Dünyanın Çözülemeyen 6 Gizemi
Tarihte insanlık tarafından çözülememiş gizemler neler?
Yüzyıllar önce yaşamış insanlara karşı kendimizi üstün hissetmeyi severiz, nedir hem onların çamur barakaları ve kafataslarına delik açarak soğuk algınlığını geçirmeleri. Ama yine de haklarını vermeliyiz: Arkalarında bazı eserler bıraktılar ki, en akıllı modern bilim adamları bile kafalarını kaşıyorlar. Mesela bu muammaları bırakmalarının tek nedeninin ileri jenerasyonların akıllarını karıştırmaktan başka bir nedeni olmadığına eminiz.
1. The Bloop
Gizem: 1997’de National Oceanic and Atmospheric Administration (NOAA) okyanusta garip bir ses kaydetti. Garip ve YÜKSEK SESLİ. O kadar yüksekti ki sesi 4,5 km uzaklıktaki iki mikrofon tarafından kaydedildi. Ses normal hızında dinlendiği zaman hiçbirşeye benzemese de, x16 hızıyla dinlendiğinde “bloop” sesi olarak anlaşılıyor. Bilimadamları bu sesin dalgalarının bir hayvan tarafından yapıldığına inanıyor.
Niye Çözemiyorlar?
Bu sesi yapabilecek kadar büyük veya yüksek sesli bir hayvan yok. Mavi balina bile bu kadar yüksek çıkartamaz bu sesi.
NOAA’nın bu sesi websitelerine koymasının üstünden çok zaman geçmemişti ki HP Lovecraft hayranları bu sesi Cthulhu denen yaratığın yaptığına karar verdiler. Cthulhu, devasa ve katil ahtapot-ejderha karışımı bir yaratıktır.
Bizim Tahminimiz:
Bizde Cthulhu olduğuna inanıyoruz.
2. Bağdat Pilleri
Gizem: Bağdat Pilleri, Mezopotamya’da bulunan milattan önce ilk yüzyıllarda yapıldığı tahmin edilen tarihi eserlerdir.
Arkeologlar pillerle karşılaştıklarında ilk önce depolamak için kullanılan kil kap olduklarını düşünmüşlerdi. Ancak bulduklarının asit çürüme gösteren bakır tel içerdiklerini keşfettikleri zaman bu teorilerinin yanlış olduğunu anladılar. Bu kaplarda büyük ihtimalle bakırla iletişime geçip elektrik yaratacak bir sıvı bulunduruyormuş. Eğer doğruysa, ilk pil yapım tarihini yüzyıllar öncesine çekiyor.
Herşey iyi güzel de, bunlar pilleri ne için kullanıyorlardı?
Niye Çözemiyorlar?
Orada tarih öncesinden kalma kamera bulunmuyor. Bazı araştırmacılar bunlara “dendra ışığı” – elektrik yay ışıkları- için enerji kaynağı olduğunu söyledi. Bazıları da bu teorinin tamamen saçmalık olduğunu düşünüyor.
Bazı mantıklı insanlar bunun eşyaları altınla kaplamak için yapıldığını, bazıları da insanlara şok terapisi uygulamak için kullanıldığını söylüyor.
Bizim Tahminimiz:
Onları Mısır’a götürün. Sfenks’in içine götürün ve orada birkaç delik bulucaksınız. Onları oraya yerleştirin ve Sfenks’in gözlerinde ışık yandığını görüceksiniz. Bundan sonra Sfenks’in çölde koşturmasını ve havlamasını izlemek kalıyor size.
3. Kosta Rika’nın Devasa Taş Topları
Gizem: Kosta Rika’da ve onu çevreleyen bazı alanlarda devasa taş topları vardır. Mükemmel bir küre halinde bu düzgün topların bazıları birkaç santimetrelik bir çapa sahip. Bazıları da tonlarca ağırlığında olup yaklaşık 2.5 metre çapa sahiptir.
Bilinmedik insanlar tarafından bu taşlar mükemmelleştirilmek için oyulmuş. Bu toplar heryerde ve hiçbir amaçları yok.
Bazı toplar yerliler tarafından altın, kahve çekirdekleri veya bebek bulma amacıyla kırılmış. Bazıları hareket ettirilmiş ama bazıları buldozerle hareket ettirmek için bile çok ağırlar.
Niye Çözemiyorlar?
Yakınlarında hiçbir taş ocağının yok. Ama bu bilgi de işe yaramaz çünkü bu taşlar volkanik kayalardan yontulmuştur.
