Dr.Erdoğan Karatay, can arkadaşlarımdandır. Frankfurt'ta yaşar yıllardan beri. Kentin en saygın doktorlarından.. Hafta sonunda İstanbul'daydı..
"Yahu" dedim, "Siz bu domuz gribine ne yapıyorsunuz."
Şaşkın şaşkın baktı..
"Ne yani" dedim.. "Almanya'da böyle şey yok mu."
"Var" dedi.. "Ama kimsenin umurunda değil.. Çünkü tarihin en hafif grip türlerinden biri.. Üç gün istirahat veririz, geçer gider.. İşte bizim Arda. (Erdoğan iyi Galatasaraylıdır.) Hafta başında domuz gribi teşhisi kondu. Hafta sonunda antrenmana çıkıp, kadroya alındı.. İşte bu kadar.. Durum ağırsa, yani hastanın bağışıklık sisteminde zayıflık varsa, ya da bu sistemi zayıflatan bir başka hastalığı varsa, o zaman bir iki destek olucu ilaç veririz, biter gider.."
"Yahu bizde Tamiflu karaborsada.. Eczacılar ayırdıkları bir iki paketi dostlarına veriyor sadece.. Bu paniğin arkasında milyarlar kazanan ilaç ve aşı sanayisi mi var yoksa..
Bu arada sizde hangi aşı var.. Amerikan mı, bizdeki mi"
"Amerikan aşısı Almanya'ya da gelmedi henüz. Bizdeki aşıyı rahatça kullanıyoruz."
"Peki Alman medyası."
"Alman televizyonlarında domuz gribi diye bir haber duymadım. Gazetelerde iç sayfalarda bir iki bilimsel yazı yayınlandı, hepsi o.. Öyle Allahın günü birinci sayfa haberleri yok.. Niye olsun ki.."
Aylardan beri bunu yazıyor, bunu söylüyoruz, Türkiye'de birileri bir avuç suda fırtınalar koparırken..
Başbakan da sonunda dayanamadı patladı..
"Kim yaratıyor bu paniği."
Söyleyelim Sayın Başbakan..
Bir defa sizin devletiniz.. Başta Sağlık Bakanlığı..
Daha neyin ne olduğu anlaşılmadan, uçaklarınızda, hava alanlarınızda, bilim kurgu filmlerini andıran görüntülerle yaratılan dehşet havası.. Karantinaya alınan hastane görüntüleri.. Her gün, hatta günde iki kez yayınlanan domuz gribi bildiri ve istatistikleri.. Birbiri ardına okul kapatan valiler..
Buyrun manzaraya bakın..
Okul kapalı.. Domuz gribi var diye.. Okula gitmeyen tüm çocuklar, bilmem ne Ay diye bir vampir filmi var. Oraya doluşmuşlar.. Sinema salonları yaş ortalaması 15 olan ortaokul lise kızlarıyla dolu..
Sağlık Bakanı'nın "Sinemaya gitmeyin" panik demeci ile darbe yiyen sinemacılar, şimdi okul kapayan Milli Eğitim sayesinde kaybettiklerini geri alıyorlar..
Komedi gibi.. Pardon.. "gibi.." fazla
İkinci sorumlu, reyting ölçen şirket Sayın Başbakan.. Efendim teknoloji ilerledi.. Artık dakika dakika reyting ölçümü yapılıyor. Ana haberlerde habercilik yarışı bitti. Tam bir sidik yarışı başladı ya, reytingler arasında.. Şimdi tüm haber müdürleri ve sunucuları daha yayın sırasında reytingleri kontrole başlıyorlar..
Domuz gribi lafı başlayınca reyting yükseliyor.. Anında haber gidiyor, sunucuya.. "Aman uzat.."
Ertesi geceki haberlere domuz gribi için aslan payı ayrılıyor.. İcabında uzatmak için tüm önlemler de alınıyor..
Şimdi Sayın Başbakan, bu ortamda millet paniğe kapılmaz da ne yapar, söyler misiniz
Emrettiniz.. Devlet sustu.. Reytinglerin açıklanmasını da yasaklarsanız, bu panik biter..
Ama bu arada, milletin merak ettiği bir konu var. Bir emir verseniz de Sağlık Bakanı'nın asıl onu açıklasa.. Çünkü dedi kodunun bini bir para.. Hani şuyuu vukuundan beterdir" derler ya..
Şu yaptırmayı reddettiğiniz, ailenize de yaptırmadığınız aşı var ya.. Milyonla doz getirtildi, apar topar..
Onun nasıl ithal edildiğini öğrenmek istiyor millet..
