KÂBE üzerinden ticaret....

Konu: KÂBE üzerinden ticaret....

Bu görüntüler, Yasaklar Sistemi'nin(Mescid-i Haram) ve emniyet bölgesinin(Kabe ve tavaf bölgesi) anlamını idrak edememiş, Dünya matahına(malına) tamahkar(aç gözlü) İslam'ın en şerlisi, vahabilerin eseridir. Kabe anlayışının tamamen tersini icra etmektedirler.

Kısa Anlam: Mekke'deki bu ilk beyt(sistem/ev) insanın Dünya'da bulunuşunun amacı olan Kamil İnsan olma hedefine nasıl erileceğinin yolu ve şeriatını anlatır.

Emniyet bölgesine girmek isteyen kişi yasaklar sistemine dahil olur, bu sistemde dünya malına benliği meyletmiş kişi tüm aşırılıklarından arınmaya çalışır yani aşırılıkları yasaklayan kurallara uyar. Kıblesi(yönü) emniyet bölgesi olan kara küp, noktanın sırrı kabedir. Evrensel huzurun simgesidir.

Bunun için kadın, erkek, çoluk çocuk safa durulur. Saflar ip gibi çemberleşmiştir ki kimse kimsenin önüne/ilerisine hak paylaşımında geçmesin, eşit olsun.

Herkes kendi içindeki ışığını bulup putlaştırdığı putlarından arınsın yani İbrahim makamından bir secdegah edinsin ki Hz. İbrahim'in yıldızları, ayı ve güneşi ilah olarak irdeleyip en sonunda kendi içindeki ışığı kabuğunu kırarak bulsun(dünya kabuğunun içinde magma ile Allah bu ışığı bize anlatır). Putlarının gölgesinden kurtulsun(mülk şehvetinden efendi bağımlılığına hepsi puttur). Yani tek başına bir vücud olarak ümmet olsun. Yani din yerini bulsun. Çok olan az olana neyse elinde tuttuğu rızk(mal, ilim, sevgi) onu aktarsın. Allah'a olan borcunu ödemiş olsun.

Tavafıyla arınımın olgunluğu ortaya çıksın ve sonunda kabenin bir köşesinde bulunan Hacer-ül Esved(O siyah taş) e dokunsun ve elinin temiz olup olmadığı ortaya çıksın. Çünkü o kabeye o siyah noktacığa, gönüldeki fuad noktasına dokunan girmeye hak kazansın. Çünkü oraya eli temiz olmayan giremez. Çünkü içerisi ilmin evidir. Kitabın Kuran'ın yeridir. Hacerül Esved kabenin kapısıdır.Normalde hiç bir kapısı yoktur onun.

Bir de kabenin tavanı da normalde açık olmalıdır sonradan kapanmıştır. Gökten yağan rahmet kabede bulunan herkese eşit bir biçimde ulaşmalıdır. Firavn sistemindeki gibi önce en tepedekine sonra yanlardakilere düşüp, en alttakilere ve içerdekilere düşmemezlik etmemelidir.

İşte bunca sene uğraşıp benliğimde aynısını bulduğum bu tasvir sanırım İslam'ın ne olduğunu, arapların ise aslında tam tersi yolda olduğunu apaçık anlatmaktadır. Mescid-i Haram elbette saygıdeğer yani hürmet edilmesi gereken mesciddir. Ancak sadece mekkedeki işaretlerin korunması açısından hürmetlidir. Özünde ise yasaklar mescididir ki insanların benliğinde bunu ifade eder.

Al-i İmran 96 Şu bir gerçek ki, âlemlere bir bereket kaynağı ve yol gösterici halinde insanlar için kurulan ilk ev Mekke/Bekke'dekidir.
Al-i İmran 97 Açık-seçik deliller, İbrahim'in makamı vardır orada. Oraya giren, güvene ermiş olur. Yoluna gücü yetenin o evi/beyti ziyaret etmesi, insanlar üzerinde Allah'ın bir hakkıdır. Kim nankörlük ederse hiç kuşkusuz, Allah bütün âlemlere muhtaç olmayacak bir Ganî'dir.

Vakıa 74 O halde o yüce Rabbinin adını tespih et! İş onların sandığı gibi değil! Yıldızların doğup batma, kayıp düşme noktalarına yemin ediyorum. Ve eğer bilirseniz, gerçekten büyük bir yemindir bu. O, kesinlikle şerefli bir Kur'an'dır. Titizlikle saklanan bir Kitap'tadır. Ona, arındırılmışlardan başkası dokunmaz. Âlemlerin Rabbi'nden indirilmiştir.

