Sosyal Güvenlik Kurumu önünde toplanan konfederasyon üyeleri, ''Katılım Payına Katılmıyoruz'', ''Sosyal Devlet İstiyoruz'' ve ''Hükümet Sefada, Çalışanlar Cefada'' yazılı dövizler taşıdı.
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız, burada yaptığı konuşmada, Sosyal Güvenlik Reformu adı altında yapılan düzenlemenin, kamu çalışlarının birçok hakkını geriye götürdüğünü savundu.
Düzenlemelerin sosyal güvenlik açıklarını kapatma amacının gerçekleşmediğini ileri süren Akyıldız, tam tersine, açığın yıl sonunda 50 milyar lirayı geçmesinin beklendiğini söyledi. Akyıldız, ''Seçim öncesinde siyasi rant sağlamak için yapılan uygulamaların cezası yine vatandaşa kesilmekte, yanlış yönetimden kaynaklanan sosyal güvenlik açıkları bize ödettirilmeye çalışılmakta'' dedi.
''Reform adı altında yapılan düzenlemelerin son bir yıl içinde sosyal devlet ilkesinin son kırıntılarını da alıp götürdüğünü'' öne süren Akyıldız, şunları kaydetti:
''Madem hastaneye her gidişimizde para ödeyeceğiz, neden bir de sağlık sigortası primi ödüyoruz? Bir taraftan kaşıkla verirken diğer taraftan kepçe ile gözümüzü oymaya çalışıyorlar. Hastaneye adım attığımız andan ilacımızı alıncaya kadar yolunacak kaz muamelesi görüyoruz. Bu dönemde tedavi, hastalıktan daha acı verici hale geldi. Siyasi irade, hastaneleri 'Deli Dumrul köprüsüne' dönüştürmüştür, girenden çıkandan para almaktadır. Bizler, hastanelerin ticarethane mantığıyla işletilmesini asla kabul etmiyoruz. 'Deli Dumrul' dayatmasıyla alınan katılım paylarının sona erdirilerek, sosyal devlet ilkesinin tam olarak hayata geçirilmesini istiyoruz. Bu mantık devam ettiği sürece, ileride sağlığın tamamen paralı olma tehlikesi vardır. Bu zihniyete dur denilmezse gelecekte bizleri çok daha zorlu günler beklemektedir.''
Akyıldız, 25 Kasımda üretimden gelen güçlerini kullanarak, hükümetin kamu çalışanlarına yönelik tutumu karşısında ''hizmet sunmama hakkını'' kullanacaklarını da belirtti.
AA
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız, burada yaptığı konuşmada, Sosyal Güvenlik Reformu adı altında yapılan düzenlemenin, kamu çalışlarının birçok hakkını geriye götürdüğünü savundu.
Düzenlemelerin sosyal güvenlik açıklarını kapatma amacının gerçekleşmediğini ileri süren Akyıldız, tam tersine, açığın yıl sonunda 50 milyar lirayı geçmesinin beklendiğini söyledi. Akyıldız, ''Seçim öncesinde siyasi rant sağlamak için yapılan uygulamaların cezası yine vatandaşa kesilmekte, yanlış yönetimden kaynaklanan sosyal güvenlik açıkları bize ödettirilmeye çalışılmakta'' dedi.
''Reform adı altında yapılan düzenlemelerin son bir yıl içinde sosyal devlet ilkesinin son kırıntılarını da alıp götürdüğünü'' öne süren Akyıldız, şunları kaydetti:
''Madem hastaneye her gidişimizde para ödeyeceğiz, neden bir de sağlık sigortası primi ödüyoruz? Bir taraftan kaşıkla verirken diğer taraftan kepçe ile gözümüzü oymaya çalışıyorlar. Hastaneye adım attığımız andan ilacımızı alıncaya kadar yolunacak kaz muamelesi görüyoruz. Bu dönemde tedavi, hastalıktan daha acı verici hale geldi. Siyasi irade, hastaneleri 'Deli Dumrul köprüsüne' dönüştürmüştür, girenden çıkandan para almaktadır. Bizler, hastanelerin ticarethane mantığıyla işletilmesini asla kabul etmiyoruz. 'Deli Dumrul' dayatmasıyla alınan katılım paylarının sona erdirilerek, sosyal devlet ilkesinin tam olarak hayata geçirilmesini istiyoruz. Bu mantık devam ettiği sürece, ileride sağlığın tamamen paralı olma tehlikesi vardır. Bu zihniyete dur denilmezse gelecekte bizleri çok daha zorlu günler beklemektedir.''
Akyıldız, 25 Kasımda üretimden gelen güçlerini kullanarak, hükümetin kamu çalışanlarına yönelik tutumu karşısında ''hizmet sunmama hakkını'' kullanacaklarını da belirtti.
AA
Yorum