Fatih Altaylı
Sapıkları cezalandırmayan da sapıktır
27.05.2009 07:18:18
Bir süre önce gazetemizin birinci sayfa manşetine "Hepimiz tacizciyiz" yazarken biraz ürkmüştük.
"Acaba fazla ileri bir başlık mı attık?" diye.
Aradan fazla bir zaman geçmedi, ama bugün müsterihim.
Galiba öyleyiz.
10 yıl öncesinde "Ender rastlanan bir durum" olarak düşündüğümüz rezillikler, şimdilerde vakayı adiye.
İşte bugün sayfalarımızda okuduğunuz haber.
13 yaşında bir kız çocuğuna tecavüz ettikleri iddiasıyla gözaltına alınan 16 kişi. Ve yaptıkları iş kadar rezil savunmaları: "Kendi isteğiyle bizimle beraber oldu. Para da verdik."
Bu savunmaya verecek yanıt var ama gazetede olmaz. Görürsem yüzlerine söylerim.
13 yaşında bir çocukla ilişkiye gireceksin ve "Kendi istedi" diye savunma yapacaksın. De ki, istedi. Bu senin hayvanlığını ortadan kaldırır mı?
Biz Hüseyin Üzmez rezaletinin peşindeyiz ama ortalıkta binlerce, belki de onbinlerce Hüseyin Üzmez var başka kimlik altında dolaşan.
Üzmez ceza almadıkça, bu cezalar caydırıcı olmadıkça daha da çoğalırlar emin olun.
Zaten bugün haberlerimiz de bunu gösteriyor.
Günün "Sapıklık bilançosu". Bazıları toplu halde 3 tecavüz. Tecavüze
uğrayanlar arasında erkek çocuklar da var. Yani "Kızım yok, korkmayayım" diyemezsiniz.
Bu rezaletin önüne nasıl geçilir?
Elbette cezayla.
Ağır ve caydırıcı cezayla.
Yapanı salıverirsen, yapılanı topluma teşhir edercesine kırk kere o hastane senin bu adli tıp benim dolaştırırsan sapığı caydıramazsın.
Murat Bardakçı yazdı, Osmanlı'da bu suçun cezası belli. Kesiyorlar çükünü.
"İlkel bir ceza" gibi görünebilir.
Ama bugün Polonya'da da uygulanıyor.
ABD'de bile iflah olmaz
cinsel suçlulara aynı cezayı uygulayan eyaletler var.
"Biz de bu cezayı verelim" demiyorum ama belki de vermek lazım.
Ama ondan önce ceza vermenin gerekliliğini anlamak lazım.
Yasanın öngördüğü cezayı en üst sınırdan, takdir hakkıyla arttırarak uygulamak lazım.
İçimden gelen ceza böylelerini asmak, ama bunu istemeye hakkım yok.
Yine de cezanın içimizi rahatlatması, sapıkları da ürkütmesi lazım.
Doğrusunu isterseniz bu tip suçlulara ceza vermeyen hakimleri de anlayamıyorum.
Bunları gerektiği ölçüde cezalandırmayanların da derinde aynı sapıklığı paylaştığını düşünüyorum.
Antalya'ya gün doğabilir
Telman İsmailov adında bir deli Antalya'da 1 küsur milyar dolara müthiş bir otel yaptı.
Otelin açılışına dünya starları getirdi.
Mardan Palace otelinin yapılışını aşama aşama izledim. Otelin beğenmediği bir bölümünü, 1,5 milyon dolara malolduğu halde yıktırdığını gözümle gördüm.
Sonuçta ortaya Antalya turizminin sınıf atlamasına destek olacak bir ürün çıktı.
Antalya'nın turizm değeri Mardan Palace'la bir tık da olsa yükselecektir.
Şimdi Antalya'da yapılması gereken bir önemli iş daha var, Lara Park Projesi.
Daha önce ihalesi yapılmış ancak abuk sabuk gerekçelerle iptal edilmişti.
Bu projenin acilen başlaması ve aynı aciliyette bitirilmesi lazım.
Lara Park kendi yaratacağı değerin yanı sıra, Antalya'daki tüm tesislerin değerini attıracak en hızlı ve en kolay proje.
Doluluk değil fiyat nedeniyle turizm gelirlerini arttırmakta zorlanan Antalya'nın ilk aşama için bu projeye fazlasıyla ihtiyacı var.
Bu arada Telman İsmailov'un Antalyaspor'u almak istediğini, ama Antalyalıların buna tepki gösterdiğini okudum bir yerde.
Bu da saçmalığın daniskası.
Kent takıma kaynak sağlayamıyor.
Takım birkaç turizmcinin verdiği üç beş milyonla döndürülmeye çalışılıyor.
Bence Antalyaspor İsmailov'la oturup konuşmalı ve takım için düşündüğü projeleri öğrenmeli.
Eğer İsmailov Antalya'dan bir Chelsea örneği çıkaracaksa bundan hem Antalyalılar mutlu olur hem Antalya'nın dünyadaki imajı...