Bakara 125 Hatırla o zamanı ki, biz Beytullah'ı insanlar için sevap kazanmaya yönelik bir toplantı yeri ve güvenli bir sığınak yaptık. Siz de İbrahim'in makamından bir dua yeri edinin. İbrahim ve İsmail'e şu sözü ulaştırmıştık; "Tavaf edenler, kendini ibadete verenler, rükû-secde edenler için evimi temizleyin!"

Nahl 120 Şu da kuşkusuz ki, İbrahim başlı başına bir ümmet idi; bir hanîf olarak Allah'ın önünde eğiliyordu, müşriklerden değildi. O'nun nimetlerine şükrediyordu. Allah onu seçip yüceltti ve dosdoğru bir yola kılavuzladı. Dünyada ona güzellik verdik, âhirette de o mutlaka barışsever iyiler arasında yer alacaktır. Daha sonra sana şunu vahyettik: Bir hanîf olarak İbrahim'in milletine uy! O, müşriklerden değildi.

Enam 75 Böylece biz İbrahim'e göklerin ve yerin melekûtunu gösteriyorduk ki, gerçeği görüp bilerek inananlardan olsun. Gece onun üstünü örtünce bir yıldız gördü de "İşte Rabbim bu!" dedi. Yıldız battığında ise "Batıp gidenleri sevmem!" diye konuştu. Ay'ı doğar halde görünce, "Rabbim bu!" dedi. O batınca da şöyle konuştu: "Eğer Rabbim bana kılavuzluk etmeseydi sapıtan topluluktan olurdum." Nihayet Güneş'in doğmakta olduğunu gördüğünde, "Benim Rabbim bu, bu daha büyük!" dedi. O da batıp gidince şöyle seslendi: "Ortak koştuğunuz şeylerden uzağım ben." "Ben bir hanîf olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Müşriklerden değilim ben." Toplumu ona karşı çıkıp kanıt getirmeye kalkıştı. O dedi ki: "Allah hakkında benimle çekişiyor musunuz? Beni doğru yola O iletti. O'na ortak koştuğunuz şeylerden korkmam. Rabbimin dilediği dışında hiçbir şey olmaz. Rabbim bilgice herşeyi çepeçevre kuşatmıştır. Hâlâ öğüt almayacak mısınız?" "Hem siz, hakkında size hiçbir kanıt indirmediği şeyleri Allah'a ortak koştuğunuz halde korkmuyorsunuz da ben, ortak tuttuğunuz şeylerden nasıl korkarım!" Şimdi, eğer biliyorsanız, iki gruptan hangisi güvende olmaya/güvenilmeye daha layıktır? İman edip de imanlarını herhangi bir zulümle kirletmeyenler var ya, güvende olma/güvenilir olma işte onların hakkıdır; doğruyu ve güzeli yakalayanlar da onlardır.

Kaf 16 Yemin olsun ki, insanı biz yarattık. Nefsinin ona neler fısıldadığını da biz biiriz. Biz ona, şah damarından daha yakınız.

Aslında sistemin tamamını çok daha derin derin anlatmam gerekir ama bu anlattıklarım bile arapların topukları üzere geri dönüp kitapları sırtlarından geri fırlatıp attıklarının kanıtıdır. Hak yol belli iken yani kamil insan hedefi insana verilmişken topukları üzerine bu yönden yüzlerini çevirmişlerdir.

Bakara 143 İşte böyle! Biz sizi, insanlar üstüne tanık olasınız, resul de sizin üstünüze tanık olsun diye, orta yolu izleyen bir ümmet yaptık. Biz, eskiden üzerinde olduğunu kıble haline getirdik ki resule uyanı, ökçesi üstüne gerisin geri dönenden ayıralım. Bu, Allah'ın kılavuzluk ettikleri dışındakilere gerçekten zor gelecektir. Ama Allah imanınızı işe yaramaz hale getirmeyecektir. Şu da bir gerçek ki, Allah öncelikle insanlara karşı çok acıyıcı, çok merhametlidir.

Ali İmran 144 Muhammed bir resulden başkası değildir. Ondan önce de resuller gelip geçmiştir. Şimdi o ölse yahut öldürülse ökçeleriniz üzerine gerisin geri mi döneceksiniz! İki ökçesi üzerine geri dönen, Allah'a hiçbir şekilde zarar veremez. Allah, şükredenleri ödüllendirecektir.

Al-i İmran 149 Ey iman edenler! Eğer küfre sapanlara boyun eğerseniz sizi ökçeleriniz üstüne yüz geri çevirirler de hüsrana uğrayanlar haline gelirsiniz.