Bizim Tahminimiz:
1,000 yıl içinde taş adamların yumurtalarının kuluçka süresi bitecek ve bu çıkanlar Dünyayı ele geçirecek.
4. Baigong Boruları
Gizem: Daha Çin’de insanların yaşadığı bilinmeyen zamandan kalma, dağın tepesinde 3 tane üçgen şeklinde nereden geldiği belli olmayan borular var. Bunlardan bazıları dağın içine derine gidiyor, bazıları da yakınlardaki tuzlu su gölüne gidiyor. Gölün doğu-batı kıyısında hala çalışan borular var. Bazı büyük borular 40 cm genişliğinde, aynı büyüklükte ve görünürde işe yarar belli şekiller düzeninde yerleştirilmiş.
Peki niye bu kadar büyütülüyor? Arkeologlar bu boruların yapım tarihini, insanların saçlarını yakmadan et pişirmeye çalıştıkları zamanla aynı olduğu görüşündeler.
Niye Çözemiyorlar?
Boruların Zeus’tan bile yaşlı olmasına rağmen yıkılmamışlar. Bu da onların sadece oraya keşif olsun diye konmadıklarını gösteriyor. Bir de, size bahsetmiş miydik bu dağın insan yaşamı için uygunsuz olduğunu?
Bazı deliler bu boruların tarih öncesi astronomi labaratuarı veya uzaylıların bıraktığı uzay üssü olduğunu bile düşünüyorlar.
Bizim Tahminimiz:
Çok uzun zaman önce bolca boş zamanı olan balıkçılar yakınlardaki gölün suyunu boşaltmak için bu su tesisatını kurmuştur. Sonra göle gidip balıkları toplayıp krallar gibi yemeyi planlamışlardır.
5. Antikythera Mekanizması
Gizem: Antikythera Mekanizması Yunanistan yakınlarında Milattan önce 100 yıllarına ait bir gemi batığında bulunmuş olan karmaşık bir makinedir. Antikythera Mekanizmasında bulunan donanım ve yapı 1000 yıl öncesine kadar yoktu.
Niye Çözemiyorlar?
İlk önce kimse makinanın nerede yapıldığını veya kimin dizayn ettiğinde anlaşamıyor. Popüler düşünceye göre Yunanistan’da bulunduğuna göre orada yapılmıştır. Ama ciddi araştırmalar sonunda dizaynın Sicilya’dan geldiği öne sürülmüştür.
Bu mekanizmanın, parmağınızı koparmanın yanında, astrolojik pozisyonları belirlemek için kullanılmış olduğu düşünülmekte. Ancak problem o zamanda daha kimsenin yerçekimini keşfetmememiş olmasıdır.
Antikythera Mekanizması sahip olduğu özellikleri o zamanda yaşayan hiçbir insanın bilmemesi ve anlamaması ve o çağa ait hiçbir mekanik özelliğinin olmaması.
Bizim Tahminimiz:
Geçmişe yolculuk yapan zaman makinasından kalma parçalar.
6. Voynich Metni
Gizem: Voynich Metnini çevirmeye çalışan herkesi engelleyen tarih öncesi bir kitap.Organize edilmiş tutarlı yazı, ayırtedilebilir şekilde organize ve detaylı illüstrasyonlarla dolu.
Gerçek bir dilmiş gibi gözüküyor – sadece kimsenin daha önce görmediği. Gerçekten bir anlamı varmış gibi duruyor ama kimse bilmiyor anlamını.
Ne kimin yazdığı ne de ne zaman yazıldığı hakkında ortak bir fikir yok. Niye yazıldığı ise tamamen bir muamma.
Niye Çözemiyorlar?
Bir bakın şuna, Siz çözebilir misiniz?
Denemeyin bile. Uzman ordu kriptoanalistleri, kriptologları, matematikçileri, dilbilimcileri ve kodları bulup kırmak için para alan insanlar denedi ve hiçbiri bu kodun bir kelimesini bile kıramadı.
Tahmin edebilirsiniz ki, mantıklı veya tamamen mantıksız binlerce çözüm sunuldu. Bazıları çözülmesi için bir anahtarın olması gerektiğini söyledi. Bazıları bunun bir aldatmaca olduğunu olduğunu savunuyor. Bazıları bunun Tanrı veya uzaylılar tarafından anlamamız için yapılmış peltek konuşma veya bir yazı olduğunu düşünüyor.
Bizim Tahminimiz:
İngilizcesi çok kötü biri tarafından yazılmış.