Hangi firma getirtti. Devlet bu aşılar için, o firmaya kaç para ödedi.
Devlet, yani biz, vergi verenler
"Yahu" dedim, "Siz bu domuz gribine ne yapıyorsunuz."
Şaşkın şaşkın baktı..
"Ne yani" dedim.. "Almanya'da böyle şey yok mu."
"Var" dedi.. "Ama kimsenin umurunda değil.. Çünkü tarihin en hafif grip türlerinden biri.. Üç gün istirahat veririz, geçer gider.. İşte bizim Arda. (Erdoğan iyi Galatasaraylıdır.) Hafta başında domuz gribi teşhisi kondu. Hafta sonunda antrenmana çıkıp, kadroya alındı.. İşte bu kadar.. Durum ağırsa, yani hastanın bağışıklık sisteminde zayıflık varsa, ya da bu sistemi zayıflatan bir başka hastalığı varsa, o zaman bir iki destek olucu ilaç veririz, biter gider.."
"Yahu bizde Tamiflu karaborsada.. Eczacılar ayırdıkları bir iki paketi dostlarına veriyor sadece.. Bu paniğin arkasında milyarlar kazanan ilaç ve aşı sanayisi mi var yoksa..
Bu arada sizde hangi aşı var.. Amerikan mı, bizdeki mi"
"Amerikan aşısı Almanya'ya da gelmedi henüz. Bizdeki aşıyı rahatça kullanıyoruz."
"Peki Alman medyası."
"Alman televizyonlarında domuz gribi diye bir haber duymadım. Gazetelerde iç sayfalarda bir iki bilimsel yazı yayınlandı, hepsi o.. Öyle Allahın günü birinci sayfa haberleri yok.. Niye olsun ki.."
Aylardan beri bunu yazıyor, bunu söylüyoruz, Türkiye'de birileri bir avuç suda fırtınalar koparırken..
Başbakan da sonunda dayanamadı patladı..
"Kim yaratıyor bu paniği."
Söyleyelim Sayın Başbakan..
Bir defa sizin devletiniz.. Başta Sağlık Bakanlığı..
Daha neyin ne olduğu anlaşılmadan, uçaklarınızda, hava alanlarınızda, bilim kurgu filmlerini andıran görüntülerle yaratılan dehşet havası.. Karantinaya alınan hastane görüntüleri.. Her gün, hatta günde iki kez yayınlanan domuz gribi bildiri ve istatistikleri.. Birbiri ardına okul kapatan valiler..
Buyrun manzaraya bakın..
Okul kapalı.. Domuz gribi var diye.. Okula gitmeyen tüm çocuklar, bilmem ne Ay diye bir vampir filmi var. Oraya doluşmuşlar.. Sinema salonları yaş ortalaması 15 olan ortaokul lise kızlarıyla dolu..
Sağlık Bakanı'nın "Sinemaya gitmeyin" panik demeci ile darbe yiyen sinemacılar, şimdi okul kapayan Milli Eğitim sayesinde kaybettiklerini geri alıyorlar..
Komedi gibi.. Pardon.. "gibi.." fazla
İkinci sorumlu, reyting ölçen şirket Sayın Başbakan.. Efendim teknoloji ilerledi.. Artık dakika dakika reyting ölçümü yapılıyor. Ana haberlerde habercilik yarışı bitti. Tam bir sidik yarışı başladı ya, reytingler arasında.. Şimdi tüm haber müdürleri ve sunucuları daha yayın sırasında reytingleri kontrole başlıyorlar..
Domuz gribi lafı başlayınca reyting yükseliyor.. Anında haber gidiyor, sunucuya.. "Aman uzat.."
Ertesi geceki haberlere domuz gribi için aslan payı ayrılıyor.. İcabında uzatmak için tüm önlemler de alınıyor..
Şimdi Sayın Başbakan, bu ortamda millet paniğe kapılmaz da ne yapar, söyler misiniz
Emrettiniz.. Devlet sustu.. Reytinglerin açıklanmasını da yasaklarsanız, bu panik biter..
Ama bu arada, milletin merak ettiği bir konu var. Bir emir verseniz de Sağlık Bakanı'nın asıl onu açıklasa.. Çünkü dedi kodunun bini bir para.. Hani şuyuu vukuundan beterdir" derler ya..
Şu yaptırmayı reddettiğiniz, ailenize de yaptırmadığınız aşı var ya.. Milyonla doz getirtildi, apar topar..
Onun nasıl ithal edildiğini öğrenmek istiyor millet..
Hangi firma getirtti. Devlet bu aşılar için, o firmaya kaç para ödedi.
Devlet, yani biz, vergi verenler
Yorum