Tweet
SORUMLUYU BULABİLİR MİSİNİZ?
07.05.2009 07:03
Oğlum bir vakıf üniversitesinin hazırlık bölümünde okuyor. Onu ilkokuldan beri özel okullara gönderiyoruz, hem iyi eğitim alsın hem de yanı sıra İngilizce öğrenebilsin istiyoruz. Birkaç gün önce annesine İngilizce kursuna gitmek istediğini söylemiş. Yıllardır özel okullar, özel dersler aldı, dershanelere gitti, ancak yeterince öğrenememiş ki şimdide zaten İngilizce hazırlık okuduğu halde birde kursa gitmek istediğini söylüyor.
Sizce kursa gönderelim mi?
Babam rahmetli küçük bir devlet memuruydu. Çok şükür “İşini bilenlerden” değildi, düzgün bir insandı. Gerçi hep taşrada lojmanda oturduk ama o, devlet memuru maaşıyla, üç oğluna yüksek tahsil yaptırdı, tabi hiç biri için eğitim ücreti ödemedi. Dershaneye dahi gitmedik. Eşim devlet memuru, ben yılardır özel sektördeyim. Gelirimiz Türkiye ortalamasının çok üzerinde, hatta Avrupa standartlarının dahi üzerinde denebilir, fakat geçinmekte zorlanıyoruz. En büyük masraf kalemimiz eğitim. İki çocuğumuza yıllardır en iyi şekilde eğitim verebilmek için didinip duruyoruz. Özel okul, özel ders, dershane masrafları nedeniyle bazı ödemelerimizi aksatıyor, bazen tatil yapamıyoruz.
Bu kadar eğitim harcamasından sonra çocuklarımız iyi eğitim aldılar mı? Sinirlenmeden yazayım; hala okuma alışkanlıkları yok, hala düzenli çalışma ve analiz yetenekleri gelişmemiş durumda. Yukarıda belirttiğim gibi oğlum hala kursa gitmek istiyor. Zannederim benim devlet okullarından hiç dershaneye, kursa gitmeden aldığım eğitimi, edindiğim alışkanlıkları onlar pahalı okullardan alamadılar.
Sizce ortada bir sorun var mı, yoksa eğitim sistemimizin paralı olması doğru mudur? (Çünkü, bazıları eğitimin devlet tarafından parasız verilmesinin düşük gelirliler açısından adil olmadığını savunuyorlar)
Sorun varsa sizce bu durumun sorumlusu eğitim sistemi kurmayan devlet mi, paralı okullara çocuklarını gönderip fazla ilgilenmeyen ben miyim, yoksa yeterince çalışmayan bilgisayar başından kalkmayan çocuklarlar mı?
Eğitim sorunumuza dikkat çekmek istedim ama yazımı da teknik ayrıntılarla boğmak istemiyorum, ancak bir ihtimal daha var. Bunu da değerlendirmeye alın lütfen!
Temel ve Dursun kahvenin önünde oturuyorlarmış. Bir turist gelmiş ve Temel'e İngilizce yol sormuş. Temelde ses yok. Turist bu defa Almanca sormuş.Temelde yine ses yok. Turist bu defa Fransızca konuşmuş, yine ses yok. İspanyolca, yine ses yok. Turist kızmış, bağırıp- çağırdıktan sonra çekip gitmiş.
Bunun üzerine Dursun Temele,
“ Bir lisan öğrenmemizun zamani celdi haçan” demiş.
Temel ise Dursun'a dönerek,
“Poşver, uşağum, ne cerek var? Baksana adam dünya kadar lisan biliy ama derdini anlatamiy!”
Yoksa diğer ihtimal bizim çocukların yabancı dilin ve okumanın faziletine inanmamaları mı?
Bülent KUŞOÐLU
bulentkusoglu@haberkapisi.com
07.05.2009 07:03
Oğlum bir vakıf üniversitesinin hazırlık bölümünde okuyor. Onu ilkokuldan beri özel okullara gönderiyoruz, hem iyi eğitim alsın hem de yanı sıra İngilizce öğrenebilsin istiyoruz. Birkaç gün önce annesine İngilizce kursuna gitmek istediğini söylemiş. Yıllardır özel okullar, özel dersler aldı, dershanelere gitti, ancak yeterince öğrenememiş ki şimdide zaten İngilizce hazırlık okuduğu halde birde kursa gitmek istediğini söylüyor.
Sizce kursa gönderelim mi?
Babam rahmetli küçük bir devlet memuruydu. Çok şükür “İşini bilenlerden” değildi, düzgün bir insandı. Gerçi hep taşrada lojmanda oturduk ama o, devlet memuru maaşıyla, üç oğluna yüksek tahsil yaptırdı, tabi hiç biri için eğitim ücreti ödemedi. Dershaneye dahi gitmedik. Eşim devlet memuru, ben yılardır özel sektördeyim. Gelirimiz Türkiye ortalamasının çok üzerinde, hatta Avrupa standartlarının dahi üzerinde denebilir, fakat geçinmekte zorlanıyoruz. En büyük masraf kalemimiz eğitim. İki çocuğumuza yıllardır en iyi şekilde eğitim verebilmek için didinip duruyoruz. Özel okul, özel ders, dershane masrafları nedeniyle bazı ödemelerimizi aksatıyor, bazen tatil yapamıyoruz.
Bu kadar eğitim harcamasından sonra çocuklarımız iyi eğitim aldılar mı? Sinirlenmeden yazayım; hala okuma alışkanlıkları yok, hala düzenli çalışma ve analiz yetenekleri gelişmemiş durumda. Yukarıda belirttiğim gibi oğlum hala kursa gitmek istiyor. Zannederim benim devlet okullarından hiç dershaneye, kursa gitmeden aldığım eğitimi, edindiğim alışkanlıkları onlar pahalı okullardan alamadılar.
Sizce ortada bir sorun var mı, yoksa eğitim sistemimizin paralı olması doğru mudur? (Çünkü, bazıları eğitimin devlet tarafından parasız verilmesinin düşük gelirliler açısından adil olmadığını savunuyorlar)
Sorun varsa sizce bu durumun sorumlusu eğitim sistemi kurmayan devlet mi, paralı okullara çocuklarını gönderip fazla ilgilenmeyen ben miyim, yoksa yeterince çalışmayan bilgisayar başından kalkmayan çocuklarlar mı?
Eğitim sorunumuza dikkat çekmek istedim ama yazımı da teknik ayrıntılarla boğmak istemiyorum, ancak bir ihtimal daha var. Bunu da değerlendirmeye alın lütfen!
Temel ve Dursun kahvenin önünde oturuyorlarmış. Bir turist gelmiş ve Temel'e İngilizce yol sormuş. Temelde ses yok. Turist bu defa Almanca sormuş.Temelde yine ses yok. Turist bu defa Fransızca konuşmuş, yine ses yok. İspanyolca, yine ses yok. Turist kızmış, bağırıp- çağırdıktan sonra çekip gitmiş.
Bunun üzerine Dursun Temele,
“ Bir lisan öğrenmemizun zamani celdi haçan” demiş.
Temel ise Dursun'a dönerek,
“Poşver, uşağum, ne cerek var? Baksana adam dünya kadar lisan biliy ama derdini anlatamiy!”
Yoksa diğer ihtimal bizim çocukların yabancı dilin ve okumanın faziletine inanmamaları mı?
Bülent KUŞOÐLU
bulentkusoglu@haberkapisi.com