Alıntı:
Tarihte insanlık tarafından çözülememiş gizemler neler?
Yüzyıllar önce yaşamış insanlara karşı kendimizi üstün hissetmeyi severiz, nedir hem onların çamur barakaları ve kafataslarına delik açarak soğuk algınlığını geçirmeleri. Ama yine de haklarını vermeliyiz: Arkalarında bazı eserler bıraktılar ki, en akıllı modern bilim adamları bile kafalarını kaşıyorlar. Mesela bu muammaları bırakmalarının tek nedeninin ileri jenerasyonların akıllarını karıştırmaktan başka bir nedeni olmadığına eminiz.
1. The Bloop
Gizem: 1997’de National Oceanic and Atmospheric Administration (NOAA) okyanusta garip bir ses kaydetti. Garip ve YÜKSEK SESLİ. O kadar yüksekti ki sesi 4,5 km uzaklıktaki iki mikrofon tarafından kaydedildi. Ses normal hızında dinlendiği zaman hiçbirşeye benzemese de, x16 hızıyla dinlendiğinde “bloop” sesi olarak anlaşılıyor. Bilimadamları bu sesin dalgalarının bir hayvan tarafından yapıldığına inanıyor.
Niye Çözemiyorlar?
Bu sesi yapabilecek kadar büyük veya yüksek sesli bir hayvan yok. Mavi balina bile bu kadar yüksek çıkartamaz bu sesi.
NOAA’nın bu sesi websitelerine koymasının üstünden çok zaman geçmemişti ki HP Lovecraft hayranları bu sesi Cthulhu denen yaratığın yaptığına karar verdiler. Cthulhu, devasa ve katil ahtapot-ejderha karışımı bir yaratıktır.
Bizim Tahminimiz:
Bizde Cthulhu olduğuna inanıyoruz.
2. Bağdat Pilleri
Gizem: Bağdat Pilleri, Mezopotamya’da bulunan milattan önce ilk yüzyıllarda yapıldığı tahmin edilen tarihi eserlerdir.
Arkeologlar pillerle karşılaştıklarında ilk önce depolamak için kullanılan kil kap olduklarını düşünmüşlerdi. Ancak bulduklarının asit çürüme gösteren bakır tel içerdiklerini keşfettikleri zaman bu teorilerinin yanlış olduğunu anladılar. Bu kaplarda büyük ihtimalle bakırla iletişime geçip elektrik yaratacak bir sıvı bulunduruyormuş. Eğer doğruysa, ilk pil yapım tarihini yüzyıllar öncesine çekiyor.
Herşey iyi güzel de, bunlar pilleri ne için kullanıyorlardı?
Niye Çözemiyorlar?
Orada tarih öncesinden kalma kamera bulunmuyor. Bazı araştırmacılar bunlara “dendra ışığı” – elektrik yay ışıkları- için enerji kaynağı olduğunu söyledi. Bazıları da bu teorinin tamamen saçmalık olduğunu düşünüyor.
Bazı mantıklı insanlar bunun eşyaları altınla kaplamak için yapıldığını, bazıları da insanlara şok terapisi uygulamak için kullanıldığını söylüyor.
Bizim Tahminimiz:
Onları Mısır’a götürün. Sfenks’in içine götürün ve orada birkaç delik bulucaksınız. Onları oraya yerleştirin ve Sfenks’in gözlerinde ışık yandığını görüceksiniz. Bundan sonra Sfenks’in çölde koşturmasını ve havlamasını izlemek kalıyor size.
3. Kosta Rika’nın Devasa Taş Topları
Gizem: Kosta Rika’da ve onu çevreleyen bazı alanlarda devasa taş topları vardır. Mükemmel bir küre halinde bu düzgün topların bazıları birkaç santimetrelik bir çapa sahip. Bazıları da tonlarca ağırlığında olup yaklaşık 2.5 metre çapa sahiptir.
Bilinmedik insanlar tarafından bu taşlar mükemmelleştirilmek için oyulmuş. Bu toplar heryerde ve hiçbir amaçları yok.
Bazı toplar yerliler tarafından altın, kahve çekirdekleri veya bebek bulma amacıyla kırılmış. Bazıları hareket ettirilmiş ama bazıları buldozerle hareket ettirmek için bile çok ağırlar.
Niye Çözemiyorlar?
Yakınlarında hiçbir taş ocağının yok. Ama bu bilgi de işe yaramaz çünkü bu taşlar volkanik kayalardan yontulmuştur.
