http://www.haber7.com/haber/20091006...nu-altinda.php
Doğu Kudüs'te yaklaşık 10 gündür süren gerginlik nispeten yerini sükunete bırakırken, yoğun güvenlik önlemleri altındaki Eski Kent içinde Haremüşşerif'e girişteki sınırlama sürüyor.Camiye girişler de yine 3 kapıyla sınırlı.
Müslümanların camiye girişlerinde yine erkeklerde 50 yaş sınırı ve kimlik aranıyor, kadınlarda ise sınırlama bulunmuyor. Müslümanların genellikle kullandığı Aslanlı Kapı (Bab El Asbat) girişi birkaç gündür tamamen kapalı bulunurken, camiye girişlere onun hemen yakınındaki Bab El Hutta ile diğer iki giriş, Bab Essilsile ile Bab Ennadr'dan izin veriliyor.
Bugün sabah ve öğle namazlarında son birkaç günün aksine daha fazla kişinin camiye girdiği, içeride 500-600 kişinin namaz için toplandığı belirtildi.
Sabahın erken saatlerinde ise bazı aşırı dinci Yahudi aileler, yoğun askeri kontrol altındaki Aslanlı Kapı tarafında "turistik" gezi yaptı ve cami yerleşkesini dışarıdan inceledi.
Bu arada sabah saatlerinde, İsrail'de kutlanan Sukkot (Çardak) Bayramı nedeniyle düzenlenen geleneksel Sukkot yürüyüşü çerçevesinde, birkaç yüz civarında İsrailli, Doğu Kudüs'ün Arap mahallelerinden Silvan'da güvenlik güçleri ve atlı polislerin eşliğinde yürüyüş yaptı. Eski Kent içindeki gerginliklere rağmen, herhangi bir olay meydana gelmedi.
İSRAİL BAŞBAKAN YARDIMCISI
Öte yandan İsrail Başbakan Yardımcısı Silvan Şalom, Haremüşşerif ve çevresindeki olayları körükledikleri gerekçesiyle İsrail'deki İslam Hareketinin kuzey bölgesi liderlerinden Raed Salah ile Kemal El Hatib'in tutuklanmasını, örgütün de kapatılmasını istedi.
Şalom, İsrail radyosuna yaptığı açıklamada, İslam Hareketinin kitleleri şiddete yönelttiğini öne sürdü.
Filistin Yönetimi'ni de Doğu Kudüs'ü kendi yetki alanına almaya çalışmakla suçlayan Şalom, "Kararlı olmalı ve kesin bir tavırla hareket etmeliyiz. Aksi takdirde zayıf olduğumuzu sezdiklerinde, eylemlerini yoğunlaştıracaklardır" dedi.
İsrail İç Güvenlik Bakanı İzak Aharonovitch de gelecek günlerde İslam Hareketinin lideri Salah'a karşı tavır alacaklarını belirtmişti.
Haremüşşerif çevresine girmesi yasak olan Raed Salah, bu nedenle genellikle Eski Kent yakınındaki Vadi El Coz mahallesinde bulunan evinde toplantılar düzenliyor.
Salah, dün yaptığı açıklamada da Müslümanlara El Aksa Camisine gelmeleri ve El Aksa camisini savunmaları çağrılarını yinelemiş, Kudüs'te ve Haremüşşerif'te İsrail işgali devam ettiği sürece Eski Kent'teki çatışmaların da devam edeceğini söylemişti.
Salah, Müslümanların dışında kimsenin El Aksa üzerinde hakkı bulunmadığını da ifade etmiş, cami yerleşkesinin Müslüman ve Arapların olduğunu, İsrail'in Doğu Kudüs ile cami üzerinde hakkı bulunmadığını da kaydetmişti.
İsrail radyosunun haberine göre Salah, kendisini hedef alan sözlere karşılık, "El Aksa Camisini korumak için her türlü bedeli ödemeye hazır olduklarını" belirtti. Salah, tüm Arap İsraillilere ve Doğu Kudüslülere Eski Kent'e gelip bedenlerini El Aksa'ya kalkan yapmalarını da istedi.,
Salah, olayları körüklediği suçlamalarına ve tutuklanması istemine karşılık da, camiyi savunma uğruna "hapse girmekten kaçınmayacağını" vurguladı.
"MAAŞLARINI KESİN"
Bu arada İsrail Altyapı Bakanı Uzi Landau, İsrail'in, kendisine karşı kışkırtmacı tavır alan imam ve diğer cami görevlilerinin maaşlarını kesmesi gerektiğini söyledi.
Landau, İsrail hükümetinin Kudüs'te Filistin Yönetimi'nin faaliyetlerini ele almak amacıyla özel olarak toplanmasını ve Filistin Yönetimi'nin Kudüs'teki kurumlarını yasaklamasını da istedi.
El Aksa Camisi imam, müezzin ve görevlileri, maaşlarını Ürdün ve Filistin Yönetimi'nin ortaklaşa yer aldığı İslam Vakfından alıyor.
Ancak edinilen bilgiye göre, 1948 Arapları olarak adlandırılan ve o yıldan bu yana İsrail'in egemenliği altında bulunmayı kabul eden Arap kentleri, örneğin Tel Aviv yakınındaki Yafa, Kudüs ile Tel Aviv arasındaki Müslüman kasabası Ebu Goş, kuzeydeki Akka, Ümmül Fehim, Sahnin gibi Arap kentlerinin cami görevlilerinin maaşları, İsrail devleti tarafından ödeniyor.
