Clinton, Bush ve Obama’nın yapamadığını biz yaptık!

Kapat
X
 
  • Zaman
  • Gösterim
Clear All
yeni mesajlar
  • sak55
    Banned
    • 30-05-2008
    • 2059

    Clinton, Bush ve Obama’nın yapamadığını biz yaptık!

    Türkiye'de iyi şeyler de oluyor. Sağlık hizmetlerinden nüfusun hemen tamamına yakını yararlanabilir hale geldi. Evet... Hastaneden, doktordan, katkı payından yakınanlar var. Evet, devletin sağlık harcamalarındaki artık, korku veriyor...
    Ama bir gerçek var... Dün doktor ve hastane yüzü görmeyenler, ilaç nedir bilmeyenler, bugün sağlık hizmeti ile tanıştı.
    Bu kolay bir şey değil. ABD'de başkanlar seçilince hemen sağlık sistemini sosyalleştirme sözü verirler. Beceremezler. Clinton çok çalıştı beceremedi. Bush az-çok çalıştı beceremedi. Obama büyük vaatlerle geldi, şimdi karşısına çıkarılan fatura ve özel sağlık sigortaları ile özel hastanelerin direnci karşısında bir şey yapamıyor.
    ABD'de 46 milyon kişi sağlık hizmetinden yararlanamıyor. Obama'nın hedefi bunların 37 milyonunu sigorta kapsamına alabilmek.
    Bız her şeyin en iyisinin ABD'de olduğunu sanırız. Bizde halka sağlanan sağlık hizmeti ABD'den daha iyi.

    9 milyon yeşil kartlı
    Sosyal Güvenlik Kurumu'nun 2008 yılı rakamlarını vereyim:
    - 70 milyon nüfusun, 57 milyonu sosyal güvenlik hizmetlerinden yararlanıyor.
    - Bunlara 9 milyon yeşil kartlıyı ekleyiniz. Toplam 66 milyon ediyor.
    - Şimdilik sağlık hizmetinden yararlanamayanlar 4 milyon dolayında.
    Sosyal güvenlik denildiği zaman, tabii ki sağlık hizmetleri en önemlisidir. Fakat sosyal güvenlik hizmetinin kapsamından sağlık yanında emeklilik ödemesi, yaşlılık, malüllük, fakirlik maaşı da vardır.
    Sosyal güvenlik sistemlerinde aktif sigortalıların (çalışanların) maaşlarından yapılacak kesintiler ile, çalışamayanların (emeklilerin) maaşlarının ödenmesi, hem çalışanların hem çalışamayanların kendilerine hem de onlara bağımlı olanlara sağlık hizmeti giderlerinin karşılanması beklenir.

    15 milyon aktif sigortalı
    Ne var ki,
    - Bizde aktif sigortalı (çalışan) sayısı 70 milyon nüfusta sadece 15 milyon kişi.
    - Bunların maaşlarından kesilecek primlerle 9 milyona yakın sigorta emeklisinin maaşı ödeniyor.
    - Bu 15 milyon çalışanın maaşlarından kesilecek pirim ile, kendilerinin (15 milyon kişi), emeklilerin (9 milyon kişi) ve de bunların bakmakla yükümlü olduğu kişilerin (33 milyon kişi) sağlık masrafları ödeniyor.
    Ödeniyor diyoruz da... Tabii ki ödenemiyor... O zaman ne oluyor? Sosyal güvenlik kuruluşları her yıl açık veriyor. Ve de bu açık devletbütçesinden karşılanıyor. Açık da giderek büyüyor. 2006 yılında açık 22.8 milyar TL idi. 2007 Yılında 33 milyar TL oldu. 2008 yılında milli gelirin yüzde 3.52'si oranında, 35 milyar TL olarak gerçekleşti.
    Bütçeden ayrılan para,
    (1) Bütçe gelirleri az olduğu için göze batıyor.
    (2) Sosyal güvenliğin önemi dikkate alınır ise milli gelire göre büyüklüğü normaldir.
    (3) Hükümetin birinci görevi gelir dağılımını ve sosyal güvenliği düzeltmek olduğuna göre, bu açık eleştirilemez.
    (4) Harcamanın büyüklüğüne değil, harcanan paranın işe yarayıp yaramadığına bakmak gerekir.
İşlem Yapılıyor