Bizim Tahminimiz:
1,000 yıl içinde taş adamların yumurtalarının kuluçka süresi bitecek ve bu çıkanlar Dünyayı ele geçirecek.
4. Baigong Boruları
Gizem: Daha Çin’de insanların yaşadığı bilinmeyen zamandan kalma, dağın tepesinde 3 tane üçgen şeklinde nereden geldiği belli olmayan borular var. Bunlardan bazıları dağın içine derine gidiyor, bazıları da yakınlardaki tuzlu su gölüne gidiyor. Gölün doğu-batı kıyısında hala çalışan borular var. Bazı büyük borular 40 cm genişliğinde, aynı büyüklükte ve görünürde işe yarar belli şekiller düzeninde yerleştirilmiş.
Peki niye bu kadar büyütülüyor? Arkeologlar bu boruların yapım tarihini, insanların saçlarını yakmadan et pişirmeye çalıştıkları zamanla aynı olduğu görüşündeler.
Niye Çözemiyorlar?
Boruların Zeus’tan bile yaşlı olmasına rağmen yıkılmamışlar. Bu da onların sadece oraya keşif olsun diye konmadıklarını gösteriyor. Bir de, size bahsetmiş miydik bu dağın insan yaşamı için uygunsuz olduğunu?
Bazı deliler bu boruların tarih öncesi astronomi labaratuarı veya uzaylıların bıraktığı uzay üssü olduğunu bile düşünüyorlar.
Bizim Tahminimiz:
Çok uzun zaman önce bolca boş zamanı olan balıkçılar yakınlardaki gölün suyunu boşaltmak için bu su tesisatını kurmuştur. Sonra göle gidip balıkları toplayıp krallar gibi yemeyi planlamışlardır.
5. Antikythera Mekanizması
Gizem: Antikythera Mekanizması Yunanistan yakınlarında Milattan önce 100 yıllarına ait bir gemi batığında bulunmuş olan karmaşık bir makinedir. Antikythera Mekanizmasında bulunan donanım ve yapı 1000 yıl öncesine kadar yoktu.
Niye Çözemiyorlar?
İlk önce kimse makinanın nerede yapıldığını veya kimin dizayn ettiğinde anlaşamıyor. Popüler düşünceye göre Yunanistan’da bulunduğuna göre orada yapılmıştır. Ama ciddi araştırmalar sonunda dizaynın Sicilya’dan geldiği öne sürülmüştür.
Bu mekanizmanın, parmağınızı koparmanın yanında, astrolojik pozisyonları belirlemek için kullanılmış olduğu düşünülmekte. Ancak problem o zamanda daha kimsenin yerçekimini keşfetmememiş olmasıdır.
Antikythera Mekanizması sahip olduğu özellikleri o zamanda yaşayan hiçbir insanın bilmemesi ve anlamaması ve o çağa ait hiçbir mekanik özelliğinin olmaması.
Bizim Tahminimiz:
Geçmişe yolculuk yapan zaman makinasından kalma parçalar.
6. Voynich Metni
Gizem: Voynich Metnini çevirmeye çalışan herkesi engelleyen tarih öncesi bir kitap.Organize edilmiş tutarlı yazı, ayırtedilebilir şekilde organize ve detaylı illüstrasyonlarla dolu.
Gerçek bir dilmiş gibi gözüküyor – sadece kimsenin daha önce görmediği. Gerçekten bir anlamı varmış gibi duruyor ama kimse bilmiyor anlamını.
Ne kimin yazdığı ne de ne zaman yazıldığı hakkında ortak bir fikir yok. Niye yazıldığı ise tamamen bir muamma.
Niye Çözemiyorlar?
Bir bakın şuna, Siz çözebilir misiniz?
Denemeyin bile. Uzman ordu kriptoanalistleri, kriptologları, matematikçileri, dilbilimcileri ve kodları bulup kırmak için para alan insanlar denedi ve hiçbiri bu kodun bir kelimesini bile kıramadı.
Tahmin edebilirsiniz ki, mantıklı veya tamamen mantıksız binlerce çözüm sunuldu. Bazıları çözülmesi için bir anahtarın olması gerektiğini söyledi. Bazıları bunun bir aldatmaca olduğunu olduğunu savunuyor. Bazıları bunun Tanrı veya uzaylılar tarafından anlamamız için yapılmış peltek konuşma veya bir yazı olduğunu düşünüyor.
Bizim Tahminimiz:
İngilizcesi çok kötü biri tarafından yazılmış.
Alıntı: