Yılda bir kez hatırlanıyorlar. Hepsi o kadar!

Kapat
X
 
  • Zaman
  • Gösterim
Clear All
yeni mesajlar
  • sak55
    Banned
    • 30-05-2008
    • 2059

    Yılda bir kez hatırlanıyorlar. Hepsi o kadar!

    Bugün Öğretmenler Günü. Mesaj yayımlayan yayımlayana. Meğerse öğretmenlik ne kadar önemli bir meslekmiş ve öğretmenleri ne kadar da çok seviyormuşuz. Mesajlar kulağa hoş geliyor. Ama hepsi o kadar. Çünkü hiçbirinin, hiç ama hiç inandırıcılığı yok.
    Yüz binlerce öğretmen açığı olmasına rağmen, atama bekleyen yine yüz binlerce öğretmen var. Eğer eğitim ve öğretmenler söylendiği kadar önemli olsaydı, öğrenciler öğretmensiz, öğretmenler de işsiz kalırlar mıydı?
    Bugün öğretmenlik için nutuk atanlara özellikle şu soruyu sormak gerekir: Bugüne kadar öğretmenler için ne yaptınız.
    Atananı atanmayanı, emeklisi, genci, evlisi, bekâr olanı, okulöncesi, ortaöğretimi, hemen hemen tüm öğretmenlerin sorunları var. Kimisi ortak sorunlar kimisi de branşlara özgün farklı sorunlar. Hangisi olursa olsun, birine bir dokunun, bin ah işitin.
    Türkiye’nin sürdürülebilir bir eğitim politikası olmadığı gibi, kalıcı bir öğretmen politikası da yok. MEB ile YÖK arasında diyalog neredeyse sıfır. YÖK ve üniversiteler, ihtiyaç duyulan alanlara değil, on binlerce istihdam fazlası olan alanlara öğrenci almaya devam ediyor. O da yetmiyor, kontenjanları artıyor. Mezun olduktan sonra atamaları yapılacakmış, yapılmayacakmış umurlarında bile değil.
    Bazı branşlar var ki, önümüzdeki 30 yıl yetecek kadar işsiz öğretmen var. Ama hâlâ bu alanda yeni bölümler açılmasına izin veriliyor.
    İstihdam YÖK’ün işi değil demek en kolayı. Önemli olan plan program yapmak ve maalesef o biz de hiç yok. Olmadığı için de öğretmenler dert küpü...

    Çok yıprandılar, çok...
    Atama bekleyen 350 bine yakın öğretmen var. İçlerinde 7-8 yıldır atama bekleyenlerin sayısı hiç de az değil. Çünkü kendi branşlarında hiç öğretmen alınmıyor.
    Atanamayan öğretmenler insan içine çıkamıyor. Çünkü en yakın çevreleri de dahil herkes kabahati onlarda buluyor. “KPPS’de başarılı olsaydın atanırdın, atanan nasıl atanıyor” diye serzenişte bulunuyor. Ama bilmiyorlar ki KPSS’de Türkiye birincisi olan da işsiz. Çünkü, o bir Fizik öğretmeni ve geçen yıl Fizik’ten hiç öğretmen alınmadı!..
    On binlerce Resim, Müzik, Beden Eğitimi öğretmeni işsiz. Oysa bu dersler ya boş geçiyor ya da kim varsa dersi o veriyor. Sonuç; sanattan, spordan, estetikten uzak nesiller yetişiyor. Kabahatli de uzakta aranıyor.
    Ya yabancı dil konusuna ne demeli? AB’ye girmek için can atarken, Almanca, Fransızca derslerini kaldırıp, onların öğretmenlerini bile İngilizce öğretmeni olmaya özendirenlere ne denir!
    Boş geçen ya da hiç uzmanı olmayanlara verdirilen bir İngilizce yerine gerçek öğretmeninden Almanca ve Fransızca öğretilse daha iyi olmaz mı? Ama nerdeee...
    Şu anda atama bekleyen yüz binlerce öğretmenin morali adeta dibe vurmuş durumda. Kasım atamasıyla 10 bini sevinecek, 300 binden fazlası ise bir kez daha kahrolacak.
    Öğretmen olma hayaliyle yanıp tutuşan gençlerimizi, atamalarını zamanında yapmayarak, üç beş yıl öylesine hırpalıyoruz ki, atamaları yapılıp sınıfa girdiklerinde, ne idealizmleri kalıyor ne de heyecanları.
    Eskiden öyle miydi? Köy Enstitüleri’nden, öğretmen okullarından, eğitim enstitülerinden mezun olanlar, o yıl göreve başlar, heyecanlarının doruğunda iken öğretmen olmanın ***fini ve gururunu yaşarlardı. Bunu bile onlara çok gördük...
    Türkiye’de hiçbir meslekle bu kadar oynanmadı. Yetiştirme politikaları değişmedi. 50 yıl önce doktor, mühendis, hukukçu nasıl yetişiyorsa yine aynı şekilde yetiştiriliyor. Ama öğretmen yetiştirme politikaları neredeyse her 10 yılda bir değişti. Öğretmenlik sıradanlaştırıldı.
    Oysa çok iyi biliyoruz ki, öğretmensiz eğitim, eğitimsiz de ülke farkındalık yaratamaz. Türkiye’nin içine düştüğü her problemin arkasında öğretmene gösterdiğimiz ilgisizlik yatıyor.
    Özetin özeti: Öğretmenlerimizi öyle yılda bir hatırlayanlardan olmadığımız için daha bir gönül rahatlığıyla Öğretmenler Günü’nü kutluyoruz. Cumhuriyetin ilk yıllarında olduğu gibi hak ettikleri saygınlığa yeniden kavuşacaklarına olan umudumuzu da korumak istiyoruz...
    Milliyet Gazetesi'nin internet dünyasındaki yüzü, uluslararası ve yerel haberler, son dakika haberleri, basın, medya, güncel, spor, siyaset, ekonomi, magazin, sinema, kültür ve sanat, yaşam, astroloji, dünya, eğitim, sağlık, otomobil, hava durumu, yaşam, güncel, finans, blog, şans oyunları, video, TV rehberi, internet TV, yazar, tatil, anket, arşiv, ilan, çizerler, ombudsman
  • sak55
    Banned
    • 30-05-2008
    • 2059