Bu ayetler dini ticarete alet eden, mülk şehvetiyle kirlenmiş ve pisliklerini tüm Dünya'ya yaymaya çalışan bir topluluğun gerçekleridir.

Kadim

Konu: KÂBE üzerinden ticaret....

arabistan çölünde, ibrahim aleyhiselam zamanında yapılan kabe , döneminin en büyük binası idi ,
Kâbe; mü’minlerin kalbinin müşterek attığı bir mihrâp ve “insanlar için vaz’edilen ilk ev...” takdîr ve tebcîliyle yüceltilmiş ilk mâbettir. Temeli, yeryüzünde henüz, harcın, taşın, tuğlanın bilinmediği bir dönemde, gökler ötesi âlemlerde plânlandı ve durulardan duru bir Nebî’nin eliyle gerçekleştirildi. Oturduğu zemînin o işe tahsisi, Âdem nebînin yeryüzüne teşrîfinden yıllar ve yıllar önce kararlaştırılmıştı. Öyle ki, bir gün melekler Hazreti Âdem’le karşılaştıklarında “Sen, var edilmeden evvel bizler defaatle Kâbe’yi tavaf ettik.” Diyeceklerdir. Tufandan sonra “Hatırla o zamanı ki, İbrâhim ve İsmâil (as) Kâbe’nin temellerini yükseltti ve şöyle dediler: “Ey Rabbimiz, bizden bu hayırlı işi kabul buyur!” ilâhî beyânıyla, peygamberler babası Hazreti İbrâhim ve onun oğlu İsmâil (as) dümdüz olmuş Kâbe arsası üzerinde onu yeniden inşâ ettiler.
Arzın merkezinden “Sidretü’l-Müntehâ”ya kadar ins, cin ve meleğin her zaman çevresinde dönüp durduğu bir amûd-i nûrâni (nurdan sütun)nin yeryüzünde mücessem bir kesiti sayılan Kâbe, her lâhza görünür-görünmez milyarlarca temiz ruhun, harîmine can atıp vuslat aradığı, öyle eşi-menendi olmayan bir binâdır ki, kıymeti semâlara eşittir dense sezâdır.. zaten o gökte ve yerde Allah’ın evi mânâsına “Beytullah” olarak yâd edilmektedir.
Hal böyle iken mezhebi bizim inancımıza ters olan suud hükümetinin amerikan emperyalzmine yenik düşüp, ne türlü bir gaflet içinde bu tip kararlara imza attıklarını anlamak mümkün deil, ALLAH akıl fikir versin yakında uydudan fotoğraflar ,o büyük binaların yanında kücücük bakal dükanı gibi kalan kabe fotoğraflarıyla dolarsa, bunun vebali altından kalkamazlar..

Sakın terk-i edepten kûy-ı mahbûd-i Hüdâdır bu
Nazargâh-ı İlâhîdir makâm-ı Mustafâ’dır bu.”

Konu: KÂBE üzerinden ticaret....

kanarya1958, Mekke'deki kabe gerçek kabelerin işaretidir, prototip maketidir. Gerçek kabe insandır, rabbinde gönlünün arşına istiva etmiştir. Onu bul ve ona secde et demektir tüm anlatılan. O ki mükemmeldir.

Konu: KÂBE üzerinden ticaret....

Arkadaşlar iş bitmiş zaten....:D:D:D

Geçmişi boşverin son resimlere o devasa vinçlere bakın.Verdiğim ilk resim aynen ortaya çıkacaktır.Gerisi laf-ü gaf dır.

Siz ne yorum yaparsanız yapın Vahabi zihniyeti budur.Bunun son örneğini Kral Suud'un ölümünde ve cenaze merasiminde ibretle seyrettik.

Bu tasarruflar onlara aittir.Yok Osmanlı imiş yok eski emanetlermiş adamların bu değerler ile hiç alakası bile yok.Sadece para gelsin ben zenginlik içinde her türlü rezaleti yapayım zihniyetidir.

Bir küfür için kelle alan bu adamların yaptıkları rezaletleri yabancı sitelerde bulabilirsiniz.crashs

Konu: KÂBE üzerinden ticaret....

Bak işte bu cümleleri sen oralarda sarf etse idin İslamın 5 şartını çiğnediğinden kesin kelleni alırlardı senin.:D:D:D

Konu: KÂBE üzerinden ticaret....

Yani diyon ki TA2CCC, saat geldi, bunlar bütün Dünya'yı da kendi zihniyetlerine alet edyorlar. Geçen Amerika'nın ekonomik varlığının büyük kısmı araplarda demiştin. Biraz açar mısın?

