bir beyefendiyim. Benim derdim çok büyük. Sana "abla" diyorum, bir ablalık yap da derdime derman ol diye.
Ben bir kıza çok aşık oldum. Onu çok seviyorum, o güzel gözleriyle bana baktığı zaman içimde kuşlar kanat çırpıyor. Benzetmemi mazur gör ama bu kız bana yeniden genç olduğumu hatırlattı. Sadece gözleri değil vücudu da çok güzel. O kızı gördüğüm zaman erkek olduğumun yeniden farkına varıyorum. Kendimi her açıdan erkek olarak görüyorum. Kız da beni seviyor biliyorum. Liseli dedim ya, 17 yaşında henüz. Ben ikinci baharımı yaşarken o daha birinci baharına bile girmedi henüz. Ama yine de her açıdan olgun.
"Evlenelim" dedim, kabul etti. İşte dert burda başlıyor ya. Daha reşit olmadığı için kaçıramıyorum da kızı. Ailesinden izin almak gerekiyor. Ama izin vermiyorlar bu kutsal evliliğe. Benim çok yaşlı olduğumu düşünüyorlar. Halbuki 67 yaş ne ki söyle lütfen abla. Ben ne yapacağım abla.
Çok zor da olsa onu unutayım mı? Yoksa onu da kendimi de öldüreyim mi? Umarım en kısa sürede bunu yayınlarsın herkese ibret olsun diye. İkinci baharını yaşayanlar görsün, benden ders alsınlar diye.
Aileler çocuklarının istediklerini yapsınlar diye. Lütfen bana yardım et! Yardım edersen bu iyiliğin karşılıksız kalmaz. Ben aynı zamanda zengin bir adamım. Sayfan için her türlü bağışa hazırım. Seni seveni sen de sev.
İKİNCİ BAHAR
Sevgili okurum, aşka, sevgiye her zaman saygım vardır. Vardır da, bu sizinki gerçekten biraz kural dışı bir aşk. Aranızdaki 50 yaş, her ne kadar siz kendinizi genç de hissetseniz, öyle kabul edilecek gibi değil.
Yazınızı okurken bir an, acaba bu beyefendi benimle alay mı ediyor diye de düşünmedim değil. Ama mutlaka cevap vermek istedim çünkü "ibret olsun" diyorsunuz ama böyle bir örneğin hiç tutar tarafı olmadığını görmüyorsunuz.
Bu küçük hanım, neredeyse torununuz yaşında. Belkide aynı yaşta torunlarınız vardır. Bu yaşa kadar evlenmemiş olduğunuzu sanmıyorum ama eşinizi mi kaybettiniz, yoksa boşandınız mı; yazmamışsınız ki...
Sizin yaşınızda yeniden aşık olunmaz diye bir şey söyleyemem. Gönül bu ama aşık olmak için de yine biraz olsun mantık, biraz olsun aklı selim olmak gerekmez mi? Hele bu yaştan sonra seçeceğiniz insanın, size ölünceye kadar hayat arkadaşı olacak, size can yoldaşı olacak, birçok şeyi paylaşabileceğiniz biri olması önemli değil mi? Bu başınızı döndüren genç hanım, hálá bir çocuk... Onun sizinle evlenmeyi kabul etmesinin bir anlamı olabilir mi? Kim bilir onu nasıl, hangi vaatlerle razı ettiniz.
Eminim bana çok kızacaksınız ama, dost acı söyler. Daha sonra sizin gibi bir beyefendinin, bu olmayacak tutku nedeniyle rezil olduğunu görmek beni de sizin kadar üzecektir.
Bir hanımla yeniden hayatınızı kurmanıza tabii ki hiçbir diyeceğim olamaz ama lütfen biraz daha mantıklı olun. Hele şu "Öleyim mi, öldüreyim mi" gibi inanılmaz ve beni şaşkınlığa sürükleyen düşüncelerden vazgeçin, olgun bir beyefendiye yakışıyor mu bu sözler?
Bir de şu köşeme bağış yapmanız konusu var; şükürler olsun, gazetemin de benim de böyle bir şeye asla ihtiyacımız yoktur. Size sağlıklı, huzurlu, akıllı günler dilerim.
Feyza ALGAN
Yorum