    #2
    Konu: Yılda bir kez hatırlanıyorlar. Hepsi o kadar!

    Öğretmenler Günü kutlu olsun

    Türk Eğitim-Sen "Öğretmenler Günü" nedeniyle bir anket yaptırdı. Türkiye genelinde 3 bin 65 öğretmene "soruldu". "Özetle" sonuçlar:
    ***

    100 öğretmenden 60'ı kirada oturuyor.
    Yüzde 75'inin kredi kartı borcu var.
    Yüzde 26'sı diyor ki: Maddi sorunlardan dolayı eşimle ayrılma noktasına geldiğim zamanlar oluyor.
    ***
    Ankete katılan öğretmenlerin;
    Kimi "sinir, kaygı, endişe" içinde.
    Kimi "uyku bozukluğu" çekiyor.
    Kimi "dikkat dağınıklığından" şikâyetçi.
    Kimi "depresyonda."
    ***
    Öğretmenlere soru:
    - Sizce Türkiye'nin en büyük sorunları neler?
    Yüzde 51'i "işsizlik" diyor, "ekonomik sıkıntı" diyor. Bizce "doğru söylüyor."
    ***
    Sevgili öğretmenim.
    Öğretmenler Günün kutlu olsun.


    Yorum

    • M.A.S
      Member
      • 22-10-2006
      • 806

      #3
      Konu: Yılda bir kez hatırlanıyorlar. Hepsi o kadar!

      24 Kasım geldiğinde Öğretmenlik mesleği,medyanın,siyasetin ve vatandaşın gözünde kutsal olarak değerlendiriliyor.Diğer günlerde çoğu kişi tarafından yatarak para kazanılan(!) mesleklerin başında görülüyor.Bu olumsuz düşünce,olduğu müddetçe bu meslek kutsal sayılamaz hale gelmiştir.

      Yorum

      • malcolm
        Member
        • 17-02-2008
        • 1019

        #4
        Konu: Yılda bir kez hatırlanıyorlar. Hepsi o kadar!