AA
Doğu Kudüs'te yaklaşık 10 gündür süren gerginlik nispeten yerini sükunete bırakırken, yoğun güvenlik önlemleri altındaki Eski Kent içinde Haremüşşerif'e girişteki sınırlama sürüyor.Camiye girişler de yine 3 kapıyla sınırlı.
Müslümanların camiye girişlerinde yine erkeklerde 50 yaş sınırı ve kimlik aranıyor, kadınlarda ise sınırlama bulunmuyor. Müslümanların genellikle kullandığı Aslanlı Kapı (Bab El Asbat) girişi birkaç gündür tamamen kapalı bulunurken, camiye girişlere onun hemen yakınındaki Bab El Hutta ile diğer iki giriş, Bab Essilsile ile Bab Ennadr'dan izin veriliyor.
Bugün sabah ve öğle namazlarında son birkaç günün aksine daha fazla kişinin camiye girdiği, içeride 500-600 kişinin namaz için toplandığı belirtildi.
Sabahın erken saatlerinde ise bazı aşırı dinci Yahudi aileler, yoğun askeri kontrol altındaki Aslanlı Kapı tarafında "turistik" gezi yaptı ve cami yerleşkesini dışarıdan inceledi.
Bu arada sabah saatlerinde, İsrail'de kutlanan Sukkot (Çardak) Bayramı nedeniyle düzenlenen geleneksel Sukkot yürüyüşü çerçevesinde, birkaç yüz civarında İsrailli, Doğu Kudüs'ün Arap mahallelerinden Silvan'da güvenlik güçleri ve atlı polislerin eşliğinde yürüyüş yaptı. Eski Kent içindeki gerginliklere rağmen, herhangi bir olay meydana gelmedi.
İSRAİL BAŞBAKAN YARDIMCISI
Öte yandan İsrail Başbakan Yardımcısı Silvan Şalom, Haremüşşerif ve çevresindeki olayları körükledikleri gerekçesiyle İsrail'deki İslam Hareketinin kuzey bölgesi liderlerinden Raed Salah ile Kemal El Hatib'in tutuklanmasını, örgütün de kapatılmasını istedi.
Şalom, İsrail radyosuna yaptığı açıklamada, İslam Hareketinin kitleleri şiddete yönelttiğini öne sürdü.
Filistin Yönetimi'ni de Doğu Kudüs'ü kendi yetki alanına almaya çalışmakla suçlayan Şalom, "Kararlı olmalı ve kesin bir tavırla hareket etmeliyiz. Aksi takdirde zayıf olduğumuzu sezdiklerinde, eylemlerini yoğunlaştıracaklardır" dedi.
İsrail İç Güvenlik Bakanı İzak Aharonovitch de gelecek günlerde İslam Hareketinin lideri Salah'a karşı tavır alacaklarını belirtmişti.
Haremüşşerif çevresine girmesi yasak olan Raed Salah, bu nedenle genellikle Eski Kent yakınındaki Vadi El Coz mahallesinde bulunan evinde toplantılar düzenliyor.
Salah, dün yaptığı açıklamada da Müslümanlara El Aksa Camisine gelmeleri ve El Aksa camisini savunmaları çağrılarını yinelemiş, Kudüs'te ve Haremüşşerif'te İsrail işgali devam ettiği sürece Eski Kent'teki çatışmaların da devam edeceğini söylemişti.
Salah, Müslümanların dışında kimsenin El Aksa üzerinde hakkı bulunmadığını da ifade etmiş, cami yerleşkesinin Müslüman ve Arapların olduğunu, İsrail'in Doğu Kudüs ile cami üzerinde hakkı bulunmadığını da kaydetmişti.
İsrail radyosunun haberine göre Salah, kendisini hedef alan sözlere karşılık, "El Aksa Camisini korumak için her türlü bedeli ödemeye hazır olduklarını" belirtti. Salah, tüm Arap İsraillilere ve Doğu Kudüslülere Eski Kent'e gelip bedenlerini El Aksa'ya kalkan yapmalarını da istedi.,
Salah, olayları körüklediği suçlamalarına ve tutuklanması istemine karşılık da, camiyi savunma uğruna "hapse girmekten kaçınmayacağını" vurguladı.
"MAAŞLARINI KESİN"
Bu arada İsrail Altyapı Bakanı Uzi Landau, İsrail'in, kendisine karşı kışkırtmacı tavır alan imam ve diğer cami görevlilerinin maaşlarını kesmesi gerektiğini söyledi.
Landau, İsrail hükümetinin Kudüs'te Filistin Yönetimi'nin faaliyetlerini ele almak amacıyla özel olarak toplanmasını ve Filistin Yönetimi'nin Kudüs'teki kurumlarını yasaklamasını da istedi.
El Aksa Camisi imam, müezzin ve görevlileri, maaşlarını Ürdün ve Filistin Yönetimi'nin ortaklaşa yer aldığı İslam Vakfından alıyor.
Ancak edinilen bilgiye göre, 1948 Arapları olarak adlandırılan ve o yıldan bu yana İsrail'in egemenliği altında bulunmayı kabul eden Arap kentleri, örneğin Tel Aviv yakınındaki Yafa, Kudüs ile Tel Aviv arasındaki Müslüman kasabası Ebu Goş, kuzeydeki Akka, Ümmül Fehim, Sahnin gibi Arap kentlerinin cami görevlilerinin maaşları, İsrail devleti tarafından ödeniyor.
AA
Yorum