Konu: KÂBE üzerinden ticaret....

Aynen öyledir...Zaten sende biliyorsun böyle olduğunu ya ne ise....:D:D:D

Senatonun itiraz ettiği 750 milyar $ lık para kesinlikle birçok arabın cebinden çıkacaktır.ABD ekonomisinin % 60'ı Arapların tekelindedir.

Konu: KÂBE üzerinden ticaret....

Sadece bunu da demiyorum TA2CCC, diyorum ki kabe ayrıca petrol baronluğu yapıp cümle mevcudadın rızkını kendine ayıran o batıl suudi yöneticilerinin sonunun çok karanlık olduğunu anlatıyorum. Mescidi Haram sistemi erdemli insanların mutlak adalete dayanan ihtiyaç ve israfsızlık ölçüsüne göre kurulmuş toplum sosyo-ekonomi-politiğini anlatır. Bir nevi özünde yahudilerin gerçek havra, hristiyanların gerçek manastır, İslam'ın gerçek tekke/mescid, medeniyetin gerçek cumhuriyet sistemini anlatır. Bu sistemi halifeler döneminden sonra büyük topluluk(cemaat) bazında inşa etmeye çalışan bir Ömer bin Abdülaziz ve çağımızda ise Atatürk vardır. Arası bulanıktır.

Konu: KÂBE üzerinden ticaret....

kadim arkadaşım ! niye böyle bir cevap verme gereği duydun anlamadım, kabenin bir manasıda evet senin dediğin gibidir, bu konu hakıında kuran yeter: kabe aynı zamanda islamın, tüm islam aleminin kutsal bir semboludur, konu da, takdir edersiniz ki bunula alakalı, yani şimdi biz allaha secde edip kabeyi yıkalımmı, bu vehabice yaklaşımınızdan rahatsız olduğumu bilmenizi isterim..

Konu: KÂBE üzerinden ticaret....

Sen benim dediklerimi neden çarpıtıyorsun ki, ben sana diyorum ki benim dediğim özüdür seninki öün işareti. Onu da yıkmaya kimsenin gücü yetmez. Benim dediğim bir manasıdır ama uyulan benimki değil mekkedekidir. Din sanılan mekkedekidir. Ben kınayanın kınamasından korkacak değilim. Vahhabi zihniyeti suudilerindir. Ya sen beni tam bir dinlesene... Onca şey yazdım hiç bir şey mi anlatamadım. Bu nasıl bir anlayış... Kimi niçin kınadığını bir düşünsene... Mekke'deki kabe yıkılmış olsa ben bu gerçeklere nasıl ulaşırdım?

Konu: KÂBE üzerinden ticaret....

ben senin yazılarını zaman zaman okuyorum, ama son günlerdeki yazılarını sanki senin rumuzunla başkaları yazıyo bana geçmişle bir uyum sorunu, var gibi geldi, ama bu konunun dışıda kişisel fikrim,. sorun şu ki ben seni dinlediğim için zaten cevap verdim senin yazdıkların benim sorumun cevabı deil ben işin aslını bildiğimi, ama senin neden böyle bir cevap yazma gereği olduğunu analamadığımı, konununda senin cevabınla alakasını analayamadığımı belirttim, konu kabenin manzarasıyla alakalı deilmi yoksa ben kendime bir gözlükmü alayım.....................................

Konu: KÂBE üzerinden ticaret....

Diyoruz ki din sadece mekkedeki kabenin haccından ibaret değildir. Ondan kat kat daha önemli olarak bireysel benlik haccı ile toplumsal benlik haccı önemlidir. Gönül kabesi önemlidir. Ve Mekke'deki işaretler de bu bireysel ve toplumsal benliklerin haccının işaretidir. Bak

Yunus derki, ey Hoca Bin kere de gitsen hacca En iyicesi bir gönüle girmektir

Konu: KÂBE üzerinden ticaret....

ya bende bunları biliyom bana din öğretme diyorum , birde sen kalkmış bana bu imzayı gönderiyosun anlamak mümkün deil..

Konu: KÂBE üzerinden ticaret....

Yıldıza aya güneşe baktığımızdan öyle sanmışsındır. Artık kendime bakıorum başka bir yere değil... Makam-ı İBrahim'den bir secdegah edinmeye çalışıyoruz o kadar. İnsanların çoğunluğu daha yıldızlara bile bakamıyor... Allah'a şükür ipten aşağı kaydırmadı beni düğümlere üfleyenlerin şerri...