        Originally posted by M.A.S
        24 Kasım geldiğinde Öğretmenlik mesleği,medyanın,siyasetin ve vatandaşın gözünde kutsal olarak değerlendiriliyor.Diğer günlerde çoğu kişi tarafından yatarak para kazanılan(!) mesleklerin başında görülüyor.Bu olumsuz düşünce,olduğu müddetçe bu meslek kutsal sayılamaz hale gelmiştir.
        Şahsen ben hiç bu şekilde düşünmedim, hatta öğretmenlik mesleğine bilgi yeterliliği dışında psikolojik olarak da hazır olmanın gerekliliğine inananlardanım, gerçekten çok önemli ve bir o kadar da zor ve sabır isteyen bir iş, dediğiniz gibi düşünenlerde vardır bu düşüncelerinden dolayı onları kınıyorum. Çoğunlukla eğitimsiz ailelerin okul öncesi yanlış şekilde eğitilmiş birçok çocuğun istikbali öğretmenlerin ellerinde, eğitimcilerin ellerinden geleni yaptığını düşünüyorum, eğitimdeki sorunların birçoğunun nedenini aileye ve dış çevreye bağlıyorum.


        Genel olarak, diğer günlerdeki vefasızlığımızı kanıtlamaktan başka birşey olmayan bu "özel gün kutlamaları"nı sevmesem de
        Öğretmenlerimizin, Öğretmenler Gününü Kutluyorum
        Son düzenleme malcolm; 24-11-2009, 23:02.

        Yorum

        • M.A.S
          Member
          • 22-10-2006
          • 806

          #5
          Konu: Yılda bir kez hatırlanıyorlar. Hepsi o kadar!

          Originally posted by malcolm
          Şahsen ben hiç bu şekilde düşünmedim, hatta öğretmenlik mesleğine bilgi yeterliliği dışında psikolojik olarak da hazır olmanın gerekliliğine inananlardanım, gerçekten çok önemli ve bir o kadar da zor ve sabır isteyen bir iş, dediğiniz gibi düşünenlerde vardır bu düşüncelerinden dolayı onları kınıyorum. Çoğunlukla eğitimsiz ailelerin okul öncesi yanlış şekilde eğitilmiş birçok çocuğun istikbali öğretmenlerin ellerinde, eğitimcilerin ellerinden geleni yaptığını düşünüyorum, eğitimdeki sorunların birçoğunun nedenini aileye ve dış çevreye bağlıyorum.
          Günümüzün güncel ve önemli sorunlarından biri olan bozuk ekonomi ve onun getirdiği olumsuz sonuçlardan dolayı şu anki maaşları,öğretmenlerinkinden düşük olan geçim sıkıntısı çeken asgari ücretli,memur vs.çalışanların bir kısmı ya da çoğu ile özellikle öğretmenden fazla ücret alan(Helal hoş olsun.Hak ediyorlar.)polis ve askeri personelin bir kısmı ya da çoğu kendi yaptıkları işin ağır olduğunu görmeleri sebebiyle sarfedilen emek + alınan ücret bakımından kendilerini genellikle hep öğretmenlerle karşılaştırmaktadırlar.

          Bunun sonucunda öğretmen az çalışıp çok kazanan olarak görülmektedir.Özellikle memurlar neti takip ediyorsanız öğretmenlerle ve maaşlarla ilgili bir haber konu edildiğinde ne demek istediğimi yorumlara bakarak anlarsınız.

          Maaş konusunda öğretmenler,asgari ücretliye ve memura göre fazla maaş almaktadırlar.Burada öğretmenlerin onlara göre fazla maaş aldıkları eleştirileceğine asgari ücretli ile öğretmenden az alan memurun neden fazla maaş alamamaları eleştirilmelidir,tartışılmalıdır. İnsanlarımız bu iki eleştiri arasındaki farkı ne yazık ki anlayamamaktadırlar.Çalışan bir kişi öncelikle kendi bulunduğu statüyü ve oraya nasıl geldiğini(Maddi,manevi harcanan emek) görmelidir,sonra diğer statüleri eleştirmelidirler.

          Bir örnek vermek gerekirse memurlar nette yer alan bir yorumu aktarayım.

          "ben öğretmen olmak istesem zaten olurdum bu arada bankacıyım hacettepe üniv.işletme bölümü mezunuyum merak edenlere duyurulur.çoğu öğretmendende çok zekiyim malum matematik hesabım oldukça iyidir...öğretmen olmak zeki olmak değildir.eşimde doktor biz halimizden binlerce kez memmnunuz aldığımız parada çok iyi ben hiç az alıyorum demedim sadece alamayanlarıda düşünmek lazım dedim.öğretmen herzman aç.asıl hakedene verilmeni para ben polise ve askere verilmesinden yanayım.onların maaşı gerçekten yaptıkları göreve göre çok çok düşük.öğretmenlerin ekdersi kaldırılmalı inşallah bigün o da olacak çünkü haksız kazanç bana göre.öğretmen zaten maaş alıyor ekders neyin nesi anlamıyorum.öğretmen olan bi arkadaş bile öğretmenlere pin ti demiş çok doğru bu dürüstlüğünden dolayı kendisini kutluorum."
          Son düzenleme M.A.S; 24-11-2009, 23:44. Reason: Yazý ekleme.