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Paranın kimde olduğunu vergi listelerinden öğrenebildiğimiz zaman
faltayli@htgazete.com.tr
Sapıkları cezalandırmayan da sapıktır
27.05.2009 07:18:18
Bir süre önce gazetemizin birinci sayfa manşetine "Hepimiz tacizciyiz" yazarken biraz ürkmüştük.
"Acaba fazla ileri bir başlık mı attık?" diye.
Aradan fazla bir zaman geçmedi, ama bugün müsterihim.
Galiba öyleyiz.
10 yıl öncesinde "Ender rastlanan bir durum" olarak düşündüğümüz rezillikler, şimdilerde vakayı adiye.
İşte bugün sayfalarımızda okuduğunuz haber.
13 yaşında bir kız çocuğuna tecavüz ettikleri iddiasıyla gözaltına alınan 16 kişi. Ve yaptıkları iş kadar rezil savunmaları: "Kendi isteğiyle bizimle beraber oldu. Para da verdik."
Bu savunmaya verecek yanıt var ama gazetede olmaz. Görürsem yüzlerine söylerim.
13 yaşında bir çocukla ilişkiye gireceksin ve "Kendi istedi" diye savunma yapacaksın. De ki, istedi. Bu senin hayvanlığını ortadan kaldırır mı?
Biz Hüseyin Üzmez rezaletinin peşindeyiz ama ortalıkta binlerce, belki de onbinlerce Hüseyin Üzmez var başka kimlik altında dolaşan.
Üzmez ceza almadıkça, bu cezalar caydırıcı olmadıkça daha da çoğalırlar emin olun.
Zaten bugün haberlerimiz de bunu gösteriyor.
Günün "Sapıklık bilançosu". Bazıları toplu halde 3 tecavüz. Tecavüze
uğrayanlar arasında erkek çocuklar da var. Yani "Kızım yok, korkmayayım" diyemezsiniz.
Bu rezaletin önüne nasıl geçilir?
Elbette cezayla.
Ağır ve caydırıcı cezayla.
Yapanı salıverirsen, yapılanı topluma teşhir edercesine kırk kere o hastane senin bu adli tıp benim dolaştırırsan sapığı caydıramazsın.
Murat Bardakçı yazdı, Osmanlı'da bu suçun cezası belli. Kesiyorlar çükünü.
"İlkel bir ceza" gibi görünebilir.
Ama bugün Polonya'da da uygulanıyor.
ABD'de bile iflah olmaz
cinsel suçlulara aynı cezayı uygulayan eyaletler var.
"Biz de bu cezayı verelim" demiyorum ama belki de vermek lazım.
Ama ondan önce ceza vermenin gerekliliğini anlamak lazım.
Yasanın öngördüğü cezayı en üst sınırdan, takdir hakkıyla arttırarak uygulamak lazım.
İçimden gelen ceza böylelerini asmak, ama bunu istemeye hakkım yok.
Yine de cezanın içimizi rahatlatması, sapıkları da ürkütmesi lazım.
Doğrusunu isterseniz bu tip suçlulara ceza vermeyen hakimleri de anlayamıyorum.
Bunları gerektiği ölçüde cezalandırmayanların da derinde aynı sapıklığı paylaştığını düşünüyorum.
Antalya'ya gün doğabilir
Telman İsmailov adında bir deli Antalya'da 1 küsur milyar dolara müthiş bir otel yaptı.
Otelin açılışına dünya starları getirdi.
Mardan Palace otelinin yapılışını aşama aşama izledim. Otelin beğenmediği bir bölümünü, 1,5 milyon dolara malolduğu halde yıktırdığını gözümle gördüm.
Sonuçta ortaya Antalya turizminin sınıf atlamasına destek olacak bir ürün çıktı.
Antalya'nın turizm değeri Mardan Palace'la bir tık da olsa yükselecektir.
Şimdi Antalya'da yapılması gereken bir önemli iş daha var, Lara Park Projesi.
Daha önce ihalesi yapılmış ancak abuk sabuk gerekçelerle iptal edilmişti.
Bu projenin acilen başlaması ve aynı aciliyette bitirilmesi lazım.
Lara Park kendi yaratacağı değerin yanı sıra, Antalya'daki tüm tesislerin değerini attıracak en hızlı ve en kolay proje.
Doluluk değil fiyat nedeniyle turizm gelirlerini arttırmakta zorlanan Antalya'nın ilk aşama için bu projeye fazlasıyla ihtiyacı var.
Bu arada Telman İsmailov'un Antalyaspor'u almak istediğini, ama Antalyalıların buna tepki gösterdiğini okudum bir yerde.
Bu da saçmalığın daniskası.
Kent takıma kaynak sağlayamıyor.
Takım birkaç turizmcinin verdiği üç beş milyonla döndürülmeye çalışılıyor.
Bence Antalyaspor İsmailov'la oturup konuşmalı ve takım için düşündüğü projeleri öğrenmeli.
Eğer İsmailov Antalya'dan bir Chelsea örneği çıkaracaksa bundan hem Antalyalılar mutlu olur hem Antalya'nın dünyadaki imajı...
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Paranın kimde olduğunu vergi listelerinden öğrenebildiğimiz zaman
faltayli@htgazete.com.tr
Yorum