          Yorum

          • emin_070
            Senior Member
            • 03-07-2006
            • 3337

            #6
            Konu: Yılda bir kez hatırlanıyorlar. Hepsi o kadar!

            Her zaman söylemişimdir.....Bana göre Türkiye Cumhuriyetinin geleceğini öğretmenler belirliyor....Çünkü onların yetiştireceği kişiler Başbakan, Cumhurbaşkanı vs. oluyor unutmamak gerek.....

            Öğretmen arkadaşlar öğretmenler gününüz kutlu olsun

            :flower::flower::flower::flower:

            Yorum

            • M.A.S
              Member
              • 22-10-2006
              • 806

              #7
              Konu: Yılda bir kez hatırlanıyorlar. Hepsi o kadar!

              Originally posted by emin_070
              Her zaman söylemişimdir.....Bana göre Türkiye Cumhuriyetinin geleceğini öğretmenler belirliyor....Çünkü onların yetiştireceği kişiler Başbakan, Cumhurbaşkanı vs. oluyor unutmamak gerek.....

              Öğretmen arkadaşlar öğretmenler gününüz kutlu olsun

              :flower::flower::flower::flower:
              Emin kardeşim,sendeki şu iyi niyet ve yardım severlik seninle bir başka güzel...

              Öğretmenliğin en güzel yanı,böyle yetişen eserleri görmektir.:flower::flower::flower:


              Originally posted by malcolm
              Öğretmenlerimizin, Öğretmenler Gününü Kutluyorum
              :flower::flower::flower:
              Son düzenleme M.A.S; 24-11-2009, 23:58.

              Yorum

              • malcolm
                Member
                • 17-02-2008
                • 1019

                #8
                Konu: Yılda bir kez hatırlanıyorlar. Hepsi o kadar!

                Memurlar.net'te olayı hep parasal boyutta incelerler okuduğum kadarıyla kıyaslamalar hep parasaldır bu yanlış anlayışa sürükleyen unsur ülkenin ekonomisidir birşey diyemem bu konuda haklı olan tarafları da var, ama şöyle de bir gerçek var ki, genel de çevremde polis ve astsubay olan arkadaşlarım bu işi en başta, hemen çalışma imkanı ve parasal rahatlığından dolayı seçmiştir (ve hiçbirisinin de sınava hazırlanma döneminde ciddi bir şekilde çalıştığını görmedim) bu bir gerçektir.(Çevremde gördüğümü söylüyorum gerçekten bu işi sevdiği için hazırlananlarda mutlaka vardır kimse alınmasın) Ama öğretmen olan arkadaşlarım için bunu söyleyemeyeceğim, sınavlara hazırlık dönemlerinde azimle çalışmışlardır ve bu mesleği seçme sebebinin de parasal ağırlıklı olduğunu hiç birinde sezmedim. Bir meslek grubunun diğer meslek grubunun maaşına bakıp onları yanlış bir şekilde değerlendirmeleri çok yanlış, genelde bu tartışmaları memurlar.net'teki yorumlar da dahil 2 kişi çıkartır ve bu olur 10-20 kişi... bu zihniyetin değişmesi gerekir.

                Bir gün bir çocuğa sormuştum büyüyünce ne olacaksın diye, çocuk dedi "kasiyer olacağım" "...ne mütevazi bir çocuk parasına puluna bakmadan sevdiği mesleği seçiyor ne güzel diyecektim, çocuk devam etti " yazarkasadaki bozuklukların ve paraların hepsi benim olacak..."
                Son düzenleme malcolm; 25-11-2009, 00:17.

                Yorum

                • M.A.S
                  Member
                  • 22-10-2006
                  • 806

                  #9
                  Konu: Yılda bir kez hatırlanıyorlar. Hepsi o kadar!

                  Maalesef,hayat ve onun getirdiği zorluklar herkeste bir takım olumsuz düşünceler oluşmasına yol açıyor.Aileler de çocuklarını meslek seçimi konusunda kazancı bol olan mesleklere yönlendiriyorlar.Öğretmen olacağım diyen başarılı öğrencim yok maalesef.

                  Yorum

                  İşlem Yapılıyor